Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi 69. Seçimli Olagan Genel Kurulu Yapildi

Konya Seker Merkez Kampüsünde gerçeklestirilen genel kurulda Baskan Konuk ile adaylarin yan yana salona girerken, adaylarin yaptigi ortak protokol çerçevesinde uzlasma ile Divan Kurulu olusturuldu, yine ortak kararla adaylar salonda konusma yapmadi. Divan Kurulu’nun olusturulmasi ile baslayan Genel Kurul’da Yönetim ve Denetim Kurullarinin ibrasindan sonra, üreticilere seslenen PANKOBIRLIK Genel Baskani Recep Konuk, genel kurulun ve nöbet degisiminin kurum ve üreticiler için hayirlara vesile olmasi dilegiyle basladigi konusmasinda “Bugün oylarimizi kullanacagiz yarin kazananin arkasinda hepimiz bir olacagiz, birlik olacagiz ki bayragi tasiyacak arkadasimiz yoklukla, yoksullukla mücadelemizde daha güçlü olabilsin, daha çok üretme ve üreterek zenginlesme yarisimizda bayragi daha sevkle tasiyabilsin. Ben bunun ne kadar kiymetli oldugunu biliyorum. Bu 22 yil boyunca arkamda sizin dag gibi gücünüz olmasaydi, cesaretimize cesaret katan desteginiz olmasaydi bu 45 tesis de, Torku gibi bir marka da olmazdi. 22 yil nasil aramiza ayriligi gayriligi sokmayip, yani duvarda çatlak açilmasina ve o çatlaktan nifak zehrinin evimize girmesine müsaade etmediysek yarin da yeni seçilecek arkadasimizin arkasinda duvar gibi duracagiz ki elimizdekileri muhafaza edip üstüne yenilerini ekleyebilelim” dedi.

22 yili Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi Baskanligi, 3 yili da Belediye Baskanligi döneminde Çumra Seker Projesi olmak üzere çeyrek asirdir, kurumun ve pancar üreticisinin isini büyütmek için mesai verdigini, gece gündüz çalistigini söyleyen Baskan Konuk, “Kredi vermediler, kaynak olusturmayi ögrendik. Eski fabrikayi rehabilite ettik, küspe ve melasta kalan sekeri almayi basardik, enerjiden, isçilikten tasarruf ettik, kendi kaynagimizi toparladik. O fabrikanin temelini attik, bitirdik. Yapmiyoruz diyenler, Konya Seker’in 1999’daki bilançosuna bakip, kredi notunuz sifir bu projeyi yapamazsiniz diyenler hayalimizin Konya Ovasinda vücut bulmasini ancak ve ancak 4-5 sene geciktirebildiler. Fabrikalar kuracagiz, çikolata bisküvi üretecegiz deyince insanlar deli misiniz dediler. Sermayemiz zayifti, biriktirdik, tesisler yaptik. Bilmiyorduk ögrendik. Ticaretin kaygan zemininde ayaga kalkmayi ve yürümeyi sonra da kosmayi ögrendik. Biz ilerledikçe yolumuza dösenen çivilere basmamak için kabiliyetlerimizi gelistirdik. Önce iç pazarda vitrine çiktik, sonra dünya pazarlarina açildik. Biz basariya mahkûm bir sirketiz. Görevi devralacak arkadaslarim da eminim bu yoldan dönmeyecek. Niçin basariya mahkûmuz? Bu topraklarin çocuklari için. Iki çocuk ayni gün doguyor. Biri Konya’nin bir köyünde digeri Hollanda’nin, Almanya’nin, Belçika’nin bir köyünde. Ikisinin de dogumdaki boyu kilosu ayni. Ikisinin de anasi babasi pancar üreticisi. Ikisinin de dogustan zihni melekeleri ayni, kabiliyetleri esit. Ama biri kisi basi yillik geliri 3-4 bin dolar olan bir ailenin çocugu olarak doguyor digeri 45-50 bin dolar olan bir ailenin çocugu olarak doguyor. Konya’nin bir köyünde dogan o çocugun karsi karsiya kaldigi esitsizlik sadece sinirlarimizin ötesiyle de sinirli degil. Bu ülkenin sehirlerinde Istanbul, Izmir hatta Konya’da dogan çocuklara karsi da hayat esit sartlarda baslamiyor. 22 yil boyunca benim bir tane amacim oldu o da, bu hayata geriden baslayanlari öndekilere yetistirmeye çalismak. Konya’nin köylerinde dogan çocuklarin sehirlerdeki akranlariyla ayni ekonomik imkânlara kavusmasi için çalistim. Konya Seker bir esigi artik atladi. O pazara girdigimiz dönemde önümüze çekilmek istenen setler yikildi. Biz bir kapi araladik ve o kapidan girip daha önce adim atamadigimiz market raflarini, pazarlari fethetmeye basladik. Karsimizda mevzi tutanlarin mevzileri simdi bizim elimizde. Artik buradan geriye dönüs yok. Biz de kendi ekonomik hâkimiyet alanimizi kurduk. Elimizde yabanci memleketlerde taklitleri üretilen bir marka ve yüzlerce ürün çesidi var. Rakiplerimizin ayagina basa basa kendimize yer açtik. Simdilik geriye çekildiler, kabullendiler. Bükemedikleri bilegin ucundaki eli siktilar. Ancak kimse unutmasin ki, özellikle emaneti devralacak arkadaslarim unutmasin ki gözleri hala ellerinden aldigimiz mevzilerdedir” ifadelerini kullandi.

Baskan Konuk, “Bu kurum benim evladim gibi oldu. Benim 3 tane çocugum var, dördüncü çocugum da burasidir. Çok zaman ayirdim buraya 22 yilimi gece-gündüz burada geçirdim. Buraya ben her seyimi verdim. Çok sükür bir ceketle geldim, kafamda hayallerim vardi gerçeklestirdim bugün de ceketimi alip çikacagim. Ama burasi baki kalmali. Nasil kalacak? Benim yoklugumda benle çok özdeslesen bu kurum nasil gidecek bakalim. Benim yoklugumda da bu kurum benim çizdigim yolda devam etmeli. Kim seçilirse seçilsin bu böyle olmali, etmezse zaten müdahil oluruz” ifadelerini kullandi.

Bütün dünyada pandemi döneminde tahsilat sürelerinin uzadigi, ekonomik sartlarin zorlu oldugu, çok sayida isletmenin kapandigi bir dönemde Konya Seker’in tek kurus vergi, SGK Primi borcu olmadigini, üreticisine vakti geçmis ürün bedeli ödemesinin bulunmadigini, kurumda maas ödemelerinin tek gün gecikmedigini ve finansal durum ile ilgili gerçege dayanmayan sözlerin söylenmesinin kurumun marka degerine zarar verdigi hatirlatmasinda bulunan Recep Konuk, “1999 yilinda toplam ciro 49 milyon TL, 2020 yilinda ciro 250 katina çikarak 12 milyar 300 milyon TL’ye ulasmistir. 2021 yili sonunda ise ciro 16 milyar 500 milyon TL olarak gerçeklesecektir” diye konustu.

Baskan Konuk’un konusmasini tamamlamasinin ardindan Özkan Taspinar, Ramazan Erkoyuncu, Yusuf Erdem, Alisan Taspinar ve Mehmet Ögdüm’ün Baskan adayi olarak yaristigi genel kurulda seçimlere geçildi.