Buğdayda Verim Ve Kalite Toplantısı
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ile Antalya Tarım ve Orman Müdürlüğü işbirliğinde “Buğdayda Verim ve Kaliteyi Nasıl Artırırız?” başlıklı panel düzenlendi.
Online düzenlenen panelin moderatörlüğünü Antalya Tarım ve Orman Müdürlüğü Koordinasyon ve Tarımsal Veriler Şube Müdürü İbrahim Irmak yaptı. Antalya Ticaret Borsası Meclis Üyeleri Nuri Büyükselçuk ile Murat Köseoğlu, Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Akar, Tarım ve Orman Müdürlüğü Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şube Müdürü Dr. Safinaz Arslan’ın konuşmacı olduğu panele, akademisyenler, üretici, tüccar, sanayi temsilcileri ile üniversite öğrencileri katıldı.
Buğday ürünleri güvenli liman oldu
Moderatör İbrahim Irmak, buğdayın yaşamın sürdürülebilirliğinde önemli bir yere sahip olduğunu belirtirken, pandemi dönemi başladığında kimsenin et, süt, meyve stoğu yapmadığını, un, makarna gibi buğdaydan elde edilen ürünleri bol miktarda stoklandığına dikkat çekti. Irmak, “Buğday sigorta gibi insanların sığındığı bir liman oldu. Buğdayda verim ve kaliteyi nasıl artırırızın cevabını aramak için Antalya Ticaret Borsamız ile birlikte bu toplantıyı düzenledik. Borsamız buğday konusunda çok hassas, buğday üretiminin gelişimi için önemli çalışmalar yürütüyor” dedi.
Birim alandan elde edilen verimi artırmalıyız
ATB Meclis Üyesi Nuri Büyükselçuk, 2000 yılında Türkiye 22 milyon ton buğday üretirken Rusya’nın 34 milyon ton, Ukrayna’nın 10 milyon ton, Kazakistan’ın 9 milyon ton buğday üretimi gerçekleştirdiğini bildirdi. Büyükselçuk, “Son 20 yılda kuzey komşularımız buğday üretimini ciddi miktarda artırdı. Rusya 2019’da 86 milyon ton, Ukrayna 26 milyon ton, Kazakistan 15 milyon ton buğday üretti. Bizim geçen yılki buğday üretimimiz 19 milyon ton” diye konuştu.
Buğday üretim alanlarının ciddi miktarda azaldığını söyleyen Büyükselçuk, birim alandan elde edilen verimin de düşük olduğuna dikkat çekti. Büyükselçuk, “Biz dönüm başına 210 kilogram buğday elde ederken, dünya ortalaması 300 kilogram. Bazı ülkelerde 700 kilogramlara kadar çıkıyor” dedi.
Antalya’da alternatif ürün varlığına işaret eden Büyükselçuk, “Narenciye, örtü altı gibi alternatifler nedeniyle buğday üretilen alanlar her yıl daha da azalıyor. Alan azaldığına göre birim alandan alacağımız verimi artırmalıyız. Ancak böyle buğday üretimimizin düşmesini engelleyebiliriz. Tohumdan hasada kadar kapsamlı bir çalışmayı birlikte yürütebiliriz” diye konuştu.
Kaliteli buğdayın alıcısı hazır
ATB Meclis Üyesi Murat Köseoğlu, buğdayda verim ve kaliteyi artırmanın önemini vurgularken, “Yüksek verimli, üstün nitelikli tohumlar ve uygun yetiştirme tekniklerine ihtiyacımız var. Kaliteyi buğdayın alıcısı her zaman vardır. Çiftçi iyi yönlendirilmeli” dedi.
ATB’nin ‘Antalya Buğdayını Arıyor Projesi’ni anımsatan Köseoğlu, Borsa olarak buğday konusuna kafa yorduklarını kaydetti.
Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şube Müdürü Dr. Safinaz Arslan, buğday üretim alanları ve üretimiyle ilgili bilgileri paylaştı. 2019 yılında ülke genelinde 6 milyon 850 bin hektar alanda buğday üretildiğini bildiren Arslan, Antalya’da 90 bin hektar alanda buğday üretildiğini belirtti.
Ülke genelinde geçen yıl 19 milyon ton buğday üretimi gerçekleştiğini kaydeden Arslan, Antalya’da 377 bin ton ürün elde edildiğini söyledi.
Ülke genelinde dönümde 277 kilogram buğday verimi alındığını bildiren Arslan, Antalya’da bir dönümde elde edilen buğday miktarının 275 kilogram olduğuna dikkat çekti. Arslan, sahada yaptıkları çalışmalarda buğdayda verim ve kaliteyi artırmayı hedeflediklerini söyledi.
Buğday stratejik ürün
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Akar, Antalya’da tarım denince akla örtü altı üretim geldiğini belirtirken, buğdayın da bölgede üretimi yapılan önemli bir ürün olduğunu kaydetti.
Buğdayın köklerinin Anadolu’da olduğuna dikkat çeken Akar, “Buğday geçmişte stratejikti. Şimdi de stratejik bir ürün. Bu ürünü geliştirmeliyiz. Tarım bilgi ve teknolojiye dayalı bir sektör haline geldi. Bilgi ve teknolojiyi buğdayın verim ve kalitesini geliştirmek için kullanmalıyız” dedi.
Yapılacak çalışmalarla dönüm başı 600 kilogram buğday alınabileceğini bildiren Akar, sulama oranının azlığı, tarım arazilerinin parçalı olmasının verim ve kalitenin önündeki en önemli engeller olduğunu söyledi.
Türkiye’nin dünyanın en çok makarna ihracatı yapan ülkesi olduğunu ancak kalite buğday üretiminin yetersiz olduğunu belirten Prof. Dr. Taner Akar, “Türkiye kaliteli buğday ihtiyacını karşılayamadığı için ithal ediyor. Daha kaliteli buğdayı Türk sanayicisinin hizmetine sunabiliriz” diye konuştu.
Akar, kaliteli buğday için sertifikalı topumun önemine de dikkat çekti. Sunumların ardından katılımcılar, panelistlere sorularını yöneltti.
Kaynak: İHA
Buğday ürünleri güvenli liman oldu
Moderatör İbrahim Irmak, buğdayın yaşamın sürdürülebilirliğinde önemli bir yere sahip olduğunu belirtirken, pandemi dönemi başladığında kimsenin et, süt, meyve stoğu yapmadığını, un, makarna gibi buğdaydan elde edilen ürünleri bol miktarda stoklandığına dikkat çekti. Irmak, “Buğday sigorta gibi insanların sığındığı bir liman oldu. Buğdayda verim ve kaliteyi nasıl artırırızın cevabını aramak için Antalya Ticaret Borsamız ile birlikte bu toplantıyı düzenledik. Borsamız buğday konusunda çok hassas, buğday üretiminin gelişimi için önemli çalışmalar yürütüyor” dedi.
Birim alandan elde edilen verimi artırmalıyız
ATB Meclis Üyesi Nuri Büyükselçuk, 2000 yılında Türkiye 22 milyon ton buğday üretirken Rusya’nın 34 milyon ton, Ukrayna’nın 10 milyon ton, Kazakistan’ın 9 milyon ton buğday üretimi gerçekleştirdiğini bildirdi. Büyükselçuk, “Son 20 yılda kuzey komşularımız buğday üretimini ciddi miktarda artırdı. Rusya 2019’da 86 milyon ton, Ukrayna 26 milyon ton, Kazakistan 15 milyon ton buğday üretti. Bizim geçen yılki buğday üretimimiz 19 milyon ton” diye konuştu.
Buğday üretim alanlarının ciddi miktarda azaldığını söyleyen Büyükselçuk, birim alandan elde edilen verimin de düşük olduğuna dikkat çekti. Büyükselçuk, “Biz dönüm başına 210 kilogram buğday elde ederken, dünya ortalaması 300 kilogram. Bazı ülkelerde 700 kilogramlara kadar çıkıyor” dedi.
Antalya’da alternatif ürün varlığına işaret eden Büyükselçuk, “Narenciye, örtü altı gibi alternatifler nedeniyle buğday üretilen alanlar her yıl daha da azalıyor. Alan azaldığına göre birim alandan alacağımız verimi artırmalıyız. Ancak böyle buğday üretimimizin düşmesini engelleyebiliriz. Tohumdan hasada kadar kapsamlı bir çalışmayı birlikte yürütebiliriz” diye konuştu.
Kaliteli buğdayın alıcısı hazır
ATB Meclis Üyesi Murat Köseoğlu, buğdayda verim ve kaliteyi artırmanın önemini vurgularken, “Yüksek verimli, üstün nitelikli tohumlar ve uygun yetiştirme tekniklerine ihtiyacımız var. Kaliteyi buğdayın alıcısı her zaman vardır. Çiftçi iyi yönlendirilmeli” dedi.
ATB’nin ‘Antalya Buğdayını Arıyor Projesi’ni anımsatan Köseoğlu, Borsa olarak buğday konusuna kafa yorduklarını kaydetti.
Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şube Müdürü Dr. Safinaz Arslan, buğday üretim alanları ve üretimiyle ilgili bilgileri paylaştı. 2019 yılında ülke genelinde 6 milyon 850 bin hektar alanda buğday üretildiğini bildiren Arslan, Antalya’da 90 bin hektar alanda buğday üretildiğini belirtti.
Ülke genelinde geçen yıl 19 milyon ton buğday üretimi gerçekleştiğini kaydeden Arslan, Antalya’da 377 bin ton ürün elde edildiğini söyledi.
Ülke genelinde dönümde 277 kilogram buğday verimi alındığını bildiren Arslan, Antalya’da bir dönümde elde edilen buğday miktarının 275 kilogram olduğuna dikkat çekti. Arslan, sahada yaptıkları çalışmalarda buğdayda verim ve kaliteyi artırmayı hedeflediklerini söyledi.
Buğday stratejik ürün
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Akar, Antalya’da tarım denince akla örtü altı üretim geldiğini belirtirken, buğdayın da bölgede üretimi yapılan önemli bir ürün olduğunu kaydetti.
Buğdayın köklerinin Anadolu’da olduğuna dikkat çeken Akar, “Buğday geçmişte stratejikti. Şimdi de stratejik bir ürün. Bu ürünü geliştirmeliyiz. Tarım bilgi ve teknolojiye dayalı bir sektör haline geldi. Bilgi ve teknolojiyi buğdayın verim ve kalitesini geliştirmek için kullanmalıyız” dedi.
Yapılacak çalışmalarla dönüm başı 600 kilogram buğday alınabileceğini bildiren Akar, sulama oranının azlığı, tarım arazilerinin parçalı olmasının verim ve kalitenin önündeki en önemli engeller olduğunu söyledi.
Türkiye’nin dünyanın en çok makarna ihracatı yapan ülkesi olduğunu ancak kalite buğday üretiminin yetersiz olduğunu belirten Prof. Dr. Taner Akar, “Türkiye kaliteli buğday ihtiyacını karşılayamadığı için ithal ediyor. Daha kaliteli buğdayı Türk sanayicisinin hizmetine sunabiliriz” diye konuştu.
Akar, kaliteli buğday için sertifikalı topumun önemine de dikkat çekti. Sunumların ardından katılımcılar, panelistlere sorularını yöneltti.