Başkentte Sağlıkta Normalleşme Sürecinin Ayrıntıları Belli Oldu
Ankara İl Sağlık Müdürü Mehmet Gülüm: 'Artık yarım saat arayla hasta alabileceğiz. Sadece Merkezi Hekim Randevu Sistemi üzerinden hasta kabulü yapacağız. Bu konuda Başkentlilerin azami gayret göstermesini rica ediyoruz' 'Yarım saatteki mantık, hastalar arasındaki temizliği sağlamak. Bu hem hastanın hem de sağlık çalışanının güvenliği için önemli. Bunlar için aralıklı oturma düzenleri olacak. Oturma alanları birer ara ile yapılacak' 'Randevu aldıkları saatten 15 dakika önce hastanede bulunmaları yeterli. Bir de mümkün mertebe eğer imkan dahilindeyse refakatçi ile gelmemeleri, refakatçi ile geliniyorsa refakatçinin hastane dışında bekleyip eğer imkan dahilinde ise sadece hastanın kendisi hastane içine girsin'
Ankara İl Sağlık Müdürü Mehmet Gülüm, koronavirüsle (Kovid-19) mücadelede hastanelerdeki normalleşme sürecinde yarım saat arayla hasta alabileceklerini belirterek, "Sadece Merkezi Hekim Randevu Sistemi üzerinden hasta kabulü yapacağız. Bu konuda Başkentlilerin azami gayret göstermesini rica ediyoruz." dedi.
Gülüm, Kovid-19 salgını nedeniyle il genelinde yürütülen sağlık hizmetleri ve normalleşme döneminde hastanelerde uygulanacak tedbirlere ilişkin İl Sağlık Müdürlüğünde açıklamalarda bulundu.
Çin'in Vuhan kentinde başlayan ve tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınında Türkiye'de ilk vakanın 11 Mart, Ankara'da ise 13 Mart'ta görüldüğünü anımsatan Gülüm, Koronavirüs Bilim Kurulunun önerileri doğrultusunda yayımlanan Kovid-19 salgını normalleşme sürecinde, "Sağlık Kurumlarında Çalışma Rehberi"ne göre hastanelerin gözden geçirilerek dizayn edildiğini bildirdi.
Gülüm, 1 Haziran itibarıyla, Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesinin hizmet vermeye başladığını söyledi.
Birer hafta arayla Dr. Nafiz Körez Sincan Devlet Hastanesi, 29 Mayıs Devlet Hastanesi, Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve bu ayın sonunda Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanelerinin de hizmete gireceğini belirten Gülüm, Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin de kısa süre içerisinde hizmet vereceğini söyledi.
- "Ankara pandemide makul bir eğri gösterdi"
Ankara İl Sağlık Müdürü Mehmet Gülüm, salgın sürecinde başkentte büyük bir pik seviyesi yaşanmadığını ifade ederek, "Ankara, çok ılımlı oldukça makul bir eğri gösterdi. Halen de öyle. Bu bizim hem servis hem de yoğun bakım yataklarımızın daha ekonomik kullanımını, diğer hastalara da hizmet verebilecek şekilde fırsat tanıdı. Biz diğer hastalarımızın da pandemi süreci içerisinde tedavilerini yaptık." diye konuştu.
1 Haziran itibarıyla başlayan normalleşme sürecine değinen Mehmet Gülüm, "Bugüne kadar Ankaralıların önerilere ve kurallara harfiyen yüksek derecede uyumunu gördük. Bu disiplinin, uyumun devamını istirham ediyoruz. Pandemi henüz bitmiş değil, sadece kontrol altında ve bunun farklı bir sıkıntıya neden olmaması için bu disiplinin devam etmesi lazım." dedi.
Hastanelerde hasta ve çalışan güvenliği yönünden tedbirler aldıklarını anlatan Gülüm, ortak kullanım alanı ofisler, hasta poliklinik odaları, bekleme salonları, yemekhaneler ve asansörlerin Bakanlık tarafından yayımlanan rehbere göre oluşturulduğunu dile getirdi.
- " Merkezi Hekim Randevu Sistemi haricinde hastaneye giriş yapılmasın"
Gülüm, hastanelerde hasta kabullerinin nasıl yapılacağına ilişkin de, şu bilgileri aktardı:
"Artık yarım saat arayla hasta alabileceğiz. Sadece Merkezi Hekim Randevu Sistemi üzerinden hasta kabulü yapacağız. Bu konuda başkentlilerin azami gayret göstermesini rica ediyoruz. Burada yarım saatteki mantık, hastalar arasındaki temizliği sağlamak. Bu hem hastanın hem de sağlık çalışanının güvenliği için önemli. Bunlar için aralıklı oturma düzenleri olacak. Oturma alanları birer ara ile yapılacak. Mümkün mertebe Merkezi Hekim Randevu Sistemi haricinde hastaneye giriş yapılmasın. Bütün amacımız en kısa sürede hastalarımızın tedavisini olup hastaneden ayrılmalarını sağlamak."
Hastaların randevu aldıkları saatten 15 dakika önce hastanede bulunmalarının yeterli olacağını söyleyen Gülüm, "Bir de mümkün mertebe eğer imkan dahilindeyse refakatçi ile gelmemeleri, refakatçi ile geliniyorsa refakatçinin hastane dışında bekleyip eğer imkan dahilinde ise sadece hastanın kendisi hastane içine girsin." dedi.
Mehmet Gülüm, refakatçi bulunması gereken durumlarda ise sadece bir refakatçi ile hastanın alınacağını, eğer bir zorunluluk yoksa hastanın sadece kendisinin polikliniğine girişinin sağlanacağını belirtti.
Hastaneye tek bir noktadan giriş yapılacağını aktaran Gülüm, "Her gelen hastada hangi sebeple hangi şikayet ile gelirse gelsin Kovid-19 sorgusu yapılacak. Her gelen hastamızın Kovid-19 gibi değerlendirmelerini yapacağız. Özellikle bu normalleşme sistemini sağlıklı bir şekilde yönetebilmemiz için Merkezi Hekim Randevu Sistemine harfiyen uyulması zorunlu. Bunun yapılması gerekmektedir." dedi.
- "Zekai Tahir Burak Hastanesi Kovid-19 hastaları dışında da hizmet verecek"
Ankara Şehir Hastanesi'ne taşındıktan sonra karantina hastanesine dönüştürülen Zekai Tahir Burak Hastanesi'nin nasıl kullanılacağına ilişkin de Gülüm, hastanenin yoğun bakım yatak sayısına 20 yatak daha eklendiğini belirterek, burada salgında kullanılabilecek 100'ün üzerinde tekli karantina odalarının bulunduğunu ve Kovid-19 testi pozitif çıkan hastalara hizmet vermeye devam ettiğini bildirdi.
Zekai Tahir Burak Hastanesi'nin sadece Kovid-19'lu hastalar için ayrılmadığını belirten Mehmet Gülüm, şöyle konuştu:
"Girişleri ayrı olmak üzere 1 Haziran itibarıyla kardiyoloji, cildiye ve göz için poliklinikler de açtık. Bu bahsettiğimiz sosyal mesafe kuralını uygulayabilmemiz için bize yeni fiziki alanlar gerekiyordu. Bundan dolayı daha geniş bir alanda orada da aynı sosyal mesafe kuralları uygulanarak hizmet vermeye devam edeceğiz. Kovid-19 hastaları dışında da hizmet veriyoruz."
- "Pandemi bitmiş değil, kontrol altına alındı"
Ankara'da hasta sayılarının ve yoğun bakım oranlarının düşmeye devam ettiğinin altını çizen Gülüm, şunları kaydetti:
"Türkiye ortalamasına benzer bir yoğunlukta devam ediyor. Çoğu gün iyileşen hasta oranlarımız, hasta olanlardan daha fazla. Bu anlamda bir artı durumu var. Bu pandeminin kontrol altına alındığının bir işareti aslında. Eğri aşağı doğru inmeye başladı. Kontrol aşamasındayız. Henüz pandemi olayı bitmiş değil. Yine bu virüs azalmakla birlikte, hastalık yapma, akciğerde tutma oranları önceki aylara göre azalmakla birlikte yine hasta ediyor. Yine yoğun bakım ihtiyacı hissettiriyor ve yine hayatını kaybeden insanlarımız var."
Salgın süreci başladığında Sağlık Bakanlığının yayımladığı genelgeyle il içerisinde bulunan üniversite ve özel hastanelerin, il sağlık müdürlüğünün kontrolüne verildiğini anımsatan Gülüm, şöyle devam etti:
"Biz de bu genelge sonrasında şehrimizin güzide üniversitelerinin üst düzey yöneticileri ile bir araya geldik. Pandemi eylem planımızı onlar ile paylaştık. 8 tane nitelikli olmazsa olmaz, kesilmeyecek sağlık hizmeti var. Organ nakilleri, kemik iliği transplantasyonu, inme, travmalar, acil cerrahiler, kardiyoloji işlemleri. Bunlar şehirde kesinlikle durmayacak yerlerdi. Üniversitelerimiz ile bu hizmetleri paylaştık. Diyelim ki transplantasyonu Başkent Üniversitesi üstlendi. Biz oraya Kovid-19 hastası göndermedik. Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi, Dr. Abdurrahman Yurtaslan Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ankara Dr. Sami Ulus Kadın Doğum Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanelerini temiz tuttuk. Bu hastanelerde Kovid-19 hastası tutmadık. Bu şekilde oradaki sağlık hizmetlerinin devam etmesini sağladık."
Sağlık çalışanlarının ekipman anlamında hiçbir sorun yaşamadığının altını çizen Gülüm, bu kapsamda 15 milyon eldiven, 10 milyon maske, 669 bin N95 maskenin temin edildiğini, 39 bin cerrahi önlük, 36 bin koruyucu gözlük, 35 bin litre dezenfektanın bütün sağlık kuruluşlarına kamu, özel, üniversite ayırımı yapılmadan ulaştırıldığını söyledi.
- "Ankara'da nüfusun 2 katından fazla test yaptık"
Ankara'daki filyasyon çalışmalarından da bahseden Mehmet Gülüm, il genelindeki 400 ekiple birlikte 40 bine yakın filyasyon taraması yapıldığını bildirdi.
Filyasyonda yüzde 94 seviyesinde bir başarı elde edildiğini ifade eden Gülüm, "Ankara'nın diğer illerden farkını şöyle söyleyebiliriz. Ankara'nın nüfusu Türkiye nüfusunun yüzde 6,7'sidir. Bizim öyle gün oldu ki yaptığımız test sayısı, Türkiye'nin test sayısının yüzde 18'ine ulaştı. Nüfusumuzun 2,5 katı daha fazla test yaptık. Bu hem semptomu olanlar hem temasların ötesinde de tarama amaçlı organize yerlerde, huzurevlerini 4 defa taradık. Önümüzdeki günlerde 5'inci taramayı da tekrar yapacağız." bilgisini paylaştı.
Kaynak: AA
Gülüm, Kovid-19 salgını nedeniyle il genelinde yürütülen sağlık hizmetleri ve normalleşme döneminde hastanelerde uygulanacak tedbirlere ilişkin İl Sağlık Müdürlüğünde açıklamalarda bulundu.
Çin'in Vuhan kentinde başlayan ve tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınında Türkiye'de ilk vakanın 11 Mart, Ankara'da ise 13 Mart'ta görüldüğünü anımsatan Gülüm, Koronavirüs Bilim Kurulunun önerileri doğrultusunda yayımlanan Kovid-19 salgını normalleşme sürecinde, "Sağlık Kurumlarında Çalışma Rehberi"ne göre hastanelerin gözden geçirilerek dizayn edildiğini bildirdi.
Gülüm, 1 Haziran itibarıyla, Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesinin hizmet vermeye başladığını söyledi.
Birer hafta arayla Dr. Nafiz Körez Sincan Devlet Hastanesi, 29 Mayıs Devlet Hastanesi, Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve bu ayın sonunda Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanelerinin de hizmete gireceğini belirten Gülüm, Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin de kısa süre içerisinde hizmet vereceğini söyledi.
- "Ankara pandemide makul bir eğri gösterdi"
Ankara İl Sağlık Müdürü Mehmet Gülüm, salgın sürecinde başkentte büyük bir pik seviyesi yaşanmadığını ifade ederek, "Ankara, çok ılımlı oldukça makul bir eğri gösterdi. Halen de öyle. Bu bizim hem servis hem de yoğun bakım yataklarımızın daha ekonomik kullanımını, diğer hastalara da hizmet verebilecek şekilde fırsat tanıdı. Biz diğer hastalarımızın da pandemi süreci içerisinde tedavilerini yaptık." diye konuştu.
1 Haziran itibarıyla başlayan normalleşme sürecine değinen Mehmet Gülüm, "Bugüne kadar Ankaralıların önerilere ve kurallara harfiyen yüksek derecede uyumunu gördük. Bu disiplinin, uyumun devamını istirham ediyoruz. Pandemi henüz bitmiş değil, sadece kontrol altında ve bunun farklı bir sıkıntıya neden olmaması için bu disiplinin devam etmesi lazım." dedi.
Hastanelerde hasta ve çalışan güvenliği yönünden tedbirler aldıklarını anlatan Gülüm, ortak kullanım alanı ofisler, hasta poliklinik odaları, bekleme salonları, yemekhaneler ve asansörlerin Bakanlık tarafından yayımlanan rehbere göre oluşturulduğunu dile getirdi.
- " Merkezi Hekim Randevu Sistemi haricinde hastaneye giriş yapılmasın"
Gülüm, hastanelerde hasta kabullerinin nasıl yapılacağına ilişkin de, şu bilgileri aktardı:
"Artık yarım saat arayla hasta alabileceğiz. Sadece Merkezi Hekim Randevu Sistemi üzerinden hasta kabulü yapacağız. Bu konuda başkentlilerin azami gayret göstermesini rica ediyoruz. Burada yarım saatteki mantık, hastalar arasındaki temizliği sağlamak. Bu hem hastanın hem de sağlık çalışanının güvenliği için önemli. Bunlar için aralıklı oturma düzenleri olacak. Oturma alanları birer ara ile yapılacak. Mümkün mertebe Merkezi Hekim Randevu Sistemi haricinde hastaneye giriş yapılmasın. Bütün amacımız en kısa sürede hastalarımızın tedavisini olup hastaneden ayrılmalarını sağlamak."
Hastaların randevu aldıkları saatten 15 dakika önce hastanede bulunmalarının yeterli olacağını söyleyen Gülüm, "Bir de mümkün mertebe eğer imkan dahilindeyse refakatçi ile gelmemeleri, refakatçi ile geliniyorsa refakatçinin hastane dışında bekleyip eğer imkan dahilinde ise sadece hastanın kendisi hastane içine girsin." dedi.
Mehmet Gülüm, refakatçi bulunması gereken durumlarda ise sadece bir refakatçi ile hastanın alınacağını, eğer bir zorunluluk yoksa hastanın sadece kendisinin polikliniğine girişinin sağlanacağını belirtti.
Hastaneye tek bir noktadan giriş yapılacağını aktaran Gülüm, "Her gelen hastada hangi sebeple hangi şikayet ile gelirse gelsin Kovid-19 sorgusu yapılacak. Her gelen hastamızın Kovid-19 gibi değerlendirmelerini yapacağız. Özellikle bu normalleşme sistemini sağlıklı bir şekilde yönetebilmemiz için Merkezi Hekim Randevu Sistemine harfiyen uyulması zorunlu. Bunun yapılması gerekmektedir." dedi.
- "Zekai Tahir Burak Hastanesi Kovid-19 hastaları dışında da hizmet verecek"
Ankara Şehir Hastanesi'ne taşındıktan sonra karantina hastanesine dönüştürülen Zekai Tahir Burak Hastanesi'nin nasıl kullanılacağına ilişkin de Gülüm, hastanenin yoğun bakım yatak sayısına 20 yatak daha eklendiğini belirterek, burada salgında kullanılabilecek 100'ün üzerinde tekli karantina odalarının bulunduğunu ve Kovid-19 testi pozitif çıkan hastalara hizmet vermeye devam ettiğini bildirdi.
Zekai Tahir Burak Hastanesi'nin sadece Kovid-19'lu hastalar için ayrılmadığını belirten Mehmet Gülüm, şöyle konuştu:
"Girişleri ayrı olmak üzere 1 Haziran itibarıyla kardiyoloji, cildiye ve göz için poliklinikler de açtık. Bu bahsettiğimiz sosyal mesafe kuralını uygulayabilmemiz için bize yeni fiziki alanlar gerekiyordu. Bundan dolayı daha geniş bir alanda orada da aynı sosyal mesafe kuralları uygulanarak hizmet vermeye devam edeceğiz. Kovid-19 hastaları dışında da hizmet veriyoruz."
- "Pandemi bitmiş değil, kontrol altına alındı"
Ankara'da hasta sayılarının ve yoğun bakım oranlarının düşmeye devam ettiğinin altını çizen Gülüm, şunları kaydetti:
"Türkiye ortalamasına benzer bir yoğunlukta devam ediyor. Çoğu gün iyileşen hasta oranlarımız, hasta olanlardan daha fazla. Bu anlamda bir artı durumu var. Bu pandeminin kontrol altına alındığının bir işareti aslında. Eğri aşağı doğru inmeye başladı. Kontrol aşamasındayız. Henüz pandemi olayı bitmiş değil. Yine bu virüs azalmakla birlikte, hastalık yapma, akciğerde tutma oranları önceki aylara göre azalmakla birlikte yine hasta ediyor. Yine yoğun bakım ihtiyacı hissettiriyor ve yine hayatını kaybeden insanlarımız var."
Salgın süreci başladığında Sağlık Bakanlığının yayımladığı genelgeyle il içerisinde bulunan üniversite ve özel hastanelerin, il sağlık müdürlüğünün kontrolüne verildiğini anımsatan Gülüm, şöyle devam etti:
"Biz de bu genelge sonrasında şehrimizin güzide üniversitelerinin üst düzey yöneticileri ile bir araya geldik. Pandemi eylem planımızı onlar ile paylaştık. 8 tane nitelikli olmazsa olmaz, kesilmeyecek sağlık hizmeti var. Organ nakilleri, kemik iliği transplantasyonu, inme, travmalar, acil cerrahiler, kardiyoloji işlemleri. Bunlar şehirde kesinlikle durmayacak yerlerdi. Üniversitelerimiz ile bu hizmetleri paylaştık. Diyelim ki transplantasyonu Başkent Üniversitesi üstlendi. Biz oraya Kovid-19 hastası göndermedik. Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi, Dr. Abdurrahman Yurtaslan Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ankara Dr. Sami Ulus Kadın Doğum Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanelerini temiz tuttuk. Bu hastanelerde Kovid-19 hastası tutmadık. Bu şekilde oradaki sağlık hizmetlerinin devam etmesini sağladık."
Sağlık çalışanlarının ekipman anlamında hiçbir sorun yaşamadığının altını çizen Gülüm, bu kapsamda 15 milyon eldiven, 10 milyon maske, 669 bin N95 maskenin temin edildiğini, 39 bin cerrahi önlük, 36 bin koruyucu gözlük, 35 bin litre dezenfektanın bütün sağlık kuruluşlarına kamu, özel, üniversite ayırımı yapılmadan ulaştırıldığını söyledi.
- "Ankara'da nüfusun 2 katından fazla test yaptık"
Ankara'daki filyasyon çalışmalarından da bahseden Mehmet Gülüm, il genelindeki 400 ekiple birlikte 40 bine yakın filyasyon taraması yapıldığını bildirdi.
Filyasyonda yüzde 94 seviyesinde bir başarı elde edildiğini ifade eden Gülüm, "Ankara'nın diğer illerden farkını şöyle söyleyebiliriz. Ankara'nın nüfusu Türkiye nüfusunun yüzde 6,7'sidir. Bizim öyle gün oldu ki yaptığımız test sayısı, Türkiye'nin test sayısının yüzde 18'ine ulaştı. Nüfusumuzun 2,5 katı daha fazla test yaptık. Bu hem semptomu olanlar hem temasların ötesinde de tarama amaçlı organize yerlerde, huzurevlerini 4 defa taradık. Önümüzdeki günlerde 5'inci taramayı da tekrar yapacağız." bilgisini paylaştı.