Erdoğan'dan CHP'ye tepki!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son dönemde darbe imalarında bulunan CHP'li yöneticilere sert tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamalarda son dönemde darbe imalarında bulunan CHP'li isimlere tepki gösterdi.
Erdoğan, 15 Temmuz'dan ders çıkarmayanlar aynı yolda yürümeye devam ediyor derken 'CHP yöneticilerinin son bir haftadaki beyanlarını alt alta koyduğunuzda ortaya çıkan tablo bize bunu söylüyor. Demokratik yöntemlerle iktidara gelmek yerine, darbeyle ülkenin yönetimini gasp etme hevesiyle hareket edenler, 15 Temmuz'da milletten aldıkları derse rağmen aynı yolda yürümeye devam ediyorlar. Son günlerdeki örnekler bile karşımızdaki hastalıklı zihniyetin iflah olmayacağının göstergesidir. CHP yöneticilerinin yaptıkları demokrasiyle, hukukla, hatta insanlıkla bağdaşmaz.' diye konuştu.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından o bölüm;
Dünyanın özellikle salgın sonrası hiçbir bakımdan eskisi gibi olamayacağı bir dönemden geçtiğimizi unutmamalıyız. Bunun ülkemizde de yeni bir uyanışa, dirilişe vesile olmasını diliyorum. Ülkemizde maalesef tek parti devrinden beri bu millete maddi manevi eziyet eden bir anlayışın, salgın günlerinde bile içindeki kiri ortaya saçmaktan vazgeçmediğini görüyoruz. Bu faşist zihniyet hala vesayet, darbe, cunta özlemiyle yanıp tutuşuyor. CHP yöneticilerinin son bir haftadaki beyanlarını alt alta koyduğunuzda ortaya çıkan tablo bize bunu söylüyor. Demokratik yöntemlerle iktidara gelmek yerine, darbeyle ülkenin yönetimini gasp etme hevesiyle hareket edenler, 15 Temmuz'da milletten aldıkları derse rağmen aynı yolda yürümeye devam ediyorlar. Son günlerdeki örnekler bile karşımızdaki hastalıklı zihniyetin iflah olmayacağının göstergesidir. CHP yöneticilerinin yaptıkları demokrasiyle, hukukla, hatta insanlıkla bağdaşmaz. Sürekli iftira atılarak, insanların mahremiyetine girilerek siyaset yapılmaz. Gerçi bunların kasetle göreve gelmiş genel başkanları da yıllardır aynı yöntemi kullanıyor. CHP'nin bu tarzı yüzünden yeni nesillerin siyasetten soğumasından endişe ediyoruz. CHP yöneticileriyle aynı zihniyetin medyadaki mensuplarını buradan bir kez daha ikaz ediyoruz. Beyhudelerle uğraşmayın, Türk milleti sizi ne o sandıktan çıkartır,, ne de sırtınızı yasladığınız darbecilere meydanı bırakır,. Kesinlikle milli değilsizniz, yerliliğiniz de tartışılır. Siz bu ülkede ne kadar bozguncu, ne kadar sapkın, ne kadar azgın varsa hep onlarla birlikte oldunuz. Asla milletin safında yer almadınız. Sizin ne omurganız, ne davanız, ne kavganız var. Siz mitolojideki sadece düşmanlıktan, nefretten, acıdan beslenen yaratıklar gibisiniz. Ne millete, ne insanlığa dokunan en küçük bir faydanız yok. Deprem olur, bina yıkıntılarının altında kalan insan sayısını çok göstermek için uğraşırsınız. Ekonomimize saldırı olur, siz oradan siyasi rant devşirme peşinde koşarsınız. Darbe girişimi olur, siz balkonlardan tankları alkışlar, televizyon karşısında kahvenizi yudumlarsınız. Şehit sayısını yüksek göstermek için binbir yalan uydurursunuz. Harekat düzenleriz, siz teröristlerin savunucusu olarak karşımızda yer alırsınız. Tüm dünya salgınla mücadelemizi takdir ederken, siz yalanlarla ortada gezersiniz. Buna karşın ülkemizin ve milletimizin hayrına olan hiçbir meselede ne işin ucundan tuttuğunuz, ne de hakkı söylemek baabında tek kelime ettiğiniz duyulmuştur. Engellemeye çalıştığınız her hizmeti tepe tepe kullanıp, zehirli dilinize bunları sokmaktan kaçınmazsınız. İnşa ettiğimiz şehir hastanelerini karar delik olarak yaftalayanlar, en küçük bir pişmanlık emaresi gösteremedi. İstanbul Havalimanı'nı hala hazmedemediklerini görüyoruz. Sırf polemik malzemesi yapmak uğruna insanların ailelerine saldırarak girdikleri vebalin umurlarında olmadığını görüyoruz. İnsanlık nasıl Covid-19'u yenecekse, Türkiye'de bu bağnaz zihniyeti tarihe gömecektir. Türkiye'nin yeni dönemdeki en önemli kazanımlarından birinin de siyasetteki bu değişim olacağını ümit ediyoruz. Türkiye olarak bir yandan salgınla mücadele ederken, diğer yandan ülkemizin güvenliğiyle ilgili konuları da takip ediyoruz.
'Terör örgütü hem sınırlarımızda, hem sınır ötemizde saldırılarını artırmak için çalışıyor. Ülkemiz içinde sayıları azalmış olmakla birlikte varlıklarını sürdüren teröristleri eylem yapmasına izin vermiyoruz. Irak'ın kuzeyinde ve Suriye'de geniş bir alanda faaliyet yürüten terör örgütü mensuplarının her adımını izliyoruz. Güvenli hale getirdiğimiz bölgeye sızmaya çalışan terör örgütü mensuplarını anında imha ediyoruz. Güvenli bölgelerimizin sürekli taciz edilmesine daha fazla sabretmeyeceğiz. Şayet terör örgütünün ve rejimi onların hamiliğine soyunanlar kontrol edemeyecekse, biz kendi gücümüzle hepsini yola getirmesini biliriz. Bu çerçevede yeni adımlar atabiliriz. Libya'da ülkenin meşru yönetimine verdiğimiz destek sayesinden Hafter gerileme sürecine girmiştir. Hafter'i kurtarmaya kendisini destekleyen ülkelerin çabası yetmeyecektir. Bu anlayışla meşru Libya hükümetine, yönetimine verdiğimiz desteği devam ettirerek bölgeyi barış beldesi haline getirmeye kararlıyız.'
Erdoğan, 15 Temmuz'dan ders çıkarmayanlar aynı yolda yürümeye devam ediyor derken 'CHP yöneticilerinin son bir haftadaki beyanlarını alt alta koyduğunuzda ortaya çıkan tablo bize bunu söylüyor. Demokratik yöntemlerle iktidara gelmek yerine, darbeyle ülkenin yönetimini gasp etme hevesiyle hareket edenler, 15 Temmuz'da milletten aldıkları derse rağmen aynı yolda yürümeye devam ediyorlar. Son günlerdeki örnekler bile karşımızdaki hastalıklı zihniyetin iflah olmayacağının göstergesidir. CHP yöneticilerinin yaptıkları demokrasiyle, hukukla, hatta insanlıkla bağdaşmaz.' diye konuştu.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından o bölüm;
Dünyanın özellikle salgın sonrası hiçbir bakımdan eskisi gibi olamayacağı bir dönemden geçtiğimizi unutmamalıyız. Bunun ülkemizde de yeni bir uyanışa, dirilişe vesile olmasını diliyorum. Ülkemizde maalesef tek parti devrinden beri bu millete maddi manevi eziyet eden bir anlayışın, salgın günlerinde bile içindeki kiri ortaya saçmaktan vazgeçmediğini görüyoruz. Bu faşist zihniyet hala vesayet, darbe, cunta özlemiyle yanıp tutuşuyor. CHP yöneticilerinin son bir haftadaki beyanlarını alt alta koyduğunuzda ortaya çıkan tablo bize bunu söylüyor. Demokratik yöntemlerle iktidara gelmek yerine, darbeyle ülkenin yönetimini gasp etme hevesiyle hareket edenler, 15 Temmuz'da milletten aldıkları derse rağmen aynı yolda yürümeye devam ediyorlar. Son günlerdeki örnekler bile karşımızdaki hastalıklı zihniyetin iflah olmayacağının göstergesidir. CHP yöneticilerinin yaptıkları demokrasiyle, hukukla, hatta insanlıkla bağdaşmaz. Sürekli iftira atılarak, insanların mahremiyetine girilerek siyaset yapılmaz. Gerçi bunların kasetle göreve gelmiş genel başkanları da yıllardır aynı yöntemi kullanıyor. CHP'nin bu tarzı yüzünden yeni nesillerin siyasetten soğumasından endişe ediyoruz. CHP yöneticileriyle aynı zihniyetin medyadaki mensuplarını buradan bir kez daha ikaz ediyoruz. Beyhudelerle uğraşmayın, Türk milleti sizi ne o sandıktan çıkartır,, ne de sırtınızı yasladığınız darbecilere meydanı bırakır,. Kesinlikle milli değilsizniz, yerliliğiniz de tartışılır. Siz bu ülkede ne kadar bozguncu, ne kadar sapkın, ne kadar azgın varsa hep onlarla birlikte oldunuz. Asla milletin safında yer almadınız. Sizin ne omurganız, ne davanız, ne kavganız var. Siz mitolojideki sadece düşmanlıktan, nefretten, acıdan beslenen yaratıklar gibisiniz. Ne millete, ne insanlığa dokunan en küçük bir faydanız yok. Deprem olur, bina yıkıntılarının altında kalan insan sayısını çok göstermek için uğraşırsınız. Ekonomimize saldırı olur, siz oradan siyasi rant devşirme peşinde koşarsınız. Darbe girişimi olur, siz balkonlardan tankları alkışlar, televizyon karşısında kahvenizi yudumlarsınız. Şehit sayısını yüksek göstermek için binbir yalan uydurursunuz. Harekat düzenleriz, siz teröristlerin savunucusu olarak karşımızda yer alırsınız. Tüm dünya salgınla mücadelemizi takdir ederken, siz yalanlarla ortada gezersiniz. Buna karşın ülkemizin ve milletimizin hayrına olan hiçbir meselede ne işin ucundan tuttuğunuz, ne de hakkı söylemek baabında tek kelime ettiğiniz duyulmuştur. Engellemeye çalıştığınız her hizmeti tepe tepe kullanıp, zehirli dilinize bunları sokmaktan kaçınmazsınız. İnşa ettiğimiz şehir hastanelerini karar delik olarak yaftalayanlar, en küçük bir pişmanlık emaresi gösteremedi. İstanbul Havalimanı'nı hala hazmedemediklerini görüyoruz. Sırf polemik malzemesi yapmak uğruna insanların ailelerine saldırarak girdikleri vebalin umurlarında olmadığını görüyoruz. İnsanlık nasıl Covid-19'u yenecekse, Türkiye'de bu bağnaz zihniyeti tarihe gömecektir. Türkiye'nin yeni dönemdeki en önemli kazanımlarından birinin de siyasetteki bu değişim olacağını ümit ediyoruz. Türkiye olarak bir yandan salgınla mücadele ederken, diğer yandan ülkemizin güvenliğiyle ilgili konuları da takip ediyoruz.
'Terör örgütü hem sınırlarımızda, hem sınır ötemizde saldırılarını artırmak için çalışıyor. Ülkemiz içinde sayıları azalmış olmakla birlikte varlıklarını sürdüren teröristleri eylem yapmasına izin vermiyoruz. Irak'ın kuzeyinde ve Suriye'de geniş bir alanda faaliyet yürüten terör örgütü mensuplarının her adımını izliyoruz. Güvenli hale getirdiğimiz bölgeye sızmaya çalışan terör örgütü mensuplarını anında imha ediyoruz. Güvenli bölgelerimizin sürekli taciz edilmesine daha fazla sabretmeyeceğiz. Şayet terör örgütünün ve rejimi onların hamiliğine soyunanlar kontrol edemeyecekse, biz kendi gücümüzle hepsini yola getirmesini biliriz. Bu çerçevede yeni adımlar atabiliriz. Libya'da ülkenin meşru yönetimine verdiğimiz destek sayesinden Hafter gerileme sürecine girmiştir. Hafter'i kurtarmaya kendisini destekleyen ülkelerin çabası yetmeyecektir. Bu anlayışla meşru Libya hükümetine, yönetimine verdiğimiz desteği devam ettirerek bölgeyi barış beldesi haline getirmeye kararlıyız.'