BBP Genel Başkanı Destici, Koronavirüsle Mücadele İçin Yeni Önerilerde Bulundu Açıklaması
'5 siyasi parti genel başkanına çağrımdır. Burada en büyük sorumluluk size düşmektedir. Hazineden aldığınız yardımın en azından yarısını ki tamamını da yapabilirler, mutlaka ama mutlaka bağışlamalıdırlar' 'Alınan tedbirlere rağmen salgın, umulandan ve beklenenden farklı bir seyir izleyerek, çok daha hızlı yayılmaya başlarsa, belirli bir süre ile 2 hafta sokağa çıkma yasağı ilan etmekte, kanaatimizce tereddüt edilmemelidir'
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Mecliste grubu bulunan siyasi partilerin genel başkanlarına seslenerek, "Hazineden aldığınız yardımın en azından yarısını ki tamamını da yapabilirler, mutlaka ama mutlaka bağışlamalıdırlar." dedi.
Destici, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, yeni tip koronavirüs salgınına yönelik açıklamalarda bulundu.
Eldeki bilgilere göre, virüsten enfekte olanların yüzde 30'unun bir belirti göstermediğini, yüzde 55'inin hafif belirtiler gösterdiğini, yüzde 10'unun ise şiddetli belirtiler gösterdiğini ifade eden Destici, şiddetli belirtiler gösteren hastalardan yüzde 15'inin hayatını kaybettiğini söyledi.
Destici, Türkiye'de tedbirlerin erken alındığını ancak vaka sayısının artmaması için yeni kısıtlamalar getirilmesi gerektiğini ve minimum 2 hafta tam izolasyon sağlanmasının önemli olduğunu kaydetti.
Test sayısının artması, pandemi hastaneleri oluşturulması, özellikle kanser ve kalp hastaları ile diyaliz tedavisi görenlerin koronavirüs hastalarından ayrılması gerektiğine değinen Destici, "Devlet, kamu kurumları, yerel yönetimler, sosyal devlet olmanın gereklerini yerine getirmeli, vatandaşlarımız sosyal dayanışmaya imkanlarını zorlayarak katkı sağlamalıdırlar." dedi.
- Öneriler
BBP olarak önerilerini açıklayan Destici, muayyen bir tarih aralığında veya resmi makamlar tarafından salgına yönelik tedbirlerin sona erdirildiği ilan edilinceye kadar hane halkı temelinde planlanmak üzere, bir hanenin zaruri ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde olmak üzere "yaşam hakkı ücreti", "evde kalma geliri", "olağanüstü durum geliri" bağlanması gerektiğini söyledi.
Elektrik, su, doğal gaz faturalarının, belirlenecek bir miktara kadar üç ay süreyle şirket veya kurumlar tarafından karşılanabileceğini ya da ücretsiz verilebileceğini dile getiren Destici, hasta, engelli ve bakıma muhtaç derecede yaşlısı olan evlere, ihtiyaç duyacakları ilaç ve diğer tüketim malzemelerin de ücretsiz sağlanabileceğini kaydetti.
- "Hazineden aldıklarının yarısını versinler"
Yardımların tek merkezden yapılması gerektiğini ve oluşturulacak bir fona genel bütçeden pay alan kurumların ya da rekor karlarla bilanço açıklayan kurumların aktarım yapabileceğini belirten Destici, bu fona Mecliste grubu bulunan partilerin de destek verebileceğini bildirdi.
Destici, siyasi partilerin, aldıkları yardımın yarısını bağışlasalar bile bunun 219,5 milyon lira ettiğini dile getirdi. Mecliste grubu bulunan siyasi partilerin genel başkanlarına seslenen Destici, "5 siyasi parti genel başkanına çağrımdır. Burada en büyük sorumluluk size düşmektedir. Hazineden aldığınız yardımın en azından yarısını ki tamamını da yapabilirler, mutlaka ama mutlaka bağışlamalıdırlar." diye konuştu.
Haziran ayı sonuna kadar olan çek, senet kredi taksitlerinin vadelerinin üç ay ötelenmesi gerektiğine işaret eden Destici, üretici kesime belli bir dönem ödemesiz ve faizsiz destek sağlanmasını istedi.
Destici, çiftçi ve köylünün de desteklenmesi gerektiğine değinerek, stratejik sektörler başta olmak üzere Türkiye'nin ihtiyaç duyacağı makine, cihaz ve aletlerin yerli imkanlarla üretilmesinin, bunun için de gerekli tedbir ve teşviklerin ivedilikle planlanmasının önemli olduğunu bildirdi.
- "Sokağa çıkma yasağı ilan etmekte tereddüt edilmemeli"
Türkiye'nin 3 gün içerisinde sonuç veren yerli test kiti ürettiğini ancak Güney Kore ve Almanya'nın kullandığı hızlı test kitlerinden de faydalanmak gerektiğini ifade eden Destici, "Alınan tedbirlere rağmen salgın, umulandan ve beklenenden farklı bir seyir izleyerek, çok daha hızlı yayılmaya başlarsa, belirli bir süre ile 2 hafta sokağa çıkma yasağı ilan etmekte, kanaatimizce tereddüt edilmemelidir." dedi.
Destici, radyo ve televizyonlarda her gün koronavirüsle ilgili açıklamalar bulunduğunu dile getirerek, Sağlık Bakanlığı'nın salgınla mücadele kapsamında neler yapılabileceğine dair konuların anlatıldığı bir kanal oluşturulabileceğini kaydetti.
Milli Dayanışma Kampanyasına da katılarak bir aylık maaşını bağışlayacağını açıklayan Destici, ancak yapıcı ve yol gösterici muhalefet partisi olarak hakikati de söylemeden geçemeyeceğini dile getirdi.
Destici, şöyle konuştu:
"Kovid-19 salgınından muzdarip birçok ülkenin maddi olarak halkını her alanda desteklediği bir süreçte devletimizin milletimizden yardım kampanyası altında bağış toplaması hem sosyal devlet ilkesine aykırıdır hem de 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışıyla süregelmiş binlerce senelik devlet geleneğimize yabancı bir uygulamadır.
Zaten vatandaşlarımız hem kazançlarından hem de dolaylı vergilerden ötürü vergi veriyor. En azından böyle bir dayanışma kampanyasıyla devletimizin bu tip süreçlere hazırlıksız yakalandığı intibası uyandırılmamalıydı.
Refah devleti, sosyal devlet pek çok bakımdan asil bir kavramdır. Eğitimden sağlığa birçok konuda devlet vatandaşına destek veriyor lakin vatandaş ödediği bu vergilerle zaten bu hizmeti hak etmiyor mu? İçinden geçtiğimiz zor şartlarda, zor günlerde vatandaş devletinden ekstra hizmet ve tolerans bekler. Bu da vatandaşımızın en doğal, ana sütü gibi hakkıdır."
Destici, basın toplantısının ardından, Meclisteki makamında, partisine bağlı belediyelerin başkanlarıyla video konferans aracılığıyla görüşerek koronavirüs tedbirleri hakkında bilgi aldı.
Kaynak: AA
Destici, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, yeni tip koronavirüs salgınına yönelik açıklamalarda bulundu.
Eldeki bilgilere göre, virüsten enfekte olanların yüzde 30'unun bir belirti göstermediğini, yüzde 55'inin hafif belirtiler gösterdiğini, yüzde 10'unun ise şiddetli belirtiler gösterdiğini ifade eden Destici, şiddetli belirtiler gösteren hastalardan yüzde 15'inin hayatını kaybettiğini söyledi.
Destici, Türkiye'de tedbirlerin erken alındığını ancak vaka sayısının artmaması için yeni kısıtlamalar getirilmesi gerektiğini ve minimum 2 hafta tam izolasyon sağlanmasının önemli olduğunu kaydetti.
Test sayısının artması, pandemi hastaneleri oluşturulması, özellikle kanser ve kalp hastaları ile diyaliz tedavisi görenlerin koronavirüs hastalarından ayrılması gerektiğine değinen Destici, "Devlet, kamu kurumları, yerel yönetimler, sosyal devlet olmanın gereklerini yerine getirmeli, vatandaşlarımız sosyal dayanışmaya imkanlarını zorlayarak katkı sağlamalıdırlar." dedi.
- Öneriler
BBP olarak önerilerini açıklayan Destici, muayyen bir tarih aralığında veya resmi makamlar tarafından salgına yönelik tedbirlerin sona erdirildiği ilan edilinceye kadar hane halkı temelinde planlanmak üzere, bir hanenin zaruri ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde olmak üzere "yaşam hakkı ücreti", "evde kalma geliri", "olağanüstü durum geliri" bağlanması gerektiğini söyledi.
Elektrik, su, doğal gaz faturalarının, belirlenecek bir miktara kadar üç ay süreyle şirket veya kurumlar tarafından karşılanabileceğini ya da ücretsiz verilebileceğini dile getiren Destici, hasta, engelli ve bakıma muhtaç derecede yaşlısı olan evlere, ihtiyaç duyacakları ilaç ve diğer tüketim malzemelerin de ücretsiz sağlanabileceğini kaydetti.
- "Hazineden aldıklarının yarısını versinler"
Yardımların tek merkezden yapılması gerektiğini ve oluşturulacak bir fona genel bütçeden pay alan kurumların ya da rekor karlarla bilanço açıklayan kurumların aktarım yapabileceğini belirten Destici, bu fona Mecliste grubu bulunan partilerin de destek verebileceğini bildirdi.
Destici, siyasi partilerin, aldıkları yardımın yarısını bağışlasalar bile bunun 219,5 milyon lira ettiğini dile getirdi. Mecliste grubu bulunan siyasi partilerin genel başkanlarına seslenen Destici, "5 siyasi parti genel başkanına çağrımdır. Burada en büyük sorumluluk size düşmektedir. Hazineden aldığınız yardımın en azından yarısını ki tamamını da yapabilirler, mutlaka ama mutlaka bağışlamalıdırlar." diye konuştu.
Haziran ayı sonuna kadar olan çek, senet kredi taksitlerinin vadelerinin üç ay ötelenmesi gerektiğine işaret eden Destici, üretici kesime belli bir dönem ödemesiz ve faizsiz destek sağlanmasını istedi.
Destici, çiftçi ve köylünün de desteklenmesi gerektiğine değinerek, stratejik sektörler başta olmak üzere Türkiye'nin ihtiyaç duyacağı makine, cihaz ve aletlerin yerli imkanlarla üretilmesinin, bunun için de gerekli tedbir ve teşviklerin ivedilikle planlanmasının önemli olduğunu bildirdi.
- "Sokağa çıkma yasağı ilan etmekte tereddüt edilmemeli"
Türkiye'nin 3 gün içerisinde sonuç veren yerli test kiti ürettiğini ancak Güney Kore ve Almanya'nın kullandığı hızlı test kitlerinden de faydalanmak gerektiğini ifade eden Destici, "Alınan tedbirlere rağmen salgın, umulandan ve beklenenden farklı bir seyir izleyerek, çok daha hızlı yayılmaya başlarsa, belirli bir süre ile 2 hafta sokağa çıkma yasağı ilan etmekte, kanaatimizce tereddüt edilmemelidir." dedi.
Destici, radyo ve televizyonlarda her gün koronavirüsle ilgili açıklamalar bulunduğunu dile getirerek, Sağlık Bakanlığı'nın salgınla mücadele kapsamında neler yapılabileceğine dair konuların anlatıldığı bir kanal oluşturulabileceğini kaydetti.
Milli Dayanışma Kampanyasına da katılarak bir aylık maaşını bağışlayacağını açıklayan Destici, ancak yapıcı ve yol gösterici muhalefet partisi olarak hakikati de söylemeden geçemeyeceğini dile getirdi.
Destici, şöyle konuştu:
"Kovid-19 salgınından muzdarip birçok ülkenin maddi olarak halkını her alanda desteklediği bir süreçte devletimizin milletimizden yardım kampanyası altında bağış toplaması hem sosyal devlet ilkesine aykırıdır hem de 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışıyla süregelmiş binlerce senelik devlet geleneğimize yabancı bir uygulamadır.
Zaten vatandaşlarımız hem kazançlarından hem de dolaylı vergilerden ötürü vergi veriyor. En azından böyle bir dayanışma kampanyasıyla devletimizin bu tip süreçlere hazırlıksız yakalandığı intibası uyandırılmamalıydı.
Refah devleti, sosyal devlet pek çok bakımdan asil bir kavramdır. Eğitimden sağlığa birçok konuda devlet vatandaşına destek veriyor lakin vatandaş ödediği bu vergilerle zaten bu hizmeti hak etmiyor mu? İçinden geçtiğimiz zor şartlarda, zor günlerde vatandaş devletinden ekstra hizmet ve tolerans bekler. Bu da vatandaşımızın en doğal, ana sütü gibi hakkıdır."
Destici, basın toplantısının ardından, Meclisteki makamında, partisine bağlı belediyelerin başkanlarıyla video konferans aracılığıyla görüşerek koronavirüs tedbirleri hakkında bilgi aldı.