Bilim Kurulu üyesi Türkiye'deki en riskli 3 şehri açıkladı

Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mehmet Doğanay, koronavirüs salgını nedeniyle Türkiye'deki en riskli illeri açıkladı.

Bilim Kurulu üyesi Türkiye'deki en riskli 3 şehri açıkladı
Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mehmet Doğanay, Türkiye'deki koronavirüs salgını için en riskli şehirleri açıkladı. Doğanay, “En riskli bölge İstanbul'dur, ikinci sırada Ankara vardır, üçüncü sırada İzmir vardır, Antalya vardır. Van vardır, İran meselesi nedeniyle” dedi.

Tarafsız Haber Ajansına konuşan Doğanay, “korona”dan korunmak için neler yapılması gerektiğini, alışverişte dikkat edilmesi gerekenleri, virüsün etkisinin ne zaman azalacağını anlattı.

Bakan Koca'nın hastanesindeki uzman doktor: Gerçek vaka sayısı 145 binlerde


Doğanay, şunları söyledi:

“Bu yeni bir virüs, Aralık ayında çıktı Vuhan'dan çıktı, Çin'e yayıldı. Ondan sonra dünyaya yayıldı, bize kadar geldi.

Başlangıçta çok hafif bir seyri var, böyle 8-10 gün kadar devam eden veya biraz daha uzun devam eden bir yayılma dönemi var. 3 vaka 5 vaka böyle azar sayı giderken bakıyorsunuz ondan sonra bir patlama oluyor.

'Bu virüs girp gibi yayılıyor'


Bu virüs grip gibi yayılıyor. Bulaşma yolu solunum yollarıyla bulaşıyor ve alınan önlemlerde solunum yollarıyla bulaş önlemleri. Hapşırırken, öksürürken yapılacaklar, el yıkama gibi uygulanması gereken önlemler.

Enfeksiyonun Türkiye'ye girişi bugüne kadar alınan önlemlerle gecikti. Bu başarılı bir durum.

“İki haftalık dönem çok önemli'


Bizim şansımız şu; Mart'ın sonuna doğru geliyoruz, şu iki haftalık dönem çok önemli.

Kişiden kişiye kapalı alanlarda bulaşıyor. Havalar ısındıktan sonra insanların kapalı ortamda bulunma oranı ne kadar düşerse enfeksiyon oranı azalacaktır.

ABD'nin ürkütücü koronavirüs raporu sızdı: Çoklu dalgalar halinde 18 ay…

“Vaka sayısı Nisan'da azalacaktır'


Vaka sayısı mutlaka azalacaktır yani Nisan ayında havalar açılınca insanlar alışveriş merkezlerinden çıkınca kapalı ortamlardan daha dışarıya çıkınca evler daha çok havalandırılıp kapalı mekanlar daha çok havalandırılır pencereler açılır hale gelince ve diğer önlemleri de beraberinde alınarak Sağlık Bakanlığının önerileri doğrultusundaki önlemlere ilave olarak söylüyorum alarak bu vaka sayısı Nisan'da azalacaktır. Güneşin görülmesiyle etrafın kurumasıyla azalacaktır.

Sinemalar kapatıldı, kafeler kapatıldı, okullar kapatıldı, üniversiteler kapatıldı, okullar artık online eğitim yapar hale getirildi.

İki haftayı şunun için yaptık, bu dinamik bir kurul, iki hafta sonra durumu tekrar değerlendirelim.

“Yaşlılarda ağır seyrediyor'

Görünen şey o ki biz bir defa iki hafta sonra Nisan ayına geldiğimizde Türkiye'deki durum nedir, fotoğrafı göreceğiz, şimdi ağır hastalar var yoğun bakımlarda yatıyor, solunum yetmezliğine giren hastalar var. Sayın Bakan ilk ölen kaybedilen vakayı açıkladı yaşlı bir hasta kişiydi. Bu hastalık yaşlılarda ağır seyrediyor, ölümcül seyrediyor, 80 yaşın üstündeki ölüm oranı oldukça yüksek. Çocuklarda hafif seyrediyor.

“Zaman içerisinde hafif geçirenler var'

Havaların ısınması güneşin ortaya çıkması ultraviyolenin artması insanların kalabalık ortamlarda daha az bulunma olasılığını azaltacağı için bir azalma yönünde etkisi olacaktır. Bu bir. İki, zaman içerisinde hafif geçirenler var, enfeksiyonu ne kadar çok kişi hafif geçirirse onlarda bağışıklık oluşacaktır belli bir seviyeye kadar gelecektir.

“Salgınlar bir seyri vardır'

Salgınların bir seyri vardır. Belli bir süre sonra sönecektir ama işin bir başka yanı var gripte de 2009-2010'da da salgın oldu. Bizim o zaman hamileleri ve şişmanları tuttu.

“Haziran'a doğru hayat normal seyrine dönecek'


Biz bu yeni çıkan COVID-19'un nasıl seyredeceğini bilmiyoruz ama şöyle bir durumumuz var, acaba bu enfeksiyon Haziran ayı gelince bitecek mi yani yazın azalacak, o azalır, Hazirana doğru hemen hemen normal hayata yakın bir şeye döneceğimizi öngörüyorum benim kendi düşüncem bu ama Kasım ayından itibaren aynen şeydeki gibi gripteki gibi bugün hala 2009-2010 grip salgınının devamını görüyoruz. Yani ölümler oluyor, az sayıda da olsa vakalar var, grip vakaları var. Acaba bu ‘korona' da aynen grip gibi az sayıda enfeksiyonla devam edecek mi diye bir öngörümüz var, benim kanaatim gelecek sene Kasım ayından itibaren havalar soğudukça yine Covıd-19 devam edecektir ama vaka sayısı oldukça azalacaktır.

'Hazirana doğru daha az minimal düzeye inebileceği şeklinde bir öngörüm var'

Önlemler Türkiye'de hakikaten çok katı alındı. Zannediyorum bu önlemlerle beraber yani insanlar da bu önlemlere uyarsa, Nisan başında bir genel durumumuzu görürüz ve ondan sonra muhtemelen vaka sayısı azalacağı yönünde düşünüyorum yani öngörüyorum, benim kendi düşüncem bu, Bilim Kurulu'nun değil. Mayıs ayı içerisinde vaka sayısı görülebilir ama daha az olacağını ve hazirana doğru daha az minimal düzeye inebileceği şeklinde bir öngörüm var, bakacağız ve göreceğiz.

En riskli iller

En riskli bölge İstanbul'dur, ikinci sırada Ankara vardır, üçüncü sırada İzmir vardır, Antalya vardır, bu kalabalık şehirler. Van vardır İran meselesi nedeniyle. Dolayısıyla buralarda kontrol edilemeyecek bir vaka sayısına ulaşılırsa farklı tedbirler düşünebilinir.

En tehlikeli yaş grubu


80 üzeri. Yani 60 yaş üzeri de riskli ama ölümlere baktığımız zaman en fazla ölüm Çin Vuhan'da 80'in üzerinde ölüm oranı çok yüksek.

Genel olarak ölüm oranına bakarsanız yüzde 3, yüzde 2.4. Ama 80'in üzerine çıktığınız zaman ölüm oranı yüzde 10'un üzerinde.

Avrupa'da neden yüksek

İtalya'daki ölüm oranı daha yüksek. Avrupa'daki daha yüksek. Neden yüksek? Avrupa'nın nüfusu yaşlı. Yaşlı nüfus, Avrupa'da dolayısıyla ölümler sanki biraz daha fazla olacak gibi görünüyor gidişat o yönde.

Bir kişi kaç kişiye bulaştırıyor


Bu artarak gidiyor. Mesela bir kişi iki kişiye bulaştırdığı zaman iki kişi 10 kişiye bulaştırıyor, ondan sonra rakam çok artıyor.