(Özel) Kanlar İçinde İşyerine Sığınan Kadını Böyle Kurtardılar
Eskişehir’de, 15 yerinden bıçaklanan Öznur Sazlar sığındığı işyeri çalışanları olay anını anlattı. Tantuni ustası Sinan Ayaz, “İlk başta panikledik, ne oluyor ne bitiyor diye ama ben hemen müdahale ettim. Sonra da arkadaşlarım yardıma geldi, arkaya doğru götürdük. Kanayan yerlerine tampon yaptık sonra ambulansı çağırdık” dedi.
Eskişehir’de boşanmak üzere olduğu eşinin saldırısına uğrayarak 15 yerinden bıçaklanan Öznur Sazlar’ı kurtaran işyeri çalışanları o anları anlattı. Çocuğunun uyuduğu esnada cani koca H.S., eşine arkadan saldırarak çığlıkları duyulmasın diye banyoya soktu. Bu esnada bıçak darbelerini vuran H.S., banyonun kapısını kapmaya çalışsa da yaralı kadın ayaklarıyla direnerek kapının kapanmasını engelledi. Cani kocanın bir anlık durgunluğundan faydalanıp, son gücüyle kendini dışarı atan kadın, bir yandan kanayan yerlerine elleriyle tampon yaparken bir yandan da yardım aradı. Kanlar içinde evinin yakınında bulunan bir tantuniciye sığınan Sazlar, buradaki çalışalar tarafından korunarak dükkânın arka tarafına götürüldü. Çalışanlar, Sazlar’ın vücudundaki kanayan bölgelere tampon uygulayarak kan kaybını engellemeye çalıştı. Ardından 112 Acil Sağlık ekiplerine haber veren gençler, H.S.’nin tekrar saldırma ihtimaline karşı dükkân önünde bekledi.
“Kanayan yerlerine tampon yaptık sonra ambulansı çağırdık”
Olay gecesini anlatan Tantuni Ustası Sinan Ayaz, Öznur Sazları’ın kanlar içinde dükkâna girdiğinde paniklediklerini belirterek, “Saat gece 00.30-01.00 gibiydi, ben tezgahta çalışıyordum. Akşam kimse dışarıda olmadığında durgunluk vardı. Herkes erken evin gider. Bir baktım giriş kapısından Öznur hanım girdi, her tarafı kanlar içerisindeydi. Tabi ilk başta panikledik, ne oluyor ne bitiyor diye, ama ben hemen müdahale ettim. Sonra da arkadaşlarım yardıma geldi, arkaya doğru götürdük. Kanayan yerlerine tampon yaptık sonra ambulansı çağırdık. Yani gerçekten yardım ettiğimize inanıyorum. Kötü bir durumdu gerçekten. Elimizden geleni yaptık. İnşallah neticesinde adalet yerini bulur, suçlular gereken cezayı alır” ifadelerini kullandı.
“Cezalar caydırıcı olsun, cezalar caydırıcı olmadığı için inşalar suç işlemeye daha meyilli oluyor”
Ayaz, saldırıda bulunan kocanın ilk duruşmada serbest bırakılmasıyla ilgili de konuşarak, “Bırakılması çok enteresan. Sonuçta ortada bir suç var, suçlu var eksik olan adalet. O da sağ olsun toplumumuzun sağduyusu, vicdanlı ve merhametli bir şekilde davranması sonucu gereken yapılmış tekrar yakalama kararı çıkarılmış duyduğuma göre. İnşallah bütün kadın arkadaşlarımız gereken adaleti görür, kimse zulmetmez. Gerçekten üzüldük suçlunun dışarıda olmasında dolayı. Ama duyduğum haberlere göre yakalama kararı çıkarılmış. Gereken yapılsın, insanlar suç işleyip sonradan tekrar dışarıda gezip istediğini yapamasın. Cezalar caydırıcı olsun, cezalar caydırıcı olmadığı için inşalar suç işlemeye daha meyilli oluyor” diye belirtti.
“Daha fazla kan kaybetmesin diye ayağını kemerle bağladım”
İşyerinde kurye olan Alparslan Enes ise, Sazlar’ın kan kaybını engellemek amacıyla kemerle ayağını bağladığını söyleyerek, “Öznur hanım geldiğinde her tarafı kan içindeydi ayağında kolunun altında, boynunda bıçak darbeler vardı. Daha fazla kan kaybetmesin diye ayağını kemerle bağladım daha sonra ambulansı aradık. Korktuk yani sonuçta o bir anne, bir kadın sonuçta üzüldük” şeklinde konuştu.
“Ölünce mi her şey sonuca bağlanacak”
Ayrıca Enes, “İnsanlar evlenebilir, ayrılabilir de yani bunlar çok doğal şeyler artık. Hani öldürmek, yaralamak anlamsız. Her şeyden evvel o insan bir defa. Serbest bırakılması normal geliyor artık, adalet yok bu ülkede. Ya ölseydi o bayan? Ölünce mi her şey sonuca bağlanacak. Ölecek gidecek, evladı kalacak arkada. Üç gün ağlayacaklar ondan sonra herkes hayatına devam edecek” dedi.
Kaynak: İHA
“Kanayan yerlerine tampon yaptık sonra ambulansı çağırdık”
Olay gecesini anlatan Tantuni Ustası Sinan Ayaz, Öznur Sazları’ın kanlar içinde dükkâna girdiğinde paniklediklerini belirterek, “Saat gece 00.30-01.00 gibiydi, ben tezgahta çalışıyordum. Akşam kimse dışarıda olmadığında durgunluk vardı. Herkes erken evin gider. Bir baktım giriş kapısından Öznur hanım girdi, her tarafı kanlar içerisindeydi. Tabi ilk başta panikledik, ne oluyor ne bitiyor diye, ama ben hemen müdahale ettim. Sonra da arkadaşlarım yardıma geldi, arkaya doğru götürdük. Kanayan yerlerine tampon yaptık sonra ambulansı çağırdık. Yani gerçekten yardım ettiğimize inanıyorum. Kötü bir durumdu gerçekten. Elimizden geleni yaptık. İnşallah neticesinde adalet yerini bulur, suçlular gereken cezayı alır” ifadelerini kullandı.
“Cezalar caydırıcı olsun, cezalar caydırıcı olmadığı için inşalar suç işlemeye daha meyilli oluyor”
Ayaz, saldırıda bulunan kocanın ilk duruşmada serbest bırakılmasıyla ilgili de konuşarak, “Bırakılması çok enteresan. Sonuçta ortada bir suç var, suçlu var eksik olan adalet. O da sağ olsun toplumumuzun sağduyusu, vicdanlı ve merhametli bir şekilde davranması sonucu gereken yapılmış tekrar yakalama kararı çıkarılmış duyduğuma göre. İnşallah bütün kadın arkadaşlarımız gereken adaleti görür, kimse zulmetmez. Gerçekten üzüldük suçlunun dışarıda olmasında dolayı. Ama duyduğum haberlere göre yakalama kararı çıkarılmış. Gereken yapılsın, insanlar suç işleyip sonradan tekrar dışarıda gezip istediğini yapamasın. Cezalar caydırıcı olsun, cezalar caydırıcı olmadığı için inşalar suç işlemeye daha meyilli oluyor” diye belirtti.
“Daha fazla kan kaybetmesin diye ayağını kemerle bağladım”
İşyerinde kurye olan Alparslan Enes ise, Sazlar’ın kan kaybını engellemek amacıyla kemerle ayağını bağladığını söyleyerek, “Öznur hanım geldiğinde her tarafı kan içindeydi ayağında kolunun altında, boynunda bıçak darbeler vardı. Daha fazla kan kaybetmesin diye ayağını kemerle bağladım daha sonra ambulansı aradık. Korktuk yani sonuçta o bir anne, bir kadın sonuçta üzüldük” şeklinde konuştu.
“Ölünce mi her şey sonuca bağlanacak”
Ayrıca Enes, “İnsanlar evlenebilir, ayrılabilir de yani bunlar çok doğal şeyler artık. Hani öldürmek, yaralamak anlamsız. Her şeyden evvel o insan bir defa. Serbest bırakılması normal geliyor artık, adalet yok bu ülkede. Ya ölseydi o bayan? Ölünce mi her şey sonuca bağlanacak. Ölecek gidecek, evladı kalacak arkada. Üç gün ağlayacaklar ondan sonra herkes hayatına devam edecek” dedi.