Bebek Sahibi Olmak İsteyen Diyabetik Kadınlara Uyarılar
İnsülinin eksikliği veya etkisizliği sonucu ortaya çıkan bir rahatsızlık olan diyabet, bebek sahibi olmak isteyen aileler için pek çok soru işaretini beraberinde akla getiriyor.
Diyabet yani şeker hastalığı olan kadınların gebelik öncesi ve gebelik esnasında alınacak tedbirler ve yakın takip ile sağlıklı bir doğum yapmasının mümkün olduğunu açıklayan Medicana International Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı ve Perinatoloji Yandal Uzmanı Doç. Dr. Ayşe Kırbaş, insülinin gebelikte güvenle kullanılan bir ilaç olduğunu vurguladı.
Dr. Kırbaş, Diyabeti olduğu bilinen kadınların gebelik öncesi dönemde kilo kontrolünün sağlanması, hedef kan şekeri seviyelerine ulaşana kadar gebe kalmamaları ve gebelik planladıkları anda bakım ve tedavilerinin düzenlenmesinin önerildiğini belirterek, “ Plansız gebeliklerde hem bebek hem de anne ile ilgili sıkıntılar daha sık yaşanmaktadır. Kandan bakılan bir test olan Hba1c dediğimiz test önceki 4 ile 6 haftanın şeker durumunu gösterir, testin sonucu yüzde 6,5-7’nin üstünde olan annelerin bebeklerinde doğuştan anormallik, fetal kayıp ve ölü doğum görülme riski daha yüksektir. Gebelik öncesi bilinen diyabeti olan gebelerin mutlaka kadın hastalıkları ve doğum uzmanı, iç hastalıkları, endokrin uzmanı ve diyetisyenden oluşan bir ekip tarafından takip edilmesi gerekir. Bu gebelerin ilk trimesterde kullanacağı folik asit dozu da 1 ile 4 grama kadar yükseltilmelidir. Kullanılan diğer ilaçların değerlendirilmesi, gerektiğinde bebeğe olumsuz etki etmeyecek ilaç çeşitleriyle en erken dönemde değiştirilmesi gerekir” diye konuştu.
Gebelik öncesi diyabeti olduğu bilinen gebelerin yakın takibinin önemli olduğunu söyleyen Kırbaş, “Tüm gebelere Down Sendromu taraması için 11-14 haftada ense kalınlığının ölçülmesi ve kombine tarama testi önerilmelidir. Yeni yapılmaya başlanan anne kanından fetal DNA testi de ekonomik düzeyi iyi olan anne adayları için çok iyi bir tarama testi seçeneğidir. Özellikle diyabetik gebelerde 18-23 haftalar arasında detaylı obstetrik anomali taraması ve fetal kalp incelemesi yapılması önemlidir. Perinatoloji uzmanlarınca yapılacak bu tarama ile olası anomalilerin saptanma olasılığı daha yüksek olacaktır” şeklinde konuştu.
İnsülin tedavisinin anne ve bebeğe zararı yok
Kırbaş, gebelik diyabeti olan kadınların sürekli uzman kontrolü altında olmaları gerektiğine dikkat çekerek, “Diyabeti olan kadınların hamile kalmadan önce sıkı takip ve tedavi programına alınmaları gerekiyor” dedi.
Hamilelik sırasında da gebelik diyabeti ortaya çıkabileceğine işaret eden Kırbaş, şu noktalara dikkat çekti: “Bu süreçte yine endokrinoloji uzmanı ve kadın doğum hekimi birlikte çalışmalı. Takipler sonucu yeterli kontrol sağlanamayan durumlarda kan şekerini ideal hale getirebilmek için insülin tedavisine başlanıyor. Bu dönemde annenin mutlaka kan şekeri ölçüm cihazı ile kan şekerini her öğünden önce, öğünlerden 1 saat sonra ve yatarken olmak üzere 7 defa ölçmesi gerekiyor. İnsülin tedavisi fizyolojiyi taklit eden bir yaklaşım olup, anne ve bebeğe herhangi bir zararı bulunmuyor. Yapılan bilimsel araştırmalar da insülin kullanımının hamilelikte olası komplikasyonları önlemede etkin bir rol oynadığını ortaya koyuyor.”
Kaynak: İHA
Dr. Kırbaş, Diyabeti olduğu bilinen kadınların gebelik öncesi dönemde kilo kontrolünün sağlanması, hedef kan şekeri seviyelerine ulaşana kadar gebe kalmamaları ve gebelik planladıkları anda bakım ve tedavilerinin düzenlenmesinin önerildiğini belirterek, “ Plansız gebeliklerde hem bebek hem de anne ile ilgili sıkıntılar daha sık yaşanmaktadır. Kandan bakılan bir test olan Hba1c dediğimiz test önceki 4 ile 6 haftanın şeker durumunu gösterir, testin sonucu yüzde 6,5-7’nin üstünde olan annelerin bebeklerinde doğuştan anormallik, fetal kayıp ve ölü doğum görülme riski daha yüksektir. Gebelik öncesi bilinen diyabeti olan gebelerin mutlaka kadın hastalıkları ve doğum uzmanı, iç hastalıkları, endokrin uzmanı ve diyetisyenden oluşan bir ekip tarafından takip edilmesi gerekir. Bu gebelerin ilk trimesterde kullanacağı folik asit dozu da 1 ile 4 grama kadar yükseltilmelidir. Kullanılan diğer ilaçların değerlendirilmesi, gerektiğinde bebeğe olumsuz etki etmeyecek ilaç çeşitleriyle en erken dönemde değiştirilmesi gerekir” diye konuştu.
Gebelik öncesi diyabeti olduğu bilinen gebelerin yakın takibinin önemli olduğunu söyleyen Kırbaş, “Tüm gebelere Down Sendromu taraması için 11-14 haftada ense kalınlığının ölçülmesi ve kombine tarama testi önerilmelidir. Yeni yapılmaya başlanan anne kanından fetal DNA testi de ekonomik düzeyi iyi olan anne adayları için çok iyi bir tarama testi seçeneğidir. Özellikle diyabetik gebelerde 18-23 haftalar arasında detaylı obstetrik anomali taraması ve fetal kalp incelemesi yapılması önemlidir. Perinatoloji uzmanlarınca yapılacak bu tarama ile olası anomalilerin saptanma olasılığı daha yüksek olacaktır” şeklinde konuştu.
İnsülin tedavisinin anne ve bebeğe zararı yok
Kırbaş, gebelik diyabeti olan kadınların sürekli uzman kontrolü altında olmaları gerektiğine dikkat çekerek, “Diyabeti olan kadınların hamile kalmadan önce sıkı takip ve tedavi programına alınmaları gerekiyor” dedi.
Hamilelik sırasında da gebelik diyabeti ortaya çıkabileceğine işaret eden Kırbaş, şu noktalara dikkat çekti: “Bu süreçte yine endokrinoloji uzmanı ve kadın doğum hekimi birlikte çalışmalı. Takipler sonucu yeterli kontrol sağlanamayan durumlarda kan şekerini ideal hale getirebilmek için insülin tedavisine başlanıyor. Bu dönemde annenin mutlaka kan şekeri ölçüm cihazı ile kan şekerini her öğünden önce, öğünlerden 1 saat sonra ve yatarken olmak üzere 7 defa ölçmesi gerekiyor. İnsülin tedavisi fizyolojiyi taklit eden bir yaklaşım olup, anne ve bebeğe herhangi bir zararı bulunmuyor. Yapılan bilimsel araştırmalar da insülin kullanımının hamilelikte olası komplikasyonları önlemede etkin bir rol oynadığını ortaya koyuyor.”