Usta Yönetmenin Belgeselleri Restore Ediliyor
Meslek hayatında 30'un üzerinde yapıta imza atan, Türk belgesel sinemacılığının ustası olarak gösterilen ve 2004 yılında vefat eden Suha Arın'ın, 1970'li yıllara ait 6 eseri restore ediliyor Ünlü yönetmenin kardeşi yapımcı Reha Arın: '6 tane filmi tekrar gün yüzüne çıkartıyoruz. Bugünkü teknolojiye uygun şekliyle. Tekrar bunları izleyicilerle buluşturacağız. İnsanların yeniden izleme imkanını sağlayacağız'
AHMET ÖZLER - Meslek hayatında 30'un üzerinde yapıta imza atan, Türk belgesel sinemacılığının ustası olarak gösterilen Suha Arın'ın, 1970'li yıllara ait 6 eseri restore ediliyor.
Yaklaşık 40 yıllık meslek hayatında çok sayıda ulusal ve uluslararası ödüle layık görülen Suha Arın, 1974 ile 1979 yılları arasında çektiği "Hattiler'den Hititler'e", "Midas'ın Dünyası", Sedat Simavi Vakfı Kitle Haberleşmesi Büyük Ödülü'ne layık görülen "Urartu'nun İki Mevsimi", "Likya'nın Sönmeyen Ateşi", "İstanbul'un Çağırdığı Su" ve Viyana Turizm Filmleri Yarışması'nda "Jüri Şeref Ödülü"ne layık görülen "Kapalıçarşı'da 40 Bin Adım" belgeselleri günümüz teknolojisiyle orijinal negatif filmlerden yararlanılarak yenileniyor.
Filmlerinde Anadolu kültürünün ve Türk toplumunun çağdaş ve geleneksel değerleri, sosyal ve siyasal konuları işleyen Arın'ın, "Tahtacı Fatma" ile "Dolmabahçe ve Atatürk" belgeselleri de daha önce restore edilmişti.
Nesli Çölgeçen, Yalçın Yelence, Kemal Sevimli gibi nice sinemacıları, yönetmenleri ve televizyoncuları sektöre kazandıran, 1 Şubat 2004'te tedavi gördüğü İstanbul Haseki Kardiyoloji Enstitüsünde hayatını kaybeden Arın'ın 1977'de çektiği, 14. Antalya Film Festivali'nde "En İyi Kısa Metrajlı Film" dalında Altın Portakal Ödülü aldığı "Safranbolu'da Zaman" belgeseli ise o belgeselin çekiminde yer alan öğrencileri tarafından "Zamanda Safranbolu" adıyla yeniden çekilmişti.
- "Tekrar gün yüzüne çıkartıyoruz"
Ünlü yönetmenin kardeşi yapımcı Reha Arın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, rahmetli ağabeyinin o imkansızlık yıllarında çok büyük eserlere imza attığını söyledi.
Bütün çalışmalarında ağabeyinin yanında olduğunu, kazandığı ne varsa yine bir sonraki eseri hazırlamak için harcadığını anlatan Arın, ünlü yönetmene Türkiye'nin, en çok da Safranbolu'nun sahip çıktığını ifade etti.
Ağabeyiyle kurduğu yapım şirketini oğlu Evren Arın ile hala ayakta tuttuğunu, onun eserlerini yaşatmak için çalışmalar yaptıklarını belirten Arın, "Özellikle oğlum o dönemin teknolojileriyle çekilmiş filmleri, ses bantlarını tek tek inceliyor. 6 tane filmi tekrar gün yüzüne çıkartıyoruz. Bugünkü teknolojiye uygun şekliyle bu filmler, Hattiler'den Hititler'e, Anadolunun ilk uygarlıkları bunlar. 'Midas'ın Dünyası', 'Urartu'nun İki Mevsimi' nasıl biliyor musunuz, görüntüler, sesler muhteşem, inanılmaz. 'İstanbul'un Çağırdığı Su', 'Kapalıçarşı'da 40 Bin Adım' gibi belgeseller... Son uğraştığımız iş bu." diye konuştu.
- "Lansmanını yapacağız"
Yenilenen belgesellerin, Kültür ve Turizm Bakanlığıyla ekim ayında lansmanını yapacaklarını aktaran Arın, şunları kaydetti:
"Tekrar bunları izleyicilerle buluşturacağız. İnsanların yeniden izleme imkanını sağlayacağız. Yurt dışından çok büyük talep oluyor bu belgesellere. Belgesel öyle bir uğraştır ki belgesel sineması size para getirmez ama müthiş bir gurur ve zevk verir. Öyle bir tarafı vardır."
Kaynak: AA
Yaklaşık 40 yıllık meslek hayatında çok sayıda ulusal ve uluslararası ödüle layık görülen Suha Arın, 1974 ile 1979 yılları arasında çektiği "Hattiler'den Hititler'e", "Midas'ın Dünyası", Sedat Simavi Vakfı Kitle Haberleşmesi Büyük Ödülü'ne layık görülen "Urartu'nun İki Mevsimi", "Likya'nın Sönmeyen Ateşi", "İstanbul'un Çağırdığı Su" ve Viyana Turizm Filmleri Yarışması'nda "Jüri Şeref Ödülü"ne layık görülen "Kapalıçarşı'da 40 Bin Adım" belgeselleri günümüz teknolojisiyle orijinal negatif filmlerden yararlanılarak yenileniyor.
Filmlerinde Anadolu kültürünün ve Türk toplumunun çağdaş ve geleneksel değerleri, sosyal ve siyasal konuları işleyen Arın'ın, "Tahtacı Fatma" ile "Dolmabahçe ve Atatürk" belgeselleri de daha önce restore edilmişti.
Nesli Çölgeçen, Yalçın Yelence, Kemal Sevimli gibi nice sinemacıları, yönetmenleri ve televizyoncuları sektöre kazandıran, 1 Şubat 2004'te tedavi gördüğü İstanbul Haseki Kardiyoloji Enstitüsünde hayatını kaybeden Arın'ın 1977'de çektiği, 14. Antalya Film Festivali'nde "En İyi Kısa Metrajlı Film" dalında Altın Portakal Ödülü aldığı "Safranbolu'da Zaman" belgeseli ise o belgeselin çekiminde yer alan öğrencileri tarafından "Zamanda Safranbolu" adıyla yeniden çekilmişti.
- "Tekrar gün yüzüne çıkartıyoruz"
Ünlü yönetmenin kardeşi yapımcı Reha Arın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, rahmetli ağabeyinin o imkansızlık yıllarında çok büyük eserlere imza attığını söyledi.
Bütün çalışmalarında ağabeyinin yanında olduğunu, kazandığı ne varsa yine bir sonraki eseri hazırlamak için harcadığını anlatan Arın, ünlü yönetmene Türkiye'nin, en çok da Safranbolu'nun sahip çıktığını ifade etti.
Ağabeyiyle kurduğu yapım şirketini oğlu Evren Arın ile hala ayakta tuttuğunu, onun eserlerini yaşatmak için çalışmalar yaptıklarını belirten Arın, "Özellikle oğlum o dönemin teknolojileriyle çekilmiş filmleri, ses bantlarını tek tek inceliyor. 6 tane filmi tekrar gün yüzüne çıkartıyoruz. Bugünkü teknolojiye uygun şekliyle bu filmler, Hattiler'den Hititler'e, Anadolunun ilk uygarlıkları bunlar. 'Midas'ın Dünyası', 'Urartu'nun İki Mevsimi' nasıl biliyor musunuz, görüntüler, sesler muhteşem, inanılmaz. 'İstanbul'un Çağırdığı Su', 'Kapalıçarşı'da 40 Bin Adım' gibi belgeseller... Son uğraştığımız iş bu." diye konuştu.
- "Lansmanını yapacağız"
Yenilenen belgesellerin, Kültür ve Turizm Bakanlığıyla ekim ayında lansmanını yapacaklarını aktaran Arın, şunları kaydetti:
"Tekrar bunları izleyicilerle buluşturacağız. İnsanların yeniden izleme imkanını sağlayacağız. Yurt dışından çok büyük talep oluyor bu belgesellere. Belgesel öyle bir uğraştır ki belgesel sineması size para getirmez ama müthiş bir gurur ve zevk verir. Öyle bir tarafı vardır."