İtalya'da Hükümet Krizi
İtalya Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı ve Lig Partisi lideri Matteo Salvini: 'Ne yaptıysam yine yaparım. İtalyanların kararından korkum yok'
İtalya Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı aynı zamanda Lig Partisi'nin lideri Matteo Salvini, hükümet krizine ilişkin "Ne yaptıysam yine yaparım. İtalyanların kararından korkum yok." dedi.
Salvini'nin ay başında, koalisyon ortağı 5 Yıldız Hareketi'nin (M5S) büyük projeler başta olmak üzere her şeye "hayır" dediğini öne sürerek çıkardığı kriz ve hükümet için güvenoyu talep etmesinin ardından toplanan Senato Genel Kurulu'nda görüşmeler sürdürülüyor.
M5S ile Lig Partisi'nin oluşturduğu koalisyon hükümetinin başbakanı Giuseppe Conte'nin istifasını sunacağını açıkladığı ve Salvini'ye sert sözlerle yüklendiği genel kurulda, Lig lideri Salvini, Başbakana cevap verdi.
Salvini, "Gururluyum. Ne yaptıysam yine yaparım. İtalyanların kararından korkum yok. Bir an önce seçime gidelim." diye konuştu.
Faşistlikle suçlanmalarına rağmen seçim önerisinin kendilerinden geldiğine dikkati çeken Salvini, "Eğer parlamentodaki parlamenter sayısını azaltacak reform ile yeni yıl bütçesini hazırlamaya varsanız, biz de varız, onları tamamlayalım, sonra da sözü bir an önce İtalyanlara bırakalım." ifadesini kullandı.
Salvini, konuşmasının ardından genel kurulu terk ederken, gazetecilerin "hükümetin fişini çektiği" yönündeki yorumları üzerine, "Ben mi çekmişim? O sadece parlamentoda olur. Başbakan, hükümetin fişini çekmek istiyorsa bu onun seçimidir." değerlendirmesinde bulundu.
- "Popülist hükümet başarısız olmuştur"
Ana muhalefetteki Demokratik Parti (PD) adına konuşan Senatör Matteo Renzi ise "Popülist hükümet başarısız olmuştur." dedi. Renzi, ülkede KDV artışının önüne geçmek için bir an önce hükümet kurulması gerektiğini savundu.
Öte yandan, Conte konuşmasına başlarken Salvini'nin ucunda haç olan tesbihini öpmesi ve son dönemde meydanlarda sıkça dini sembolleri kullanması diğer senatörlerin tepkisini çekti.
5 Yıldız Hareketi adına söz alan Senatör Nicola Morra, Salvini'nin tesbihi öpmesinin "mafyayı çağrıştırdığını", bunların bir içişleri bakanı tarafından mafyaya yönelik verilen mesajlar olduğunu ileri sürdü.
Başbakan Conte de Salvini'nin dini sembolleri kullanmasını eleştirerek, "Sorumluluk sahibi olanlar, siyasi söylemlerle dini sembolleri bir araya getirmekten kaçınmalı." yorumunu yaptı.
- Bundan sonra ne olacak?
Senato Genel Kurulu'ndaki görüşmelerin ardından Başbakan Conte, cumhurbaşkanlığı sarayı Quirinale'ye giderek, Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella'ya istifasını sunacak.
Mattarella'nın en kısa sürede siyasi istişareleri başlatması bekleniyor. İtalyan basını, Cumhurbaşkanının yarından itibaren görüşmelere başlayabileceğini belirtiyor.
Cumhurbaşkanı, teamüller gereği parlamento başkanları ve parlamentoda temsil edilen siyasi partilerle mevcut yasama döneminde hükümet kuracak çoğunluğun olup olmadığına bakacak.
Parlamentodaki sandalye sayılarına bakıldığında en çok sandalyesi olan M5S ile ana muhalefetteki sol görüşlü PD ve bazı partilerin katılımıyla yeni bir hükümetin kurulabileceği senaryoları dile getiriliyor.
Ancak bu senaryoda da M5S ile PD arasında yıllardır süren karşıtlıklar nedeniyle iki partinin bir hükümet kurup kuramayacağı ayrı merak konusu. Salvini, bu birliktelikten bir hükümet çıkma ihtimali nedeniyle koalisyon ortakları M5S'yi ve PD'yi "koltuk sevdalısı" olmakla suçluyor.
Cumhurbaşkanı Mattarella'nın siyasi istişarelerinden bir sonuç çıkmaması durumunda, parlamentoyu feshedebileceği ve ülkenin ekim sonunda erken seçime gitmesinin önünü açabileceği ifade ediliyor.
- Kriz nasıl gelişti
Parti renklerinden ötürü sarı (M5S) - yeşil (Lig) koalisyon olarak anılan teknokrat Başbakan Conte liderliğindeki hükümet, ülkede 4 Mart 2018'de yapılan genel seçimlerde en yüksek oyu alan iki parti arasında 1 Haziran 2018'de kurularak göreve gelmişti.
Son aylarda fikir ayrılıkları nedeniyle karşı karşıya gelen koalisyon hükümetinin ortakları M5S ile Lig Partisi, Senato’da 8 Ağustos'ta yapılan Torino-Lyon Yüksek Hızlı Tren Projesi'ne ilişkin oylamada da karşıt saflarda yer alınca Lig lideri Salvini'den, "hükümetin parlamentoda çoğunluğunu kaybettiği" gerekçesiyle bir an önce erken seçime gidilmesi çağrısı gelmişti.
Salvini'nin bu çıkışı koalisyon ortağı M5S ve Başbakan Conte'nin sert tepkisini çekmişti.
Lig Partisi'nin buna ek olarak Conte için güvenoyu istemesi tansiyonu yükseltmiş, bunun bir an önce yapılması için bastırması Senato'nun olağanüstü toplanmasına yol açmıştı.
Senato Genel Kurulu'nda geçen hafta yapılan olağanüstü toplantıda Lig'in verdiği güvenoyunun öne alınmasına yönelik önergeler reddedilmişti. Gözler, daha önce 20 Ağustos'ta hükümet krizine ilişkin Senato’ya hitap edeceği açıklanan Başbakan Conte’ye çevrilmişti. Conte de bugün hükümet deneyiminin bugün sona erdiğini duyurarak, istifa edeceğini açıklamıştı.
Kaynak: AA
Salvini'nin ay başında, koalisyon ortağı 5 Yıldız Hareketi'nin (M5S) büyük projeler başta olmak üzere her şeye "hayır" dediğini öne sürerek çıkardığı kriz ve hükümet için güvenoyu talep etmesinin ardından toplanan Senato Genel Kurulu'nda görüşmeler sürdürülüyor.
M5S ile Lig Partisi'nin oluşturduğu koalisyon hükümetinin başbakanı Giuseppe Conte'nin istifasını sunacağını açıkladığı ve Salvini'ye sert sözlerle yüklendiği genel kurulda, Lig lideri Salvini, Başbakana cevap verdi.
Salvini, "Gururluyum. Ne yaptıysam yine yaparım. İtalyanların kararından korkum yok. Bir an önce seçime gidelim." diye konuştu.
Faşistlikle suçlanmalarına rağmen seçim önerisinin kendilerinden geldiğine dikkati çeken Salvini, "Eğer parlamentodaki parlamenter sayısını azaltacak reform ile yeni yıl bütçesini hazırlamaya varsanız, biz de varız, onları tamamlayalım, sonra da sözü bir an önce İtalyanlara bırakalım." ifadesini kullandı.
Salvini, konuşmasının ardından genel kurulu terk ederken, gazetecilerin "hükümetin fişini çektiği" yönündeki yorumları üzerine, "Ben mi çekmişim? O sadece parlamentoda olur. Başbakan, hükümetin fişini çekmek istiyorsa bu onun seçimidir." değerlendirmesinde bulundu.
- "Popülist hükümet başarısız olmuştur"
Ana muhalefetteki Demokratik Parti (PD) adına konuşan Senatör Matteo Renzi ise "Popülist hükümet başarısız olmuştur." dedi. Renzi, ülkede KDV artışının önüne geçmek için bir an önce hükümet kurulması gerektiğini savundu.
Öte yandan, Conte konuşmasına başlarken Salvini'nin ucunda haç olan tesbihini öpmesi ve son dönemde meydanlarda sıkça dini sembolleri kullanması diğer senatörlerin tepkisini çekti.
5 Yıldız Hareketi adına söz alan Senatör Nicola Morra, Salvini'nin tesbihi öpmesinin "mafyayı çağrıştırdığını", bunların bir içişleri bakanı tarafından mafyaya yönelik verilen mesajlar olduğunu ileri sürdü.
Başbakan Conte de Salvini'nin dini sembolleri kullanmasını eleştirerek, "Sorumluluk sahibi olanlar, siyasi söylemlerle dini sembolleri bir araya getirmekten kaçınmalı." yorumunu yaptı.
- Bundan sonra ne olacak?
Senato Genel Kurulu'ndaki görüşmelerin ardından Başbakan Conte, cumhurbaşkanlığı sarayı Quirinale'ye giderek, Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella'ya istifasını sunacak.
Mattarella'nın en kısa sürede siyasi istişareleri başlatması bekleniyor. İtalyan basını, Cumhurbaşkanının yarından itibaren görüşmelere başlayabileceğini belirtiyor.
Cumhurbaşkanı, teamüller gereği parlamento başkanları ve parlamentoda temsil edilen siyasi partilerle mevcut yasama döneminde hükümet kuracak çoğunluğun olup olmadığına bakacak.
Parlamentodaki sandalye sayılarına bakıldığında en çok sandalyesi olan M5S ile ana muhalefetteki sol görüşlü PD ve bazı partilerin katılımıyla yeni bir hükümetin kurulabileceği senaryoları dile getiriliyor.
Ancak bu senaryoda da M5S ile PD arasında yıllardır süren karşıtlıklar nedeniyle iki partinin bir hükümet kurup kuramayacağı ayrı merak konusu. Salvini, bu birliktelikten bir hükümet çıkma ihtimali nedeniyle koalisyon ortakları M5S'yi ve PD'yi "koltuk sevdalısı" olmakla suçluyor.
Cumhurbaşkanı Mattarella'nın siyasi istişarelerinden bir sonuç çıkmaması durumunda, parlamentoyu feshedebileceği ve ülkenin ekim sonunda erken seçime gitmesinin önünü açabileceği ifade ediliyor.
- Kriz nasıl gelişti
Parti renklerinden ötürü sarı (M5S) - yeşil (Lig) koalisyon olarak anılan teknokrat Başbakan Conte liderliğindeki hükümet, ülkede 4 Mart 2018'de yapılan genel seçimlerde en yüksek oyu alan iki parti arasında 1 Haziran 2018'de kurularak göreve gelmişti.
Son aylarda fikir ayrılıkları nedeniyle karşı karşıya gelen koalisyon hükümetinin ortakları M5S ile Lig Partisi, Senato’da 8 Ağustos'ta yapılan Torino-Lyon Yüksek Hızlı Tren Projesi'ne ilişkin oylamada da karşıt saflarda yer alınca Lig lideri Salvini'den, "hükümetin parlamentoda çoğunluğunu kaybettiği" gerekçesiyle bir an önce erken seçime gidilmesi çağrısı gelmişti.
Salvini'nin bu çıkışı koalisyon ortağı M5S ve Başbakan Conte'nin sert tepkisini çekmişti.
Lig Partisi'nin buna ek olarak Conte için güvenoyu istemesi tansiyonu yükseltmiş, bunun bir an önce yapılması için bastırması Senato'nun olağanüstü toplanmasına yol açmıştı.
Senato Genel Kurulu'nda geçen hafta yapılan olağanüstü toplantıda Lig'in verdiği güvenoyunun öne alınmasına yönelik önergeler reddedilmişti. Gözler, daha önce 20 Ağustos'ta hükümet krizine ilişkin Senato’ya hitap edeceği açıklanan Başbakan Conte’ye çevrilmişti. Conte de bugün hükümet deneyiminin bugün sona erdiğini duyurarak, istifa edeceğini açıklamıştı.