Amcasını Öldürüp Cesedini Parçalayan Sanığın Yargılanmasına Başlandı
Öz amcasını önce silah ile öldüren ardından parçalara ayırıp İstanbul’un farklı noktalarına atan Fahrettin Öztürk ile ona yardım ettiği iddia edilen 3 kişinin yargılanmasına başlandı. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Ferhat Yılmaz, cesedin parçalandığı anlara şahit olduğunu anlattı. Maktulün eşi ise cinayetin para için işlendiğini düşündüğünü söyledi.
Kadıköy’de bir çöp konteynerinde bulunan kesik iki bacak ile ortaya çıkan Rıfat Rıza Öztürk cinayetine ilişkin 4 tutuklu sanığın yargılanmasına başlandı. Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada öz amcasını önce silah ile öldüren ardından parçalara ayırıp İstanbul’un farklı noktalarına atan Fahrettin Öztürk ve ona yardım ettiği iddia edilen 3 kişi ile taraf avukatları ve müştekiler hazır bulundu.
"Cesedin başının neredeyse tamamı kesilmişti ama kopmamıştı"
Kimlik kontrollerinin ardından savunması sorulan sanık Ferhat Yılmaz, Fahrettin Öztürk ile 2017 yılında bir motosiklet panayırında tanıştığını söyleyerek “Motosiklet sevdamız vardı. Daha sonra Fahrettin derneğimize üye oldu. Olay günü saat 20.21’de Fahrettin beni aradı. İş yerine gelmemi istedi. İstediği yere gittim. İş yerine gittiğimizde ne olduğunu sordum, amcamı öldürdüm dedi.
Yerini sordum, banyoda yüzüstü yatar vaziyette maktulü gördüm. Kolları dirseklerinden kesilmiş ve kopartılmış, bacakları dirseklerinden kesilmiş ancak henüz kopmamıştı. Cesedin başının ise neredeyse tamamı kesilmişti ama kopmamıştı. Ben şoka uğradım" şeklinde konuştu.
"Fahrettin bir keser alarak kopmak üzere olan bacakları tamamen kopardı"
Sanık Ferhat Yılmaz, "Daha sonra Fahrettin bir keser alarak kopmak üzere olan bacakları tamamen kopardı. Ben bana da zarar gelebilir diye düşündüm. Bana olmasa da aileme zarar gelebilir diye düşündüm. Fahrettin yarım saatlik bu süreçte işini bitirdi. Poşetlere uzuvları koydu. Cesedin gövde kısmını da bir valize koydu. Ben yardımcı olmadım, tamamen kendisi parçalayıp araca koydu ve etrafı temizledi. Sonra araca bindik. Fahrettin karanlık bir viyadük görerek durdu ’valizi atacağız in’ dedi.
Ben herhangi bir şeye temas etmedim. Beden kısmını viyadükten yuvarladı. Sonra iş yerime gittik. İş yerinde Fatih, Turgut, Okan ve eşim vardı. Fahrettin, Fatih ve Turgut’a çuval ayarlamalarını söyledi.
Fahrettin arabadan 2-3 çöp poşeti çıkartarak çocukların getirdiği poşete koydu ve bantladı. Fatih ve Turgut poşetleri bantladılar ama neyi bantladıklarını bilmiyorlardı. Gittiler ve yarım saat sonra geri geldiler. Ertesi gün olayı eşime anlatmaya başladım. Anlatırken polisler geldiler ve eşimi yanlarına çağırdılar. Polisler sonra bana olayı söylediler, inkar etmedim” dedi.
"Poşetlerde insan parçası olduğunu bilmiyorduk"
Ferhat Yılmaz savunmasında ayrıca olaydan önce Fahrettin’in kendisine amcasının kötü davrandığını ve despot bir tavır sergilediğini söylediğini de ifade etti.
Sanık Fatih Demir savunmasında attığı poşetlerde suç konusu olabilecek bir şey olduğunu bilmediğini söyledi.
Sanık Turgut Kundakçı ise poşetlerde insan parçası olabileceğine dair bir şey hissetmediğini aktardı.
"Cinayet para için işlendi mümkünse asılsınlar"
Duruşmada söz verilen maktul Rıfat Rıza Öztürk’ün eşi müşteki Meryem Öztürk ise, Fahrettin’in eşi tarafından sevildiğini ve güven duyulduğunu söyledi.
Eşinin iş için yurt dışı seyahatlerine çıktığını söyleyen Meryem Öztürk “Eşimin yurt dışında olması nedeniyle özel paramız da şirketin parası da bankada Fahrettin’in üzerine açtığı hesapta biriktiriyordu. Fahrettin’in babası rahatsızdı bu yüzden tüm işleri eşim yapıyordu ancak eşit para alıyorlardı. Eşim Fahrettin’in babasına hasta diye hiçbir laf etmezdi, severdi. Cinayetten önceki 3 gün Fahrettin sürekli eşimi araç ile getirip götürdü. Olay günü ise eşimi 4 kez aradı, ben bunun eşimi öldürme kararı alması nedeniyle işe gelip gelmeyeceğini kesinleştirmek amacıyla yaptığını düşünüyorum. Eşimi öğlen aradım bu ay ev harçlığını erken getirip getirmeyeceğini sordum. Eşim bana idare edemedin mi diye sordu ben bana kızdığını düşündüm. Akşam üzeri eşimi aradım telefona cevap vermedi. Sonra şirket telefonunu aradım, Fahrettin açtı amcam camiye gitti ona yiyecek bir şeyler aldım bugün burada kalacakmış dedi.
Sonra hem cebini hem de iş yerini aradım ama eşim açmadı. 23:00 gibi Fahrettin’i aradım orada olmadığını söyledi.
Gece 04.00’da eşimi tekrar aradım cevap vermedi. Sabah saat 08:30’da tekrar aradığımda ise Ramazan isimli şahıs telefonu açarak eşimin uyuduğunu söyledi.
Fahrettin beni o gün öğle saatlerinde arayıp amcam evde mi diye sordu. Ayrıca kızım Sümeyye’yi arayıp nasılsın demiş. Öğleden sonra oğlum telefonu ile ilgilenirken sosyal medyadaki haberlerde eşimin öldüğünü gördü ve çığlık attı. Fahrettin adına bankadaki hesapta 2 yüz bin Euro olduğunu biliyorum. Fahrettin lütfetmiş bize 30 bin Eurosu’nu bırakmış. Ayrıca oğlum tatilde iş yerine babasının yanına gitmişti. İş yeri kasasında balyalar ile para olduğunu görmüştü. Olaydan sonra kasadan sadece eşimin cep telefonu çıktı. Ben bu cinayetin para için işlendiğini düşünüyorum. Sanıkların mümkünse asılmalarını istiyorum” şeklinde konuştu.
"Bizim hayatımız kalmadı onların da kalmasın"
Maktul Rıfat Rıza Öztürk’ün kızı Vasfiye Öztürk ise, Fahrettin Öztürk’ün avukatı olmadığı için savunmasının alınamaması konusu hakkında “Bunun adi bir şerefsiz olduğunu bildikleri için babası yani benim amcam avukatı azletti. Babamın 200 bin Euro’su olduğunu ben de biliyorum. Ev ve araba alacaktık. Babam bunun için para biriktirdiğimizi söyledi.
Son zamanlarda Fahrettin babama daha iyi davranmaya başlamıştı. Babamın şeker hastalığı olduğu için kanı durmazdı. Bu nedenle poşetten kan sızmaması mümkün değildir. Bizim hayatımız kalmadı onların da hayatının kalmamasını istiyorum” dedi.
Mahkeme tarafların beyanlarının ardından ara kararını açıkladı.
Mahkeme heyeti sanık Fahrettin Öztürk’ün bir sonraki celse duruşmada savunma yapması için barodan avukat atanmasına karar vererek eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede 26 Şubat 2019’da meydana gelen olayda, Başakşehir’de Fahrettin Öztürk amcası Rıfat Rıza Öztürk ile tartıştı. Tartışmanın ardından Fahrettin Öztürk Ferhat Yılmaz’ı arayarak yanına çağırdı. Ferhat Yılmaz da yanına silah alarak Fahrettin Öztrük’ün adresine gitti. Ferhat Yılmaz ile birlikte amcası Rıfat Rıza Öztürk’ü öldürmeye karar veren Fahrettin Öztürk, abdest alan amcasına silah ile ateş etti ve ölümünden emin olamayarak bıçakla boğazını kesti. Fahrettin Öztürk ve Ferhat Yılmaz delilleri gizlemek amacıyla Rıfat Rıza Öztürk’ün kafasını bedeninden, kollarını dirseklerinden ve bacaklarını da diz kapağından ayırarak parçaladı. Cesedi parçaladıktan sonra poşetlere ve valize koyan şahıslar, poşetlerden bazılarını Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü geçerek viyadüğe attı. Ferhat Yılmaz ardından Fahrettin Öztürk ile bir lokale gitti. Lokalde bulunan Fatih Demir ve Turgut Kundakçı yaşanan olayı Ferhat Yılmaz ve Fahrettin Öztürk’ten öğrendi. Suç delillerini gizleme eylemine Fatih Demir ve Turgut Kundakçı da katıldı.
4 şahıs maktule ait kalan parçaları ayrı ayrı poşetleyerek çöp konteynerine attı. Savcılık Fahrettin Öztürk ile Ferhat Yılmaz’ın ‘canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme’ ‘suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ ve ‘ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler hakkında kanuna muhalefet’ suçlarından birer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 8’er yıla kadar hapislerini istedi. Fatih Demir ve Turgut Kundakçı’nın ise ‘suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan 5’er yıla kadar hapisleri talep edildi.
Kaynak: İHA
"Cesedin başının neredeyse tamamı kesilmişti ama kopmamıştı"
Kimlik kontrollerinin ardından savunması sorulan sanık Ferhat Yılmaz, Fahrettin Öztürk ile 2017 yılında bir motosiklet panayırında tanıştığını söyleyerek “Motosiklet sevdamız vardı. Daha sonra Fahrettin derneğimize üye oldu. Olay günü saat 20.21’de Fahrettin beni aradı. İş yerine gelmemi istedi. İstediği yere gittim. İş yerine gittiğimizde ne olduğunu sordum, amcamı öldürdüm dedi.
Yerini sordum, banyoda yüzüstü yatar vaziyette maktulü gördüm. Kolları dirseklerinden kesilmiş ve kopartılmış, bacakları dirseklerinden kesilmiş ancak henüz kopmamıştı. Cesedin başının ise neredeyse tamamı kesilmişti ama kopmamıştı. Ben şoka uğradım" şeklinde konuştu.
"Fahrettin bir keser alarak kopmak üzere olan bacakları tamamen kopardı"
Sanık Ferhat Yılmaz, "Daha sonra Fahrettin bir keser alarak kopmak üzere olan bacakları tamamen kopardı. Ben bana da zarar gelebilir diye düşündüm. Bana olmasa da aileme zarar gelebilir diye düşündüm. Fahrettin yarım saatlik bu süreçte işini bitirdi. Poşetlere uzuvları koydu. Cesedin gövde kısmını da bir valize koydu. Ben yardımcı olmadım, tamamen kendisi parçalayıp araca koydu ve etrafı temizledi. Sonra araca bindik. Fahrettin karanlık bir viyadük görerek durdu ’valizi atacağız in’ dedi.
Ben herhangi bir şeye temas etmedim. Beden kısmını viyadükten yuvarladı. Sonra iş yerime gittik. İş yerinde Fatih, Turgut, Okan ve eşim vardı. Fahrettin, Fatih ve Turgut’a çuval ayarlamalarını söyledi.
Fahrettin arabadan 2-3 çöp poşeti çıkartarak çocukların getirdiği poşete koydu ve bantladı. Fatih ve Turgut poşetleri bantladılar ama neyi bantladıklarını bilmiyorlardı. Gittiler ve yarım saat sonra geri geldiler. Ertesi gün olayı eşime anlatmaya başladım. Anlatırken polisler geldiler ve eşimi yanlarına çağırdılar. Polisler sonra bana olayı söylediler, inkar etmedim” dedi.
"Poşetlerde insan parçası olduğunu bilmiyorduk"
Ferhat Yılmaz savunmasında ayrıca olaydan önce Fahrettin’in kendisine amcasının kötü davrandığını ve despot bir tavır sergilediğini söylediğini de ifade etti.
Sanık Fatih Demir savunmasında attığı poşetlerde suç konusu olabilecek bir şey olduğunu bilmediğini söyledi.
Sanık Turgut Kundakçı ise poşetlerde insan parçası olabileceğine dair bir şey hissetmediğini aktardı.
"Cinayet para için işlendi mümkünse asılsınlar"
Duruşmada söz verilen maktul Rıfat Rıza Öztürk’ün eşi müşteki Meryem Öztürk ise, Fahrettin’in eşi tarafından sevildiğini ve güven duyulduğunu söyledi.
Eşinin iş için yurt dışı seyahatlerine çıktığını söyleyen Meryem Öztürk “Eşimin yurt dışında olması nedeniyle özel paramız da şirketin parası da bankada Fahrettin’in üzerine açtığı hesapta biriktiriyordu. Fahrettin’in babası rahatsızdı bu yüzden tüm işleri eşim yapıyordu ancak eşit para alıyorlardı. Eşim Fahrettin’in babasına hasta diye hiçbir laf etmezdi, severdi. Cinayetten önceki 3 gün Fahrettin sürekli eşimi araç ile getirip götürdü. Olay günü ise eşimi 4 kez aradı, ben bunun eşimi öldürme kararı alması nedeniyle işe gelip gelmeyeceğini kesinleştirmek amacıyla yaptığını düşünüyorum. Eşimi öğlen aradım bu ay ev harçlığını erken getirip getirmeyeceğini sordum. Eşim bana idare edemedin mi diye sordu ben bana kızdığını düşündüm. Akşam üzeri eşimi aradım telefona cevap vermedi. Sonra şirket telefonunu aradım, Fahrettin açtı amcam camiye gitti ona yiyecek bir şeyler aldım bugün burada kalacakmış dedi.
Sonra hem cebini hem de iş yerini aradım ama eşim açmadı. 23:00 gibi Fahrettin’i aradım orada olmadığını söyledi.
Gece 04.00’da eşimi tekrar aradım cevap vermedi. Sabah saat 08:30’da tekrar aradığımda ise Ramazan isimli şahıs telefonu açarak eşimin uyuduğunu söyledi.
Fahrettin beni o gün öğle saatlerinde arayıp amcam evde mi diye sordu. Ayrıca kızım Sümeyye’yi arayıp nasılsın demiş. Öğleden sonra oğlum telefonu ile ilgilenirken sosyal medyadaki haberlerde eşimin öldüğünü gördü ve çığlık attı. Fahrettin adına bankadaki hesapta 2 yüz bin Euro olduğunu biliyorum. Fahrettin lütfetmiş bize 30 bin Eurosu’nu bırakmış. Ayrıca oğlum tatilde iş yerine babasının yanına gitmişti. İş yeri kasasında balyalar ile para olduğunu görmüştü. Olaydan sonra kasadan sadece eşimin cep telefonu çıktı. Ben bu cinayetin para için işlendiğini düşünüyorum. Sanıkların mümkünse asılmalarını istiyorum” şeklinde konuştu.
"Bizim hayatımız kalmadı onların da kalmasın"
Maktul Rıfat Rıza Öztürk’ün kızı Vasfiye Öztürk ise, Fahrettin Öztürk’ün avukatı olmadığı için savunmasının alınamaması konusu hakkında “Bunun adi bir şerefsiz olduğunu bildikleri için babası yani benim amcam avukatı azletti. Babamın 200 bin Euro’su olduğunu ben de biliyorum. Ev ve araba alacaktık. Babam bunun için para biriktirdiğimizi söyledi.
Son zamanlarda Fahrettin babama daha iyi davranmaya başlamıştı. Babamın şeker hastalığı olduğu için kanı durmazdı. Bu nedenle poşetten kan sızmaması mümkün değildir. Bizim hayatımız kalmadı onların da hayatının kalmamasını istiyorum” dedi.
Mahkeme tarafların beyanlarının ardından ara kararını açıkladı.
Mahkeme heyeti sanık Fahrettin Öztürk’ün bir sonraki celse duruşmada savunma yapması için barodan avukat atanmasına karar vererek eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede 26 Şubat 2019’da meydana gelen olayda, Başakşehir’de Fahrettin Öztürk amcası Rıfat Rıza Öztürk ile tartıştı. Tartışmanın ardından Fahrettin Öztürk Ferhat Yılmaz’ı arayarak yanına çağırdı. Ferhat Yılmaz da yanına silah alarak Fahrettin Öztrük’ün adresine gitti. Ferhat Yılmaz ile birlikte amcası Rıfat Rıza Öztürk’ü öldürmeye karar veren Fahrettin Öztürk, abdest alan amcasına silah ile ateş etti ve ölümünden emin olamayarak bıçakla boğazını kesti. Fahrettin Öztürk ve Ferhat Yılmaz delilleri gizlemek amacıyla Rıfat Rıza Öztürk’ün kafasını bedeninden, kollarını dirseklerinden ve bacaklarını da diz kapağından ayırarak parçaladı. Cesedi parçaladıktan sonra poşetlere ve valize koyan şahıslar, poşetlerden bazılarını Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü geçerek viyadüğe attı. Ferhat Yılmaz ardından Fahrettin Öztürk ile bir lokale gitti. Lokalde bulunan Fatih Demir ve Turgut Kundakçı yaşanan olayı Ferhat Yılmaz ve Fahrettin Öztürk’ten öğrendi. Suç delillerini gizleme eylemine Fatih Demir ve Turgut Kundakçı da katıldı.
4 şahıs maktule ait kalan parçaları ayrı ayrı poşetleyerek çöp konteynerine attı. Savcılık Fahrettin Öztürk ile Ferhat Yılmaz’ın ‘canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme’ ‘suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ ve ‘ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler hakkında kanuna muhalefet’ suçlarından birer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 8’er yıla kadar hapislerini istedi. Fatih Demir ve Turgut Kundakçı’nın ise ‘suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan 5’er yıla kadar hapisleri talep edildi.