'Yeni Türkiye'nin Dönüm Noktası Açıklaması 15 Temmuz 2016' Paneli

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fahameddin Başar, 15 Temmuz gecesi Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki hainler ve Türkiye düşmanlarının, başta Ankara ve İstanbul olmak üzere Türkiye'nin her tarafını ele geçirmek istediğini belirterek, "15 Temmuz'da düşmanımız içimizdendi ve ordumuz içindeki hainlerdi. Ancak 16 Temmuz sabahı zaferle sonuçlandı." dedi.

Başar, FSMVÜ Haliç Yerleşkesi konferans salonunda gerçekleştirilen "Yeni Türkiye'nin Dönüm Noktası: 15 Temmuz 2016" panelinin açılışında, insanların hafızalarında 3 yıl öncesinin hala canlı olduğunu söyledi.

15 Temmuz 2016 gecesinin karanlık olarak tanımlanabilecek ancak sabahı aydınlık olan, zaferle sonuçlanmış bir gece olduğunu belirten Başar, şöyle konuştu:

"O gece Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki hainler ve Türkiye düşmanları başta Ankara ve İstanbul olmak üzere ülkemizin her tarafını ele geçirmek istemişlerdir. Tekrar 3 yıl öncesine dönecek olursak, 15 Temmuz akşamı, ordumuz içindeki bir avuç hain grup, İstanbul köprülerini tutarken, bir başka grup Büyükşehir Belediyesini, Valiliği ve Emniyet Müdürlüğünü işgal etmek aynı zamanda TRT ve basın yayın kuruluşlarına hakim olmak istemiştir. TBMM, tarihinde ilk defa jet uçaklarla bombalandı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ele geçirilmek istendi."

Başar, 15 Temmuz'da Türkiye'nin bağımsızlığının ve istiklalinin elinden alınmak istendiğini ancak darbecilerin mağlup olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kahraman millet, silahlı kuvvetler ve emniyet mensupları içindeki sağduyulu kişiler sayesinde darbeciler mağlup oldu. 15 Temmuz önemli günümüz, unutmadık ve unutturmayacağız. Tarihimiz zaferler ve fetihlerle doludur. Malazgirt'ten alacak olursak Kosova, Otlukbeli Zaferi, yakın tarihte Çanakkale, Dumlupınar ve Sakarya... Bütün bu zaferler muharebeler aslında düşmanı belli olan kuvvetler ve güçlerle yapılan muharebeler ve kazanılan zaferlerdi. 15 Temmuz'da düşmanımız içimizdendi ve ordumuz içindeki hainlerdi. Bu bakımdan çok önemliydi. 16 Temmuz sabahı zaferle sonuçlandı. Bağımsızlık ve istiklalimiz zaferle taçlandı. Bugün 3 yıl önceki olayı sebepleri ve sonuçları konuşmak için buradayız. 15 Temmuz zaferi kolay kazanılmadı. 251 şehit ve çok sayıda gazimiz var. Şehitlerimize Allah'tan rahmet ve gazilerimize de minnet ve şükranlarımı sunuyorum."

- "15 Temmuz 2016 Türkiye için bir dönüm noktasıydı"

Açılışın ardından moderatörlüğünü FSMVÜ Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Zekeriya Kurşun'un yaptığı "Yeni Türkiye'nin Dönüm Noktası: 15 Temmuz 2016 adlı panel gerçekleştirildi.

Panelde konuşan Kurşun, 3 yıl önce 15 Temmuz darbe girişiminde şehit olan 251 kahramanı rahmetle yad ettiğini dile getirerek, 3 bine yakın gaziyi de minnetle andığını söyledi. Prof. Dr. Kurşun, şunları anlattı:

"15 Temmuz 2016 Türkiye için bir dönüm noktasıydı. Ortaya çıkan durum tarihte benzerine rastlanmayan durum sergilemekteydi. Tarih boyunca meşru iktidarları dönüştürmek kendi ihtirasları için yeniden şekillendirmek isteyen pek çok devrimler, inkılaplar ve kalkışmalar yaşanmıştır. Bu açıdan baktığımızda, onlarla mukayese ettiğimizde 15 Temmuz 2 bakımdan farklı bir durum ortaya koyuyordu. Birincisi doğrudan bu harekete kalkışanlar açısından diğer tarihteki darbelere benzemiyordu davranışları. Milli iradenin tecelli ettiği ilk Meclisi Mebusan'dan sonra, 15 Temmuz'a kadar birçok darbe girişimi yahut da sonuçlanmış darbe görüldü."

Geçmişte yaşanan darbe girişimi ve darbelerin 15 Temmuz 2016 yılında yaşananlara benzemediğine dikkati çeken Kurşun, "Darbelerin hiçbirine haklılık payı verme şansımız yoktur. Darbe kelimesi kendi içinde negatif bir kavram taşır. Darbeye hiçbir zaman meşru bir taraf, izafe edilemez. O darbelerin tamamında, meşru iradenin karşısında varlık gösterme ihtimali olanlar bu işi yapıyordu. O darbelerin arkasında dış güçler de vardı. Düşünün ki 15 Temmuz'da yaşanan şey; bu toplumun kendi değerleri içerisinden değerleri kullanılarak sahnelenmiş, 40 yıllık tiyatronun sonunda, hiç kimsenin tahmin edemeyeceği bir zamanda ortaya çıkmıştı ki, bu anlamda dünyadaki diğer darbelerden çok daha benzersiz, negatif anlamda söylüyorum, ahlaksız ve ihanet dolu bir darbeydi." diye konuştu.

Dünyadaki darbe girişimlerine de değinen Kurşun, "Dünya darbelerine baktığımızda Fransız İhtilali de buna dahildir. Bir milletin hızlı bir şekilde kendisini organize ederek bu ahlaksız kalkışma karşısında duran ve onu geri döndüren başka bir darbe tarihte görmemiştir. Milletimizin iradesine ne denli sahip olduğunu anlamak bakımından eşsiz ve sürekli anılmaya değer bir gündür. Böyle bir millet, darbecilerin karşısına çıkmış ve o darbeyi geri döndürmüştür. Bu açıdan milletimize bütün dünya ve tarih durdukça hayran kalacaktır. Buna inanıyorum." ifadelerini kullandı.

Panelde FSMVÜ Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şaban Sağlık, "Asım'ın Nesli'nden Ömer Halis Demir'e Edebiyatın Dilinden 15 Temmuz", FSMVÜ Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Dursun Ali Tökel, "Değişen Gösterilerden 15 Temmuz'u ve Sonrasını Okumak, FSMVÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasip Saygılı da "TSK'da FETÖ Darbe Girişimine Zemin Hazırlayan Saikler, FSMVÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Öğretim Üyesi Şaban Çobanoğlu da "15 Temmuz Sonrası Moral, Psikolojik ve Sosyal Dönüşüm" konularında sunum gerçekleştirdi.