'Türkiye Egemen Bir Ülke Olduğunu İspatladı'
SETA Genel Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Kemal İnat: 'S400'ler dışarıdan ve içeriden gelen baskılara rağmen Türkiye'ye teslim edildi. Bundan sonra Türkiye'de konuşlandırılacak, Türkiye'nin ihtiyaçları nerede gerekliyse orada konuşlandırılacak' 'S400'lerin teslim edilmiş olması, Türkiye'nin egemen bir ülke olduğunu ispatlamış oldu' 'Amerika Birleşik Devletleri'ndeki bazı kesimlerden gelen baskılara rağmen S400'lerin Türkiye tarafından teslim alınmış olması, Türkiye'nin egemenliği tescil edilmiş anlamına geliyor. Bu baskılara rağmen Türkiye kendi çıkarları ve güvenliği açısından gerekli olan şeyi yapmış oldu'
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Genel Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Kemal İnat, S-400'lerin teslim edilmiş olmasının Türkiye'nin egemen bir ülke olduğunu ispatladığını belirterek, "S-400'ler dışarıdan ve içeriden gelen baskılara rağmen Türkiye'ye teslim edildi. Bundan sonra Türkiye'de konuşlandırılacak, Türkiye'nin ihtiyaçları nerede gerekliyse orada konuşlandırılacak." dedi.
Sakarya Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi olan İnat, gazetecilere yaptığı açıklamada, S-400'lerin teslim edildiğini, zaten bunun beklenen bir gelişme olduğunu, aksinin düşünülemeyeceğini söyledi.
Türkiye'nin, kendi savunma ihtiyaçları doğrultusunda bu füze sistemlerini almak için uzun zaman önce teşebbüste bulunduğunu, daha önce ABD ve Çin'den benzer teşebbüslerde bulunduğunu ama bunlarda başarılı bir sonuca ermediğini aktaran İnat, şunları kaydetti:
"O yüzden Türkiye, savunma ihtiyacını gidermek için S-400'ler konusunda Rusya ile gerekli girişimleri yaptı ve bunun anlaşması yapıldı, ödemesi yapıldı belli bir kısmının. S-400'ler dışarıdan ve içeriden gelen baskılara rağmen Türkiye'ye teslim edildi. Bundan sonra Türkiye'de konuşlandırılacak, Türkiye'nin ihtiyaçları nerede gerekliyse orada konuşlandırılacak. S-400'lerin teslim edilmiş olması, Türkiye'nin egemen bir ülke olduğunu ispatlamış oldu."
- "Amerika'nın başkanı o kesimlerle hem fikir değil"
Kemal İnat, bu konuda dışarıdan, özellikle ABD'deki bazı kesimlerden baskı olduğuna değinerek, "Çünkü Amerika Birleşik Devletleri'nde en son G-20 Zirvesi'nden de bildiğimiz gibi aslında Amerika'nın başkanı o kesimlerle hem fikir değil, orada Türkiye'nin bu konudaki haklılığını teyit etti, Türkiye'ye haksızlık yapıldığını kendisi ikrar etti. Amerika Birleşik Devletleri'ndeki bazı kesimlerden gelen baskılara rağmen S-400'lerin Türkiye tarafından teslim alınmış olması, Türkiye'nin egemenliği tescil edilmiş anlamına geliyor. Bu baskılara rağmen Türkiye kendi çıkarları ve güvenliği açısından gerekli olan şeyi yapmış oldu." diye konuştu.
- "Türkiye'ye baskı yapmaya devam edecekler"
Bundan sonraki süreçte ABD Başkanı'nın bu konudaki açıklamasının, Türkiye'ye yönelebilecek olan baskıyı hafifletmiş olduğunu belirten İnat, bu konuda Türkiye'ye bu meseleyi bahane ederek yüklenmek isteyen kesimlerin elinin zayıfladığını vurguladı.
İnat, bunun, onların vazgeçeceği anlamına gelmeyeceğine işaret ederek, şunları söyledi:
"Bugünlerde 15 Temmuz'un 3'üncü yıl dönümüyle ilgili toplantılar düzenleniyor. 15 Temmuz ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bağlantıyı da kurarsak, düşünürsek, ABD'deki bu bahsettiğimiz S-400'ler konusunda bunu krize dönüştürüp Türkiye'yi zora sokmak isteyen kesimlerin aynı kesimler olduğunu, yani 15 Temmuz'un arkasındaki kesimler olduğunu ve hedeflerinin de Türkiye'deki iktidara yönelik saldırı olduğunu, iktidarı zayıflatmak ve mümkünse ortadan kaldırmak, değiştirmek olduğunu düşünürsek, bu hedeflerinden vazgeçmeyecekler. Bu konuda Türkiye'ye baskı yapmaya devam edecekler. Maalesef içeride de ortaklar bulacaklar kendilerine. İçeride de birileri bu meselenin krize dönüşmesini ve Türkiye'nin bu meseleden dolayı zarar görmesini arzu ediyor ama Türkiye aynı yolunda devam edecektir, yani nasıl S-400'leri alarak egemenliğini kanıtlamışsa bundan sonra da aynı yolda devam edecektir."
Kaynak: AA
Sakarya Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi olan İnat, gazetecilere yaptığı açıklamada, S-400'lerin teslim edildiğini, zaten bunun beklenen bir gelişme olduğunu, aksinin düşünülemeyeceğini söyledi.
Türkiye'nin, kendi savunma ihtiyaçları doğrultusunda bu füze sistemlerini almak için uzun zaman önce teşebbüste bulunduğunu, daha önce ABD ve Çin'den benzer teşebbüslerde bulunduğunu ama bunlarda başarılı bir sonuca ermediğini aktaran İnat, şunları kaydetti:
"O yüzden Türkiye, savunma ihtiyacını gidermek için S-400'ler konusunda Rusya ile gerekli girişimleri yaptı ve bunun anlaşması yapıldı, ödemesi yapıldı belli bir kısmının. S-400'ler dışarıdan ve içeriden gelen baskılara rağmen Türkiye'ye teslim edildi. Bundan sonra Türkiye'de konuşlandırılacak, Türkiye'nin ihtiyaçları nerede gerekliyse orada konuşlandırılacak. S-400'lerin teslim edilmiş olması, Türkiye'nin egemen bir ülke olduğunu ispatlamış oldu."
- "Amerika'nın başkanı o kesimlerle hem fikir değil"
Kemal İnat, bu konuda dışarıdan, özellikle ABD'deki bazı kesimlerden baskı olduğuna değinerek, "Çünkü Amerika Birleşik Devletleri'nde en son G-20 Zirvesi'nden de bildiğimiz gibi aslında Amerika'nın başkanı o kesimlerle hem fikir değil, orada Türkiye'nin bu konudaki haklılığını teyit etti, Türkiye'ye haksızlık yapıldığını kendisi ikrar etti. Amerika Birleşik Devletleri'ndeki bazı kesimlerden gelen baskılara rağmen S-400'lerin Türkiye tarafından teslim alınmış olması, Türkiye'nin egemenliği tescil edilmiş anlamına geliyor. Bu baskılara rağmen Türkiye kendi çıkarları ve güvenliği açısından gerekli olan şeyi yapmış oldu." diye konuştu.
- "Türkiye'ye baskı yapmaya devam edecekler"
Bundan sonraki süreçte ABD Başkanı'nın bu konudaki açıklamasının, Türkiye'ye yönelebilecek olan baskıyı hafifletmiş olduğunu belirten İnat, bu konuda Türkiye'ye bu meseleyi bahane ederek yüklenmek isteyen kesimlerin elinin zayıfladığını vurguladı.
İnat, bunun, onların vazgeçeceği anlamına gelmeyeceğine işaret ederek, şunları söyledi:
"Bugünlerde 15 Temmuz'un 3'üncü yıl dönümüyle ilgili toplantılar düzenleniyor. 15 Temmuz ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bağlantıyı da kurarsak, düşünürsek, ABD'deki bu bahsettiğimiz S-400'ler konusunda bunu krize dönüştürüp Türkiye'yi zora sokmak isteyen kesimlerin aynı kesimler olduğunu, yani 15 Temmuz'un arkasındaki kesimler olduğunu ve hedeflerinin de Türkiye'deki iktidara yönelik saldırı olduğunu, iktidarı zayıflatmak ve mümkünse ortadan kaldırmak, değiştirmek olduğunu düşünürsek, bu hedeflerinden vazgeçmeyecekler. Bu konuda Türkiye'ye baskı yapmaya devam edecekler. Maalesef içeride de ortaklar bulacaklar kendilerine. İçeride de birileri bu meselenin krize dönüşmesini ve Türkiye'nin bu meseleden dolayı zarar görmesini arzu ediyor ama Türkiye aynı yolunda devam edecektir, yani nasıl S-400'leri alarak egemenliğini kanıtlamışsa bundan sonra da aynı yolda devam edecektir."