YİKOB'un Kapasitesinin Güçlendirilmesi İçin Teknik Yardım Projesi
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: 'YİKOB'lar tüzel kişilik kazandığı 2017'de 5,2 milyar lira harcama yapıyorken bu rakam, 2018'de 9,9 milyar liraya çıkmış, yaklaşık yüzde 90 oranında artmıştır' 'Her söylem farklılığını her fikir anlaşmazlığını ambargoya dönüştüren bencil bir küresel diplomasi anlayışına karşı bugün AB projeleri noktasında sürdürülen temas, 21'inci asrın diplomasi anlayışına güzel bir örnektir ve referans değeridir'.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıkları (YİKOB) için "Tüzel kişilik kazandığı 2017'de 5,2 milyar lira harcama yapıyorken bu rakam, 2018'de 9,9 milyar liraya çıkmış, yaklaşık yüzde 90 oranında artmıştır." dedi.
Soylu, bir otelde düzenlenen "YİKOB'un Kapasitesinin Güçlendirilmesi İçin Teknik Yardım Projesi"nin açılış toplantısına katıldı.
Soylu, burada yaptığı konuşmada, dünyada 21. yüzyılda sadece göç, terör ve şiddet yaşanmadığını, bu olumsuzluklara rağmen, belki de bir tezatoluşturacak şekilde refah beklentisi ve refah içinde yaşama arzusunun dasürekli geliştiğini söyledi.
Bu talebin yönetimleri zorladığını, geçen aylarda Fransa'da, geçen yıllarda ise Hamburg'ta yaşananolayların esasen bu taleple ilgili olduğunu belirten Soylu, kısmen Orta Doğu'dan batıya doğru ortaya çıkan göç dalgasının altında da yine aynı refah talebinin söz konusu olduğunu vurguladı.
Bugün her gelir seviyesinden insanın, dünyadakiyaşam standartları hakkında bilgiye ulaşabildiğini ve doğal olarakbunu talep ettiğini belirten Soylu, "Bir yandan uyuşturucu, terör, küresel iklimdeğişikliklerinin ortaya koyduğu afetlerin çizdiği karanlık bir tablo,diğer yanda ise umut ve arzunun harekete geçirdiği bir insanlık,yönetimleri daha üretken, daha çalışkan, sorunlara daha acil çözümbulma noktasında daha gayretli olmaya zorlamaktadır. Yani kamununverimlilik talebi, etkinlik talebi, toplum tarafından baskın bir şekildeortaya konulmaktadır." dedi.
Türkiye'nin 15 Temmuz'dan sonra, özelliklegüvenlik yapılanması noktasında çok önemli değişiklikler yaşadığını ifade eden Soylu, bu değişikliklerin en çok yaşandığı ve en çok etkilediği yerlerden birinin de İçişleri Bakanlığı olduğunu söyledi.
Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının, İçişlerine Bakanlığı bünyesinde çok daha etkin bir hale getirildiğine işaret eden Soylu, bu mesleklerin eğitimiyle alakalı Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi kurulduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:
"Bununharicinde emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik komutanlıklarınınbirbirinden ayrı dijital altyapıları, veri tabanları, birlikte operasyonyapmaları gereken zeminler ve olaylar söz konusuydu. Yine nüfus vegöç idarelerinin de kolluk birimlerinin görev alanlarına temas edeniş ve işlemleriyle ulaşabildiği veriler vardı. Bütün bu yapı, birimler arasındaki iletişim ve koordinasyonunsağlanmasının çok önemli olduğunu, ortak alanların kullanımaaçılması gerektiğini, birimlerin birbiriyle iletişiminin zamandan ve paradan tasarruf ettirmesinin yanı sıra çalışılan konularda, suç vesuçlunun takibinde başarıyı yukarı çektiğini bizlere çok net gösterdi."
Dün Savunma Sanayi Fuarı'nda olduğunu, jandarma ve emniyet birimlerini ziyaret ettiğini belirten Soylu, "Sadece suçla ilgili veri alt tabanlarının birleştirilmesi, temmuz ayından bugüne kadar yaklaşık 5 bin karanlık kalan suçun aydınlatılmasına sebebiyet teşkil etti." diye konuştu.
15 Temmuz sonrası dönemde İçişleri Bakanlığında 5 temel yönetimilkesi belirlediklerini, bunlardan ilkinin "koordinasyon ve entegrasyonuartırmak" olduğunu ifade eden Soylu, bunu büyük ölçüde başardıklarını ve bunun rakamlara yansıdığını söyledi.
Soylu, yaklaşık ilk 4 ayda yüzde 40,6 trafikteki can kayıpları, ölümlerde azalma yaşandığına dikkati çekerek, bu noktanın daha büyük bir sorumluluk yüklediğini, bunu koordinasyon ve etkin birliktelikle gerçekleştirdiklerini kaydetti.
- "Farklılıklarımız, iletişimin kesilmesine sebep olmamalıdır"
Özelliklebirimlerin birbirinin işine yarayacak veri paylaşımlarınıyapabilmelerinin önünü açtıklarını vurgulayan Soylu, modern dünyada, iletişim imkanlarının da artmasıyla pek çokyeni yönetim teknikleri, yönetimde ağırlık verilmesi gereken yeniodaklar ve yeni ilkelerin ortaya çıktığını ifade etti.
Soylu, entegrasyon ve koordinasyonu sağlamanın, gelecekte de kamuyönetiminde en önemli başlıklardan biri olmaya devam edeceğinin altını çizerek, bugün ticari diplomasinin net bir şekildesiyasi diplomasiyi etkilediği, şekillendirdiği hatta zorladığı veyönettiği bir sürecin içinde olunduğunu vurguladı. Soylu, "Her söylem farklılığını her fikiranlaşmazlığını, ambargoya dönüştüren bencil bir küresel diplomasi anlayışına karşı bugün AB projeleri noktasındasürdürülen temas, 21'inci asrın diplomasi anlayışına bana sorarsanız,güzel bir örnektir ve referans değeridir. Farklılıklarımız, iletişiminkesilmesine sebep olmamalıdır. Ancak böyle yaparsak farklılıklarımızıçatışmaya dönüşmekten kurtarma şansına hep birlikte sahip oluruz." dedi.
Soylu, 31 Mart yerel seçimleri sonrasındaki 4,5 yıllık istikrardöneminin herkes için bir rahatlama, eksikleri tamamlama, güçlü bir ilerleme dönemi olacağını ifade ederek, bir yatırım için sadece ödeneği göndermenin yeterli olmadığını, fiiligerçekleşmenin sağlıklı şekilde takibinin, kurumların ve işle ilgilibirimlerin aralarındaki iletişim ve koordinasyonu sağlamanın, hizmeti enuzaktaki mahallelere götürebilmenin ayrı bir ihtisas alanı olduğunu belirtti.
- "Türkiye'nin ulaştığı gücün altında hızlı altyapı hamlesi vardır"
Yerelde hizmet üretmenin, bu hizmeti doğru ve millet odaklı üretebilmenin önemli bir güç oluşturacağını ve devletin varlığını anlamlı kılacağını vurgulayan Soylu, şunları kaydetti:
"Bu itibarla yereldehizmet üreten yapıları güçlendirmenin, özellikle merkez-taşrailişkilerini daha sağlıklı hale getiren YİKOB gibi bir yapınıngüçlendirilmesinin hem kamuya hem yerel yönetimlere ciddi faydasıvardır. Bugün YİKOB'larda bin 595 valilik kadrolu, bin 36 geçici görevli ve948 işçi olmak üzere toplam 3 bin 579 personel görev yapmaktadır. Busayıya 112 acil çağrı merkezi elemanları dahil değildir. YİKOB'lar tüzelkişilik kazandığı 2017'de 5,2 milyar lira harcama yapıyorken burakam 2018'de 9,9 milyar liraya çıkmış, yaklaşık yüzde 90 oranındaartmıştır. 7 ilde harcama miktarı yüzde 100'ün üzerinde artarken Ankara YİKOB'da bu oran, yüzde 333 olarak gerçekleşmiştir. 2018'in tüm harcamalarının yüzde 26'sının Ankara YİKOB tarafındangerçekleştiğini de bir dipnot olarak belirtmek isterim."
Gelecek yıllarda bu kapasite kullanımının, tüm Türkiye'de daha daartmasına gayret edileceğinin altını çizen Soylu, "Türkiye'nin bugün ulaştığı gücün altında hızlı altyapı hamlesivardır. Bunun da önemli bir adımı, hatta ilk adımı yerel yönetimlerdegerçekleşmiştir. 2002 sonrası Türkiye'de gördüğümüz altyapıhamlesi işte böyle bir anlayış temelinde inşa edilmiştir. dolayısıylaönümüzdeki süreçte de yerelde hizmet üreten birimlerin kalitesinin artması, bilhassa kamu yatırımlarında etkinlik ve verimliliğin artması, Türkiye'yi 21'inci yüzyılın sürekli değişen güç dengeleri ve toplumun refahtalebi karşısında güçlü kılacaktır." diye konuştu.
Kaynak: AA
Soylu, bir otelde düzenlenen "YİKOB'un Kapasitesinin Güçlendirilmesi İçin Teknik Yardım Projesi"nin açılış toplantısına katıldı.
Soylu, burada yaptığı konuşmada, dünyada 21. yüzyılda sadece göç, terör ve şiddet yaşanmadığını, bu olumsuzluklara rağmen, belki de bir tezatoluşturacak şekilde refah beklentisi ve refah içinde yaşama arzusunun dasürekli geliştiğini söyledi.
Bu talebin yönetimleri zorladığını, geçen aylarda Fransa'da, geçen yıllarda ise Hamburg'ta yaşananolayların esasen bu taleple ilgili olduğunu belirten Soylu, kısmen Orta Doğu'dan batıya doğru ortaya çıkan göç dalgasının altında da yine aynı refah talebinin söz konusu olduğunu vurguladı.
Bugün her gelir seviyesinden insanın, dünyadakiyaşam standartları hakkında bilgiye ulaşabildiğini ve doğal olarakbunu talep ettiğini belirten Soylu, "Bir yandan uyuşturucu, terör, küresel iklimdeğişikliklerinin ortaya koyduğu afetlerin çizdiği karanlık bir tablo,diğer yanda ise umut ve arzunun harekete geçirdiği bir insanlık,yönetimleri daha üretken, daha çalışkan, sorunlara daha acil çözümbulma noktasında daha gayretli olmaya zorlamaktadır. Yani kamununverimlilik talebi, etkinlik talebi, toplum tarafından baskın bir şekildeortaya konulmaktadır." dedi.
Türkiye'nin 15 Temmuz'dan sonra, özelliklegüvenlik yapılanması noktasında çok önemli değişiklikler yaşadığını ifade eden Soylu, bu değişikliklerin en çok yaşandığı ve en çok etkilediği yerlerden birinin de İçişleri Bakanlığı olduğunu söyledi.
Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının, İçişlerine Bakanlığı bünyesinde çok daha etkin bir hale getirildiğine işaret eden Soylu, bu mesleklerin eğitimiyle alakalı Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi kurulduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:
"Bununharicinde emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik komutanlıklarınınbirbirinden ayrı dijital altyapıları, veri tabanları, birlikte operasyonyapmaları gereken zeminler ve olaylar söz konusuydu. Yine nüfus vegöç idarelerinin de kolluk birimlerinin görev alanlarına temas edeniş ve işlemleriyle ulaşabildiği veriler vardı. Bütün bu yapı, birimler arasındaki iletişim ve koordinasyonunsağlanmasının çok önemli olduğunu, ortak alanların kullanımaaçılması gerektiğini, birimlerin birbiriyle iletişiminin zamandan ve paradan tasarruf ettirmesinin yanı sıra çalışılan konularda, suç vesuçlunun takibinde başarıyı yukarı çektiğini bizlere çok net gösterdi."
Dün Savunma Sanayi Fuarı'nda olduğunu, jandarma ve emniyet birimlerini ziyaret ettiğini belirten Soylu, "Sadece suçla ilgili veri alt tabanlarının birleştirilmesi, temmuz ayından bugüne kadar yaklaşık 5 bin karanlık kalan suçun aydınlatılmasına sebebiyet teşkil etti." diye konuştu.
15 Temmuz sonrası dönemde İçişleri Bakanlığında 5 temel yönetimilkesi belirlediklerini, bunlardan ilkinin "koordinasyon ve entegrasyonuartırmak" olduğunu ifade eden Soylu, bunu büyük ölçüde başardıklarını ve bunun rakamlara yansıdığını söyledi.
Soylu, yaklaşık ilk 4 ayda yüzde 40,6 trafikteki can kayıpları, ölümlerde azalma yaşandığına dikkati çekerek, bu noktanın daha büyük bir sorumluluk yüklediğini, bunu koordinasyon ve etkin birliktelikle gerçekleştirdiklerini kaydetti.
- "Farklılıklarımız, iletişimin kesilmesine sebep olmamalıdır"
Özelliklebirimlerin birbirinin işine yarayacak veri paylaşımlarınıyapabilmelerinin önünü açtıklarını vurgulayan Soylu, modern dünyada, iletişim imkanlarının da artmasıyla pek çokyeni yönetim teknikleri, yönetimde ağırlık verilmesi gereken yeniodaklar ve yeni ilkelerin ortaya çıktığını ifade etti.
Soylu, entegrasyon ve koordinasyonu sağlamanın, gelecekte de kamuyönetiminde en önemli başlıklardan biri olmaya devam edeceğinin altını çizerek, bugün ticari diplomasinin net bir şekildesiyasi diplomasiyi etkilediği, şekillendirdiği hatta zorladığı veyönettiği bir sürecin içinde olunduğunu vurguladı. Soylu, "Her söylem farklılığını her fikiranlaşmazlığını, ambargoya dönüştüren bencil bir küresel diplomasi anlayışına karşı bugün AB projeleri noktasındasürdürülen temas, 21'inci asrın diplomasi anlayışına bana sorarsanız,güzel bir örnektir ve referans değeridir. Farklılıklarımız, iletişiminkesilmesine sebep olmamalıdır. Ancak böyle yaparsak farklılıklarımızıçatışmaya dönüşmekten kurtarma şansına hep birlikte sahip oluruz." dedi.
Soylu, 31 Mart yerel seçimleri sonrasındaki 4,5 yıllık istikrardöneminin herkes için bir rahatlama, eksikleri tamamlama, güçlü bir ilerleme dönemi olacağını ifade ederek, bir yatırım için sadece ödeneği göndermenin yeterli olmadığını, fiiligerçekleşmenin sağlıklı şekilde takibinin, kurumların ve işle ilgilibirimlerin aralarındaki iletişim ve koordinasyonu sağlamanın, hizmeti enuzaktaki mahallelere götürebilmenin ayrı bir ihtisas alanı olduğunu belirtti.
- "Türkiye'nin ulaştığı gücün altında hızlı altyapı hamlesi vardır"
Yerelde hizmet üretmenin, bu hizmeti doğru ve millet odaklı üretebilmenin önemli bir güç oluşturacağını ve devletin varlığını anlamlı kılacağını vurgulayan Soylu, şunları kaydetti:
"Bu itibarla yereldehizmet üreten yapıları güçlendirmenin, özellikle merkez-taşrailişkilerini daha sağlıklı hale getiren YİKOB gibi bir yapınıngüçlendirilmesinin hem kamuya hem yerel yönetimlere ciddi faydasıvardır. Bugün YİKOB'larda bin 595 valilik kadrolu, bin 36 geçici görevli ve948 işçi olmak üzere toplam 3 bin 579 personel görev yapmaktadır. Busayıya 112 acil çağrı merkezi elemanları dahil değildir. YİKOB'lar tüzelkişilik kazandığı 2017'de 5,2 milyar lira harcama yapıyorken burakam 2018'de 9,9 milyar liraya çıkmış, yaklaşık yüzde 90 oranındaartmıştır. 7 ilde harcama miktarı yüzde 100'ün üzerinde artarken Ankara YİKOB'da bu oran, yüzde 333 olarak gerçekleşmiştir. 2018'in tüm harcamalarının yüzde 26'sının Ankara YİKOB tarafındangerçekleştiğini de bir dipnot olarak belirtmek isterim."
Gelecek yıllarda bu kapasite kullanımının, tüm Türkiye'de daha daartmasına gayret edileceğinin altını çizen Soylu, "Türkiye'nin bugün ulaştığı gücün altında hızlı altyapı hamlesivardır. Bunun da önemli bir adımı, hatta ilk adımı yerel yönetimlerdegerçekleşmiştir. 2002 sonrası Türkiye'de gördüğümüz altyapıhamlesi işte böyle bir anlayış temelinde inşa edilmiştir. dolayısıylaönümüzdeki süreçte de yerelde hizmet üreten birimlerin kalitesinin artması, bilhassa kamu yatırımlarında etkinlik ve verimliliğin artması, Türkiye'yi 21'inci yüzyılın sürekli değişen güç dengeleri ve toplumun refahtalebi karşısında güçlü kılacaktır." diye konuştu.