'Muş Lalesi Gelir Kaynağı Olacak'
Muş lalesinin çoğaltılıp satışa sunulması için çalışma başlatıldı MŞÜ Rektör Yardımcısı ve Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yaşar Karadağ: 'Muş lalesini kültüre alıp, Hollanda'nın yaptığı gibi lale soğanlarını çoğaltıp piyasaya sunmayı düşünüyoruz. Lale, Muş için ileride önemli bir gelir kaynağı olacak'
İBRAHİM YALDIZ - Muş Alparslan Üniversitesince (MŞÜ) Muş lalesinin çoğaltılıp piyasaya sürülmesi için çalışma başlatıldı.
Üniversitenin hazırladığı "Muş Lalesinin Seleksiyonu, Islahı ve Çeşit Geliştirme Projesi" kapsamında ekipler, Yıldız Alparslan Tarım İşletme Genel Müdürlüğünün (TİGEM) arazilerindeki lale soğanlarını toplayacak.
Ovada doğal yetişen ve bölgeyi adeta kırmızıya boyayan lalelerin, yapılan çalışmalarla Muş için önemli bir gelir kaynağı olması amaçlanıyor.
MŞÜ Rektör Yardımcısı ve Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yaşar Karadağ, Muş Ovası'nın 165 bin hektar büyüklüğü ile Çukurova ve Konya ovalarından sonra üçüncü sırada olduğunu söyledi.
-"Muş lalesi endemik bir türdür"
Muş'un önemli bir simgesi olan lale için üniversite bünyesindeki Lale Uygulama ve Araştırma Merkezine bir proje sunduklarını anlatan Karadağ, "Muş lalesi endemik bir türdür. Bu bitkiyi kültüre almak için çalışma başlattık. İlk önce TİGEM arazilerindeki Muş lalelerinin soğanları toplanacak. Sonbaharda 15 santimetre derinliği ve bir metre sıra aralığında lale soğanlarını dikeceğiz. Diktikten sonra üstün özelliklere sahip olan laleleri seçip bunu kültüre almaya çalışacağız." dedi.
Muş lalesinin Van ve Ağrı'da yayılım gösterdiğini vurgulayan Karadağ, şunları kaydetti:
"Muş lalesini kültüre alıp, Hollanda'nın yaptığı gibi lale soğanlarını çoğaltıp piyasaya sunmayı düşünüyoruz. Lale, Muş için ileride önemli bir gelir kaynağı olacak. Bu çalışmalar bunun ilk başlangıcıdır. Ülkemizde Konya başta olmak üzere bir kaç özel firma tarafından 70'in üzerinde lale çeşidinin tarımı yapılmaktadır. Ancak Muş lalesinin tarımı yapılmamaktadır. Muş lalesi özel bir türdür. Dolayısıyla biz bu türü normal kültür bitkileri arasına karıştırmayı düşünüyoruz."
Karadağ, 1718-1730'da Osmanlı döneminde "Lale Devri" yaşandığını anımsatarak, "Bu bölgelerden lale soğanları toplanmış ve Hollanda'ya götürülmüş. Onlar da bunu çoğaltıp dünyaya satmaya çalışmışlar. İnşallah Türkiye'de ender türlerden biri olan laleyi dünyaya yaymaya çalışacağız." diye konuştu.
Kaynak: AA
Üniversitenin hazırladığı "Muş Lalesinin Seleksiyonu, Islahı ve Çeşit Geliştirme Projesi" kapsamında ekipler, Yıldız Alparslan Tarım İşletme Genel Müdürlüğünün (TİGEM) arazilerindeki lale soğanlarını toplayacak.
Ovada doğal yetişen ve bölgeyi adeta kırmızıya boyayan lalelerin, yapılan çalışmalarla Muş için önemli bir gelir kaynağı olması amaçlanıyor.
MŞÜ Rektör Yardımcısı ve Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yaşar Karadağ, Muş Ovası'nın 165 bin hektar büyüklüğü ile Çukurova ve Konya ovalarından sonra üçüncü sırada olduğunu söyledi.
-"Muş lalesi endemik bir türdür"
Muş'un önemli bir simgesi olan lale için üniversite bünyesindeki Lale Uygulama ve Araştırma Merkezine bir proje sunduklarını anlatan Karadağ, "Muş lalesi endemik bir türdür. Bu bitkiyi kültüre almak için çalışma başlattık. İlk önce TİGEM arazilerindeki Muş lalelerinin soğanları toplanacak. Sonbaharda 15 santimetre derinliği ve bir metre sıra aralığında lale soğanlarını dikeceğiz. Diktikten sonra üstün özelliklere sahip olan laleleri seçip bunu kültüre almaya çalışacağız." dedi.
Muş lalesinin Van ve Ağrı'da yayılım gösterdiğini vurgulayan Karadağ, şunları kaydetti:
"Muş lalesini kültüre alıp, Hollanda'nın yaptığı gibi lale soğanlarını çoğaltıp piyasaya sunmayı düşünüyoruz. Lale, Muş için ileride önemli bir gelir kaynağı olacak. Bu çalışmalar bunun ilk başlangıcıdır. Ülkemizde Konya başta olmak üzere bir kaç özel firma tarafından 70'in üzerinde lale çeşidinin tarımı yapılmaktadır. Ancak Muş lalesinin tarımı yapılmamaktadır. Muş lalesi özel bir türdür. Dolayısıyla biz bu türü normal kültür bitkileri arasına karıştırmayı düşünüyoruz."
Karadağ, 1718-1730'da Osmanlı döneminde "Lale Devri" yaşandığını anımsatarak, "Bu bölgelerden lale soğanları toplanmış ve Hollanda'ya götürülmüş. Onlar da bunu çoğaltıp dünyaya satmaya çalışmışlar. İnşallah Türkiye'de ender türlerden biri olan laleyi dünyaya yaymaya çalışacağız." diye konuştu.