'Cenevre'yi Canlı Tutan Astana'dır'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: (4) '(Suriye'deki anayasa komisyonu çalışmaları) Bugün gerçekten Astana süreci olmasaydı, Cenevre sürecinden de bahsedemezdik. Ortada Cenevre süreci diye bir süreç kalmamıştı, işlememişti. Cenevre'yi de canlı tutan Astana'dır. Anayasa komisyonunun bugün kurulma aşamasına gelmesinde Astana garantörleri Türkiye, Rusya Federasyonu ve İran'ın çok büyük rolü olmuştur' 'İdlib konusunda Rusya ile imzaladığımız mutabakat geçerlidir. Bunun uygulanmasına yönelik sahada arkadaşlarımız çalışıyor' 'Sürekli top atışları var, siviller de ölüyor. Ateşkesi tam olarak tesis etmemiz lazım. Birlikte çalışmaya devam etmemiz lazım'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye'deki anayasa komisyonu çalışmalarına ilişkin, "Bugün gerçekten Astana süreci olmasaydı, Cenevre sürecinden de bahsedemezdik. Ortada Cenevre süreci diye bir süreç kalmamıştı, işlememişti. Cenevre'yi de canlı tutan Astana'dır. Anayasa komisyonunun bugün kurulma aşamasına gelmesinde Astana garantörleri Türkiye, Rusya Federasyonu ve İran'ın çok büyük rolü olmuştur." dedi.
Bakan Çavuşoğlu ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Antalya'daki Turizm Merkezi Belek'te, "Türkiye-Rusya Federasyonu Ortak Stratejik Planlama Grubu Toplantısı"nın ardından basın toplantısı düzenledi.
Çavuşoğlu, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı. "İdlib konusunda Rusya ile imzaladığımız mutabakat geçerlidir. Bunun uygulanmasına yönelik sahada arkadaşlarımız çalışıyor" diyen Çavuşoğlu, savunma bakanları arasında imzalanan protokolün çok faydalı olduğunu söyledi.
"Ortak devriye dahil, aşamalı olarak sahadaki iş birliğimiz somut şekilde görünüyor. Birlikte çalışmaya devam edeceğiz. İdlib mutabakatını başarılı bir şekilde uygulamak, bizim ortak sorumluluğumuzdur" ifadelerini kullanan Çavuşoğlu, Türkiye'nin de sorumluluğu olduğunu aktardı.
Çavuşoğlu, bölgede özellikle son zamanlarda rejimin saldırılarının arttığını dile getirerek, şunları söyledi:
"Dolayısıyla rejimin bu saldırıları durdurması gerekiyor. Sürekli top atışları var, siviller de ölüyor. Ateşkesi tam olarak tesis etmemiz lazım. Birlikte çalışmaya devam etmemiz lazım. Suriye'nin kuzeyi ile ilgili topraklara rejimin dönmesinden bahsettiniz. Öncelikle bir kere daha söylemek isterim: Biz Astana garantörleri olarak herkesten daha fazla Suriye'nin toprak, sınır bütünlüğünü destekliyoruz. Yani Golan Tepeleri de Suriye'nindir. Suriye'nin Kuzeyi de İdlib de dahil tüm bölgeler Suriye'nin topraklarıdır. Türkiye olarak da şu andaki rejimle ilişkilerimiz malum. Ama buralar Suriye devletinin ve halkınındır. Rejimin başında o olmuş bu olmuş, bunu değiştirmez. Ama şu anda Amerika'nın çekilme süreci var. Eğer rejim buralara dönecekse Amerika 'çekilmem' diyor. Dolayısıyla Amerika'nın çekilmesi, bölge için de Suriye için de önemlidir. O yüzden tüm bu konuları sadece Amerika ile değil, özellikle ortaklarımızla biz istişare, koordine ediyoruz."
Güvenli bölge fikrini hatırlatan Çavuşoğlu, "Bu bölgenin güvenliği Sergey'in de söylediği gibi çok önemlidir. Şu anda bu bölge de güvenli bölge olmasa, bunlar rejimin eline geçerse ayrı bir kaos oluşabilir. Çünkü YPG, PYD rejimle iş birliği içine giriyor, başkalarıyla giriyor. Bu geçiş sürecinde bazı tedbirler almak zorundayız. Bu geçici tedbirler Suriye'nin sınır toprak bütünlüğünü ihlal etmez, etmemelidir. Bu konuda zaten biz, Rusya ve İran ile mutabıkız." diye konuştu.
- Suriye'de anayasa komisyonu çalışmaları
"Uzun süredir üzerinde çalışılan anayasa komitesiyle ilgili komitedeki isimler konusunda pürüzler vardı. Uzlaşı sağlanabildi mi? Liste netleşip BM'ye sunuldu mu?" sorusunu da yanıtlayan Çavuşoğlu, şöyle dedi:
"Anayasa Komisyonu konusu esasen siyasi süreç için çok önemlidir. Bugün anayasa komisyonu kurulma aşamasında ise bu Astana sürecinin sayesinde olmuştur. Bugün gerçekten Astana süreci olmasaydı, Cenevre sürecinden de bahsedemezdik. Ortada Cenevre süreci diye bir süreç kalmamıştı, işlememişti. Cenevre'yi de canlı tutan Astana'dır. Anayasa Komisyonunun bugün kurulma aşamasına gelmesinde Astana garantörleri Türkiye, Rusya Federasyonu ve İran'ın çok büyük rolü olmuştur. Birkaç isim konusunda çalışmalar sürdürülüyor. Ben inanıyorum ki önümüzdeki süreçte yine bir araya gelip bu komisyonun kurulduğunu ilan edebiliriz. Bunun için de çalışıyoruz."
Çavuşoğlu ve Lavrov, 2019-2020 yıllarını kapsayan istişareler planını imzaladı.
(Bitti)
Kaynak: AA
Bakan Çavuşoğlu ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Antalya'daki Turizm Merkezi Belek'te, "Türkiye-Rusya Federasyonu Ortak Stratejik Planlama Grubu Toplantısı"nın ardından basın toplantısı düzenledi.
Çavuşoğlu, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı. "İdlib konusunda Rusya ile imzaladığımız mutabakat geçerlidir. Bunun uygulanmasına yönelik sahada arkadaşlarımız çalışıyor" diyen Çavuşoğlu, savunma bakanları arasında imzalanan protokolün çok faydalı olduğunu söyledi.
"Ortak devriye dahil, aşamalı olarak sahadaki iş birliğimiz somut şekilde görünüyor. Birlikte çalışmaya devam edeceğiz. İdlib mutabakatını başarılı bir şekilde uygulamak, bizim ortak sorumluluğumuzdur" ifadelerini kullanan Çavuşoğlu, Türkiye'nin de sorumluluğu olduğunu aktardı.
Çavuşoğlu, bölgede özellikle son zamanlarda rejimin saldırılarının arttığını dile getirerek, şunları söyledi:
"Dolayısıyla rejimin bu saldırıları durdurması gerekiyor. Sürekli top atışları var, siviller de ölüyor. Ateşkesi tam olarak tesis etmemiz lazım. Birlikte çalışmaya devam etmemiz lazım. Suriye'nin kuzeyi ile ilgili topraklara rejimin dönmesinden bahsettiniz. Öncelikle bir kere daha söylemek isterim: Biz Astana garantörleri olarak herkesten daha fazla Suriye'nin toprak, sınır bütünlüğünü destekliyoruz. Yani Golan Tepeleri de Suriye'nindir. Suriye'nin Kuzeyi de İdlib de dahil tüm bölgeler Suriye'nin topraklarıdır. Türkiye olarak da şu andaki rejimle ilişkilerimiz malum. Ama buralar Suriye devletinin ve halkınındır. Rejimin başında o olmuş bu olmuş, bunu değiştirmez. Ama şu anda Amerika'nın çekilme süreci var. Eğer rejim buralara dönecekse Amerika 'çekilmem' diyor. Dolayısıyla Amerika'nın çekilmesi, bölge için de Suriye için de önemlidir. O yüzden tüm bu konuları sadece Amerika ile değil, özellikle ortaklarımızla biz istişare, koordine ediyoruz."
Güvenli bölge fikrini hatırlatan Çavuşoğlu, "Bu bölgenin güvenliği Sergey'in de söylediği gibi çok önemlidir. Şu anda bu bölge de güvenli bölge olmasa, bunlar rejimin eline geçerse ayrı bir kaos oluşabilir. Çünkü YPG, PYD rejimle iş birliği içine giriyor, başkalarıyla giriyor. Bu geçiş sürecinde bazı tedbirler almak zorundayız. Bu geçici tedbirler Suriye'nin sınır toprak bütünlüğünü ihlal etmez, etmemelidir. Bu konuda zaten biz, Rusya ve İran ile mutabıkız." diye konuştu.
- Suriye'de anayasa komisyonu çalışmaları
"Uzun süredir üzerinde çalışılan anayasa komitesiyle ilgili komitedeki isimler konusunda pürüzler vardı. Uzlaşı sağlanabildi mi? Liste netleşip BM'ye sunuldu mu?" sorusunu da yanıtlayan Çavuşoğlu, şöyle dedi:
"Anayasa Komisyonu konusu esasen siyasi süreç için çok önemlidir. Bugün anayasa komisyonu kurulma aşamasında ise bu Astana sürecinin sayesinde olmuştur. Bugün gerçekten Astana süreci olmasaydı, Cenevre sürecinden de bahsedemezdik. Ortada Cenevre süreci diye bir süreç kalmamıştı, işlememişti. Cenevre'yi de canlı tutan Astana'dır. Anayasa Komisyonunun bugün kurulma aşamasına gelmesinde Astana garantörleri Türkiye, Rusya Federasyonu ve İran'ın çok büyük rolü olmuştur. Birkaç isim konusunda çalışmalar sürdürülüyor. Ben inanıyorum ki önümüzdeki süreçte yine bir araya gelip bu komisyonun kurulduğunu ilan edebiliriz. Bunun için de çalışıyoruz."
Çavuşoğlu ve Lavrov, 2019-2020 yıllarını kapsayan istişareler planını imzaladı.
(Bitti)