Kartal Hukuk Sempozyumu
TBMM Başkanı Mustafa Şentop: '(Trump'ın Golan Tepeleri açıklaması) Yani bir ülke, başka bir ülkenin toprağını uluslararası hukuka aykırı şekilde işgal edecek, 50 seneyi geçerse de orayı kazanabilir. Zaman aşımıyla kazanma gibi bir şeyden bahsediyor adeta. ABD, uluslararası hukuk kararını tanımıyor' 'Eğer hukuk kurallarının tamamı devletin koyduğu ve değiştirdiği kurallar ise devleti hukukla bağlayabilmek imkansıza yakın bir şeydir. Onun için hukukta sabiteler dediğimiz devletin bile değiştiremeyeceği bir alan olması lazım'
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, ABD Başkanı Donald Trump'ın İsrail'in işgali altındaki Golan Tepeleri'ni ilhak düşüncesi hakkındaki sözlerine tepki göstererek, "Yani bir ülke, başka bir ülkenin toprağını uluslararası hukuka aykırı şekilde işgal edecek, 50 seneyi geçerse de orayı kazanabilir. Zaman aşımıyla kazanma gibi bir şeyden bahsediyor adeta. ABD, uluslararası hukuk kararını tanımıyor." dedi.
Kartal İmam Hatip Lisesi Uluslararası Hukuk Kulübü tarafından düzenlenen Kartal Hukuk Sempozyumu'nda konuşan Şentop, kendisinin de bir imam hatip lisesi mezunu olduğunu ifade ederek, bununla her zaman gurur duyduğunu söyledi.
İmam hatipli olmanın zorluklarını da yaşadığını bildiren Şentop, "Hukuk fakültesini bitirdiğim zaman araştırma görevliliği için müracaat ettiğimde sınava iki kişi girdik. Bilim sınavını yalnız ben geçtim ve tek başıma mülakata girdim. İmam hatip mezunu olduğum için alınmadım. Bunu tahmin olarak söylemiyorum, açıkça bana ifade edildi." diye konuştu.
Artık o günlerin geride kaldığını ifade eden Şentop, imam hatip liselerinin tarihçesi ve fonksiyonuna değindi.
İmam hatip liselerinin tarihinin Türkiye'de özgürlüklerin, anayasal düzenin, demokrasinin tarihi ile paralel olduğunu anlatan Şentop, "Ne zaman Türkiye'de demokratik hayat gelişmiş, anayasal sistem bütün kurum ve kurallarıyla uygulanmaya başlamış imam hatip liseleri büyümüş, gelişmiş, kapasitesi artmıştır. Ne zaman ki Türkiye'de demokrasiye, temel haklara, anayasal düzene karşı bir saldırı, darbeler olmuş o dönemlerde imam hatip liselerinin öğrenci sayısı azalmış, önüne engeller konulmuştur. İmam hatip liselerinin tarihini inceleyen bir akademisyen aynı zamanda Türkiye'nin siyasi tarihini, demokrasi tarihini, özgürlükler tarihini de incelemiş olur."
İnsan hayatının her alanının hukuk sistemiyle düzenlendiğini bildiren Şentop, "Ebu Hanife'nin 'Kişinin lehine ve aleyhine olanı bilmesidir.' şeklinde hukuk tanımı vardır. Bugünkü pozitif hukuk sistemlerinde dünyanın her tarafında böyledir. Hukuk insan hayatının bütün safhalarını kapsıyor. Somut olandan soyut olana gittikçe hukukun önemi daha fazla artıyor." ifadelerini kullandı.
- "Hukukta devletin bile değiştiremeyeceği bir alan olması lazım"
TBMM Başkanı Şentop, hukuk sistemlerinin bir bütün olarak az sayıda değişmezler alanı, bir de çok sayıda hüküm içermekle beraber değişen kuralların olduğu alan olarak iki bölümden oluştuğunu kaydetti.
Hukukun sadece insanlara değil devletlere de sınır ve kurallar koyduğunu vurgulayan Şentop, şunları aktardı:
"Devlet hukuka neden ve nasıl uymalı? Yüzyıllardır hukuk sistemlerinin temel sorunu bu. Devleti hukukla nasıl bağlarız? Hukuk sistemi bütünüyle devletin var ettiği sistemse yani kurallarını devlet koyup değiştiriyorsa o zaman devletin hukuka uyma seçeneği dışında kendisini zorlayan, sınırlayan kuralı değiştirme seçeneği de var elinde. Dolayısıyla çoğu zaman hukuka uymak yerine o kuralı değiştirmeyi tercih edebilir. Eğer hukuk kurallarının tamamı devletin koyduğu ve değiştirdiği kurallar ise devleti hukukla bağlayabilmek imkansıza yakın bir şeydir. Onun için hukukta sabiteler dediğimiz devletin bile değiştiremeyeceği bir alan olması lazım."
20. yüzyılın ikinci yarısında sözleşmelerle ulusal üstü insan hakları hukuku alanının ortaya çıktığını bildiren Şentop, bugün bu sistemin de işlemediğini savundu.
- Trump'ın Golan Tepeleri açıklaması
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, İsrail'in işgal altında tuttuğu Golan Tepeleri'ni ilhak çabalarına değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"BM'nin 497 sayılı kararı var. 1967'de İsrail'in Suriye toprağı olan Golan Tepeleri'nde işgalci olduğunu tespit eden birçok karar var. 1981’de verilen 497 sayılı karar, İsrail oraya yönetici atayıp mahkemeler kurmaya başlayınca BM demiş ki; 'İsrail'in yapmış olduğu bu işlemler hukuksuzdur, uluslararası hukukta hükümsüzdür.' Dün ABD Başkanı Trump, 'Aradan 52 yıl geçti, artık Golan Tepeleri'nin İsrail'e ait olduğunu tanımamız gerekebilir.' gibi bir laf ediyor. Yani bir ülke, başka bir ülkenin toprağını uluslararası hukuka aykırı şekilde işgal edecek, 50 seneyi geçerse de orayı kazanabilir. Zaman aşımıyla kazanma gibi bir şeyden bahsediyor adeta. ABD, uluslararası hukuk kararını tanımıyor. Çünkü bu belli güç dengeleri içerisinde oluşturulmuş bir kurul. 1981'de ABD'de o kararı veto etmemiş. Bugün elinde bir güç ve imkan olduğunu düşünüyor. O kuralı, yapay sabiteyi pişirip yiyebiliyor. Mekkeli müşriklerin kendi yaptıkları putları acıktıklarında yemesi gibi. Eğer devletin ötesinde bir alana taşıyamıyorsanız hukukun temel prensiplerini o zaman onu acıktığınızda yiyebilirsiniz. Şimdi Trump 1981'de pişirilen kuralı acıktığında yiyebiliyor."
Medeniyetleri sanat, mimari, teknoloji gibi öne çıktığı yönleriyle değerlendirmenin mümkün olduğunu dile getiren Şentop, "Bizim medeniyetimizi hukuk ya da eski adıyla fıkıh medeniyeti olarak değerlendirebiliriz." dedi.
Program sonunda Kartal Kaymakamı Abdullah Demir tarafından TBMM Başkanı Şentop'a günün anısına üzerinde isminin yazılı olduğu çini tabak hediye edildi. Ayrıca okul seramik atölyesi tarafından hazırlanan besmele-i şerif yazılı olan tablo da İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı ve Okul Müdürü Mithat Tekcam tarafından Şentop'a sunuldu.
Programa Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürü Nazif Yılmaz, İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı, Kartal Kaymakamı Abdullah Demir, akademisyenler, hukukçular, farklı liselerden öğretmen ve öğrenciler katıldı.
Kaynak: AA
Kartal İmam Hatip Lisesi Uluslararası Hukuk Kulübü tarafından düzenlenen Kartal Hukuk Sempozyumu'nda konuşan Şentop, kendisinin de bir imam hatip lisesi mezunu olduğunu ifade ederek, bununla her zaman gurur duyduğunu söyledi.
İmam hatipli olmanın zorluklarını da yaşadığını bildiren Şentop, "Hukuk fakültesini bitirdiğim zaman araştırma görevliliği için müracaat ettiğimde sınava iki kişi girdik. Bilim sınavını yalnız ben geçtim ve tek başıma mülakata girdim. İmam hatip mezunu olduğum için alınmadım. Bunu tahmin olarak söylemiyorum, açıkça bana ifade edildi." diye konuştu.
Artık o günlerin geride kaldığını ifade eden Şentop, imam hatip liselerinin tarihçesi ve fonksiyonuna değindi.
İmam hatip liselerinin tarihinin Türkiye'de özgürlüklerin, anayasal düzenin, demokrasinin tarihi ile paralel olduğunu anlatan Şentop, "Ne zaman Türkiye'de demokratik hayat gelişmiş, anayasal sistem bütün kurum ve kurallarıyla uygulanmaya başlamış imam hatip liseleri büyümüş, gelişmiş, kapasitesi artmıştır. Ne zaman ki Türkiye'de demokrasiye, temel haklara, anayasal düzene karşı bir saldırı, darbeler olmuş o dönemlerde imam hatip liselerinin öğrenci sayısı azalmış, önüne engeller konulmuştur. İmam hatip liselerinin tarihini inceleyen bir akademisyen aynı zamanda Türkiye'nin siyasi tarihini, demokrasi tarihini, özgürlükler tarihini de incelemiş olur."
İnsan hayatının her alanının hukuk sistemiyle düzenlendiğini bildiren Şentop, "Ebu Hanife'nin 'Kişinin lehine ve aleyhine olanı bilmesidir.' şeklinde hukuk tanımı vardır. Bugünkü pozitif hukuk sistemlerinde dünyanın her tarafında böyledir. Hukuk insan hayatının bütün safhalarını kapsıyor. Somut olandan soyut olana gittikçe hukukun önemi daha fazla artıyor." ifadelerini kullandı.
- "Hukukta devletin bile değiştiremeyeceği bir alan olması lazım"
TBMM Başkanı Şentop, hukuk sistemlerinin bir bütün olarak az sayıda değişmezler alanı, bir de çok sayıda hüküm içermekle beraber değişen kuralların olduğu alan olarak iki bölümden oluştuğunu kaydetti.
Hukukun sadece insanlara değil devletlere de sınır ve kurallar koyduğunu vurgulayan Şentop, şunları aktardı:
"Devlet hukuka neden ve nasıl uymalı? Yüzyıllardır hukuk sistemlerinin temel sorunu bu. Devleti hukukla nasıl bağlarız? Hukuk sistemi bütünüyle devletin var ettiği sistemse yani kurallarını devlet koyup değiştiriyorsa o zaman devletin hukuka uyma seçeneği dışında kendisini zorlayan, sınırlayan kuralı değiştirme seçeneği de var elinde. Dolayısıyla çoğu zaman hukuka uymak yerine o kuralı değiştirmeyi tercih edebilir. Eğer hukuk kurallarının tamamı devletin koyduğu ve değiştirdiği kurallar ise devleti hukukla bağlayabilmek imkansıza yakın bir şeydir. Onun için hukukta sabiteler dediğimiz devletin bile değiştiremeyeceği bir alan olması lazım."
20. yüzyılın ikinci yarısında sözleşmelerle ulusal üstü insan hakları hukuku alanının ortaya çıktığını bildiren Şentop, bugün bu sistemin de işlemediğini savundu.
- Trump'ın Golan Tepeleri açıklaması
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, İsrail'in işgal altında tuttuğu Golan Tepeleri'ni ilhak çabalarına değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"BM'nin 497 sayılı kararı var. 1967'de İsrail'in Suriye toprağı olan Golan Tepeleri'nde işgalci olduğunu tespit eden birçok karar var. 1981’de verilen 497 sayılı karar, İsrail oraya yönetici atayıp mahkemeler kurmaya başlayınca BM demiş ki; 'İsrail'in yapmış olduğu bu işlemler hukuksuzdur, uluslararası hukukta hükümsüzdür.' Dün ABD Başkanı Trump, 'Aradan 52 yıl geçti, artık Golan Tepeleri'nin İsrail'e ait olduğunu tanımamız gerekebilir.' gibi bir laf ediyor. Yani bir ülke, başka bir ülkenin toprağını uluslararası hukuka aykırı şekilde işgal edecek, 50 seneyi geçerse de orayı kazanabilir. Zaman aşımıyla kazanma gibi bir şeyden bahsediyor adeta. ABD, uluslararası hukuk kararını tanımıyor. Çünkü bu belli güç dengeleri içerisinde oluşturulmuş bir kurul. 1981'de ABD'de o kararı veto etmemiş. Bugün elinde bir güç ve imkan olduğunu düşünüyor. O kuralı, yapay sabiteyi pişirip yiyebiliyor. Mekkeli müşriklerin kendi yaptıkları putları acıktıklarında yemesi gibi. Eğer devletin ötesinde bir alana taşıyamıyorsanız hukukun temel prensiplerini o zaman onu acıktığınızda yiyebilirsiniz. Şimdi Trump 1981'de pişirilen kuralı acıktığında yiyebiliyor."
Medeniyetleri sanat, mimari, teknoloji gibi öne çıktığı yönleriyle değerlendirmenin mümkün olduğunu dile getiren Şentop, "Bizim medeniyetimizi hukuk ya da eski adıyla fıkıh medeniyeti olarak değerlendirebiliriz." dedi.
Program sonunda Kartal Kaymakamı Abdullah Demir tarafından TBMM Başkanı Şentop'a günün anısına üzerinde isminin yazılı olduğu çini tabak hediye edildi. Ayrıca okul seramik atölyesi tarafından hazırlanan besmele-i şerif yazılı olan tablo da İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı ve Okul Müdürü Mithat Tekcam tarafından Şentop'a sunuldu.
Programa Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürü Nazif Yılmaz, İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı, Kartal Kaymakamı Abdullah Demir, akademisyenler, hukukçular, farklı liselerden öğretmen ve öğrenciler katıldı.