Dünyanın Dört Bir Yanında Liderlik Yapan Kadınlar HKÜ'de
Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) Göç Araştırma ve Uygulama Merkezi (KalMIREC) tarafından, “Mezopotamya’da Kadın Olmak” projesinin sonucu olan “Savaş, Göç, Kadın” Sempozyumu ilk kez gerçekleştirildi.
Mezopotamya coğrafyası kadınlarının bir araya gelerek yeni gelişen çağı şekillendirip fikir ve önerileri “Savaş, Göç, Kadın” bağlamında analiz yapabilmek için düzenlediği sempozyuma; dünyanın dört bir yanında liderlik yapan kadınlar katıldı.
Türkiye’den ve yabancı ülkelerden alanında uzman kişilerin de konuşmacı olarak katıldığı programın açılış konuşmalarını; Gaziantep Valisi Davut Gül, Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeliha Koçak Tufan, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan V. Mehmet Berk ve HKÜ Rektör V. Prof. Dr. Edibe Sözen yaptı.
“Göç meselesi sebep değil sonuçtur”
Kendi ülkesinde huzur, can ve mal güvenliği bulunan hiç kimse, yerini yurdunu terk etmez diyerek sözlerine başlayan Gaziantep Valisi Davut Gül, “Yanı başımızda yaşanan savaştan, istikrarsızlıktan, iç karışıklıktan dolayı Türkiye’ye 4 milyona yakın insan geldi. Bunun 452 bini de Gaziantep’te yaşıyor. Biz, Türkiye Cumhuriyeti olarak din, dil, ırk, mezhep ayrımı yapmadan tüm mazlumlara kucak açan bir ülkeyiz. Göç meselesi sebep değil sonuçtur. Kendi ülkesinde huzur, can ve mal güvenliği bulunan hiç kimse, yerini yurdunu terk etmez” dedi.
“Biz, akademik sürecin aralıksız sürmesini istiyoruz”
Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeliha Koçak Tufan ise, “Yüksek Öğretim Kurumu olarak bundan birkaç yıl önce göçün ve uluslararası boyutta Türkiye’de yapılanların bilinmesi için Ortadoğu’da Akademik Mirası Koruma Projesi adlı bir çalışma başlatmıştık. Bizim için akademik miras, akademisyenleriyle, kütüphaneleriyle, laboratuvarıyla, öğrencileriyle bir ekosistem. Suriye’de yaşananlar, komşu ülkelerimizde yaşananlar sadece binaları yıkmıyor, akademik kültürü de yıkıyor. Bunun tekrar sağlanması için ciddi bir problem olduğunu düşünerek yola çıktık. Bir ülkenin geleceği eğitim öğretimi ile var. İleride Suriye’nin ve diğer ülkelerin inşasında bizlerde eğitim gören kişilerin çok büyük önemi olacak. Nesiller arasında kayıp olsun istemiyoruz. Biz, akademik sürecin aralıksız sürmesini istiyoruz.. Değerli göç araştırmacıları ve üniversitelerin uygulamalı göç merkezleri bize bu konuda ciddi veriler sağlıyor. Bunlar çok kıymetli çalışmalar. Bunun için çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Gaziantep BüyükŞehir Belediyesi olarak göç ile gelenleri belediyenin tahsis ettiği yerlerde misafir ettiklerini dile getiren Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Berk, sempozyumun göç akımlarının durdurulmasındaki çözümüne ve huzurlu bir hayata faydası olmasına katkı sunmasını diledi.
“Türkiye transit ülke olma konumunu koruyor”
Türkiye’nin transit bir ülke konumunda olduğunu söyleyen HKÜ Rektör V. Prof. Dr. Edibe Sözen ise, ”Tarihin uzak noktalarına baktığımızda 1492 yılında on binlerce Musevi’nin İspanya’dan kurtarılarak Osmanlı İmparatorluğuna getirilmesi, Kırım Tatarlarının göçü, yine 1800’lü yıllarda Kafkaslardan, Balkanlardan gelen göçler, 2000’li yıllardan itibaren de Irak ve Suriye’den gelen göçmenlerle beraber transit ülke olma konumunu koruyor. Ama en önemli göçlerden biri elbette ki 2011 yılından bu yana 4 milyonu bulan Suriye’den gelen göç” diye konuştu.
Savaş ve Göçün, Kadınlar üzerinde oluşturduğu sosyolojik boyutunun anlatıldığı sempozyuma; İngiltere’den Dr. Muna İsmail, Gaziantep Kadın Destekleme Derneği Yöneticisi Jomaana Bazboz ve Kadınlar üzerinde yaptığı çalışmalar ve ödülleriyle bilinen Bosna Hersek’li Dr. Sabiha Busic’de katıldı.
İlk gününde oturumların gerçekleştiği program iki gün sürecek.
Kaynak: İHA
Türkiye’den ve yabancı ülkelerden alanında uzman kişilerin de konuşmacı olarak katıldığı programın açılış konuşmalarını; Gaziantep Valisi Davut Gül, Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeliha Koçak Tufan, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan V. Mehmet Berk ve HKÜ Rektör V. Prof. Dr. Edibe Sözen yaptı.
“Göç meselesi sebep değil sonuçtur”
Kendi ülkesinde huzur, can ve mal güvenliği bulunan hiç kimse, yerini yurdunu terk etmez diyerek sözlerine başlayan Gaziantep Valisi Davut Gül, “Yanı başımızda yaşanan savaştan, istikrarsızlıktan, iç karışıklıktan dolayı Türkiye’ye 4 milyona yakın insan geldi. Bunun 452 bini de Gaziantep’te yaşıyor. Biz, Türkiye Cumhuriyeti olarak din, dil, ırk, mezhep ayrımı yapmadan tüm mazlumlara kucak açan bir ülkeyiz. Göç meselesi sebep değil sonuçtur. Kendi ülkesinde huzur, can ve mal güvenliği bulunan hiç kimse, yerini yurdunu terk etmez” dedi.
“Biz, akademik sürecin aralıksız sürmesini istiyoruz”
Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeliha Koçak Tufan ise, “Yüksek Öğretim Kurumu olarak bundan birkaç yıl önce göçün ve uluslararası boyutta Türkiye’de yapılanların bilinmesi için Ortadoğu’da Akademik Mirası Koruma Projesi adlı bir çalışma başlatmıştık. Bizim için akademik miras, akademisyenleriyle, kütüphaneleriyle, laboratuvarıyla, öğrencileriyle bir ekosistem. Suriye’de yaşananlar, komşu ülkelerimizde yaşananlar sadece binaları yıkmıyor, akademik kültürü de yıkıyor. Bunun tekrar sağlanması için ciddi bir problem olduğunu düşünerek yola çıktık. Bir ülkenin geleceği eğitim öğretimi ile var. İleride Suriye’nin ve diğer ülkelerin inşasında bizlerde eğitim gören kişilerin çok büyük önemi olacak. Nesiller arasında kayıp olsun istemiyoruz. Biz, akademik sürecin aralıksız sürmesini istiyoruz.. Değerli göç araştırmacıları ve üniversitelerin uygulamalı göç merkezleri bize bu konuda ciddi veriler sağlıyor. Bunlar çok kıymetli çalışmalar. Bunun için çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Gaziantep BüyükŞehir Belediyesi olarak göç ile gelenleri belediyenin tahsis ettiği yerlerde misafir ettiklerini dile getiren Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Berk, sempozyumun göç akımlarının durdurulmasındaki çözümüne ve huzurlu bir hayata faydası olmasına katkı sunmasını diledi.
“Türkiye transit ülke olma konumunu koruyor”
Türkiye’nin transit bir ülke konumunda olduğunu söyleyen HKÜ Rektör V. Prof. Dr. Edibe Sözen ise, ”Tarihin uzak noktalarına baktığımızda 1492 yılında on binlerce Musevi’nin İspanya’dan kurtarılarak Osmanlı İmparatorluğuna getirilmesi, Kırım Tatarlarının göçü, yine 1800’lü yıllarda Kafkaslardan, Balkanlardan gelen göçler, 2000’li yıllardan itibaren de Irak ve Suriye’den gelen göçmenlerle beraber transit ülke olma konumunu koruyor. Ama en önemli göçlerden biri elbette ki 2011 yılından bu yana 4 milyonu bulan Suriye’den gelen göç” diye konuştu.
Savaş ve Göçün, Kadınlar üzerinde oluşturduğu sosyolojik boyutunun anlatıldığı sempozyuma; İngiltere’den Dr. Muna İsmail, Gaziantep Kadın Destekleme Derneği Yöneticisi Jomaana Bazboz ve Kadınlar üzerinde yaptığı çalışmalar ve ödülleriyle bilinen Bosna Hersek’li Dr. Sabiha Busic’de katıldı.
İlk gününde oturumların gerçekleştiği program iki gün sürecek.