Devlet Tiyatrolarının 70. Yılı İstanbul'da Ünlü Oyuncuların Katıldığı Etkinlikle Kutlandı
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt: 'Devlet Tiyatrosunun amaçları arasında Türk dilinin yaygınlaşmasını sağlamak var. Yerli yazarlarımızı desteklemek, dünya klasiklerini çocuklarımızla ve tiyatroseverlerle buluşturmak anlamında da Devlet Tiyatrolarının çok büyük bir misyonu bulunuyor' İstanbul Devlet Tiyatrosu Müdürü Kubilay Karslıoğlu: 'Tiyatro geçmişine bakıldığında, insanlığın var olduğu günlerden beri tiyatro bu topraklarda var. Bizim sadece bize özgü köy seyirlik oyunlarımız var. Karagöz ve Hacivat ile orta oyunumuz, yine pek çok şeyi etkilemiştir'
Devlet Tiyatrolarının 70. yılı, emekli oyuncuların yanı sıra ünlü isimlerin de katıldığı özel etkinlikle kutlandı.
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt, Mecidiyeköy Büyük Sahne'deki tören öncesinde, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Devlet Konservatuvarından Devlet Tiyatrolarının kuruluşuna geçen süreci anlatan belgesel ile emektar oyuncular tarafından geçmişten bugüne oynanan oyunlardan bölümlerin canlandırıldığı özel programla 70. yılı kutladıklarını söyledi.
Belgeselin, İstanbul, Ankara ve İzmir Devlet Tiyatrosu sanatçılarının katılımıyla hazırlandığını dile getiren Kurt, "Hem belgeseli sunuyoruz hem de aralarda, o dönem oynanan klasik, yerli oyunlar, bugün kurumumuzda aktif olarak çalışan sanatçılarımız tarafından küçük skeçler halinde oynanacak. Türkiye'nin en büyük kültür sanat kurumu Devlet Tiyatrolarının 70. yaşını kutlaması çok önemli bir şey." dedi.
Mustafa Kurt, sahne sayısının Türkiye genelinde arttığına işaret ederek, şöyle devam etti:
"Müthiş derecede yaygınlaşma dönemindeyiz. Kısa zaman önce Türkiye genelinde 10 sahnemizi hayata geçirdik. Trakya'da hiç sahnemiz yoktu. Edirne Devlet Tiyatrosu Müdürlüğünü açarak hem Edirne'ye hem de Trakya Bölgesine Devlet Tiyatrosunu getirmiş olduk. Baktığınız zaman en doğuda Van Devlet Tiyatrosundan, en batıda Edirne Devlet Tiyatrosu Müdürlüğüne kadar yaygınlaştık. Devlet Tiyatrosunun amaçları arasında Türk dilinin yaygınlaşmasını sağlamak var. Yerli yazarlarımızı desteklemek, dünya klasiklerini çocuklarımızla ve tiyatroseverlerle buluşturmak anlamında da Devlet Tiyatrolarının çok büyük bir misyonu bulunuyor."
Devlet Tiyatrolarının yerleşik sahnelerin yanında Türkiye'nin farklı bölgelerinde de turne yapan çok büyük bir sanat kurumu olduğunu aktaran Kurt, "Seyirci sayımız da sürekli artıyor. Bundan da çok mutlu oluyoruz. Umut ediyorum Devlet Tiyatroları, 170 yıl, 500 yıl ülkemizde yaşamına devam eder." değerlendirmesinde bulundu.
- "Tiyatro iyidir, iyileştirir"
İstanbul Devlet Tiyatrosu Müdürü Kubilay Karslıoğlu da 3,5 saatlik belgeselin kısaltılmış bir saatlik versiyonuyla Devlet Tiyatrolarının ilk yıllarında oynanan oyunlardan küçük skeçlerin kutlama etkinliğinde sunulduğunu ifade etti.
65 yaşını doldurarak emekli olan sanatçıların da programa özel davetli olduğuna vurgu yapan Karslıoğlu, "Devlet Tiyatrolarının kurulduğu 1949'dan bu yana geldiği aşamayı göstermesi açısından, tüm halkımızın yanı sıra özellikle genç sanatçı ve sanatçı adayı arkadaşlarımızla teknik ve idari personelimizin izlemesinde de büyük fayda var." diye konuştu.
Karslıoğlu, Türkiye'nin tiyatro geçmişinin oldukça eski olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
"Bizdeki gölge oyunu kültürü, dünyanın pek çok yerine bizden gitmiş ve yayılmıştır. Bizim görevlerimizden biri de kendi geçmişimizde var olan tiyatro sanatlarını sunmak. Örneğin bu sene 'Kaşıkçılar' oyunu İzmir'de oynanıyor. Lüküs Hayat Ankara'da oynanıyor. Sophokles'in yazdığı 'Troyalı Kadınlar' eseri Çanakkale'de geçer. Tiyatro geçmişine bakıldığında, insanlığın var olduğu günlerden beri tiyatro bu topraklarda var. Bizim sadece bize özgü köy seyirlik oyunlarımız var. Karagöz ve Hacivat ile orta oyunumuz, yine pek çok şeyi etkilemiştir."
Tiyatronun insan yaşamındaki öneminin altını çizen Karslıoğlu, "Tiyatro, her gece canlı yapılan bir performans. Sinema ya da televizyon gibi değil. Bir insanı kanıyla, canıyla, teriyle izliyorsunuz karşınızda. Böyle bir performansı izlemek bile, genel hayatın karmaşasından sizi kurtarır. Ayrıca kültür ve gelişim açısından çok önemlidir. Aynı zamanda Türkçeyi, kendi dilini öğrenmek açısından da oldukça önem arz eder. Tiyatro bütün sanatların birleştiği alandır. Resim de vardır heykel de müzik de dans da şarkı da vardır. Gelsinler tiyatro izlesinler. Tiyatro iyidir, iyileştirir." ifadelerini kullandı.
Gecede konuşan Devlet Tiyatroları eski genel müdürlerinden, oyuncu ve yönetmen Raik Alnıaçık ise çok heyecanlandığını belirterek, "85 yaşındayım. 48 sene 8 ay Devlet Tiyatrolarında, bu sahnede çalıştım, bu sahnenin tozunu yuttum. Bu çalışmanın çok değerli yapımcılarına teşekkür etmek istiyorum. Bu sahnede hepimiz oynadık ama bizim için sahne gerisinde terleyen, sabahtan gece yarılarına kadar evlerine gitmeyen ve hepimize güler yüzle anne baba şefkati gösteren dekor sanatçıları da var. Onların sayesinde bu güzellikleri yapabildik." dedi.
Sunumunu ünlü oyuncular Seray Gözler ile Zafer Algöz'ün üstlendiği törenin sonunda yayımlanan yaşamını kaybeden tüm Devlet Tiyatroları oyuncularının fotoğraflarının gösterildiği video izleyenler tarafından uzun süre alkışlandı.
Yaklaşık 4 saat süren etkinlikte, aralarında Ahmet Levendoğlu, Atilla Olgaç, Ayşe Emel Mesci, Defne Yalnız, Erdoğan Aydemir, Gılman Kahyaoğlu Peremeci, Levent Özdilek, Rahmi Dilligil, Raik Alnıaçık, Sermin Hürmeriç, Zafer Ergin, Umut Demirdelen ve Tülin Oral'ın da aralarında bulunduğu 65 yaşın üzerindeki emekli İstanbul Devlet Tiyatrosu oyuncularına plaket ve 70. Yıl kitabı takdim edildi.
Kaynak: AA
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt, Mecidiyeköy Büyük Sahne'deki tören öncesinde, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Devlet Konservatuvarından Devlet Tiyatrolarının kuruluşuna geçen süreci anlatan belgesel ile emektar oyuncular tarafından geçmişten bugüne oynanan oyunlardan bölümlerin canlandırıldığı özel programla 70. yılı kutladıklarını söyledi.
Belgeselin, İstanbul, Ankara ve İzmir Devlet Tiyatrosu sanatçılarının katılımıyla hazırlandığını dile getiren Kurt, "Hem belgeseli sunuyoruz hem de aralarda, o dönem oynanan klasik, yerli oyunlar, bugün kurumumuzda aktif olarak çalışan sanatçılarımız tarafından küçük skeçler halinde oynanacak. Türkiye'nin en büyük kültür sanat kurumu Devlet Tiyatrolarının 70. yaşını kutlaması çok önemli bir şey." dedi.
Mustafa Kurt, sahne sayısının Türkiye genelinde arttığına işaret ederek, şöyle devam etti:
"Müthiş derecede yaygınlaşma dönemindeyiz. Kısa zaman önce Türkiye genelinde 10 sahnemizi hayata geçirdik. Trakya'da hiç sahnemiz yoktu. Edirne Devlet Tiyatrosu Müdürlüğünü açarak hem Edirne'ye hem de Trakya Bölgesine Devlet Tiyatrosunu getirmiş olduk. Baktığınız zaman en doğuda Van Devlet Tiyatrosundan, en batıda Edirne Devlet Tiyatrosu Müdürlüğüne kadar yaygınlaştık. Devlet Tiyatrosunun amaçları arasında Türk dilinin yaygınlaşmasını sağlamak var. Yerli yazarlarımızı desteklemek, dünya klasiklerini çocuklarımızla ve tiyatroseverlerle buluşturmak anlamında da Devlet Tiyatrolarının çok büyük bir misyonu bulunuyor."
Devlet Tiyatrolarının yerleşik sahnelerin yanında Türkiye'nin farklı bölgelerinde de turne yapan çok büyük bir sanat kurumu olduğunu aktaran Kurt, "Seyirci sayımız da sürekli artıyor. Bundan da çok mutlu oluyoruz. Umut ediyorum Devlet Tiyatroları, 170 yıl, 500 yıl ülkemizde yaşamına devam eder." değerlendirmesinde bulundu.
- "Tiyatro iyidir, iyileştirir"
İstanbul Devlet Tiyatrosu Müdürü Kubilay Karslıoğlu da 3,5 saatlik belgeselin kısaltılmış bir saatlik versiyonuyla Devlet Tiyatrolarının ilk yıllarında oynanan oyunlardan küçük skeçlerin kutlama etkinliğinde sunulduğunu ifade etti.
65 yaşını doldurarak emekli olan sanatçıların da programa özel davetli olduğuna vurgu yapan Karslıoğlu, "Devlet Tiyatrolarının kurulduğu 1949'dan bu yana geldiği aşamayı göstermesi açısından, tüm halkımızın yanı sıra özellikle genç sanatçı ve sanatçı adayı arkadaşlarımızla teknik ve idari personelimizin izlemesinde de büyük fayda var." diye konuştu.
Karslıoğlu, Türkiye'nin tiyatro geçmişinin oldukça eski olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
"Bizdeki gölge oyunu kültürü, dünyanın pek çok yerine bizden gitmiş ve yayılmıştır. Bizim görevlerimizden biri de kendi geçmişimizde var olan tiyatro sanatlarını sunmak. Örneğin bu sene 'Kaşıkçılar' oyunu İzmir'de oynanıyor. Lüküs Hayat Ankara'da oynanıyor. Sophokles'in yazdığı 'Troyalı Kadınlar' eseri Çanakkale'de geçer. Tiyatro geçmişine bakıldığında, insanlığın var olduğu günlerden beri tiyatro bu topraklarda var. Bizim sadece bize özgü köy seyirlik oyunlarımız var. Karagöz ve Hacivat ile orta oyunumuz, yine pek çok şeyi etkilemiştir."
Tiyatronun insan yaşamındaki öneminin altını çizen Karslıoğlu, "Tiyatro, her gece canlı yapılan bir performans. Sinema ya da televizyon gibi değil. Bir insanı kanıyla, canıyla, teriyle izliyorsunuz karşınızda. Böyle bir performansı izlemek bile, genel hayatın karmaşasından sizi kurtarır. Ayrıca kültür ve gelişim açısından çok önemlidir. Aynı zamanda Türkçeyi, kendi dilini öğrenmek açısından da oldukça önem arz eder. Tiyatro bütün sanatların birleştiği alandır. Resim de vardır heykel de müzik de dans da şarkı da vardır. Gelsinler tiyatro izlesinler. Tiyatro iyidir, iyileştirir." ifadelerini kullandı.
Gecede konuşan Devlet Tiyatroları eski genel müdürlerinden, oyuncu ve yönetmen Raik Alnıaçık ise çok heyecanlandığını belirterek, "85 yaşındayım. 48 sene 8 ay Devlet Tiyatrolarında, bu sahnede çalıştım, bu sahnenin tozunu yuttum. Bu çalışmanın çok değerli yapımcılarına teşekkür etmek istiyorum. Bu sahnede hepimiz oynadık ama bizim için sahne gerisinde terleyen, sabahtan gece yarılarına kadar evlerine gitmeyen ve hepimize güler yüzle anne baba şefkati gösteren dekor sanatçıları da var. Onların sayesinde bu güzellikleri yapabildik." dedi.
Sunumunu ünlü oyuncular Seray Gözler ile Zafer Algöz'ün üstlendiği törenin sonunda yayımlanan yaşamını kaybeden tüm Devlet Tiyatroları oyuncularının fotoğraflarının gösterildiği video izleyenler tarafından uzun süre alkışlandı.
Yaklaşık 4 saat süren etkinlikte, aralarında Ahmet Levendoğlu, Atilla Olgaç, Ayşe Emel Mesci, Defne Yalnız, Erdoğan Aydemir, Gılman Kahyaoğlu Peremeci, Levent Özdilek, Rahmi Dilligil, Raik Alnıaçık, Sermin Hürmeriç, Zafer Ergin, Umut Demirdelen ve Tülin Oral'ın da aralarında bulunduğu 65 yaşın üzerindeki emekli İstanbul Devlet Tiyatrosu oyuncularına plaket ve 70. Yıl kitabı takdim edildi.