Pençe Harekatı'nda Bacaklarını Kaybeden Gazi Açıklaması 'Vatan İçin Canımı Da Vermeye Razıydım'
Gazi Uzman Onbaşı Tarık Cür: 'Allah'tan gelen her şey başım üstüne. Bu vatana bacağımız, canımız feda olsun' Baba Durdu Cür: 'Biz her zaman oğlumuzun yanındayız. Bir erkek evladımız daha var. Onu da bu vatan için yetiştiriyoruz'
HAYATİ AKÇAY - Hakkari'nin Derecik ilçesinde Pençe Harekatı sırasında teröristler tarafından döşenen mayına basarak iki bacağını kaybeden Uzman Onbaşı Tarık Cür, "Bu vatan için canımı da vermeye razıydım. Ama Allah gaziliği nasip etti. Allah'tan gelen her şey başım üstüne. Bu vatana bacağımız, canımız feda olsun." dedi.
Tekirdağ Saray 41'inci Komando Tugay Komutanlığında görev yaparken Hakkari Derecik 3'üncü Komando Tabur Komutanlığı geçici görevle giden Uzman Onbaşı Cür, 20 Temmuz'da teröristler tarafından döşenen mayına basarak yaralandı.
Önce Van Bölge Hastanesine, buradan da Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edilen Cür, iki bacağını da kaybetti.
Tedavisinin ardından ilk önce baba ocağı Tekirdağ'ın Kapaklı ilçesine giden gazi Cür, daha sonra doğup büyüdüğü Ordu'nun Korgan ilçesine geldi.
Gazi Cür, AA muhabirine yaptığı açıklamada, asker olmanın her zaman hayali olduğunu, bu hayalini de azimle gerçekleştirdiğini söyledi.
Vatanı, milleti, toprağı ve bayrağı için asker olduğunu dile getiren Cür, "Bunun için çok mücadele ettim. Mülakatlar öncesi sürekli spor yapıyordum. Allah'a şükürler olsun istediğimiz uzmanlığı kazandım. Daha sonra Isparta'da Dağ Komando Okulunda iyi bir eğitimden sonra görevime başladım." diye konuştu.
İlk önce Tekirdağ'a atandığını ve buradan görevlendirme ile doğu görevine gittiğini anlatan Cür, bir süre sonra başlatılan Pençe Harekatı'nda görevlendirildiğini aktardı.
Hakkari'deki bu operasyon sırasında mayına basarak yaralandığını ve kaldırıldığı hastane iki bacağını kaybettiğini dile getiren Cür, ailesinin de desteğiyle zor günleri geride bıraktığını söyledi.
Askerliğin para için yapılmayacağını, bu görevin kutsal olduğunu ifade eden Cür, "Bu işi para uğruna değil, vatan uğruna yaptığını" vurguladı.
Gazi Cür, vatanı korumak için bu görevde bulunduğunu belirterek, "Kimse kesinlikle para için gittiğimizi düşünmesin. Biz milletimiz rahat uyusun, rahat işine gidebilsin diye buralarda görev aldık." şeklinde konuştu.
İki bacağını kaybettiği için üzgün olmadığını aktaran Cür, "Ben bu vatan için canımı da vermeye razıydım. Ama Allah gaziliği nasip etti. Allah'tan gelen her şey başım üstüne. Bu vatana bacağımız, canımız feda olsun. Bugün bir daha imkan bana verilirse yine askerliğe giderim. Yine bu şekilde yaralanacağımı bileyim yine giderim ve bu vatan için görev alırım. Bir yerde canın gidecek ama vatanın sağ olacak. Yeter ki vatanımız sağ, bayrağımız var olsun." şeklinde konuştu.
Cür, tedavisinin tam anlamıyla tamamlanmasının ardından millete faydalı olabilmek için çeşitli kurumlarda çalışmaya hazır olduğunu da dile getirerek, şimdiye kadar her zaman yanında olan Türk Silahlı Kuvvetleri personeline ve devlet yetkililerine teşekkür etti.
- Ailesi çocuklarıyla gurur duyuyor
Baba Durdu Cür, bu vatan için iki bacağını veren oğluyla gurur duyduğunu belirterek, "Biz her zaman oğlumuzun yanındayız. Bir erkek evladımız daha var. Onu da bu vatan için yetiştiriyoruz." dedi.
Anne Hacer Cür ise, çok zor günler geçirdiklerini ve bir anne olarak oğlunun bundan sonra da destekçisi olacağını ifade ederek, "Olayı duyduğumda bin kere öldüm, bin kere canlandım. Ama çok şükür o günleri geride bıraktık." diye konuştu.
Kaynak: AA
Tekirdağ Saray 41'inci Komando Tugay Komutanlığında görev yaparken Hakkari Derecik 3'üncü Komando Tabur Komutanlığı geçici görevle giden Uzman Onbaşı Cür, 20 Temmuz'da teröristler tarafından döşenen mayına basarak yaralandı.
Önce Van Bölge Hastanesine, buradan da Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edilen Cür, iki bacağını da kaybetti.
Tedavisinin ardından ilk önce baba ocağı Tekirdağ'ın Kapaklı ilçesine giden gazi Cür, daha sonra doğup büyüdüğü Ordu'nun Korgan ilçesine geldi.
Gazi Cür, AA muhabirine yaptığı açıklamada, asker olmanın her zaman hayali olduğunu, bu hayalini de azimle gerçekleştirdiğini söyledi.
Vatanı, milleti, toprağı ve bayrağı için asker olduğunu dile getiren Cür, "Bunun için çok mücadele ettim. Mülakatlar öncesi sürekli spor yapıyordum. Allah'a şükürler olsun istediğimiz uzmanlığı kazandım. Daha sonra Isparta'da Dağ Komando Okulunda iyi bir eğitimden sonra görevime başladım." diye konuştu.
İlk önce Tekirdağ'a atandığını ve buradan görevlendirme ile doğu görevine gittiğini anlatan Cür, bir süre sonra başlatılan Pençe Harekatı'nda görevlendirildiğini aktardı.
Hakkari'deki bu operasyon sırasında mayına basarak yaralandığını ve kaldırıldığı hastane iki bacağını kaybettiğini dile getiren Cür, ailesinin de desteğiyle zor günleri geride bıraktığını söyledi.
Askerliğin para için yapılmayacağını, bu görevin kutsal olduğunu ifade eden Cür, "Bu işi para uğruna değil, vatan uğruna yaptığını" vurguladı.
Gazi Cür, vatanı korumak için bu görevde bulunduğunu belirterek, "Kimse kesinlikle para için gittiğimizi düşünmesin. Biz milletimiz rahat uyusun, rahat işine gidebilsin diye buralarda görev aldık." şeklinde konuştu.
İki bacağını kaybettiği için üzgün olmadığını aktaran Cür, "Ben bu vatan için canımı da vermeye razıydım. Ama Allah gaziliği nasip etti. Allah'tan gelen her şey başım üstüne. Bu vatana bacağımız, canımız feda olsun. Bugün bir daha imkan bana verilirse yine askerliğe giderim. Yine bu şekilde yaralanacağımı bileyim yine giderim ve bu vatan için görev alırım. Bir yerde canın gidecek ama vatanın sağ olacak. Yeter ki vatanımız sağ, bayrağımız var olsun." şeklinde konuştu.
Cür, tedavisinin tam anlamıyla tamamlanmasının ardından millete faydalı olabilmek için çeşitli kurumlarda çalışmaya hazır olduğunu da dile getirerek, şimdiye kadar her zaman yanında olan Türk Silahlı Kuvvetleri personeline ve devlet yetkililerine teşekkür etti.
- Ailesi çocuklarıyla gurur duyuyor
Baba Durdu Cür, bu vatan için iki bacağını veren oğluyla gurur duyduğunu belirterek, "Biz her zaman oğlumuzun yanındayız. Bir erkek evladımız daha var. Onu da bu vatan için yetiştiriyoruz." dedi.
Anne Hacer Cür ise, çok zor günler geçirdiklerini ve bir anne olarak oğlunun bundan sonra da destekçisi olacağını ifade ederek, "Olayı duyduğumda bin kere öldüm, bin kere canlandım. Ama çok şükür o günleri geride bıraktık." diye konuştu.