Emziren Annelere Tavsiyeler
SAMSUN – Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Merve Karamahmutoğlu Cavıldak, emziren annelerin günlük su ihtiyacının arttığını vurgulayarak, “Sabah akşam ılık duş almak memeden süt üretimini artırır” dedi.
Özellikle sıcak günlerde gebelerin daha fazla su içmeye dikkat etmesi gerektiğini söyleyen VM Medical Park Samsun Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Merve Karamahmutoğlu Cavıldak, "Süt üretimin temel uyarıcısı emzirmektir. Diğer temel kaynağı da sudur: Bunun dışında çemen otu, rezene, keçiboynuzu, kimyon gibi geleneksel bitkilerden de anne sütü artırıcı olarak faydalanılabilir” şeklinde konuştu.
“Bebek büyüdükçe anne sütüne olan ihtiyacı artar”
Yenidoğan bebeğin temel besin ve sıvı kaynağının anne sütü olduğunu hatırlatan Opr. Dr. Cavıldak, “Yenidoğan döneminde gerek ailenin ve çevrenin yönlendirmeleri, gerekse yetersiz bilgilendirmeler sonucunda annelerin en büyük endişeleri, bebeklerinin yeterince doymadığı ve aç kaldığı düşüncesi oluyor. Anne sütü olağanüstüdür ve bebek büyüdükçe onun ihtiyacına yanıt verecek şekilde artmaktadır” açıklamasını yaptı.
Merve Karamahmutoğlu Cavıldak, süt üretimi için memelerin hazırlanmasının hamileliğin ilk aylarında başladığını ve ilk 3-4 ayda annenin süt kanallarındaki süt bezlerinin geliştiğini, doğuma yakın günlerde içi süt ile dolu olarak beklediğine dikkat çekti. Cavıldak, “Sütün çıkmasını veya ilave üretimini frenleyen mekanizma plasenta ve hormonlardır. Doğumla birlikte plasentanın çıkmasıyla fren mekanizması ortadan kalkar, süt salgısı ve üretimi başlar. Doğum yapmış annelerde emzirme işlemi bir taraftan beyinden süt hormonu olan prolaktini, diğer yandan oksitosin adı verilen hormonun da salgılanmasını uyarmaktadır. Düzenli emzirme rahmin normal bir şekilde küçülmesini temin eder ve kanama miktarını sınırlar. Emzirme işlemi esnasında mutluluk hormonları olan endorfinler de salgılanarak ağrıların azalmasına neden olur. Birçok anne de emzirme esnasında hissettikleri haz endorfinlere bağlıdır” bilgilerini verdi.
“Anne sütü bebeği enfeksiyonlardan korur”
Anne sütünün bebeğin ilk 6 ay ihtiyacı olan protein, yağ, demir, vitamin gibi her türlü besin değerini içeren ideal besin kaynağı olduğuna işaret eden Opr. Dr. Merve Karamahmutoğlu Cavıldak, “Anne sütü, içindeki koruyucu maddeler nedeniyle bebeği enfeksiyonlardan korur. Anne sütünde yeterli miktarda su ve vitamin bulunduğu için, çok sıcak iklimlerde bile bebeğe su vermeye gerek yoktur. Anne sütü bebeği ishal, solunum yolu enfeksiyonu gibi hastalıklardan korur, çene ve diş gelişiminde önemli rolü vardır. Anne sütü ile beslenmiş çocuklar astım, alerji, çocuk diyabeti gibi hastalıklara karşı daha dirençli olmaktadır. Anne sütü, bebekler için en iyi ve en doğal besindir. Anne sütü, normal doğum haftasında doğan tüm sağlıklı bebeklerin ihtiyaçlarını ilk 6 ay tek başına karşılayabilir. Emzirmenin 6 aydan sonra uygun ek gıdalar eşliğinde en az 1 yaşına kadar devam edilmesi önerilir” diyerek sözlerini noktaladı.
Kaynak: İHA
“Bebek büyüdükçe anne sütüne olan ihtiyacı artar”
Yenidoğan bebeğin temel besin ve sıvı kaynağının anne sütü olduğunu hatırlatan Opr. Dr. Cavıldak, “Yenidoğan döneminde gerek ailenin ve çevrenin yönlendirmeleri, gerekse yetersiz bilgilendirmeler sonucunda annelerin en büyük endişeleri, bebeklerinin yeterince doymadığı ve aç kaldığı düşüncesi oluyor. Anne sütü olağanüstüdür ve bebek büyüdükçe onun ihtiyacına yanıt verecek şekilde artmaktadır” açıklamasını yaptı.
Merve Karamahmutoğlu Cavıldak, süt üretimi için memelerin hazırlanmasının hamileliğin ilk aylarında başladığını ve ilk 3-4 ayda annenin süt kanallarındaki süt bezlerinin geliştiğini, doğuma yakın günlerde içi süt ile dolu olarak beklediğine dikkat çekti. Cavıldak, “Sütün çıkmasını veya ilave üretimini frenleyen mekanizma plasenta ve hormonlardır. Doğumla birlikte plasentanın çıkmasıyla fren mekanizması ortadan kalkar, süt salgısı ve üretimi başlar. Doğum yapmış annelerde emzirme işlemi bir taraftan beyinden süt hormonu olan prolaktini, diğer yandan oksitosin adı verilen hormonun da salgılanmasını uyarmaktadır. Düzenli emzirme rahmin normal bir şekilde küçülmesini temin eder ve kanama miktarını sınırlar. Emzirme işlemi esnasında mutluluk hormonları olan endorfinler de salgılanarak ağrıların azalmasına neden olur. Birçok anne de emzirme esnasında hissettikleri haz endorfinlere bağlıdır” bilgilerini verdi.
“Anne sütü bebeği enfeksiyonlardan korur”
Anne sütünün bebeğin ilk 6 ay ihtiyacı olan protein, yağ, demir, vitamin gibi her türlü besin değerini içeren ideal besin kaynağı olduğuna işaret eden Opr. Dr. Merve Karamahmutoğlu Cavıldak, “Anne sütü, içindeki koruyucu maddeler nedeniyle bebeği enfeksiyonlardan korur. Anne sütünde yeterli miktarda su ve vitamin bulunduğu için, çok sıcak iklimlerde bile bebeğe su vermeye gerek yoktur. Anne sütü bebeği ishal, solunum yolu enfeksiyonu gibi hastalıklardan korur, çene ve diş gelişiminde önemli rolü vardır. Anne sütü ile beslenmiş çocuklar astım, alerji, çocuk diyabeti gibi hastalıklara karşı daha dirençli olmaktadır. Anne sütü, bebekler için en iyi ve en doğal besindir. Anne sütü, normal doğum haftasında doğan tüm sağlıklı bebeklerin ihtiyaçlarını ilk 6 ay tek başına karşılayabilir. Emzirmenin 6 aydan sonra uygun ek gıdalar eşliğinde en az 1 yaşına kadar devam edilmesi önerilir” diyerek sözlerini noktaladı.