Batman'da 'Fikri Sinai Ve Mülkiyet Hakları' Eğitimi Verildi
Dicle Kalkınma Ajansı (DİKA) tarafından desteklenen lisans ve lisansüstü öğrencileri ile akademisyenlere yönelik olarak düzenlenen ’Fikri Sinai ve Mülkiyet Hakları’ eğitimi Batman Üniversitesi Merkez Kampüs Konferans Salonu’nda verildi.
Batman Üniversitesi öğretim üyeleri Dr. Öğr. Üyesi Hakan Karakaya ve Dr. Öğr. Üyesi Musa Kılıç tarafından Dicle Kalkınma Ajansı Teknik Destek Programı tarafından desteklenmeye layık görülen ’Fikri Sınai Mülkiyet Hakları (FSHM) Yönetimi ve Lisanslama Eğitimi’, Rektör Prof. Dr. Aydın Durmuş, Batman BATSO Meclis Başkanı Ercan Ekinci, üniversite personelleri ve öğrencilerinin katılımıyla merkez kampüste düzenlendi.
Türkiye’de ARGE faaliyetlerinin tarihine değinen Rektör Durmuş, “Kurtuluş savaşı sırasında bir yunan uçağını düşürüyoruz ve Vecihi Hürkuş isimli bir mühendisimiz bu uçağı söküp tersine mühendislikle yeni bir uçak imal ediyor, hem İstanbul’da bir marangozhanede hem de cumhuriyetin ilk yıllarındaki o zor günlerde. Daha sonra Sivas’tan Nuri Demirağ adında bir yiğido çıkıyor ve projeye ortak olup sponsor oluyor ve hep beraber uçak üretmeye başlıyorlar. Birçok yabancı ülkeye uçaklar satmaya başlıyorlar. Bu sefer Avrupa devreye girerek sertifikasız uçak ürettiğiniz için Avrupa hava alanlarına inemezsiniz diyorlar. Bu sefer de uçağın kanatlarını sökerek o zor şartlarda Çekoslovakya’ya götürerek tüm sertifikaları alıyorlar ve uçakları tekrar üretip satmaya başlıyorlar. Bu seferde başka bahaneler üreterek siz uçak yapmayın, siz çiftçi bir toplumsunuz traktör üretin diyorlar. Nuri Demirağ hapislere düşüyor, büyük zararlar ediyor, iflas ediyor. Sonra devrim arabaları yapılıyor. Proje çeşitli bahanelerle kaldırılıyor. Daha sonra algı operasyonları yaparak mühendislerimizi kötülüyorlar. Algı operasyonları ile önümüzü tıkıyorlar. Size anlattığım iki kişi ile bizler dünyayı titretmişiz. Bu uçak hadisesi boingin geliştiği dönemlerdeydi. Belki önümüz kesilmeseydi bugün dünyaya biz yolcu uçakları satıyorduk ve kendi jet uçaklarımızı yapıyorduk. Eğer devrim arabaları üretimi devam edilseydi, şimdi kendi ürettiğimiz arabaları kullanıyorduk” dedi.
"Ülkemizin sanayi hafızası silindi"
Yapılan algı operasyonlarıyla ülkenin sanayi hafızasının silindiğini belirten Rektör Durmuş, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"1453’te dünyanın en iyi çeliğini üretiyoruz. Günümüzde ise kaliteli çeliği İsveç ve Almanya’dan orta sınıf çeliği ise Rusya ve Çin’den alıyoruz. Sanayi hafızamız türlü güçler tarafından silindiği için bu hale geliyoruz. Şimdi ise tarım hafızamız siliniyor. Karpuz, buğday gibi tohumları İsrail’den alıyoruz ve ektiğimiz üründen ikici kez aynı ürünü alamıyoruz. Şimdi de tarım hafızamızı silecekler, inşallah sizler uyanık olup bunlara izin vermeyeceksiniz. Bu iş siyasi değil milli bir duruşun gereğidir. Milli olmak demek; Türkü, Kürdü, Çerkezi, Lazı ile tek bir millet olabilmektir. Görüyorsunuz Amerika yetmişten fazla unsuru ile tek bir Amerika milleti olabiliyor. İnşallah biz de büyük bir millet olmayı siz değerli gençlerimizle beraber azimle çalışarak başaracağız. İnsanımızın çok zeki olduğunu düşünüyorum. Siz gençlerin sayesinde tekrar üreten bir toplum olacağız. Devletimiz bir yasa çıkararak bir fikri olana 100 bin TL’lik bir bütçe vereceğini açıkladı.
Sizin gibi gençler bir fikrim var diyerek SİHA’lar, İHA’lar, dronlar, robotlar çeşitli aletler yapmaya başladılar. Bakın şimdi insansız hava araçları üretmeye başladık. Allah devlete ve millete zeval vermesin. Allah’ın ilk emri olan ’oku’ olmuştur. İkincisi ise Kuran’da yaradanımızın birçok yerde söylediği gibi aklınızı kullanacaksınız, düşüneceksiniz, hep sorgulayacaksınız. Sorgulamadan hiç bir şeye teslim olmayacaksınız. Yoksa çobanlar tarafından güdülen koyunlar gibi olursunuz ve yalan yanlış durumlara yönlendirilirsiniz. Okuyun ve çok çalışın, düşünüp araştırın ve aklınızı hiç kimseye ipotek etmeyin” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Türkiye’de ARGE faaliyetlerinin tarihine değinen Rektör Durmuş, “Kurtuluş savaşı sırasında bir yunan uçağını düşürüyoruz ve Vecihi Hürkuş isimli bir mühendisimiz bu uçağı söküp tersine mühendislikle yeni bir uçak imal ediyor, hem İstanbul’da bir marangozhanede hem de cumhuriyetin ilk yıllarındaki o zor günlerde. Daha sonra Sivas’tan Nuri Demirağ adında bir yiğido çıkıyor ve projeye ortak olup sponsor oluyor ve hep beraber uçak üretmeye başlıyorlar. Birçok yabancı ülkeye uçaklar satmaya başlıyorlar. Bu sefer Avrupa devreye girerek sertifikasız uçak ürettiğiniz için Avrupa hava alanlarına inemezsiniz diyorlar. Bu sefer de uçağın kanatlarını sökerek o zor şartlarda Çekoslovakya’ya götürerek tüm sertifikaları alıyorlar ve uçakları tekrar üretip satmaya başlıyorlar. Bu seferde başka bahaneler üreterek siz uçak yapmayın, siz çiftçi bir toplumsunuz traktör üretin diyorlar. Nuri Demirağ hapislere düşüyor, büyük zararlar ediyor, iflas ediyor. Sonra devrim arabaları yapılıyor. Proje çeşitli bahanelerle kaldırılıyor. Daha sonra algı operasyonları yaparak mühendislerimizi kötülüyorlar. Algı operasyonları ile önümüzü tıkıyorlar. Size anlattığım iki kişi ile bizler dünyayı titretmişiz. Bu uçak hadisesi boingin geliştiği dönemlerdeydi. Belki önümüz kesilmeseydi bugün dünyaya biz yolcu uçakları satıyorduk ve kendi jet uçaklarımızı yapıyorduk. Eğer devrim arabaları üretimi devam edilseydi, şimdi kendi ürettiğimiz arabaları kullanıyorduk” dedi.
"Ülkemizin sanayi hafızası silindi"
Yapılan algı operasyonlarıyla ülkenin sanayi hafızasının silindiğini belirten Rektör Durmuş, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"1453’te dünyanın en iyi çeliğini üretiyoruz. Günümüzde ise kaliteli çeliği İsveç ve Almanya’dan orta sınıf çeliği ise Rusya ve Çin’den alıyoruz. Sanayi hafızamız türlü güçler tarafından silindiği için bu hale geliyoruz. Şimdi ise tarım hafızamız siliniyor. Karpuz, buğday gibi tohumları İsrail’den alıyoruz ve ektiğimiz üründen ikici kez aynı ürünü alamıyoruz. Şimdi de tarım hafızamızı silecekler, inşallah sizler uyanık olup bunlara izin vermeyeceksiniz. Bu iş siyasi değil milli bir duruşun gereğidir. Milli olmak demek; Türkü, Kürdü, Çerkezi, Lazı ile tek bir millet olabilmektir. Görüyorsunuz Amerika yetmişten fazla unsuru ile tek bir Amerika milleti olabiliyor. İnşallah biz de büyük bir millet olmayı siz değerli gençlerimizle beraber azimle çalışarak başaracağız. İnsanımızın çok zeki olduğunu düşünüyorum. Siz gençlerin sayesinde tekrar üreten bir toplum olacağız. Devletimiz bir yasa çıkararak bir fikri olana 100 bin TL’lik bir bütçe vereceğini açıkladı.
Sizin gibi gençler bir fikrim var diyerek SİHA’lar, İHA’lar, dronlar, robotlar çeşitli aletler yapmaya başladılar. Bakın şimdi insansız hava araçları üretmeye başladık. Allah devlete ve millete zeval vermesin. Allah’ın ilk emri olan ’oku’ olmuştur. İkincisi ise Kuran’da yaradanımızın birçok yerde söylediği gibi aklınızı kullanacaksınız, düşüneceksiniz, hep sorgulayacaksınız. Sorgulamadan hiç bir şeye teslim olmayacaksınız. Yoksa çobanlar tarafından güdülen koyunlar gibi olursunuz ve yalan yanlış durumlara yönlendirilirsiniz. Okuyun ve çok çalışın, düşünüp araştırın ve aklınızı hiç kimseye ipotek etmeyin” diye konuştu.