(Özel) Türkiye'nin Gündemindeki Polis Memurları İHA'ya Konuştu
Şanlıurfa’da kaybolan yaşlı kadını iki gün boyunca dışarıda yatıp açlıktan bitkin düşmüş halde bularak bir lokantada yemek yedirirken görüntülenen polis memurları, İhlas Haber Ajansı’na konuştu.
Şanlıurfa’da hastaneden eve dönerken kaybolan ve 2 gün boyunca dışarıda kalarak açlıktan bitkin düşen Suriye uyruklu alzheimer hastası Zahit Abbas (85) isimli yaşlı kadını bularak lokantada yemek yedirirken görüntülenen polis memurları İhlas Haber Ajansı’na konuştu.
Yaşlı kadınla aynı masada oturup yemek yedikleri görüntüleri bir anda tüm Türkiye’nin gündemine düşen polis memurları, o gece yaşananları anlattı. Alzheimer hastası Zahit Abbas’ı nasıl bulduklarını anlatan polis memurları, Türk Polis Teşkilatı’nın her üyesinin aynı hassasiyetle çalıştığını aktardı.
Suriyeli yaşlı kadına lokantada yemek yedirdikten sonra kadının yüz ifadesinin değiştiğini anlatan polis memuru Sadullah Pekmezli, “Yaşlı Suriye uyruklu alzheimer hastası kadın karakolumuza getirildi.
Daha sonra biz de evinin Eyyübiye ilçesinde olduğunu düşündük. Yarım yamalak Türkçesiyle bize hastane, cami dedi.
Bizde hastane civarına götürüp dolaştırdık fakat tam olarak bize tarif edemedi. Daha sonra yaşlı kadın elini ağzına ve karnına götürdü, biz de aç olduğunu düşündük. Lokantaya götürdük. Kadın yemek yedikten sonra yüz ifadesi değişti. Ardından cebinden çıkardığı kağıtların üzerindeki telefon numaraları ile ailesine ulaştık. Bu durum büyütülecek bir olay değil, bu başımıza her gün gelen, meslektaşlarımızın her gün yaptığı olaylardan bir tanesiydi. Ama vatandaşın bir tanesi çekmiş ve medyaya atınca tabii olay büyüdü. Biz bu şekilde büyümesini istemezdik aslında. Zaten İl Emniyet Müdürümüz Şanlıurfa’ya geldiği günden itibaren bu konuda bize her toplantıda daha hassas olmamız gerektiğini söyledi.
Suriyeliler konusunda daha dikkatli ve duyarlı olmamız gerektiğini, onların bizim kardeşlerimiz, bizim ensar, onların muhacir olduğunu her toplantıda bize iletti. Biz de bu konuda daha dikkatli, duyarlı olmaya çalışıyoruz. Çok abartılacak bir konu değil. Bizim yerimizde hangi meslektaşımız olsa aynısını yapardı” dedi.
“Allah kimseyi vatansız ve devletsiz bırakmasın”
Teşkilatta herkesin aynı duyarlılıkla çalışmasını yürüttüğünü ifade eden polis memuru Ekrem Turan ise, “Şimdi bizim her zaman karşılaştığımız bir konu aslında. Özellikle Suriyeli kardeşlerimizin konusu oldu mu biraz daha hassas, biraz daha dikkatli davranmaya çalışıyoruz. Bizler polis olurken bir yemin ettik. Yeminimizde şöyle bir metin de geçiyor, ‘Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını milletin yararına uygulayacağımıza’ dair yani eşitlik ilkesi çerçevesinde uygulamaya çalışıyoruz. Biz de buna dikkat ederek bu hassasiyet içinde görevimizi yapmaya çalıştık. Yine ilimize tayin olan İl Emniyet Müdürümüz Sayın Veysel Tipioğlu, Şanlıurfa’da Suriyeli nüfusunun fazla olmasına istinaden bu konuda Suriyeliler üzerinde ve ihtiyaç sahibi insanlar üzerinde daha dikkatli ve daha duyarlı davranmamız konusunda sürekli uyarılarda bulunmuştur. Bizde bu hassasiyet ve duyarlıkla görevimizi yapmaya çalıştık. Allah kimseyi vatansız ve devletsiz bırakmasın” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Yaşlı kadınla aynı masada oturup yemek yedikleri görüntüleri bir anda tüm Türkiye’nin gündemine düşen polis memurları, o gece yaşananları anlattı. Alzheimer hastası Zahit Abbas’ı nasıl bulduklarını anlatan polis memurları, Türk Polis Teşkilatı’nın her üyesinin aynı hassasiyetle çalıştığını aktardı.
Suriyeli yaşlı kadına lokantada yemek yedirdikten sonra kadının yüz ifadesinin değiştiğini anlatan polis memuru Sadullah Pekmezli, “Yaşlı Suriye uyruklu alzheimer hastası kadın karakolumuza getirildi.
Daha sonra biz de evinin Eyyübiye ilçesinde olduğunu düşündük. Yarım yamalak Türkçesiyle bize hastane, cami dedi.
Bizde hastane civarına götürüp dolaştırdık fakat tam olarak bize tarif edemedi. Daha sonra yaşlı kadın elini ağzına ve karnına götürdü, biz de aç olduğunu düşündük. Lokantaya götürdük. Kadın yemek yedikten sonra yüz ifadesi değişti. Ardından cebinden çıkardığı kağıtların üzerindeki telefon numaraları ile ailesine ulaştık. Bu durum büyütülecek bir olay değil, bu başımıza her gün gelen, meslektaşlarımızın her gün yaptığı olaylardan bir tanesiydi. Ama vatandaşın bir tanesi çekmiş ve medyaya atınca tabii olay büyüdü. Biz bu şekilde büyümesini istemezdik aslında. Zaten İl Emniyet Müdürümüz Şanlıurfa’ya geldiği günden itibaren bu konuda bize her toplantıda daha hassas olmamız gerektiğini söyledi.
Suriyeliler konusunda daha dikkatli ve duyarlı olmamız gerektiğini, onların bizim kardeşlerimiz, bizim ensar, onların muhacir olduğunu her toplantıda bize iletti. Biz de bu konuda daha dikkatli, duyarlı olmaya çalışıyoruz. Çok abartılacak bir konu değil. Bizim yerimizde hangi meslektaşımız olsa aynısını yapardı” dedi.
“Allah kimseyi vatansız ve devletsiz bırakmasın”
Teşkilatta herkesin aynı duyarlılıkla çalışmasını yürüttüğünü ifade eden polis memuru Ekrem Turan ise, “Şimdi bizim her zaman karşılaştığımız bir konu aslında. Özellikle Suriyeli kardeşlerimizin konusu oldu mu biraz daha hassas, biraz daha dikkatli davranmaya çalışıyoruz. Bizler polis olurken bir yemin ettik. Yeminimizde şöyle bir metin de geçiyor, ‘Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını milletin yararına uygulayacağımıza’ dair yani eşitlik ilkesi çerçevesinde uygulamaya çalışıyoruz. Biz de buna dikkat ederek bu hassasiyet içinde görevimizi yapmaya çalıştık. Yine ilimize tayin olan İl Emniyet Müdürümüz Sayın Veysel Tipioğlu, Şanlıurfa’da Suriyeli nüfusunun fazla olmasına istinaden bu konuda Suriyeliler üzerinde ve ihtiyaç sahibi insanlar üzerinde daha dikkatli ve daha duyarlı davranmamız konusunda sürekli uyarılarda bulunmuştur. Bizde bu hassasiyet ve duyarlıkla görevimizi yapmaya çalıştık. Allah kimseyi vatansız ve devletsiz bırakmasın” diye konuştu.