Akıncı Üssü Davası
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davanın görülmesine dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Abidin Ünal'ı derdest eden MAK ekibindeki sanıkların savunmasıyla devam edildi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 460 sanığın yargılandığı davaya, dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Abidin Ünal'ı derdest eden Konya Muharebe Arama Kurtarma (MAK) ekibindeki sanıkların savunmalarının dinlenmesiyle devam edildi.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları hazır bulundu.
Sanıklardan eski astsubay Fatih Aydemir, FETÖ ile ilgisinin bulunmadığını, eğitimini devlet okullarında tamamladığını söyledi.
Hava Kuvvetleri Komutanlığı MAK Eğitim Komutanlığından mezun olduktan sonra farklı timlerde görev yaptığını anlatan Aydemir, darbe girişiminden önce yabancı dil eğitimi için İzmir'de bulunduğunu, telefonla göreve çağrıldığını, üstlerinden izin alıp Konya'ya döndüğünü belirtti.
"Koruma görevi için İstanbul'a gidileceğini, görevin detaylarının burada bildirileceğini" Konya'da öğrendiklerini öne süren Aydemir, Samandıra'daki askeri birliğe geçtiklerini, daha sonra bölük komutanı eski binbaşı Gökhan Maldar'ın da aynı yere geldiğini ifade etti.
Maldar'ın, MAK ekibine, "Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ünal'ı koruma görevi icra edileceğini" bildirip "hazır şekilde beklemeleri" talimatı verdiğini savunan Aydemir, daha sonra helikopterle komutanın bulunduğu Moda Deniz Kulübü'ne geçtiklerini anlattı.
Helikopterden en son kendisinin indiğini ve Korgeneral Mehmet Şanver'in kızının düğününün yapıldığı yere kadar öndeki ekibi takip ettiğini aktaran Aydemir, salonun önünde çevre emniyeti aldığını, yaklaşık bir saat sonra Kuvvet Komutanının içeriden korumalarıyla çıkıp helikoptere bindiğini belirtti. Aydemir, "Komutanın elleri bağsızdı, herhangi bir zorlama yoktu." iddiasında bulundu.
- Önceki ifadesini kabul etmedi
Daha sonra içeriden çıkan 8 kişinin daha helikoptere götürüldüğünü, ardından 10-12 kişinin başka bir helikoptere bindirildiğini dile getiren Fatih Aydemir, kendilerinin de üçüncü helikopterle Harp Okuluna geçtiklerini söyledi.
Darbe girişimini Harp Okulu'nda televizyondan öğrendiklerini öne süren Aydemir, bir süre polisleri beklediklerini, kimse gelmeyince sivil kıyafetleri giydiklerini, arkadaşlarından birinin memleketi Rize'ye gittiğini, ardından İzmir'e dönüp polise teslim olduğunu dile getirdi.
Akıncı Üssü'ne hiç gitmediğini iddia eden Aydemir, "Üstçavuş rütbesindeki bir personelin darbe girişimini anlamasına imkan yok, kullanıldık. Silah ve teçhizatım Harp Okulu'nda bulundu. Kimseye darp uygulamadım, kimseyi yaralamadım." diye konuştu.
Fatih Aydemir, kovuşturma sürecindeki ifadesinde geçen, sanık eski Binbaşı Maldar'ın, Moda Deniz Kulübü'nde derdest edilen komutanlara ilişkin "Artık bu adamlara komutanım demeyeceksiniz." ifadesini kullandığı yönündeki beyanını kabul etmedi, Maldar'dan böyle bir söz duymadığını savundu.
"Sekiz kişinin elleri bağlı şekilde çıktığını gördüm." şeklindeki ifadesini de kabul etmeyen Aydemir, 8 kişi gördüğünü ancak bu kişilerin ellerinin bağlı olup olmadığını görmediğini, bu kişilere uzak bir yerde bulunduğunu öne sürdü.
Komutanların telefonlarını topladığını kabul eden Aydemir, telefonları emir üzerine daha sonra geri vermek için isimleri cihazın üstüne not ederek topladığını söyledi.
Fatih Aydemir'in avukatının savunmasının ardından mahkeme heyeti, pazartesi devam etmek üzere duruşmayı tamamladı.
Kaynak: AA
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları hazır bulundu.
Sanıklardan eski astsubay Fatih Aydemir, FETÖ ile ilgisinin bulunmadığını, eğitimini devlet okullarında tamamladığını söyledi.
Hava Kuvvetleri Komutanlığı MAK Eğitim Komutanlığından mezun olduktan sonra farklı timlerde görev yaptığını anlatan Aydemir, darbe girişiminden önce yabancı dil eğitimi için İzmir'de bulunduğunu, telefonla göreve çağrıldığını, üstlerinden izin alıp Konya'ya döndüğünü belirtti.
"Koruma görevi için İstanbul'a gidileceğini, görevin detaylarının burada bildirileceğini" Konya'da öğrendiklerini öne süren Aydemir, Samandıra'daki askeri birliğe geçtiklerini, daha sonra bölük komutanı eski binbaşı Gökhan Maldar'ın da aynı yere geldiğini ifade etti.
Maldar'ın, MAK ekibine, "Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ünal'ı koruma görevi icra edileceğini" bildirip "hazır şekilde beklemeleri" talimatı verdiğini savunan Aydemir, daha sonra helikopterle komutanın bulunduğu Moda Deniz Kulübü'ne geçtiklerini anlattı.
Helikopterden en son kendisinin indiğini ve Korgeneral Mehmet Şanver'in kızının düğününün yapıldığı yere kadar öndeki ekibi takip ettiğini aktaran Aydemir, salonun önünde çevre emniyeti aldığını, yaklaşık bir saat sonra Kuvvet Komutanının içeriden korumalarıyla çıkıp helikoptere bindiğini belirtti. Aydemir, "Komutanın elleri bağsızdı, herhangi bir zorlama yoktu." iddiasında bulundu.
- Önceki ifadesini kabul etmedi
Daha sonra içeriden çıkan 8 kişinin daha helikoptere götürüldüğünü, ardından 10-12 kişinin başka bir helikoptere bindirildiğini dile getiren Fatih Aydemir, kendilerinin de üçüncü helikopterle Harp Okuluna geçtiklerini söyledi.
Darbe girişimini Harp Okulu'nda televizyondan öğrendiklerini öne süren Aydemir, bir süre polisleri beklediklerini, kimse gelmeyince sivil kıyafetleri giydiklerini, arkadaşlarından birinin memleketi Rize'ye gittiğini, ardından İzmir'e dönüp polise teslim olduğunu dile getirdi.
Akıncı Üssü'ne hiç gitmediğini iddia eden Aydemir, "Üstçavuş rütbesindeki bir personelin darbe girişimini anlamasına imkan yok, kullanıldık. Silah ve teçhizatım Harp Okulu'nda bulundu. Kimseye darp uygulamadım, kimseyi yaralamadım." diye konuştu.
Fatih Aydemir, kovuşturma sürecindeki ifadesinde geçen, sanık eski Binbaşı Maldar'ın, Moda Deniz Kulübü'nde derdest edilen komutanlara ilişkin "Artık bu adamlara komutanım demeyeceksiniz." ifadesini kullandığı yönündeki beyanını kabul etmedi, Maldar'dan böyle bir söz duymadığını savundu.
"Sekiz kişinin elleri bağlı şekilde çıktığını gördüm." şeklindeki ifadesini de kabul etmeyen Aydemir, 8 kişi gördüğünü ancak bu kişilerin ellerinin bağlı olup olmadığını görmediğini, bu kişilere uzak bir yerde bulunduğunu öne sürdü.
Komutanların telefonlarını topladığını kabul eden Aydemir, telefonları emir üzerine daha sonra geri vermek için isimleri cihazın üstüne not ederek topladığını söyledi.
Fatih Aydemir'in avukatının savunmasının ardından mahkeme heyeti, pazartesi devam etmek üzere duruşmayı tamamladı.