KADEM Siyasette Kadın Sayısının Artmasını İstiyor
Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Manisa İl Temsilcisi Uzm. Dr. Ümit Atman kadın varsa demokrasinin olabileceğini belirterek önümüzdeki seçimlerde kadınların siyasette daha fazla bir şekilde temsil edilmesi gerektiğini söyledi.
Günümüzde sosyal ve çalışma hayatında, kadınların karar alma mekanizmalarında yer alması konusunda destekleyici bir atmosfer oluşturulduğunu ancak bunun siyasete yansımasının daha kısıtlı olduğunu kaydeden KADEM Manisa İl Temsilcisi Uzm. Dr. Ümit Atman, “Kadınların siyaset mekanizmalarına dahil olması her ne kadar modernleşme ve ulus devlet mantığının bir getirisi olarak gün yüzüne çıkmış ise de, tarihte dönemlerinin en büyük isimleri haline gelmiş bir çok kadın lider olduğu bilinmektedir. Özellikle Türk devletlerinin siyasi tarihine baktığımızda, günümüz modern ulus devletlerinin bile politikada halen daha ulaşamadığı kadın siyasetçi etkisinin varlığı görülmektedir. Toplumların yarısını oluşturan kadınların karar alma mekanizmalarına dahil olması, erkeklere bu alanda sunulan fırsatların kadınlara da aynı şekilde verilmesi, kadınlara verilen bir hak olarak okunmamalıdır. Ülkelerin ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda gelişimi için kadınların da siyasette söz sahibi olmaları gerekmektedir” dedi.
Kadının toplumun her alanında varoluş mücadelesi vererek, hem üretici hem tüketici olarak tüm toplumsal süreçlere katkı sağladığı bir aşamada, kadınların yeterli düzeyde parlamentoda yer almalarının önemli ve gerekli olduğunu dile getiren Atman, “Kadının parlamentodaki eksik temsili, toplumsal sorunların çözümünde kadın bakış açısını yeterli derecede yansıtmaması sebebiyle erkeğin de aile ve topluma ilişkin sorunlara yönelik etkin politika üretimini zayıflatmaktadır. Uluslararası güç dengelerinin yeniden belirlendiği günümüzde; ülkeler güçlerini, nitelikli yetişen, eğitimli ve dünyanın bilgi iletişim ve teknoloji hızına hakim nüfuslarından aldığı kadar, karar alma mekanizmalarında da cinsiyet dağılımının adil oranlı bir şekilde yer almasından alırlar. Kadın ve erkek bakış açısının yansıdığı politikalar güçlü ve istikrarlı bir demokrasinin olmazsa olmazıdır. Toplumun her kesimine parlamentoda kendilerini temsil edebilme fırsatının verildiği demokrasiler daha sağlıklı ve daha sürdürülebilir olurlar. Dış politika, ekonomi, enerji, sağlık gibi tüm politika üretim alanlarında fikirleriyle yer alabilecek yetkinlikte olan kadınlar özellikle aileyi merkeze alan, kadın ve çocukların yaşadıkları sorunları bizzat kendileri deneyimledikleri için kadınların yönetim mekanizmalarında yer alması Türkiye için büyük bir güç demektir” diye konuştu.
Atman açıklamasını şu şekilde tamamladı: “Tüm bu sebeplerden dolayı; mecliste demokratik temsil meşruiyetinin oluşmasında adalet, hakkaniyet ve dengenin gerçekleşmesi için, kadınlar ve çocuklara dair sorunların çözümlerinde etkin ve kalıcı sosyal politikaların hayata geçmesi için, ailenin tam anlamıyla temsil edilebilmesi ve yasa yapımında kadın bakış açısının duygu, deneyim ve tecrübesinin yansıması için, kadınların görülen ve görünmeyen emeklerinin sosyal ve ekonomik kalkınmada meclise yansıması için, kadınların taşıyıcısı oldukları kadim medeniyet ve kültür kodlarımızın siyasete aktarılması için ve daha güçlü bir Türkiye için kadınlar siyasette yer almalıdır.”
Kaynak: İHA
Kadının toplumun her alanında varoluş mücadelesi vererek, hem üretici hem tüketici olarak tüm toplumsal süreçlere katkı sağladığı bir aşamada, kadınların yeterli düzeyde parlamentoda yer almalarının önemli ve gerekli olduğunu dile getiren Atman, “Kadının parlamentodaki eksik temsili, toplumsal sorunların çözümünde kadın bakış açısını yeterli derecede yansıtmaması sebebiyle erkeğin de aile ve topluma ilişkin sorunlara yönelik etkin politika üretimini zayıflatmaktadır. Uluslararası güç dengelerinin yeniden belirlendiği günümüzde; ülkeler güçlerini, nitelikli yetişen, eğitimli ve dünyanın bilgi iletişim ve teknoloji hızına hakim nüfuslarından aldığı kadar, karar alma mekanizmalarında da cinsiyet dağılımının adil oranlı bir şekilde yer almasından alırlar. Kadın ve erkek bakış açısının yansıdığı politikalar güçlü ve istikrarlı bir demokrasinin olmazsa olmazıdır. Toplumun her kesimine parlamentoda kendilerini temsil edebilme fırsatının verildiği demokrasiler daha sağlıklı ve daha sürdürülebilir olurlar. Dış politika, ekonomi, enerji, sağlık gibi tüm politika üretim alanlarında fikirleriyle yer alabilecek yetkinlikte olan kadınlar özellikle aileyi merkeze alan, kadın ve çocukların yaşadıkları sorunları bizzat kendileri deneyimledikleri için kadınların yönetim mekanizmalarında yer alması Türkiye için büyük bir güç demektir” diye konuştu.
Atman açıklamasını şu şekilde tamamladı: “Tüm bu sebeplerden dolayı; mecliste demokratik temsil meşruiyetinin oluşmasında adalet, hakkaniyet ve dengenin gerçekleşmesi için, kadınlar ve çocuklara dair sorunların çözümlerinde etkin ve kalıcı sosyal politikaların hayata geçmesi için, ailenin tam anlamıyla temsil edilebilmesi ve yasa yapımında kadın bakış açısının duygu, deneyim ve tecrübesinin yansıması için, kadınların görülen ve görünmeyen emeklerinin sosyal ve ekonomik kalkınmada meclise yansıması için, kadınların taşıyıcısı oldukları kadim medeniyet ve kültür kodlarımızın siyasete aktarılması için ve daha güçlü bir Türkiye için kadınlar siyasette yer almalıdır.”