Bilim Sanayi Ve Teknoloji Bakanı Özlü Açıklaması
'İş dünyamızın ve sanayicilerimizin, şunu net olarak bilmelerini istiyorum, seçimler Türk ekonomisi üzerinde hiçbir biçimde negatif bir etki oluşturmayacak. Tam tersine, yeni başkanlık ve parlamento sistemiyle birlikte, Türk sanayisi ve ekonomisi, çok daha güçlü biçimde yoluna devam edecek' 'Seçimlere, belirsizlik ortamı olarak bakmak yanlıştır. Ayrıca, seçimleri bahane ederek, seçimleri fırsat bilerek, ekonomimiz üzerinde spekülasyon yapılmasına, asla izin vermeyeceğiz' 'Türk ekonomisi güçlü ve istikrarlıdır. Seçim atmosferi boyunca da güçlü olmaya, istikrarını korumaya devam edecek'
İSTANBUL – Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, seçimlerin, Türk ekonomisi üzerinde hiçbir biçimde negatif etki oluşturmayacağını belirterek, "Tam tersine yeni başkanlık ve parlamento sistemiyle birlikte, Türk sanayisi ve ekonomisi, çok daha güçlü biçimde yoluna devam edecek." dedi.
Özlü, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) iş birliğiyle Sanayide Yüksek Teknolojiye Geçiş Programı kapsamında düzenlenen "Türkiye İnşaat Malzemeleri Sanayi Zirvesi"nin kapanışında konuşma yaptı.
Sanayide Yüksek Teknolojiye Geçiş Programı çerçevesinde, 15 Şubat'ta İzmir’de Makine Sektör Zirvesi’ni topladıklarını anımsatan Özlü, "Ardından, 2 Mart tarihinde Hatay’da Çelik Sektörü, 16 Mart tarihinde İstanbul’da Bilişim ve Yazılım Sektörü, 30 Mart tarihinde yine İstanbul’da Elektrik ve Elektronik Sektörü, 11 Nisan tarihinde Bursa’da otomotiv sektörünün değerli temsilcileriyle bir araya geldik. Önümüzdeki günlerde, ilaç ve tıbbi cihaz, kimya ve gıda sektör zirvelerini hayata geçireceğiz." diye konuştu.
Özlü, bu toplantılardaki temel amaçlarının Türk sanayisinin dinamosu olan değişik sektörlerin temsilcilerini dinlemek, görüşlerini almak ve hep birlikte ortak akıl, ortak vizyon ve ortak strateji belirlemek olduğunu aktararak, ülkenin yüksek teknoloji yolculuğunda, anlamak, uyum içinde hareket etmek ve somut çözümlere imza atmak istediklerini söyledi.
İnşaat sektörüne sadece bina, yol, baraj veya köprü olarak bakılamayacağını dile getiren Özlü, şunları kaydetti:
"Bu binaların, yolların, barajların, köprülerin arkasındaki mühendisliğe, insan kaynağına, teknolojiye, inovasyona; bir bütün olarak bakmak durumundayız. Bu yönüyle inşaat sektörü; çok sayıda alt sektörün ve farklı uzmanlık alanlarının toplamını temsil etmektedir. İnşaat alanındaki deneyimimiz; sınırlarımızı aşarak, tüm dünyada takdir gören bir yapıya kavuşmuştur. Türkiye; inşaat ve alt sektörleriyle birlikte, dünyanın parlayan yıldız ülkesidir. İnşaatta hedefimiz; ne sadece Balkanlar, ne sadece Orta Doğu, ne sadece Orta Asya'dır..."
- "İnşaat sektöründe hedefimiz, tüm dünya"
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Özlü, inşaat sektöründe hedeflerinin, tüm dünya olduğuna işaret ederek, "Türk inşaatçıları ve müteahhitleri; 5 kıtada, 100’den fazla ülkeye malzeme göndermekte, bayrağımızı dünyanın her yerindeki şantiyelerde gururla dalgalandırmaktadır. 95 milyar dolar iç pazar büyüklüğüne sahip olan inşaat malzemeleri sektörümüz; 16,5 milyar dolarlık ihracatıyla, tüm sektörler arasında 3. sıradadır." bilgisini verdi.
İnşaat malzemeleri sektörünün, dünya ihracat sıralamasında 5. sırada yer aldığını anımsatan Özlü, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sektörün ekonomimiz içindeki doğrudan payı yüzde 8, dolaylı payı ise, kendisine bağlı farklı sektörler ile birlikte yüzde 30 düzeyinde. Türkiye, özellikle çimento, cam, mermer, seramik, inşaat demiri, demir-çelik inşaat aksamı ve ürünleri, boya, plastik ve alüminyum inşaat malzemeleri gibi ürünlerde; dünyanın sayılı ülkeleri arasındadır. İnşaat sektörü, ülkemizde 2 milyonun üzerinde istihdam sağlayan, 200’e yakın yan sektörü destekleyen, stratejik öneme sahip, lokomotif bir sektördür. Bu nedenle; ekonominin genel eğilimleri, inşaat sektörünün gelişme hızı ile doğru orantılı bir seyir izlemektedir."
Özlü, tüm sektörlerde olduğu gibi inşaat sektörünün de geleceğinin, teknolojik ve dijital dönüşümle doğrudan bağlantılı olduğunu kaydederek, kendini geliştirmeden, dünyadaki trendleri görmeden; inşaatın ve yan sektörlerinin ayakta kalmasının mümkün olmadığını ifade etti.
Teknolojinin ve dijital dönüşümün getirdiği fırsatları görenlerin geleceğinin, bugünlerden daha parlak olacağını belirten Özlü, "İnşaat ve yapı malzemeleri sektörünün temelinde, kalite ve tasarım vardır. Kalite ve tasarım; bu sektörün temel dinamosudur. İnşaat sektörümüzde yer alan firmalar ve sanayiciler; kalite ile büyümek, tasarım ile fark oluşturmak durumundadırlar. İnşaat ve yapı malzemelerinde; tasarım hayat kurtaran bir role sahiptir." yorumunu yaptı.
Özlü, köprüler, yollar, barajlar, evler, binalar inşa eden inşaat sektörünün; mutlak surette kendi dijital dönüşümünü gerçekleştirmesi gerektiğini dile getirdi.
- "Sektör oyuncuları için önemli fırsatlar var"
Faruk Özlü, inşaat ve yapı malzemeleri sektöründe, Ar-Ge ve tasarımın; dijital dönüşüm sürecinin anahtar kavramları olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Ar-Ge'ye ve tasarıma yatırım yapanlar, bu iki kavramı üretimin merkezine koyanlar, her koşulda kazanırlar. Yapılan araştırmalar; ihracat ile Ar-Ge harcamaları arasında doğrudan bir bağlantı olduğunu ortaya koymaktadır. Yani Ar-Ge’ye yatırım yaptıkça, ihracat artmaktadır. Sürdürülebilir ihracat için Ar-Ge, tasarım ve inovasyon zorunludur. İnşaat sektörümüzün ve özellikle inşaat alt sektörlerinin, daha fazla Ar-Ge ve tasarım merkezine ihtiyacı vardır.
Ben, bu vesileyle, tüm firmalarımızı, Ar-Ge ve tasarım merkezi kurmaya davet ediyorum. Ar-Ge’yi, külfet olarak görmeyiniz. Tam aksine; sizleri geleceğe taşıyacak, işlerinizi büyütecek en önemli aracın; Ar-Ge ve tasarım olduğunu aklınızdan çıkarmayınız."
Türk müteahhitlerinin, mühendislerinin ve inşaat firmalarının yurt dışındaki itibarının gelecek adına herkesi memnun ettiğini belirten Özlü, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkemizin coğrafi konumu; sektör oyuncuları için önemli fırsatlar sunuyor. Genç ve dinamik nüfusumuz; inşaat sektörü için doğal bir talep oluşturuyor. Kentsel dönüşüme olan yüksek talep, inşaat sektörünün orta ve uzun vadeli pozisyonunu güçlendiriyor. Hükümetimizin, konut alımı ve tasarrufunu teşvik eden politikaları devam ediyor. Komşu coğrafyalarımızdaki savaşlara ve istikrarsızlığa rağmen, ekonomimiz büyüyor. Tüm bunlar inşaat ve yapı malzemeleri sektörümüz için; bizleri memnun eden gelişmelerdir."
Özlü, Türk ekonomisini güçlendirmenin anahtarının, güçlü özel sektörden geçtiğinin farkında olduklarına dikkati çekerek, "Dolayısıyla, kamu ve özel sektörü, birbirinin stratejik ortağı ve paydaşı olarak görüyoruz. Bu anlamda; kanun yaparken, mevzuat hazırlarken, destek paketleri oluştururken, teknik düzenlemeler yaparken, sizlerle birlikte, uyum içinde hareket etmek istiyoruz." yorumunu yaptı.
- "Ekonomimiz üzerinde spekülasyon yapılmasına izin vermeyeceğiz"
Bakan Özlü, Türkiye'nin 24 Haziran'da seçime gideceğini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Seçimlerin; ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. İş dünyamızın ve sanayicilerimizin, şunu net olarak bilmelerini istiyorum; seçimler, Türk ekonomisi üzerinde hiçbir biçimde negatif bir etki oluşturmayacak. Tam tersine yeni başkanlık ve parlamento sistemiyle birlikte, Türk sanayisi ve ekonomisi, çok daha güçlü biçimde yoluna devam edecek.
Seçimlere, belirsizlik ortamı olarak bakmak yanlıştır. Ayrıca seçimleri bahane ederek, seçimleri fırsat bilerek, ekonomimiz üzerinde spekülasyon yapılmasına, asla izin vermeyeceğiz. Türk ekonomisi güçlü ve istikrarlıdır. Seçim atmosferi boyunca da güçlü olmaya, istikrarını korumaya devam edecek."
Kaynak: AA
Özlü, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) iş birliğiyle Sanayide Yüksek Teknolojiye Geçiş Programı kapsamında düzenlenen "Türkiye İnşaat Malzemeleri Sanayi Zirvesi"nin kapanışında konuşma yaptı.
Sanayide Yüksek Teknolojiye Geçiş Programı çerçevesinde, 15 Şubat'ta İzmir’de Makine Sektör Zirvesi’ni topladıklarını anımsatan Özlü, "Ardından, 2 Mart tarihinde Hatay’da Çelik Sektörü, 16 Mart tarihinde İstanbul’da Bilişim ve Yazılım Sektörü, 30 Mart tarihinde yine İstanbul’da Elektrik ve Elektronik Sektörü, 11 Nisan tarihinde Bursa’da otomotiv sektörünün değerli temsilcileriyle bir araya geldik. Önümüzdeki günlerde, ilaç ve tıbbi cihaz, kimya ve gıda sektör zirvelerini hayata geçireceğiz." diye konuştu.
Özlü, bu toplantılardaki temel amaçlarının Türk sanayisinin dinamosu olan değişik sektörlerin temsilcilerini dinlemek, görüşlerini almak ve hep birlikte ortak akıl, ortak vizyon ve ortak strateji belirlemek olduğunu aktararak, ülkenin yüksek teknoloji yolculuğunda, anlamak, uyum içinde hareket etmek ve somut çözümlere imza atmak istediklerini söyledi.
İnşaat sektörüne sadece bina, yol, baraj veya köprü olarak bakılamayacağını dile getiren Özlü, şunları kaydetti:
"Bu binaların, yolların, barajların, köprülerin arkasındaki mühendisliğe, insan kaynağına, teknolojiye, inovasyona; bir bütün olarak bakmak durumundayız. Bu yönüyle inşaat sektörü; çok sayıda alt sektörün ve farklı uzmanlık alanlarının toplamını temsil etmektedir. İnşaat alanındaki deneyimimiz; sınırlarımızı aşarak, tüm dünyada takdir gören bir yapıya kavuşmuştur. Türkiye; inşaat ve alt sektörleriyle birlikte, dünyanın parlayan yıldız ülkesidir. İnşaatta hedefimiz; ne sadece Balkanlar, ne sadece Orta Doğu, ne sadece Orta Asya'dır..."
- "İnşaat sektöründe hedefimiz, tüm dünya"
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Özlü, inşaat sektöründe hedeflerinin, tüm dünya olduğuna işaret ederek, "Türk inşaatçıları ve müteahhitleri; 5 kıtada, 100’den fazla ülkeye malzeme göndermekte, bayrağımızı dünyanın her yerindeki şantiyelerde gururla dalgalandırmaktadır. 95 milyar dolar iç pazar büyüklüğüne sahip olan inşaat malzemeleri sektörümüz; 16,5 milyar dolarlık ihracatıyla, tüm sektörler arasında 3. sıradadır." bilgisini verdi.
İnşaat malzemeleri sektörünün, dünya ihracat sıralamasında 5. sırada yer aldığını anımsatan Özlü, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sektörün ekonomimiz içindeki doğrudan payı yüzde 8, dolaylı payı ise, kendisine bağlı farklı sektörler ile birlikte yüzde 30 düzeyinde. Türkiye, özellikle çimento, cam, mermer, seramik, inşaat demiri, demir-çelik inşaat aksamı ve ürünleri, boya, plastik ve alüminyum inşaat malzemeleri gibi ürünlerde; dünyanın sayılı ülkeleri arasındadır. İnşaat sektörü, ülkemizde 2 milyonun üzerinde istihdam sağlayan, 200’e yakın yan sektörü destekleyen, stratejik öneme sahip, lokomotif bir sektördür. Bu nedenle; ekonominin genel eğilimleri, inşaat sektörünün gelişme hızı ile doğru orantılı bir seyir izlemektedir."
Özlü, tüm sektörlerde olduğu gibi inşaat sektörünün de geleceğinin, teknolojik ve dijital dönüşümle doğrudan bağlantılı olduğunu kaydederek, kendini geliştirmeden, dünyadaki trendleri görmeden; inşaatın ve yan sektörlerinin ayakta kalmasının mümkün olmadığını ifade etti.
Teknolojinin ve dijital dönüşümün getirdiği fırsatları görenlerin geleceğinin, bugünlerden daha parlak olacağını belirten Özlü, "İnşaat ve yapı malzemeleri sektörünün temelinde, kalite ve tasarım vardır. Kalite ve tasarım; bu sektörün temel dinamosudur. İnşaat sektörümüzde yer alan firmalar ve sanayiciler; kalite ile büyümek, tasarım ile fark oluşturmak durumundadırlar. İnşaat ve yapı malzemelerinde; tasarım hayat kurtaran bir role sahiptir." yorumunu yaptı.
Özlü, köprüler, yollar, barajlar, evler, binalar inşa eden inşaat sektörünün; mutlak surette kendi dijital dönüşümünü gerçekleştirmesi gerektiğini dile getirdi.
- "Sektör oyuncuları için önemli fırsatlar var"
Faruk Özlü, inşaat ve yapı malzemeleri sektöründe, Ar-Ge ve tasarımın; dijital dönüşüm sürecinin anahtar kavramları olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Ar-Ge'ye ve tasarıma yatırım yapanlar, bu iki kavramı üretimin merkezine koyanlar, her koşulda kazanırlar. Yapılan araştırmalar; ihracat ile Ar-Ge harcamaları arasında doğrudan bir bağlantı olduğunu ortaya koymaktadır. Yani Ar-Ge’ye yatırım yaptıkça, ihracat artmaktadır. Sürdürülebilir ihracat için Ar-Ge, tasarım ve inovasyon zorunludur. İnşaat sektörümüzün ve özellikle inşaat alt sektörlerinin, daha fazla Ar-Ge ve tasarım merkezine ihtiyacı vardır.
Ben, bu vesileyle, tüm firmalarımızı, Ar-Ge ve tasarım merkezi kurmaya davet ediyorum. Ar-Ge’yi, külfet olarak görmeyiniz. Tam aksine; sizleri geleceğe taşıyacak, işlerinizi büyütecek en önemli aracın; Ar-Ge ve tasarım olduğunu aklınızdan çıkarmayınız."
Türk müteahhitlerinin, mühendislerinin ve inşaat firmalarının yurt dışındaki itibarının gelecek adına herkesi memnun ettiğini belirten Özlü, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkemizin coğrafi konumu; sektör oyuncuları için önemli fırsatlar sunuyor. Genç ve dinamik nüfusumuz; inşaat sektörü için doğal bir talep oluşturuyor. Kentsel dönüşüme olan yüksek talep, inşaat sektörünün orta ve uzun vadeli pozisyonunu güçlendiriyor. Hükümetimizin, konut alımı ve tasarrufunu teşvik eden politikaları devam ediyor. Komşu coğrafyalarımızdaki savaşlara ve istikrarsızlığa rağmen, ekonomimiz büyüyor. Tüm bunlar inşaat ve yapı malzemeleri sektörümüz için; bizleri memnun eden gelişmelerdir."
Özlü, Türk ekonomisini güçlendirmenin anahtarının, güçlü özel sektörden geçtiğinin farkında olduklarına dikkati çekerek, "Dolayısıyla, kamu ve özel sektörü, birbirinin stratejik ortağı ve paydaşı olarak görüyoruz. Bu anlamda; kanun yaparken, mevzuat hazırlarken, destek paketleri oluştururken, teknik düzenlemeler yaparken, sizlerle birlikte, uyum içinde hareket etmek istiyoruz." yorumunu yaptı.
- "Ekonomimiz üzerinde spekülasyon yapılmasına izin vermeyeceğiz"
Bakan Özlü, Türkiye'nin 24 Haziran'da seçime gideceğini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Seçimlerin; ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. İş dünyamızın ve sanayicilerimizin, şunu net olarak bilmelerini istiyorum; seçimler, Türk ekonomisi üzerinde hiçbir biçimde negatif bir etki oluşturmayacak. Tam tersine yeni başkanlık ve parlamento sistemiyle birlikte, Türk sanayisi ve ekonomisi, çok daha güçlü biçimde yoluna devam edecek.
Seçimlere, belirsizlik ortamı olarak bakmak yanlıştır. Ayrıca seçimleri bahane ederek, seçimleri fırsat bilerek, ekonomimiz üzerinde spekülasyon yapılmasına, asla izin vermeyeceğiz. Türk ekonomisi güçlü ve istikrarlıdır. Seçim atmosferi boyunca da güçlü olmaya, istikrarını korumaya devam edecek."