TED Başkanı Pehlivanoğlu Açıklaması 'Eğitimde Sosyal Adaleti Sağlamalıyız'
Türk Eğitim Derneği (TED) Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, "TED Ankara Koleji’nin birincisiyle Sivas’ın en ekonomik olarak düşük okulundaki öğrencinin biz aynı puanı almasını istiyoruz. Çünkü sosyal adaleti sağlamamız lazım. Ama biz sıralama sınavından çıkmadıktan sonra adı dershane olmayan ama okulların dershaneye dönüştüğü yine zenginle, fakirin arasında uçurumların oluştuğu bir yapıdan dışarıya çıkamayız. Onun için bütün düzenlemelerimizi annesi, babasının parası olmayanların sosyal adaleti ve eğitim hakkı üzerine kurgulamak mecburiyetindeyiz" dedi.

"Diplomanın bir değeri yok"
Diplomanın bir değerinin kalmadığını ifade eden Pehlivanoğlu, "Dünyada hibrit arabalar gibi hibrit insan yetiştiriyorlar. Yani ilk önce akademik başarı esastı. Hızla gelişmiş dünya uyandı sosyal başarıya geçtiler. Sosyal zeka demeye başladılar. Hala Türkiye’de üniversitelerin kalitesi girdiyle ölçülüyor. Amerika’da ulusal sınavlarda yüzde 10’a giren öğrenciler üstün zekalı mı diye teste tabi tutulur. Bizim ülkemizde daha ilkokuldaki çocuklar yüzde 3 girdiği zaman bu başarısız diye ayrıştırıyoruz. Bu adaletle alakası olamaz. Akademik başarının sadece bir çıktı olarak ortaya konması bir çocuğun ülkeyi ileriye götürmesi ve Türkiye’nin önder olmasını sağlayamaz. Bizim bu adaleti sağlamamız lazım. Şüphesiz her şeyi devletten beklememeliyiz. Çünkü sonuç itibariyle çok genç bir nüfusa sahibiz. Ama bu ülkede birileri genç nüfusun bir fırsat olduğunu söylüyor. Biz ise böyle eğitirsek ulusal güvenliğimiz başta olmak üzere büyük bir tehdit olduğunu iddia ediyoruz" diye konuştu.
Atanamayan öğretmenlerin nasıl yanındaysak işini yapmayan öğretmenlerin de karşısında durmak gerektiğini vurgulayan Pehlivanoğlu, "Biz Anadolu’nun her bir yerindeki öğretmenlerimizi gökyüzünde bulmuyoruz. Eğitim veriyoruz. Çalışma disiplini veriyoruz. Onların amcası veya dayısının olmasının performanslarına hiçbir etkisi olmuyor. Biz bu ülkeyi düzelteceksek kutsal olarak görevini yapan çok sayıda öğretmenimizin arkasında durmalıyız. Onları yüceltmeliyiz. Çünkü eğitim bu ülkenin geleceğiyle alakalıdır. Onların mesleğinden zevk almalarını sağlamalıyız. Ama bu kutsal görevi yerine getirirken sorumluluklarının bilincinde olmalarını sağlamak mecburiyetindeyiz. Çünkü aksi takdirde özellikle sosyo-ekonomik olarak orta seviye ve alt seviyede olan ailelerin çocuklarının ileriyle gitmesini sağlayamayız" ifadelerini kullandı.
