Pekin Büyükelçisi Önen Açıklaması 'Çin İle İlişkilerde Sadece Bugünü Değil, Geleceği De Düşünmeliyiz'
Türkiye’nin Pekin Büyükelçisi Abdülkadir Emin Önen, Türkiye’nin Çin ile ilişkilerini geliştirirken bugününü değil, 10 yıl sonrasını ve daha sonraki yılları düşünerek hareket etmesi gerektiğini söyledi.
Büyükelçi Önen, İHA’ya verdiği özel röportajda, Türkiye ile Çin arasındaki ekonomik ve ticari ilişkiler, Çin’de 2018 Türkiye Turizm Yılı ve Çin’in Türk iş adamlarına yönelik vize politikalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Türkiye ile Çin arasındaki ikili ilişkilerin son dönemde giderek hız kazandığını belirten Büyükelçi Önen, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in son iki yılda dört kez bir araya geldiğini, bunun iki liderin ilişkilere ne kadar önem verdiklerinin açık bir göstergesi olduğunu söyledi.
Önen, son dönemde karşılıklı üst düzey ziyaretlerin de arttığını ifade etti.
“Ne doğu batının, ne de batı doğunun alternatifi”
1 Aralık 2017’de görevine başlayan Abdülkadir Emin Önen, Türkiye Cumhuriyeti Pekin Büyükelçiliği’nde yaptığı açıklamada, Çin’in son dönem Türk dış politikasındaki konumunu da değerlendirdi. Şu an dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin’in, önümüzdeki 10 yılda birinciliğe yükseleceğinin öngörüldüğüne dikkat çeken Büyükelçi Önen, “Ekonomi ve siyaset, doğudan batıya doğru kaymakta. Hem nüfus anlamında hem de ekonomik göstergeler bunu bize göstermekte. Bu anlamda, bizim zaten Çin’i ya da Asya’yı ihmal etmemiz söz konusu değil. Türkiye, bulunduğu konum itibarıyla çok stratejik bir alanda ve bu alandan dünyaya bakış açısı 360 derece. O yüzden ne batı doğunun alternatifi, ne de doğu batıya alternatif. Biz hepsini değerlendirmek zorundayız ve Çin de bu konuda en önemli ülkelerden bir tanesi” diye konuştu.
Türkiye’nin Çin ile ilişkilerinde uzun vadeli planlar yapmasının önemine işaret eden Önen, “Türkiye, Çin ile alakalı münasebetlerini geliştirirken, bugününü değil, 10 yıl sonrasını, belki daha sonraki yılları düşünerek hareket etmeli. Çünkü ekonomisi çok büyük bir hızla büyümekte ve bu büyüyen ekonomi sadece hızlı büyümekle değil, aynı zamanda Ar-Ge faaliyetlerinde de çok önemli mesafeler kat etmekte” dedi.
“İpek Yolu Türkiyesiz düşünülemez”
Büyükelçi Önen, Çin’in ‘Kuşak ve Yol’ adıyla anılan İpek Yolu’nu canlandırma projesine Türkiye’nin de çok önem verdiğini belirterek, “İpek Yolu Türkiyesiz düşünülemez” dedi.
Önen, Türkiye’nin Orta Koridor projesinin, Çin’e Avrupa’ya bağlanmada mesafe ve süre açısından avantajlar sunduğunu, bunun yanı sıra, Türkiye üzerinden geçen hatların iklim bakımından da kuzey güzergahlarına kıyasla üstünlüğe sahip olduğunu dile getirdi. Önen, bu konuda şunları söyledi:
“Tren vagonları buradan dolu olarak gidecek ve artık dolu olarak dönecek. Çin de bunu istiyor. Trenin boş dönmesi zaten bir maliyet, bu maliyetin de üstesinden gelmek istiyor. Aynı zamanda iç piyasasına kendi üretiminin dışında diğer ülkelerden ithal etmek istediği ürünler var.”
Önen’den Türk yatırımcılara çağrı
2017 yılı dış ticaret verilerine göre Türkiye ile Çin arasındaki ticaretin 26 milyar doları geçtiğini, ancak Türkiye’nin Çin karşısında yaklaşık 20 milyar dolarlık ticaret açığı verdiğini dile getiren Pekin Büyükelçisi Abdülkadir Emin Önen, Çin’e ihracatı artırma yolları aradıklarını söyledi.
Kasım 2018’de Çin’de düzenlenecek uluslararası ithalat fuarının büyük önem taşıdığını dile getiren Büyükelçi Önen, “Bütün yatırımcılarımıza, bütün iş adamlarımıza sesleniyoruz ve diyoruz ki, gelin Türkiye’de ne kadar ürünümüz varsa, ne kadar ihraç etmek istediğimiz unsurumuz varsa gelin bu ithalat fuarında yer alın. Çünkü Çin, 5 yılda dünyadan 10 trilyon dolarlık ithalat yapacağını açıkladı.
Çin’in içinde ciddi bir pazar oluşmaya başladı.
Çin’in ekonomisi daha büyüdü ve zenginleşti. Artık insanlar daha kaliteli ürün alma talebinde bulunuyor” dedi.
Yatırımcıların Çin piyasasını çok iyi etüt etmeleri, pazarı iyi analiz etmeleri gerektiğini dile getiren Önen, “Buraya gelen yatırımcılara biraz şaka yollu şunu söylüyorum: Eğer buraya gelip 3-5 ayda zengin olacağınızı düşünüyorsanız hiç gelmeyin. Burası, lisanı öğrenilmesi gereken, ticari kültürü öğrenilmesi gereken, birazcık sabır gösterilmesi gereken bir coğrafya. Onları yaptığınız, gerekli şartları yerine getirdiğiniz zaman burada kazanmamanız gibi bir şey söz konusu değil. 2017 rakamlarına göre, Türkiye’ye yatırım yapan Çinli firmaların sayısı bine ulaştı. Bunlar, Huawei, ICBC, Bank Of China ve State Grid gibi Fortune 500 listesinde ilk 100’deki şirketler. Bu yatırımları çok önemsiyoruz” şeklinde konuştu.
“2017’de 130 milyon Çinli yurt dışına seyahat yaptı”
Türkiye, Çin’de 2018 yılı Türkiye Turizm Yılı kapsamında düzenlenen etkinliklerle ağırladığı Çinli turist sayısını artırmayı hedefliyor. Turizm Yılı için ocak ayında gayri resmi bir açılış yapıldığını, nisan ayında da Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un katılımıyla bir gala düzenleneceğini hatırlatan Önen, 2017’de 130 milyon Çinlinin yurt dışına seyahat ettiğini, Türkiye’nin bundan çok az bir pay aldığını belirtti.
Türk Havayolları’nın Çin’e daha fazla sefer düzenlemesi için görüşmelerin sürdüğünü anlatan Önen, “Çinli turistlerin çok önemli bir özelliği de çok iyi para harcamaları, nitelikli turist sınıfındalar. Türkiye onlara çok önemli fırsat da sunuyor. Sadece Türkiye değil, bölgedeki diğer ülkelere de gitme imkanı sunuyor. Çünkü Çinli turistlerin en önemli hedeflerinden bir tanesi. Bu kadar mesafe geldiysek, başka ülkeleri de ziyaret edelim. Turizm acenteleri Türkiye’yi de dahil ederek paketler ayarlarlarsa daha fazla avantajlı olacaklardır” diye konuştu.
"Afrin Operasyonu turizmde kayba neden olmaz"
Pekin Büyükelçisi Önen, Afrin Operasyonu’nun Türkiye’ye giden Çinli turist sayısına olası etkileriyle ilgili olarak ise “Operasyondan tüm muradımız, oradaki terör unsurlarını yok etmek, bu çok açık. Tabii tüm dünyada olduğu gibi Çin’de de bazı tezviratlar var bu konuda ama biz elimizden geldiği kadar ilk ağızdan bu bilgilendirmeyi yapıyoruz ve bu operasyonun Türk topraklarında olmadığını, Türkiye’nin içinde herhangi bir karışıklık olmadığını, turizmi etkileyecek, turizmi baltalayacak herhangi bir sıkıntının yaşanmadığını hem buradaki turizm acenteleriyle konuşuyoruz hem de internette fenomen haline gelmiş bazı meşhur insanları da kullanarak bunları ilk ağızdan anlatmaya çalışıyoruz” dedi.
Operasyonla ilgili gerçek durumu ve bunun turizmle bir ilgisinin olmadığını her platformda anlatmaya çalıştıklarını belirten Büyükelçi Önen, Türkiye’nin turistik anlamda büyük bir kayıp yaşayacağını düşünmediğini ifade etti.
“Çin, bazı vize kolaylıkları başlattı”
Bunun yanı sıra, Türkiye ile Çin arasında karşılıklı vize uygulamalarının tüm vatandaşları yakından ilgilendirdiğini belirten Büyükelçi Önen, Çin tarafının bu konuda bazı kolaylıkları başlattığını söyledi.
Önen, 1 Ocak itibarıyla Çin’e gelecek Türk şirket temsilcileri için davet mektubu şartının kaldırıldığını ifade etti.
Büyükelçilik olarak en büyük amaçlarının Çin’deki ‘Türk farkındalığını’ artırmak olduğunu belirten Abdülkadir Emin Önen, Çin’de TRT ofisi ve Yunus Emre Enstitüsü ile bir ticaret odası açmak istediklerine dikkat çekerek, “Bayrağımızı ne kadar dalgalandırabilirsek, o kadar önemli hizmetler yapabileceğimizi düşünüyoruz” dedi.
Büyükelçi Önen, önümüzdeki yıldan itibaren Çin’de okuyan burslu öğrenci sayısının artırılacağını belirterek, “Dili ve kültürü bilmeden, iki ülke arasındaki teması çoğaltamayız” diye konuştu.
Öte yandan, Abdülkadir Emin Önen, Pekin Büyükelçiliği görevine atanmadan önce, Türkiye-Çin Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanlığını, daha sonra da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başdanışmanlığını yürütmüştü.
Kaynak: İHA
Önen, son dönemde karşılıklı üst düzey ziyaretlerin de arttığını ifade etti.
“Ne doğu batının, ne de batı doğunun alternatifi”
1 Aralık 2017’de görevine başlayan Abdülkadir Emin Önen, Türkiye Cumhuriyeti Pekin Büyükelçiliği’nde yaptığı açıklamada, Çin’in son dönem Türk dış politikasındaki konumunu da değerlendirdi. Şu an dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin’in, önümüzdeki 10 yılda birinciliğe yükseleceğinin öngörüldüğüne dikkat çeken Büyükelçi Önen, “Ekonomi ve siyaset, doğudan batıya doğru kaymakta. Hem nüfus anlamında hem de ekonomik göstergeler bunu bize göstermekte. Bu anlamda, bizim zaten Çin’i ya da Asya’yı ihmal etmemiz söz konusu değil. Türkiye, bulunduğu konum itibarıyla çok stratejik bir alanda ve bu alandan dünyaya bakış açısı 360 derece. O yüzden ne batı doğunun alternatifi, ne de doğu batıya alternatif. Biz hepsini değerlendirmek zorundayız ve Çin de bu konuda en önemli ülkelerden bir tanesi” diye konuştu.
Türkiye’nin Çin ile ilişkilerinde uzun vadeli planlar yapmasının önemine işaret eden Önen, “Türkiye, Çin ile alakalı münasebetlerini geliştirirken, bugününü değil, 10 yıl sonrasını, belki daha sonraki yılları düşünerek hareket etmeli. Çünkü ekonomisi çok büyük bir hızla büyümekte ve bu büyüyen ekonomi sadece hızlı büyümekle değil, aynı zamanda Ar-Ge faaliyetlerinde de çok önemli mesafeler kat etmekte” dedi.
“İpek Yolu Türkiyesiz düşünülemez”
Büyükelçi Önen, Çin’in ‘Kuşak ve Yol’ adıyla anılan İpek Yolu’nu canlandırma projesine Türkiye’nin de çok önem verdiğini belirterek, “İpek Yolu Türkiyesiz düşünülemez” dedi.
Önen, Türkiye’nin Orta Koridor projesinin, Çin’e Avrupa’ya bağlanmada mesafe ve süre açısından avantajlar sunduğunu, bunun yanı sıra, Türkiye üzerinden geçen hatların iklim bakımından da kuzey güzergahlarına kıyasla üstünlüğe sahip olduğunu dile getirdi. Önen, bu konuda şunları söyledi:
“Tren vagonları buradan dolu olarak gidecek ve artık dolu olarak dönecek. Çin de bunu istiyor. Trenin boş dönmesi zaten bir maliyet, bu maliyetin de üstesinden gelmek istiyor. Aynı zamanda iç piyasasına kendi üretiminin dışında diğer ülkelerden ithal etmek istediği ürünler var.”
Önen’den Türk yatırımcılara çağrı
2017 yılı dış ticaret verilerine göre Türkiye ile Çin arasındaki ticaretin 26 milyar doları geçtiğini, ancak Türkiye’nin Çin karşısında yaklaşık 20 milyar dolarlık ticaret açığı verdiğini dile getiren Pekin Büyükelçisi Abdülkadir Emin Önen, Çin’e ihracatı artırma yolları aradıklarını söyledi.
Kasım 2018’de Çin’de düzenlenecek uluslararası ithalat fuarının büyük önem taşıdığını dile getiren Büyükelçi Önen, “Bütün yatırımcılarımıza, bütün iş adamlarımıza sesleniyoruz ve diyoruz ki, gelin Türkiye’de ne kadar ürünümüz varsa, ne kadar ihraç etmek istediğimiz unsurumuz varsa gelin bu ithalat fuarında yer alın. Çünkü Çin, 5 yılda dünyadan 10 trilyon dolarlık ithalat yapacağını açıkladı.
Çin’in içinde ciddi bir pazar oluşmaya başladı.
Çin’in ekonomisi daha büyüdü ve zenginleşti. Artık insanlar daha kaliteli ürün alma talebinde bulunuyor” dedi.
Yatırımcıların Çin piyasasını çok iyi etüt etmeleri, pazarı iyi analiz etmeleri gerektiğini dile getiren Önen, “Buraya gelen yatırımcılara biraz şaka yollu şunu söylüyorum: Eğer buraya gelip 3-5 ayda zengin olacağınızı düşünüyorsanız hiç gelmeyin. Burası, lisanı öğrenilmesi gereken, ticari kültürü öğrenilmesi gereken, birazcık sabır gösterilmesi gereken bir coğrafya. Onları yaptığınız, gerekli şartları yerine getirdiğiniz zaman burada kazanmamanız gibi bir şey söz konusu değil. 2017 rakamlarına göre, Türkiye’ye yatırım yapan Çinli firmaların sayısı bine ulaştı. Bunlar, Huawei, ICBC, Bank Of China ve State Grid gibi Fortune 500 listesinde ilk 100’deki şirketler. Bu yatırımları çok önemsiyoruz” şeklinde konuştu.
“2017’de 130 milyon Çinli yurt dışına seyahat yaptı”
Türkiye, Çin’de 2018 yılı Türkiye Turizm Yılı kapsamında düzenlenen etkinliklerle ağırladığı Çinli turist sayısını artırmayı hedefliyor. Turizm Yılı için ocak ayında gayri resmi bir açılış yapıldığını, nisan ayında da Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un katılımıyla bir gala düzenleneceğini hatırlatan Önen, 2017’de 130 milyon Çinlinin yurt dışına seyahat ettiğini, Türkiye’nin bundan çok az bir pay aldığını belirtti.
Türk Havayolları’nın Çin’e daha fazla sefer düzenlemesi için görüşmelerin sürdüğünü anlatan Önen, “Çinli turistlerin çok önemli bir özelliği de çok iyi para harcamaları, nitelikli turist sınıfındalar. Türkiye onlara çok önemli fırsat da sunuyor. Sadece Türkiye değil, bölgedeki diğer ülkelere de gitme imkanı sunuyor. Çünkü Çinli turistlerin en önemli hedeflerinden bir tanesi. Bu kadar mesafe geldiysek, başka ülkeleri de ziyaret edelim. Turizm acenteleri Türkiye’yi de dahil ederek paketler ayarlarlarsa daha fazla avantajlı olacaklardır” diye konuştu.
"Afrin Operasyonu turizmde kayba neden olmaz"
Pekin Büyükelçisi Önen, Afrin Operasyonu’nun Türkiye’ye giden Çinli turist sayısına olası etkileriyle ilgili olarak ise “Operasyondan tüm muradımız, oradaki terör unsurlarını yok etmek, bu çok açık. Tabii tüm dünyada olduğu gibi Çin’de de bazı tezviratlar var bu konuda ama biz elimizden geldiği kadar ilk ağızdan bu bilgilendirmeyi yapıyoruz ve bu operasyonun Türk topraklarında olmadığını, Türkiye’nin içinde herhangi bir karışıklık olmadığını, turizmi etkileyecek, turizmi baltalayacak herhangi bir sıkıntının yaşanmadığını hem buradaki turizm acenteleriyle konuşuyoruz hem de internette fenomen haline gelmiş bazı meşhur insanları da kullanarak bunları ilk ağızdan anlatmaya çalışıyoruz” dedi.
Operasyonla ilgili gerçek durumu ve bunun turizmle bir ilgisinin olmadığını her platformda anlatmaya çalıştıklarını belirten Büyükelçi Önen, Türkiye’nin turistik anlamda büyük bir kayıp yaşayacağını düşünmediğini ifade etti.
“Çin, bazı vize kolaylıkları başlattı”
Bunun yanı sıra, Türkiye ile Çin arasında karşılıklı vize uygulamalarının tüm vatandaşları yakından ilgilendirdiğini belirten Büyükelçi Önen, Çin tarafının bu konuda bazı kolaylıkları başlattığını söyledi.
Önen, 1 Ocak itibarıyla Çin’e gelecek Türk şirket temsilcileri için davet mektubu şartının kaldırıldığını ifade etti.
Büyükelçilik olarak en büyük amaçlarının Çin’deki ‘Türk farkındalığını’ artırmak olduğunu belirten Abdülkadir Emin Önen, Çin’de TRT ofisi ve Yunus Emre Enstitüsü ile bir ticaret odası açmak istediklerine dikkat çekerek, “Bayrağımızı ne kadar dalgalandırabilirsek, o kadar önemli hizmetler yapabileceğimizi düşünüyoruz” dedi.
Büyükelçi Önen, önümüzdeki yıldan itibaren Çin’de okuyan burslu öğrenci sayısının artırılacağını belirterek, “Dili ve kültürü bilmeden, iki ülke arasındaki teması çoğaltamayız” diye konuştu.
Öte yandan, Abdülkadir Emin Önen, Pekin Büyükelçiliği görevine atanmadan önce, Türkiye-Çin Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanlığını, daha sonra da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başdanışmanlığını yürütmüştü.