Milli Eğitim Bakanı Yılmaz Açıklaması
'Türkiye'nin büyüklüğünü anlayabilmek için Avrupa'ya, Amerika'ya gitmek lazım. Gerekiyorsa Uzak Doğu'ya gitmek lazım. Birçok kimse gidiyor geliyor, görüyoruz ki Türkiye Avrupa'dan da çok daha iyi noktada. Tek eksikliğimiz okul öncesi eğitimde. Okul öncesi eğitimi yaygınlaştırdığımızda Avrupa'nın da çok daha önüne geçeceğimizi söylemek isterim'
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunu belirterek, "Türkiye'nin büyüklüğünü anlayabilmek için Avrupa'ya, Amerika'ya gitmek lazım. Gerekiyorsa Uzak Doğu'ya gitmek lazım. Birçok kimse gidiyor geliyor, görüyoruz ki Türkiye Avrupa'dan da çok daha iyi noktada. Tek eksikliğimiz okul öncesi eğitimde. Okul öncesi eğitimi yaygınlaştırdığımızda Avrupa'nın da çok daha önüne geçeceğimizi söylemek isterim." dedi.
Ege Üniversitesi yerleşkesi içindeki İzmir Bilfen Fen ve Anadolu Lisesi'nin açılış törenine katılan Bakan Yılmaz, Bilfen okullarının Türkiye'nin aydınlık geleceğine, ülkeyi çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkarma hedefine önemli katkı vereceğini belirterek, bir ülkenin en önemli değerinin iyi yetiştirilmiş bireyleri, insanın en değerli birikiminin de eğitim olduğunu ifade etti.
Mensubu olduğu milletin değerleriyle donanmış, dünyayı okuyan, topluma değer katan gençlerin yetiştirilmesinde Bilfen'in üzerine düşen sorumluluğu yerine getireceğine inandığını vurgulayan Bakan Yılmaz, şunları söyledi:
"Çalışmalarımızın amacı kalkınmış, güçlü bir Türkiye bırakmaktır. Bunu ancak ve ancak eğitimle sağlayabileceğimizin bilincindeyiz. İletişim becerisi yüksek, takım çalışmasına uyumlu, eleştirel, analitik düşünceye sahip kişiler olarak yetiştirmek istiyoruz. En büyük yatırım beşeri sermayeye yapılan yatırımdır. Bu yatırım yoksa sizin çin yüktür. Eğitim varsa bu sermaye sizin için güçtür. Türkiye beşeri sermayesini kendisine katkı sağlamaya dönüştürmüştür. Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapmak istiyoruz. Bunun için kaliteli, fırsat eşitliği temelindeki eğitim, herkese sağlamak lazım. 1 milyondan fazla öğretmenimizle 18 milyona yakın öğrencimize kaliteli ve fırsat eşitliğinde bir eğtim vermeye çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.
- "584 bin öğretmen ataması gerçekleştirdik"
Bakan Yılmaz bu yıl bütçeden eğitime 134 milyar 272 milyon lira pay ayırdıklarını, bunun bütçenin yüzde 18'inden fazlası olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
"2002'de ayrılan 10.4 milyar lira. Toplam bütçenin yüzde 10'u civarında. 80'li yıllarda milli gelirimizden eğitime 1,2 ayırıyorduk. Almanya, İtalya 4,8'lerde ayırıyordu. Bugün 6,2 ayırıyoruz. Almanya 4,8. Avrupa'dan çok daha fazla eğitime kaynak ayıyoruz. OECD 5,2 ayırıyor. Kaliteli bir eğitim için olmazsa olmaz eğitimin altyapısının tamamlanmasıdır. En önemli unsur öğretmendir. 584 bin öğretmen ataması gerçekleştirdik. 20 bin öğretmen ataması için ilana çıktık, sınav günü belli oldu. 5 bin öğretmen daha alacağız. Öğrenci başına düşen öğretmen sayısını düşürdük. 282 bin derslik yaptık. Derslik başına düşen öğrenci sayısını 36'dan 24'e düştü. 2019 yılı sonuna kadar ikili eğitimi kaldıracağız. Tüm Türkiye'de 58 bin dersliğe ihtiyacımız var. 47 bin derslik yapılıyor. 11 bin açık var, bunu da yapacağız."
- "Soloman Adaları yerlileri"
Eğitimle ilgili eleştirilere değinen Bakan Yılmaz, şu görüşlerini paylaştı:
"Eleştirisiz olmaz, bu çok normal. 80 yılda alınan mesafenin bazı alanlarda 8-10 katını aldık, bu çok büyük başarı. Dünyadaki hiç bir ülkenin ulaşamayacağı başarı. Ama 'yapamıyoruz, öğrenemiyoruz, öğretemiyoruz' derlerse bu da doğru değil. Onlara diyorum ki ben bazen, 'içimizdeki İrlandalılar' diye bir tabir var, bu toplumun içinde yaşayıp İrlandalı gibi düşünenler. Ben de ona Solomon Adaları yerlileri diyorum. Solomon Adalarından yaşayan yerliler bir ormanı tarım arazisine çevirmek istediğinde ağacı kesmezlermiş. Ağacın etrafında halka olurlarmış, ağaca kötü söz söylerlermiş, hak etmediği. Ağaç bir iki ay sonra kendiliğin kurumuş. Solomon Adaları yerlileri Türk eğitiminin kendiliğinden kuruması için dileklerini, niyetlerini belirtiyorlar.
Okul öncesi eğitim yoktu Türkiye'de, yüzde 10'du, yüzde 70'e çıktı, yüzde 90'a çıktı bazı illerde. '80 yılda alınamayan mesafenin 8 katını aldı deseler, 80 yılda atanmayan öğretmenler sizin dönemde atandı, 80 yılda yakalanamayan derslik başına düşen öğrenci sayısını yakaladınız ama daha iyi olması lazım' deseler. Hiç böyle bir şey yok. Sanki böyle eğitim Türkiye'nin hükümetinde, öncenliğinde yokmuş gibi bir yaklaşımı ancak Solomon Adaları yerlileri yapar. Ya sen nerede yaşıyorsun? Türkiye'de yaşamıyorsun. Öğretmen, derslik başına düşen öğrenci saysını biliyorum. Öğrencilerimin başarısını görüyorum. Peki sen nerede yaşıyorsun. Bu neden kaynaklanıyor. Bizim orada 'Erciyesin başında olanlar Erciyesin yüksekliğini anlayamazlar' derler. Yıldız Dağı var Sivas'ta 2 bin metrenin üzerinde. Yıldız Dağının üzerinde olanlar büyüklüğünü anlayamazlar. O dağın büyüklüğünü anlayabilmek için o dağdan uzağa gitmek lazım. Ovaya gitmek lazım. Ovaya gittiğin zaman dağların heybetleri anlaşılır. Türkiye'nin büyüklüğünü anlayabilmek için Avrupa'ya, Amerikaya gitmek lazım. Gerekiyorsa Uzak Doğu'ya gitmek lazım. Bir çok kimse gidiyor geliyor, görüyoruz ki Türkiye Avrupadan da çok daha iyi noktada. Tek eksikliğimiz okul öncesi eğitimde. Okul öncesi eğitimi yaygınlaştırdığımızda Avrupa'nın da çok daha önüne geçeceğimizi söylemek isterim."
Bilfen Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkan Vekili Fatih Öztürk de bu yıl eğitimde 30. yaşını kutlayan Bilfen okulları olarak İzmir'e yeni bir eğitim kurumu kazandırmaktan memnuniyet duyduklarını bildirdi.
İzmir'in kendileri için ayrı bir yeri bulunduğunu ifade eden Öztürk, "Önümüzdeki 5 sene içinde İzmi'r'e ağırlıklı yatırım yapmayı planlıyoruz. Bilfen bayrağını bu güzel şehrin bir çok noktasında dalganlandırmak istiyoruz. Güzelbahçe'de açacağımız anaokulu, ilkokul ve ortaokulu hazırlıklarını tamamladık. İstanbul, Ankara, Kayseri, İskenderun, Antalya, Bursa ve İzmir'de yaklaşık 20 bin öğrenciye eğitim veriyoruz. Eğitimin eğitimciler tarafından yapılması gerektiğine yürekten inandık, ticaretin önünde tuttuk eğitimi. Gelecek eğitim öğretim dönemi içinde Ankara, İstanbul, Gaziantep kampüslerimiz için hazırlıklarımız devam ediyor. Yeni bin yıla uyum sayan, yaratıcı, çözüm odaklı, iletişim kuran, sorumluluk alan, üretken, teknolojiyi doğru ve etkin kullanan, çevresine duyan bireyler yetiştik için karşınızdayız." diye konuştu.
Konuşmaların ardından Bakan Yılmaz, Bilfen Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı Osman Öztürk'e teşekkür plaketi verdi, derslikleri gezdi.
Kaynak: AA
Ege Üniversitesi yerleşkesi içindeki İzmir Bilfen Fen ve Anadolu Lisesi'nin açılış törenine katılan Bakan Yılmaz, Bilfen okullarının Türkiye'nin aydınlık geleceğine, ülkeyi çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkarma hedefine önemli katkı vereceğini belirterek, bir ülkenin en önemli değerinin iyi yetiştirilmiş bireyleri, insanın en değerli birikiminin de eğitim olduğunu ifade etti.
Mensubu olduğu milletin değerleriyle donanmış, dünyayı okuyan, topluma değer katan gençlerin yetiştirilmesinde Bilfen'in üzerine düşen sorumluluğu yerine getireceğine inandığını vurgulayan Bakan Yılmaz, şunları söyledi:
"Çalışmalarımızın amacı kalkınmış, güçlü bir Türkiye bırakmaktır. Bunu ancak ve ancak eğitimle sağlayabileceğimizin bilincindeyiz. İletişim becerisi yüksek, takım çalışmasına uyumlu, eleştirel, analitik düşünceye sahip kişiler olarak yetiştirmek istiyoruz. En büyük yatırım beşeri sermayeye yapılan yatırımdır. Bu yatırım yoksa sizin çin yüktür. Eğitim varsa bu sermaye sizin için güçtür. Türkiye beşeri sermayesini kendisine katkı sağlamaya dönüştürmüştür. Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapmak istiyoruz. Bunun için kaliteli, fırsat eşitliği temelindeki eğitim, herkese sağlamak lazım. 1 milyondan fazla öğretmenimizle 18 milyona yakın öğrencimize kaliteli ve fırsat eşitliğinde bir eğtim vermeye çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.
- "584 bin öğretmen ataması gerçekleştirdik"
Bakan Yılmaz bu yıl bütçeden eğitime 134 milyar 272 milyon lira pay ayırdıklarını, bunun bütçenin yüzde 18'inden fazlası olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
"2002'de ayrılan 10.4 milyar lira. Toplam bütçenin yüzde 10'u civarında. 80'li yıllarda milli gelirimizden eğitime 1,2 ayırıyorduk. Almanya, İtalya 4,8'lerde ayırıyordu. Bugün 6,2 ayırıyoruz. Almanya 4,8. Avrupa'dan çok daha fazla eğitime kaynak ayıyoruz. OECD 5,2 ayırıyor. Kaliteli bir eğitim için olmazsa olmaz eğitimin altyapısının tamamlanmasıdır. En önemli unsur öğretmendir. 584 bin öğretmen ataması gerçekleştirdik. 20 bin öğretmen ataması için ilana çıktık, sınav günü belli oldu. 5 bin öğretmen daha alacağız. Öğrenci başına düşen öğretmen sayısını düşürdük. 282 bin derslik yaptık. Derslik başına düşen öğrenci sayısını 36'dan 24'e düştü. 2019 yılı sonuna kadar ikili eğitimi kaldıracağız. Tüm Türkiye'de 58 bin dersliğe ihtiyacımız var. 47 bin derslik yapılıyor. 11 bin açık var, bunu da yapacağız."
- "Soloman Adaları yerlileri"
Eğitimle ilgili eleştirilere değinen Bakan Yılmaz, şu görüşlerini paylaştı:
"Eleştirisiz olmaz, bu çok normal. 80 yılda alınan mesafenin bazı alanlarda 8-10 katını aldık, bu çok büyük başarı. Dünyadaki hiç bir ülkenin ulaşamayacağı başarı. Ama 'yapamıyoruz, öğrenemiyoruz, öğretemiyoruz' derlerse bu da doğru değil. Onlara diyorum ki ben bazen, 'içimizdeki İrlandalılar' diye bir tabir var, bu toplumun içinde yaşayıp İrlandalı gibi düşünenler. Ben de ona Solomon Adaları yerlileri diyorum. Solomon Adalarından yaşayan yerliler bir ormanı tarım arazisine çevirmek istediğinde ağacı kesmezlermiş. Ağacın etrafında halka olurlarmış, ağaca kötü söz söylerlermiş, hak etmediği. Ağaç bir iki ay sonra kendiliğin kurumuş. Solomon Adaları yerlileri Türk eğitiminin kendiliğinden kuruması için dileklerini, niyetlerini belirtiyorlar.
Okul öncesi eğitim yoktu Türkiye'de, yüzde 10'du, yüzde 70'e çıktı, yüzde 90'a çıktı bazı illerde. '80 yılda alınamayan mesafenin 8 katını aldı deseler, 80 yılda atanmayan öğretmenler sizin dönemde atandı, 80 yılda yakalanamayan derslik başına düşen öğrenci sayısını yakaladınız ama daha iyi olması lazım' deseler. Hiç böyle bir şey yok. Sanki böyle eğitim Türkiye'nin hükümetinde, öncenliğinde yokmuş gibi bir yaklaşımı ancak Solomon Adaları yerlileri yapar. Ya sen nerede yaşıyorsun? Türkiye'de yaşamıyorsun. Öğretmen, derslik başına düşen öğrenci saysını biliyorum. Öğrencilerimin başarısını görüyorum. Peki sen nerede yaşıyorsun. Bu neden kaynaklanıyor. Bizim orada 'Erciyesin başında olanlar Erciyesin yüksekliğini anlayamazlar' derler. Yıldız Dağı var Sivas'ta 2 bin metrenin üzerinde. Yıldız Dağının üzerinde olanlar büyüklüğünü anlayamazlar. O dağın büyüklüğünü anlayabilmek için o dağdan uzağa gitmek lazım. Ovaya gitmek lazım. Ovaya gittiğin zaman dağların heybetleri anlaşılır. Türkiye'nin büyüklüğünü anlayabilmek için Avrupa'ya, Amerikaya gitmek lazım. Gerekiyorsa Uzak Doğu'ya gitmek lazım. Bir çok kimse gidiyor geliyor, görüyoruz ki Türkiye Avrupadan da çok daha iyi noktada. Tek eksikliğimiz okul öncesi eğitimde. Okul öncesi eğitimi yaygınlaştırdığımızda Avrupa'nın da çok daha önüne geçeceğimizi söylemek isterim."
Bilfen Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkan Vekili Fatih Öztürk de bu yıl eğitimde 30. yaşını kutlayan Bilfen okulları olarak İzmir'e yeni bir eğitim kurumu kazandırmaktan memnuniyet duyduklarını bildirdi.
İzmir'in kendileri için ayrı bir yeri bulunduğunu ifade eden Öztürk, "Önümüzdeki 5 sene içinde İzmi'r'e ağırlıklı yatırım yapmayı planlıyoruz. Bilfen bayrağını bu güzel şehrin bir çok noktasında dalganlandırmak istiyoruz. Güzelbahçe'de açacağımız anaokulu, ilkokul ve ortaokulu hazırlıklarını tamamladık. İstanbul, Ankara, Kayseri, İskenderun, Antalya, Bursa ve İzmir'de yaklaşık 20 bin öğrenciye eğitim veriyoruz. Eğitimin eğitimciler tarafından yapılması gerektiğine yürekten inandık, ticaretin önünde tuttuk eğitimi. Gelecek eğitim öğretim dönemi içinde Ankara, İstanbul, Gaziantep kampüslerimiz için hazırlıklarımız devam ediyor. Yeni bin yıla uyum sayan, yaratıcı, çözüm odaklı, iletişim kuran, sorumluluk alan, üretken, teknolojiyi doğru ve etkin kullanan, çevresine duyan bireyler yetiştik için karşınızdayız." diye konuştu.
Konuşmaların ardından Bakan Yılmaz, Bilfen Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı Osman Öztürk'e teşekkür plaketi verdi, derslikleri gezdi.