Deliler Kervanı Forum Diyarbakır AVM'den Geçti
23 Kasım’da vizyona giren “Deliler Fatih’in Fermanı” filmi oyuncuları Diyarbakırlı severleriyle Forum AVM’de bir araya geldi.
23 Kasım’da vizyona giren ve tarihte zaman yolculuğuna çıkaran “Deliler Fatih’in Fermanı” filmi oyuncuları Cem Uçan, İsmail Filiz, Yetkin Dikinciler ve Gülşah Şahin Diyarbakırlı severleriyle buluştu. Diyarbakır Forum AVM’de sevenleriyle söyleyişi yapıp, fotoğraf çeken ünlü oyuncular, filmi de vatandaşlarla birlikte izledi. En son 2000 yılında Diyarbakır’a geldiğini söyleyen Cem Uçan, Diyarbakır’ın çok değiştiğini ve film daha çekim aşamalarındayken Diyarbakır’ı ziyarete bulunmak istediklerini belirtti.
Uçan, “İnanılmaz bir atmosfer var, yoğun bir kalabalıkla filmimizi izledik hep beraber, fotoğraf çekinme ve birlikte sohbet etme imkanı bulduk. İnşallah yaptığımız her projede burada olmak adına elimizden geleni yapacağız. Diyarbakır Mezopotamya’nın göbeği, tarihin doğduğu ve tarihi şekillendiren bir ilimiz, çok mutluyuz burada olmaktan” dedi.
Bir ay önce annesi ve babası Diyarbakır’da bir düğüne katıldığını ve annesinin öve öve bitiremediğini söyleyen İsmail Filiz, film çekimi biter bitmez Diyarbakır’ı mutlaka ziyaret etmek istediğini aktardı. Filiz, “Buradayız çok mutluyuz, gerçekten çok beğendim. Dürüst konuşmak gerekirse, hiç kafamdaki gibi değil, tamamen Avrupa şehri gibi geniş yollar, çok düzenli ve huzurlu bir şehir. Camileri, kale içerisine ziyarete gittik çok beğendim. Çok sıcak insanlar, daha hava alanından iner inmez geldiler sohbet ettik muhabbet ettik” diye konuştu.
Çatışmanın yoğun olduğu dönemde Diyarbakır’da çalıştığını söyleyen Yetkin Dikinciler ise, Diyarbakır’ın mimarisi ve şehirciliğinin çok değiştiğini ve her seferinde geldiğinde çok sıcak karşılanarak her gelişinde aynı duyguyu taşıdığını söyledi.
Dikinciler, “O kadar çok severim ki Diyarbakır’ı ve insanlarını, burada çalışırken Türk ve Dünya Edebiyatının Klasiklerini sahneye taşıdık. İstanbul’dan arkadaşlar bana diyorlardı ki ‘Tiyatroya gelen oluyor mu?’ arkadaşlar sizden daha fazla geliyorlardı. Nereye gidersek gidelim bir şeyler üreterek, önererek gitmeliyiz biz nacizene bunu yaptık Devlet tiyatrosu, oyuncular, yönetmenler, tiyatro çalışanları olarak. Diyarbakır’ın mimarisi ve şehirciliği çok gelişmiş ben bu kadar büyümeden yana değilim. Daha kontrollü denetimli bir büyümeden yanayım, çok katlı yapılaşmaya karşıyım. Diyarbakır’ın o özgün, volkanik kayalardan, bazal taşlarından yapılan mimarisi daha çok hoşuma gider ama ne yapalım bu önüne geçilmez bir şey, insanın yeni modernleşmeye ihtiyaçları var yeter ki bunu planlı ve düzgün bir şekilde bize yakışır olsun” ifadelerinde bulundu.
Diyarbakır’a ilk kez geldiğini şehir merkezinden başlayarak birçok yeri gezdiğini söyleyen Gülşah Şahin, Diyarbakır’da tarihin kokusunu aldığını aktardı.
Kaynak: İHA
Uçan, “İnanılmaz bir atmosfer var, yoğun bir kalabalıkla filmimizi izledik hep beraber, fotoğraf çekinme ve birlikte sohbet etme imkanı bulduk. İnşallah yaptığımız her projede burada olmak adına elimizden geleni yapacağız. Diyarbakır Mezopotamya’nın göbeği, tarihin doğduğu ve tarihi şekillendiren bir ilimiz, çok mutluyuz burada olmaktan” dedi.
Bir ay önce annesi ve babası Diyarbakır’da bir düğüne katıldığını ve annesinin öve öve bitiremediğini söyleyen İsmail Filiz, film çekimi biter bitmez Diyarbakır’ı mutlaka ziyaret etmek istediğini aktardı. Filiz, “Buradayız çok mutluyuz, gerçekten çok beğendim. Dürüst konuşmak gerekirse, hiç kafamdaki gibi değil, tamamen Avrupa şehri gibi geniş yollar, çok düzenli ve huzurlu bir şehir. Camileri, kale içerisine ziyarete gittik çok beğendim. Çok sıcak insanlar, daha hava alanından iner inmez geldiler sohbet ettik muhabbet ettik” diye konuştu.
Çatışmanın yoğun olduğu dönemde Diyarbakır’da çalıştığını söyleyen Yetkin Dikinciler ise, Diyarbakır’ın mimarisi ve şehirciliğinin çok değiştiğini ve her seferinde geldiğinde çok sıcak karşılanarak her gelişinde aynı duyguyu taşıdığını söyledi.
Dikinciler, “O kadar çok severim ki Diyarbakır’ı ve insanlarını, burada çalışırken Türk ve Dünya Edebiyatının Klasiklerini sahneye taşıdık. İstanbul’dan arkadaşlar bana diyorlardı ki ‘Tiyatroya gelen oluyor mu?’ arkadaşlar sizden daha fazla geliyorlardı. Nereye gidersek gidelim bir şeyler üreterek, önererek gitmeliyiz biz nacizene bunu yaptık Devlet tiyatrosu, oyuncular, yönetmenler, tiyatro çalışanları olarak. Diyarbakır’ın mimarisi ve şehirciliği çok gelişmiş ben bu kadar büyümeden yana değilim. Daha kontrollü denetimli bir büyümeden yanayım, çok katlı yapılaşmaya karşıyım. Diyarbakır’ın o özgün, volkanik kayalardan, bazal taşlarından yapılan mimarisi daha çok hoşuma gider ama ne yapalım bu önüne geçilmez bir şey, insanın yeni modernleşmeye ihtiyaçları var yeter ki bunu planlı ve düzgün bir şekilde bize yakışır olsun” ifadelerinde bulundu.
Diyarbakır’a ilk kez geldiğini şehir merkezinden başlayarak birçok yeri gezdiğini söyleyen Gülşah Şahin, Diyarbakır’da tarihin kokusunu aldığını aktardı.