Hububat Sektöründen 6 Milyar 373 Milyon Dolarlık İhracat
2017 yılı ihracatının 157,1 milyar dolarla tarihin en yüksek ikinci seviyesinde gerçekleşmesi ihracatçıları coşturdu. Aynı dönemde hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatı 6 milyar 373 milyon dolar olarak gerçekleşti.
İhracat rakamlarını değerlendiren İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Zekeriya Mete, bu rakamları 2023 hedefleri adına yeterli görmediklerini açıkladı.
Sektörün 2018 yılına dair beklenti ve hedeflerini değerlendiren Zekeriya Mete, “2023 hedefleri adına yeterli görmüyoruz ve 2018 için ana hedefimiz bu rakamları daha da yukarıya çekmek olacaktır. Yurt dışı ve yurt içi fuarlara, ticaret heyetlerinin yanında çeşitli organizasyonlarla potansiyel gördüğümüz bölgelere yönelik tanıtımlara, yurt içinde ihracat yapma potansiyeli olan firmaları teşvik etmeye ve ülkemizi en iyi şekilde tanıtmak için çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Büyüme rakamlarını da değerlendiren Mete, sanayi sektörünün ve Türkiye’nin genel büyümesinin yüzde 6, gıda sektörünün yüzde 8,2 büyüme gösterdiğini kaydetti.
2018’de de büyümenin ve yeni yatırımların devam edeceğini öngördüklerini anlatan Mete, “İstatistiklere bakıldığında büyümede sanayi yatırımlarının destekleyici etkisi net bir şekilde gözüküyor. Ülke menfaati için herkes elini taşın altına koymalıdır. Bürokratik süreçlerin hızlanması gerekiyor. Kanunların değiştirilmesi lazım çünkü var olan kanunlar hızımızı azaltıyor. Büyüme hedeflerimize ulaşmak için önümüzdeki engelleri kaldırmalıyız” dedi.
Daha stabil kur temenni ediyoruz
Yeni yılda daha stabil bir kur düzeyini temenni ettiğini söyleyen Mete, “Giderilmesi gereken problemlerden birinin döviz kuru olduğu ortada. Aslında döviz kurunda, stabilizasyon ihracatçılar için en önemli kriteri teşkil ediyor. Kurdaki sert iniş-çıkışlar bizim için bir handikap. Yeni yılda daha sürdürülebilir, daha stabil bir kur düzeyinin yerleşmesini temenni ediyoruz” şeklinde konuştu.
4 milyon ton un sattık
Hububat Birliği’nin ithalata konu edilen bir sektör olduğunu ihracata dayalı, ithalat modelleri olduğunu ifade eden Zekeriya Mete şunları söyledi: “Küresel ısınma, kentleşme ve arazi sıkıntıları dolayısıyla ekilebilir arazi azalıyor, nüfus ise 2.5 katına çıkıyor. Bundan dolayı ithalat oranları artıyor. Geçen yıl 4 milyon tona yakın un sattık. 199 ülkeye ihracat yapıyoruz. 63 ülkede yüzde 30’un üzerinde artış yakalamış durumdayız. 130 ülkede ihracat rakamlarımız artış gösterdi. Hükümetin uyguladığı dış politikayla ihracat rakamlarımız artış gösterecek. 2018 yılında gıda fiyatlarında; iklimsel olaylar ve mahsul olumlu yönde seyrederse rakamlar normal şartlarda devam edecek. Tarıma dayalı sanayiyi benimsemeliyiz. Tarıma dayalı sanayide devlet destekleri çok önemlidir.”
Sektörün ihracat pazarlarına da değinen Mete, “İhracatımızda AB ve Ortadoğu pazarlarının payı yüzde 80 oranındadır. Sıkışan Avrupa pazarından dolayı Uzak Doğu ülkelerine yöneliyoruz. Dünya fiyatlarıyla üretim yapıp ihracat yapıyoruz. Filistin zaferinin ekmeğini 2018 yılında yiyeceğiz” dedi.
Kaynak: İHA
Sektörün 2018 yılına dair beklenti ve hedeflerini değerlendiren Zekeriya Mete, “2023 hedefleri adına yeterli görmüyoruz ve 2018 için ana hedefimiz bu rakamları daha da yukarıya çekmek olacaktır. Yurt dışı ve yurt içi fuarlara, ticaret heyetlerinin yanında çeşitli organizasyonlarla potansiyel gördüğümüz bölgelere yönelik tanıtımlara, yurt içinde ihracat yapma potansiyeli olan firmaları teşvik etmeye ve ülkemizi en iyi şekilde tanıtmak için çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Büyüme rakamlarını da değerlendiren Mete, sanayi sektörünün ve Türkiye’nin genel büyümesinin yüzde 6, gıda sektörünün yüzde 8,2 büyüme gösterdiğini kaydetti.
2018’de de büyümenin ve yeni yatırımların devam edeceğini öngördüklerini anlatan Mete, “İstatistiklere bakıldığında büyümede sanayi yatırımlarının destekleyici etkisi net bir şekilde gözüküyor. Ülke menfaati için herkes elini taşın altına koymalıdır. Bürokratik süreçlerin hızlanması gerekiyor. Kanunların değiştirilmesi lazım çünkü var olan kanunlar hızımızı azaltıyor. Büyüme hedeflerimize ulaşmak için önümüzdeki engelleri kaldırmalıyız” dedi.
Daha stabil kur temenni ediyoruz
Yeni yılda daha stabil bir kur düzeyini temenni ettiğini söyleyen Mete, “Giderilmesi gereken problemlerden birinin döviz kuru olduğu ortada. Aslında döviz kurunda, stabilizasyon ihracatçılar için en önemli kriteri teşkil ediyor. Kurdaki sert iniş-çıkışlar bizim için bir handikap. Yeni yılda daha sürdürülebilir, daha stabil bir kur düzeyinin yerleşmesini temenni ediyoruz” şeklinde konuştu.
4 milyon ton un sattık
Hububat Birliği’nin ithalata konu edilen bir sektör olduğunu ihracata dayalı, ithalat modelleri olduğunu ifade eden Zekeriya Mete şunları söyledi: “Küresel ısınma, kentleşme ve arazi sıkıntıları dolayısıyla ekilebilir arazi azalıyor, nüfus ise 2.5 katına çıkıyor. Bundan dolayı ithalat oranları artıyor. Geçen yıl 4 milyon tona yakın un sattık. 199 ülkeye ihracat yapıyoruz. 63 ülkede yüzde 30’un üzerinde artış yakalamış durumdayız. 130 ülkede ihracat rakamlarımız artış gösterdi. Hükümetin uyguladığı dış politikayla ihracat rakamlarımız artış gösterecek. 2018 yılında gıda fiyatlarında; iklimsel olaylar ve mahsul olumlu yönde seyrederse rakamlar normal şartlarda devam edecek. Tarıma dayalı sanayiyi benimsemeliyiz. Tarıma dayalı sanayide devlet destekleri çok önemlidir.”
Sektörün ihracat pazarlarına da değinen Mete, “İhracatımızda AB ve Ortadoğu pazarlarının payı yüzde 80 oranındadır. Sıkışan Avrupa pazarından dolayı Uzak Doğu ülkelerine yöneliyoruz. Dünya fiyatlarıyla üretim yapıp ihracat yapıyoruz. Filistin zaferinin ekmeğini 2018 yılında yiyeceğiz” dedi.