İçişleri Bakanı Soylu'dan Kılıçdaroğlu'na Sert Eleştiri
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nu SİHA’lar konusunda yaptıkları açıklamalar nedeniyle sert bir dille eleştirerek, “CHP Genel Başkanı daha sonra çıkacak, diyecek ki bunlar terörist olabilir ama silahları yok, kamera şakası mısın nesin ya, kamera şakası mısın sen?" dedi.
Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı, ATO Congresium’da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin de katılımıyla gerçekleştirildi.
AK Parti’nin bir istişare ve ortak akıl partisi olduğunu belirten Bakan Soylu, “İlçelerimizde, mahallelerimizde, belediyelerimizde bunu gerçekleştirerek ortak aklın bir yöneticiliği, ilçeyi, ülkeyi, ne noktaya getireceğinin en iyi örneğini vermeye çalıyoruz. Ancak, belediye başkanlarımızla istişarenin bu toplantılar içerisinde bana göre biraz daha farklı bir yeri ve anlamı var. Temsil ettiğiniz makamların, millet nezdindeki itibarının ne kadar büyük olduğunu ve ne kadar önemli olduğunu işaret etmektir” ifadelerini kullandı.
“2019 sadece bir seçimin adı değildir” diyen Soylu, “2019 bir milletin tercihinin adıdır. Bu çok açıktır. Bulunduğunuz makamların birisinin, İçişleri Bakanlığının, oradaki arkadaşlarımızın makamlarının hiçbirisinin ehemmiyeti ve önemi yoktur. Bu hareket medeniyetimizin tüm değerlerini içinde taşır. Sorumluluğumuz bizim belediye başkanlığımız, İçişleri Bakanlığımız değildir. 2019 seçimlerine sadece bir seçimi kazanmak adıyla da bakmamak lazım. Siz, halkı, hizmeti en iyi bilenlersiniz” açıklamasında bulundu.
Terörle mücadele konusuna değinen Soylu, “Özellikle PKK’nın temsilcisi konumuna gelen siyasi parti tarafından yönetilen belediyeler, vatandaşa hizmet etmek şöyle dursun terör örgütüne eleman ve lojistik desteği sağlayan 12-13 yaşındaki çocukların veya gençlerin Kandil’e yollandığı toplanma merkezi haline getirilmiş. Bir belediye binası düşünün ki yapılan aramada içinde roketatar, mühimmat ele geçiriliyor. Hem terörle mücadelemizi engelliyor hem vatandaşın evladına dokunuyor hem de belediyecilik hizmetlerinin kasıtlı olarak aksamasına sebep oluyor. PKK ile iltisaklı olduğu tespit edilen 93, FETÖ ile iltisaklı olduğu tespit edilen 8 belediyeye görevlendirme yapıldı” şeklinde konuştu.
Soylu, “Yaklaşık bir haftadır bizim terörle mücadelemizde kullandığımız İnsansız Silahlı Hava Araçlarının (SİHA) operasyonuna ilişkin CHP’li bir genel başkan yardımcısının haddini aşan, orada mücadele eden güvenlik güçlerimizi inciten bir ifadesi olmuştur. CHP Genel Başkanı da bu ifadelere koro halinde katılmıştır. CHP’li vekil bunu anlattı ve söyledi.
Bizler de gerekli açıklamaları ortaya koyduk. Bir yıldır bu görevi yapıyoruz ve terörle mücadelede çok önemli bir noktaya geldik. Ama şuna dikkat ettik, Cumhurbaşkanımızın talimatı var, artık terörü yerinde ve bulunduğu noktada ortadan kaldırmaya yönelik bir strateji geliştirdik. Bir taraftan da teknolojik kabiliyetimizi yükseltmek zorundaydık. Türkiye, ne günlerden ne günlere geldi. İnsansız hava araçlarını İsrail’den istediğimiz günleri hatırlıyoruz. Bu milletin bir evladı olarak gurur duyabilirsiniz, geçen yıl bu zamanda iç güvenlik birimleri olarak söylüyorum, havada ancak yüz saatlik bir keşif yapabiliyorduk. Şimdi, jandarma, polis her birimimizi 24 saat çalıştıracak bir noktaya getirdik. O yüz saati bir yıl içerisinde 2 bin 600 saate çıkardık” şeklinde konuştu.
“Kötü komşu ev sahibi yaparmış” diyen Soylu, “Bu zorluk bize evlatlarımıza hem teknik kabiliyet hem de teknik donanım açısından önemli bir avantaj sağladı. Daha işin başındayız. TSK, sınırımızın her bir tarafını insansız hava araçlarıyla gözetleyebilecek. Biz, iç güvenlik sistemimizdeki mekanizmalarımızı devam ettireceğiz ve bu operasyonları birlikte yöneteceğiz. Orada bir sivil kayıp söz konusu değildir. Etkisiz hale getirilen kişilerin terörist olduğunu, ortada piknik falan olmadığını, yakalanan diğer teröristin kendi ifadesinde de bunu doğruladığını kamuoyuna anlattım. Adam diyor ki, biz 4 tane teröristle beraber orada buluşmaya gittik. Burada soruyorum, yani şehir içerisinde bir sivil vatandaşı infaz etmenin keşfini kim veriyor bu teröristlere? Onlar sivil falan değil, onlar keşif yapıyorlar. Kaymakam şu saatte çıkıyor, belediye başkanı şu saatte gidiyor. Halk tarafından sevilen öğretmen bu saatte evine giriyor. CHP Genel Başkanı daha sonra çıkacak, diyecek ki bunlar terörist olabilir ama silahları yok, kamera şakası mısın nesin ya, kamera şakası mısın sen? Sonra söylediği şu; ’Efendim bu teröristin belgesi olur mu?’ Gideceğim Kandil’den teröristin belgesini alacağım. Bizde teröristin belgesi var Kılıçdaroğlu, senin dediğin gibi değil, bizdeki teröristin belgesi şurada. Onyıllardan beri şehit cenazesine gittiğinde, her jandarmanın, her askerin tabutunun altına şu omzunu verdiğinde La İlaheillah, bizde teröristin belgesi o şehitlerin cenazeleridir” açıklamasında bulundu.
Soylu, konuşmasında şunları kaydetti:
“Bir tezgah var, tezgah çok net. CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, iki ayrı beyanatta bulunuyor. Birincisinde biz 2019’da HDP ile birlikte olmalıyız diyor. İki başka bir şey daha söylüyor ki çok daha tehlikeli bir şey. Güneydoğu’da kayyumlara alınan belediyeler var ya zaten onu HDP tarumar eder, bu demokratik bir ayıptır ama orada nelerin döndüğünü de biliyoruz. Dün belli medya organizasyonlarına temizlettirmeye çalıştıkları HDP’yi ve PKK’yı bu sefer bir projeyle beraber CHP’ye temizletmeye çalışıyorlar. Türkiye terörle mücadelede çok önemli bir kabiliyet kazandı. Bu kabiliyeti hem ülke içinde hem uluslararası alanda zaafiyet vermeye çalışıyorlar. Üç, önemlilerden bir tanesi. 2019’da birlik olacakları, HDP ile birlikte onların Güneydoğu’daki oy tabanlarının kaybolduğunu görünce onları bir başka mağduriyet üzerinden tabanla bütünleştirmeye çalışıyorlar.”
Kaynak: İHA
AK Parti’nin bir istişare ve ortak akıl partisi olduğunu belirten Bakan Soylu, “İlçelerimizde, mahallelerimizde, belediyelerimizde bunu gerçekleştirerek ortak aklın bir yöneticiliği, ilçeyi, ülkeyi, ne noktaya getireceğinin en iyi örneğini vermeye çalıyoruz. Ancak, belediye başkanlarımızla istişarenin bu toplantılar içerisinde bana göre biraz daha farklı bir yeri ve anlamı var. Temsil ettiğiniz makamların, millet nezdindeki itibarının ne kadar büyük olduğunu ve ne kadar önemli olduğunu işaret etmektir” ifadelerini kullandı.
“2019 sadece bir seçimin adı değildir” diyen Soylu, “2019 bir milletin tercihinin adıdır. Bu çok açıktır. Bulunduğunuz makamların birisinin, İçişleri Bakanlığının, oradaki arkadaşlarımızın makamlarının hiçbirisinin ehemmiyeti ve önemi yoktur. Bu hareket medeniyetimizin tüm değerlerini içinde taşır. Sorumluluğumuz bizim belediye başkanlığımız, İçişleri Bakanlığımız değildir. 2019 seçimlerine sadece bir seçimi kazanmak adıyla da bakmamak lazım. Siz, halkı, hizmeti en iyi bilenlersiniz” açıklamasında bulundu.
Terörle mücadele konusuna değinen Soylu, “Özellikle PKK’nın temsilcisi konumuna gelen siyasi parti tarafından yönetilen belediyeler, vatandaşa hizmet etmek şöyle dursun terör örgütüne eleman ve lojistik desteği sağlayan 12-13 yaşındaki çocukların veya gençlerin Kandil’e yollandığı toplanma merkezi haline getirilmiş. Bir belediye binası düşünün ki yapılan aramada içinde roketatar, mühimmat ele geçiriliyor. Hem terörle mücadelemizi engelliyor hem vatandaşın evladına dokunuyor hem de belediyecilik hizmetlerinin kasıtlı olarak aksamasına sebep oluyor. PKK ile iltisaklı olduğu tespit edilen 93, FETÖ ile iltisaklı olduğu tespit edilen 8 belediyeye görevlendirme yapıldı” şeklinde konuştu.
Soylu, “Yaklaşık bir haftadır bizim terörle mücadelemizde kullandığımız İnsansız Silahlı Hava Araçlarının (SİHA) operasyonuna ilişkin CHP’li bir genel başkan yardımcısının haddini aşan, orada mücadele eden güvenlik güçlerimizi inciten bir ifadesi olmuştur. CHP Genel Başkanı da bu ifadelere koro halinde katılmıştır. CHP’li vekil bunu anlattı ve söyledi.
Bizler de gerekli açıklamaları ortaya koyduk. Bir yıldır bu görevi yapıyoruz ve terörle mücadelede çok önemli bir noktaya geldik. Ama şuna dikkat ettik, Cumhurbaşkanımızın talimatı var, artık terörü yerinde ve bulunduğu noktada ortadan kaldırmaya yönelik bir strateji geliştirdik. Bir taraftan da teknolojik kabiliyetimizi yükseltmek zorundaydık. Türkiye, ne günlerden ne günlere geldi. İnsansız hava araçlarını İsrail’den istediğimiz günleri hatırlıyoruz. Bu milletin bir evladı olarak gurur duyabilirsiniz, geçen yıl bu zamanda iç güvenlik birimleri olarak söylüyorum, havada ancak yüz saatlik bir keşif yapabiliyorduk. Şimdi, jandarma, polis her birimimizi 24 saat çalıştıracak bir noktaya getirdik. O yüz saati bir yıl içerisinde 2 bin 600 saate çıkardık” şeklinde konuştu.
“Kötü komşu ev sahibi yaparmış” diyen Soylu, “Bu zorluk bize evlatlarımıza hem teknik kabiliyet hem de teknik donanım açısından önemli bir avantaj sağladı. Daha işin başındayız. TSK, sınırımızın her bir tarafını insansız hava araçlarıyla gözetleyebilecek. Biz, iç güvenlik sistemimizdeki mekanizmalarımızı devam ettireceğiz ve bu operasyonları birlikte yöneteceğiz. Orada bir sivil kayıp söz konusu değildir. Etkisiz hale getirilen kişilerin terörist olduğunu, ortada piknik falan olmadığını, yakalanan diğer teröristin kendi ifadesinde de bunu doğruladığını kamuoyuna anlattım. Adam diyor ki, biz 4 tane teröristle beraber orada buluşmaya gittik. Burada soruyorum, yani şehir içerisinde bir sivil vatandaşı infaz etmenin keşfini kim veriyor bu teröristlere? Onlar sivil falan değil, onlar keşif yapıyorlar. Kaymakam şu saatte çıkıyor, belediye başkanı şu saatte gidiyor. Halk tarafından sevilen öğretmen bu saatte evine giriyor. CHP Genel Başkanı daha sonra çıkacak, diyecek ki bunlar terörist olabilir ama silahları yok, kamera şakası mısın nesin ya, kamera şakası mısın sen? Sonra söylediği şu; ’Efendim bu teröristin belgesi olur mu?’ Gideceğim Kandil’den teröristin belgesini alacağım. Bizde teröristin belgesi var Kılıçdaroğlu, senin dediğin gibi değil, bizdeki teröristin belgesi şurada. Onyıllardan beri şehit cenazesine gittiğinde, her jandarmanın, her askerin tabutunun altına şu omzunu verdiğinde La İlaheillah, bizde teröristin belgesi o şehitlerin cenazeleridir” açıklamasında bulundu.
Soylu, konuşmasında şunları kaydetti:
“Bir tezgah var, tezgah çok net. CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, iki ayrı beyanatta bulunuyor. Birincisinde biz 2019’da HDP ile birlikte olmalıyız diyor. İki başka bir şey daha söylüyor ki çok daha tehlikeli bir şey. Güneydoğu’da kayyumlara alınan belediyeler var ya zaten onu HDP tarumar eder, bu demokratik bir ayıptır ama orada nelerin döndüğünü de biliyoruz. Dün belli medya organizasyonlarına temizlettirmeye çalıştıkları HDP’yi ve PKK’yı bu sefer bir projeyle beraber CHP’ye temizletmeye çalışıyorlar. Türkiye terörle mücadelede çok önemli bir kabiliyet kazandı. Bu kabiliyeti hem ülke içinde hem uluslararası alanda zaafiyet vermeye çalışıyorlar. Üç, önemlilerden bir tanesi. 2019’da birlik olacakları, HDP ile birlikte onların Güneydoğu’daki oy tabanlarının kaybolduğunu görünce onları bir başka mağduriyet üzerinden tabanla bütünleştirmeye çalışıyorlar.”