Doğal Yaşam Parkı Hedefiyle Yola Çıktı, Santralde Bal Ve Süt Üretti
Geçtiğimiz yıl santral bünyesinde bal ve süt üreten ABK Çeşme Res, bal ve süt üretimini yükseltti.
Yerel ve doğal kaynakları ekonomiye kazandırmak amacıyla yola çıkan ABK Çeşme RES, çevreci uygulamalarıyla dikkat çekiyor. ABK Çeşme RES Proje Koordinatörü Erman Kaya, çevre ve sosyal sorumluluk bilinciyle hareket ettiklerini belirterek, santral bünyesinde bal arısı ve keçi üretimine ağırlık verdiklerini açıkladı.
Geçen yıl 9 olan arı kovanı sayısını bu yıl, ortamı çok uygun bulan arıların doğal üremesiyle birlikte 16’ya yükselttiklerini belirten Kaya, "Böylelikle iddia edilenin aksine canlıların rüzgar türbinlerinden herhangi bir şekilde olumsuz etkilenmedi. Bölgenin doğal dokusunu kaybetmesinin önüne geçmek için 14 bin adet fidan diktik. Yine aynı bölgede yeni fidan dikimi ve çevre yeşillendirmesi için çalışmalarını sürdürüyoruz".
Doğal yaşama özel önem verdiklerini kaydeden Kaya, Ovacık’ta bulunan santralin şalt merkezindeki rüzgar türbinlerinin çalıştığı enerji üretim alanında hem enerji ürettiklerini, hem de uzun vadede doğal yaşam parkı olarak hizmet verebileceklerini dile getirdi.
Doğal yaşamla enerji üretimi yan yana
Doğal yaşamla, enerji üretiminin yan yana yürütülebileceğini gösterdiklerini hatırlatan Erman Kaya, santralin yapım aşamasında mevcut parsel yolları kullanarak ağaç kesmeden inşaatı tamamladıklarını belirtti.
Türbinlerin ortasındaki kovanlardan bal üretildiğini, keçi ve ineklerden de süt sağıldığını anlatan Kaya sözlerini şöyle tamamladı: "Santralimiz 18 megawatt mekanik, 16 megawatt elektrik güç üretmektedir ve bu yıllık toplamda 60 milyon kilowatt saatlik elektriğe karşılık gelmektedir. Bu 18 megawatt, yıllık 90 bin ağacın yapmış olduğu karbon salınımını engelliyor. 30 bin ton karbon emisyonunu sağlıyor. Bu şekilde santralimizde de doğaya saygı çerçevesinde doğal yaşamla iç içe bir yaşam olduğunu göstermek adına doğal bal ve süt üretimi yaptık. Türkiye’de bir ilki başardık. Bugüne dek rüzgar santrallerinde yapılmayan bir uygulamayla, kovanlarımız ve ineklerimizle doğal bir üretimi gerçekleştirdik. Bununla ilgili yapılan analizlerle ilgili olarak da, aldığımız üretimlerin tamamıyla doğal olduğunu kanıtladık".
Kaynak: İHA
Geçen yıl 9 olan arı kovanı sayısını bu yıl, ortamı çok uygun bulan arıların doğal üremesiyle birlikte 16’ya yükselttiklerini belirten Kaya, "Böylelikle iddia edilenin aksine canlıların rüzgar türbinlerinden herhangi bir şekilde olumsuz etkilenmedi. Bölgenin doğal dokusunu kaybetmesinin önüne geçmek için 14 bin adet fidan diktik. Yine aynı bölgede yeni fidan dikimi ve çevre yeşillendirmesi için çalışmalarını sürdürüyoruz".
Doğal yaşama özel önem verdiklerini kaydeden Kaya, Ovacık’ta bulunan santralin şalt merkezindeki rüzgar türbinlerinin çalıştığı enerji üretim alanında hem enerji ürettiklerini, hem de uzun vadede doğal yaşam parkı olarak hizmet verebileceklerini dile getirdi.
Doğal yaşamla enerji üretimi yan yana
Doğal yaşamla, enerji üretiminin yan yana yürütülebileceğini gösterdiklerini hatırlatan Erman Kaya, santralin yapım aşamasında mevcut parsel yolları kullanarak ağaç kesmeden inşaatı tamamladıklarını belirtti.
Türbinlerin ortasındaki kovanlardan bal üretildiğini, keçi ve ineklerden de süt sağıldığını anlatan Kaya sözlerini şöyle tamamladı: "Santralimiz 18 megawatt mekanik, 16 megawatt elektrik güç üretmektedir ve bu yıllık toplamda 60 milyon kilowatt saatlik elektriğe karşılık gelmektedir. Bu 18 megawatt, yıllık 90 bin ağacın yapmış olduğu karbon salınımını engelliyor. 30 bin ton karbon emisyonunu sağlıyor. Bu şekilde santralimizde de doğaya saygı çerçevesinde doğal yaşamla iç içe bir yaşam olduğunu göstermek adına doğal bal ve süt üretimi yaptık. Türkiye’de bir ilki başardık. Bugüne dek rüzgar santrallerinde yapılmayan bir uygulamayla, kovanlarımız ve ineklerimizle doğal bir üretimi gerçekleştirdik. Bununla ilgili yapılan analizlerle ilgili olarak da, aldığımız üretimlerin tamamıyla doğal olduğunu kanıtladık".