Süt Danasının Kalp Zarıyla Hayata Tutundu
Antalya’da yaşayan 66 yaşındaki Durmuş Cengiz’in genişleyen aort damarı ve bozulan aort kapağı, canlı süt danasının kalp zarından yapılan kapak ve damarla değiştirildi. 4 günde taburcu edilen Cengiz, hayatına sağlıklı şekilde devam edebilecek.
Döşemealtı ilçesinde çiftçilikten emekli olan 3 çocuk babası Durmuş Cengiz, 10 gün önce göğüs ağrısı ve nefes darlığı şikayetiyle kamu hastanesine başvurdu. Ön muayenesi yapılan Cengiz’e, kalp ana damarında sorun olduğu ve bir cerraha başvurması söylendi. Ailesiyle araştırma yapan Cengiz, Memorial Antalya Hastanesinde görev yapan Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Ahmet Taner Çetintaş’a başvurdu. Yapılan muayene ve tetkikler sonrasında, Cengiz’in aort damarının iki katından fazla genişlediği ve kapakçığın ise deforme olduğu anlaşıldı. Yırtılma riskine karşı Cengiz, Op. Dr. Çetintaş ve ekibi tarafından hemen ameliyata alındı. Op. Dr. Çetintaş ve ekibi 3 saatlik bir operasyonla hastanın genişleyen aort damarı ve bozulan aort kapağını, canlı süt danasının kalp zarından yapılan kapak ve damarla değiştirdi. Sağlığına kavuşan ve 3 gün hastanede kalan Cengiz, sağlıklı bir şekilde taburcu edildi. Ameliyat sayesinde hiçbir ilaç kullanmayacak olan Durmuş Cengiz, hayatına kaldığı yerde sağlıklı şekilde devam edecek.
"Aort yırtılırsa ölüm ani gelişir"
Ameliyatı gerçekleştiren Op. Dr. Ahmet Taner Çetintaş, Durmuş Cengiz’in, 1 yıldır aort (kalpten ilk çıkan en büyük atardamar) anevrizması (damar duvarının çeşitli nedenlerle zayıflayıp bozulması sonucu genişlemesi ve balonlaşması) yani kalpteki ana damardaki genişlemelerinin takip edilen bir hasta olduğunu aktardı.
Cengiz’in ana damarın hızlı bir şekilde 5 santimetreden 6 santimetreye kadar büyüdüğünü aktaran Çetintaş, "Kardiyologlar hızlıca ameliyat edilmesine karar verdi. Aort anevrizması çok tehlikeli bir hastalıktır. Belirli bir santimetrenin üzerine çıktığı zaman yırtılmaya bağlı ölüm ihtimali yüksek olur. Önemli olan yırtılmadan bu hastalığın tedavi edilmesidir" dedi.
"Oya Aydoğan hastalığı"
Türkiye’nin bu hastalığı sinema oyuncusu Oya Aydoğan’ın vefatının ardından daha çok ciddiye almaya başladığının altını çizen Op. Dr. Çetintaş, "Kısacası insanlarımız zamanında ameliyat olmaya başladı.
Bizim hastamızda da damar yırtılmadan yakalandığı için, ameliyat oldukça başarılı oldu" dedi.
Durmuş Cengiz’in çıkan aort damarının kapağıyla birlikte deforme olduğunu dile getiren Op. Dr. Çetintaş, "6 santimetreye varan damar genişlemesi ve kapakta ciddi bir kaçak vardı. Normalde daha önceki yöntemde yaşlı genç fark etmeden bu kapağı metal kapakla, damarı da sentetik damarla değiştirirdik. Bunun artıları eksileri vardı. Metal kapak takıldığı zaman kan sulandırıcı bir ilaç kullanmamız gerekir. Ona bağlı komplikasyonlar olabilir. Sentetik damarda ise enfeksiyon ihtimali vardır. 60 yaş üstü hastalarda artık yeni bir malzeme ve ameliyat tekniği uygulamaya başladık. Durmuş Cengiz, beşinci hastamız oldu. Türkiye’de başka merkezlerde de yapılıyor ama en fazla biz yapıyoruz" diye konuştu.
"Süt danasının kalp zarını kullandık"
Yeni teknik hakkında bilgiler veren Op. Dr. Çetintaş, "Özel süt danalarının kalp zarından hazırlanan bir damar, kalp kapağını kullandık. Hem damar hem kapak canlı dokudan olduğu için herhangi bir kan sulandırıcıya ihtiyacımız yok. Enfeksiyon riski de ortada yok. Hastanın hayat konforu ameliyat sonrası çok iyi oluyor. Kullanılan malzeme gelişen teknoloji ile bu noktaya geldik" dedi.
Hastasının hayatında hiçbir değişiklik olmadan normal yaşamına devam edebileceğini vurgulayan Op. Dr. Çetintaş, kalp hastalığı olmadan iyi bir hayat süreceğini belirtti.
Op. Dr. Çetintaş, Cengiz’in astım nedeniyle diğer ilaçlarını rahatlıkla kullanabileceğini kaydetti.
Aort anevrizmasının belirtileri
Aort anevrizmasında aile hikayesinin çok önemli olduğunu işaret eden Op.Dr. Çetintaş, "Ani ölüm, damar ameliyatı olmuş, yüksek tansiyon, böbrek hastası ve çok sigara içen bir kişi yılda bir kere kontrole gitmelidirler. Olmayan bir nefes darlığının ortaya çıkması, hareketlenmede kısıtlama, merdiven inip çıkmada zorlanma önemli belirtileridir. Damar çapının 5 santimetreye ulaştığı zaman hasta yakından takip edilmelidir. 5.5 ameliyat kararı, 6.5 santimetre acil ameliyat endikasyondur. Damar yırtıldığı zaman ölüm çok hızlı gerçekleşir. Yırtılmadan bu ameliyat yapılırsa risk yüzde 2’yi geçmez, 15 gün içinde normal yaşamınıza dönersiniz" ifadelerine yer verdi.
"Sağlığıma kavuştum"
Çiftçi emeklisi Durmuş Cengiz, bir yıldır hareketlerinde bir kısıtlama olduğunu belirterek, "Hastaneye başvurum, ön muayenemin ardından bir damar cerrahına görünmemi söylediler. Sonra araştırmalarım sonucunda doktorum Op. Dr. Ahmet Taner Çetintaş’a ulaştım. Burada kontrolüm yapıldı. Hemen ameliyata alındım. Birkaç saatte hemen servise çıktım. Şuanda eski halimden çok daha iyiyim. Doktorum sayesinde sağlığıma kavuştum, ölene kadar kendisini unutmam. Doktorum sayesinde uyandım. Kuş gibi kalktım" dedi.
Kaynak: İHA
"Aort yırtılırsa ölüm ani gelişir"
Ameliyatı gerçekleştiren Op. Dr. Ahmet Taner Çetintaş, Durmuş Cengiz’in, 1 yıldır aort (kalpten ilk çıkan en büyük atardamar) anevrizması (damar duvarının çeşitli nedenlerle zayıflayıp bozulması sonucu genişlemesi ve balonlaşması) yani kalpteki ana damardaki genişlemelerinin takip edilen bir hasta olduğunu aktardı.
Cengiz’in ana damarın hızlı bir şekilde 5 santimetreden 6 santimetreye kadar büyüdüğünü aktaran Çetintaş, "Kardiyologlar hızlıca ameliyat edilmesine karar verdi. Aort anevrizması çok tehlikeli bir hastalıktır. Belirli bir santimetrenin üzerine çıktığı zaman yırtılmaya bağlı ölüm ihtimali yüksek olur. Önemli olan yırtılmadan bu hastalığın tedavi edilmesidir" dedi.
"Oya Aydoğan hastalığı"
Türkiye’nin bu hastalığı sinema oyuncusu Oya Aydoğan’ın vefatının ardından daha çok ciddiye almaya başladığının altını çizen Op. Dr. Çetintaş, "Kısacası insanlarımız zamanında ameliyat olmaya başladı.
Bizim hastamızda da damar yırtılmadan yakalandığı için, ameliyat oldukça başarılı oldu" dedi.
Durmuş Cengiz’in çıkan aort damarının kapağıyla birlikte deforme olduğunu dile getiren Op. Dr. Çetintaş, "6 santimetreye varan damar genişlemesi ve kapakta ciddi bir kaçak vardı. Normalde daha önceki yöntemde yaşlı genç fark etmeden bu kapağı metal kapakla, damarı da sentetik damarla değiştirirdik. Bunun artıları eksileri vardı. Metal kapak takıldığı zaman kan sulandırıcı bir ilaç kullanmamız gerekir. Ona bağlı komplikasyonlar olabilir. Sentetik damarda ise enfeksiyon ihtimali vardır. 60 yaş üstü hastalarda artık yeni bir malzeme ve ameliyat tekniği uygulamaya başladık. Durmuş Cengiz, beşinci hastamız oldu. Türkiye’de başka merkezlerde de yapılıyor ama en fazla biz yapıyoruz" diye konuştu.
"Süt danasının kalp zarını kullandık"
Yeni teknik hakkında bilgiler veren Op. Dr. Çetintaş, "Özel süt danalarının kalp zarından hazırlanan bir damar, kalp kapağını kullandık. Hem damar hem kapak canlı dokudan olduğu için herhangi bir kan sulandırıcıya ihtiyacımız yok. Enfeksiyon riski de ortada yok. Hastanın hayat konforu ameliyat sonrası çok iyi oluyor. Kullanılan malzeme gelişen teknoloji ile bu noktaya geldik" dedi.
Hastasının hayatında hiçbir değişiklik olmadan normal yaşamına devam edebileceğini vurgulayan Op. Dr. Çetintaş, kalp hastalığı olmadan iyi bir hayat süreceğini belirtti.
Op. Dr. Çetintaş, Cengiz’in astım nedeniyle diğer ilaçlarını rahatlıkla kullanabileceğini kaydetti.
Aort anevrizmasının belirtileri
Aort anevrizmasında aile hikayesinin çok önemli olduğunu işaret eden Op.Dr. Çetintaş, "Ani ölüm, damar ameliyatı olmuş, yüksek tansiyon, böbrek hastası ve çok sigara içen bir kişi yılda bir kere kontrole gitmelidirler. Olmayan bir nefes darlığının ortaya çıkması, hareketlenmede kısıtlama, merdiven inip çıkmada zorlanma önemli belirtileridir. Damar çapının 5 santimetreye ulaştığı zaman hasta yakından takip edilmelidir. 5.5 ameliyat kararı, 6.5 santimetre acil ameliyat endikasyondur. Damar yırtıldığı zaman ölüm çok hızlı gerçekleşir. Yırtılmadan bu ameliyat yapılırsa risk yüzde 2’yi geçmez, 15 gün içinde normal yaşamınıza dönersiniz" ifadelerine yer verdi.
"Sağlığıma kavuştum"
Çiftçi emeklisi Durmuş Cengiz, bir yıldır hareketlerinde bir kısıtlama olduğunu belirterek, "Hastaneye başvurum, ön muayenemin ardından bir damar cerrahına görünmemi söylediler. Sonra araştırmalarım sonucunda doktorum Op. Dr. Ahmet Taner Çetintaş’a ulaştım. Burada kontrolüm yapıldı. Hemen ameliyata alındım. Birkaç saatte hemen servise çıktım. Şuanda eski halimden çok daha iyiyim. Doktorum sayesinde sağlığıma kavuştum, ölene kadar kendisini unutmam. Doktorum sayesinde uyandım. Kuş gibi kalktım" dedi.