AB Bakanı Çelik'ten AKPM'nin kararına tepki
Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik, AKPM'nin Türkiye'yi siyasi denetime almasına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik, AKPM'nin Türkiye'yi siyasi denetime almasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Ömer Çelik'in açıklamaları şu şekilde:
'Yakın bir şekilde izledik bakanlık olarak. 2004'te denetimden çıkmamızdan sonra, böyle bir kararı yanlış ve haksız buluyoruz. Adil olmayan bir karar. Tartışmaların hiçbiri Türkiye'nin gerçekleriyle örtüşmüyor. Türkiye'de işkence olduğundan, Çin'den daha fazla tutuklu gazeteci olduğundan, tek adam rejimi olduğundan bahsediliyor.
AKPM gibi bir kurumda, bu üyelerin yarısının katıldığı bir toplantıda bu karar alınıyor. Adil olmayan, haksız, yanlış bir karar. Bahsettikleri Türkiye fotoğrafıyla, Türkiye'nin gerçekliğinin bir alakası yok.
Türkiye, bütün dünyanın vicdanını temsil eden bir insan hakları sahiplenmesi içerisinde. 3.2 milyon mülteciye ev sahipliği yapıyor. Böyle bir ülkeye teşekkür edilmesi lazımdı.
Biz mülteci konusuna insani bir açıdan yaklaşıyoruz. Onlar ise insani sorumluluklarını yerine getirmiyor. Biz bütün dünyanın gözünde bu vicdani sorumluluğu temsil ediyoruz. Beklentimiz, doğru işbirliği mekanizmaları üretmelidir. Türkiye gibi bir ülke bunları yaparken, AP ve AKPM gibi kurumlar demokrasiyle sahip çıkmalıdırı. Bunun yerine dışlayıcı ve ötekileştirici politikalar üretmeleri kimsenin faydasına olmaz. Türkiye ile hiçbir işbirliği, dayanışma mekanizması üretilmemiştir. Özgürlük-güvenlik dengesini koruyan bir ülkeyle terörle mücadelesinde bir dayanışma üretilmesi gerekirdi. Şimdi yapılan şeyler, zor koşullardan geçen ülkemize karşı dışlayıcı bir tutum sergilendiğini gösteriyor. Bu AKPM için tarihi bir hatadır.'
'Yakın bir şekilde izledik bakanlık olarak. 2004'te denetimden çıkmamızdan sonra, böyle bir kararı yanlış ve haksız buluyoruz. Adil olmayan bir karar. Tartışmaların hiçbiri Türkiye'nin gerçekleriyle örtüşmüyor. Türkiye'de işkence olduğundan, Çin'den daha fazla tutuklu gazeteci olduğundan, tek adam rejimi olduğundan bahsediliyor.
AKPM gibi bir kurumda, bu üyelerin yarısının katıldığı bir toplantıda bu karar alınıyor. Adil olmayan, haksız, yanlış bir karar. Bahsettikleri Türkiye fotoğrafıyla, Türkiye'nin gerçekliğinin bir alakası yok.
Türkiye, bütün dünyanın vicdanını temsil eden bir insan hakları sahiplenmesi içerisinde. 3.2 milyon mülteciye ev sahipliği yapıyor. Böyle bir ülkeye teşekkür edilmesi lazımdı.
Biz mülteci konusuna insani bir açıdan yaklaşıyoruz. Onlar ise insani sorumluluklarını yerine getirmiyor. Biz bütün dünyanın gözünde bu vicdani sorumluluğu temsil ediyoruz. Beklentimiz, doğru işbirliği mekanizmaları üretmelidir. Türkiye gibi bir ülke bunları yaparken, AP ve AKPM gibi kurumlar demokrasiyle sahip çıkmalıdırı. Bunun yerine dışlayıcı ve ötekileştirici politikalar üretmeleri kimsenin faydasına olmaz. Türkiye ile hiçbir işbirliği, dayanışma mekanizması üretilmemiştir. Özgürlük-güvenlik dengesini koruyan bir ülkeyle terörle mücadelesinde bir dayanışma üretilmesi gerekirdi. Şimdi yapılan şeyler, zor koşullardan geçen ülkemize karşı dışlayıcı bir tutum sergilendiğini gösteriyor. Bu AKPM için tarihi bir hatadır.'