AK Parti Brüksel Temsilcisi Açıkgöz Açıklaması
'İlk 4 günün sonuçlarına baktığımızda ve 1 Kasım'la karşılaştırdığımızda hakikaten katılım çok yüksek oranda vuku buldu. Neredeyse 4 katına yakın bir katılım söz konusu' 'Vatandaşlarımızın sandığa ilgi göstermesi için çağrılarda bulunuyoruz. İmkanı olmayanlara ulaşım desteği sağlıyoruz' 'Sayın Cumhurbaşkanımızın şu anda bu anayasa değişikliğine ihtiyacı yok. Zaten kurduğu parti iktidarda. Asıl Cumhurbaşkanımızdan sonra güçlü bir lider olmadığı zaman Türkiye’yi derleyip toplayacak bir lidere ihtiyaç var. Eğer bu değişikliği yapmazsak, bir de parçalı yapı olduğunu düşünürseniz, şu anki sistemle Türkiye’yi yönetecek bir baş olmayabilir'
AK Parti Brüksel Temsilcisi Ruhi Açıkgöz, yurt dışında başlayan halk oylamasının ilk 4 gününe bakıldığında katılımın 1 Kasım'a göre çok yüksek oranda, neredeyse 4 katı şeklinde gerçekleştiğini söyledi.
Açıkgöz, Brüksel’deki AK Parti Temsilciliğinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Halk oylamasına ilişkin, yurt dışı seçmen kütüğüne kayıtlı vatandaşların 27 Mart'ta konsolosluklarda oy kullanmaya başladıklarını anımsatan Açıkgöz, 'Oylama ilk günden itibaren çok yüksek katılımla ve sakin bir şekilde devam etti. Bundan sonra da aynı sükunetle vatandaşlarımızın vakur bir şekilde sandık başına gelerek oylarını kullanıp evlerine dönmeleri için her türlü tedbiri aldık.' diye konuştu.
- 'Katılım çok yüksek oranda vuku buldu'
Açıkgöz, bu seçimlerin huzur içerisinde yapılması için kendi teşkilatlarıyla ve gönül bağı olanlarla gerekli tedbirlerin alındığını hatırlatarak, 'İlk 4 günün sonuçlarına baktığımızda ve 1 Kasım'la karşılaştırdığımızda hakikaten katılım çok yüksek oranda vuku buldu. Neredeyse 4 katına yakın bir katılım söz konusu.' diye konuştu.
Hollanda'da yaşanan olaylar neticesinde referanduma yüksek oranda bir katılım beklediklerini belirten Açıkgöz, Belçika’da yüzde 60, Almanya'da yüzde 50 civarında bir katılımın gerçekleşebileceğini söyledi.
- 'Vatandaşlarımızın sandığa ilgi göstermesi için çağrılarda bulunuyoruz'
Açıkgöz, katılımın daha yüksek olması için ciddi gayret gösterdiklerine dikkati çekerek, 'Bununla ilgili organizasyonlar yapıyoruz. Vatandaşlarımızın sandığa ilgi göstermesi için çağrılarda bulunuyoruz. İmkanı olmayanlara ulaşım desteği sağlıyoruz. Yaşlı ve hasta vatandaşlarımızla ilgili tedbirler aldık.' ifadelerini kullandı.
Oylamaların aslında 'bir demokrasi şöleni' şeklinde geçmesi gerektiğini vurgulayan Açıkgöz, referandumun Türkiye’nin geleceğini etkileyeceğini ve bu sürece her vatandaşın katılmasını arzu ettiklerini anlattı.
Açıkgöz, oylamadan olumlu bir sonuç beklediğini, bu değişikliğin Türkiye'nin istikrarını artıracağını ve mevcut sistemdeki çift başlılığa son vereceğini dile getirdi.
- 'İki başlılığın muhakkak giderilmesi lazım'
Türkiye'de mevcut durumda cumhurbaşkanının ve başbakanın güçlü yetkilere sahip olduğuna işaret eden Açıkgöz, 'Bu iki başlılığın muhakkak giderilmesi lazım. Sayın Cumhurbaşkanımızın şu anda bu anayasa değişikliğine ihtiyacı yok. Zaten kurduğu parti iktidarda. Asıl Cumhurbaşkanımızdan sonra güçlü bir lider olmadığı zaman Türkiye’yi derleyip toplayacak bir lidere ihtiyaç var. Eğer bu değişikliği yapmazsak, bir de parçalı yapı olduğunu düşünürseniz, şu anki sistemle Türkiye’yi yönetecek bir baş olmayabilir.' şeklinde konuştu.
Açıkgöz, iktidar ve cumhurbaşkanının farklı partilerden olması halinde Türkiye'nin sıkıntılar yaşayabileceğine dikkati çekerek, iki başlılığın halk tarafından seçilen cumhurbaşkanı etrafında yapılanma ve yetkilerin burada toplanmasıyla giderilmesi gerektiğini kaydetti.
Kaynak: AA
Açıkgöz, Brüksel’deki AK Parti Temsilciliğinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Halk oylamasına ilişkin, yurt dışı seçmen kütüğüne kayıtlı vatandaşların 27 Mart'ta konsolosluklarda oy kullanmaya başladıklarını anımsatan Açıkgöz, 'Oylama ilk günden itibaren çok yüksek katılımla ve sakin bir şekilde devam etti. Bundan sonra da aynı sükunetle vatandaşlarımızın vakur bir şekilde sandık başına gelerek oylarını kullanıp evlerine dönmeleri için her türlü tedbiri aldık.' diye konuştu.
- 'Katılım çok yüksek oranda vuku buldu'
Açıkgöz, bu seçimlerin huzur içerisinde yapılması için kendi teşkilatlarıyla ve gönül bağı olanlarla gerekli tedbirlerin alındığını hatırlatarak, 'İlk 4 günün sonuçlarına baktığımızda ve 1 Kasım'la karşılaştırdığımızda hakikaten katılım çok yüksek oranda vuku buldu. Neredeyse 4 katına yakın bir katılım söz konusu.' diye konuştu.
Hollanda'da yaşanan olaylar neticesinde referanduma yüksek oranda bir katılım beklediklerini belirten Açıkgöz, Belçika’da yüzde 60, Almanya'da yüzde 50 civarında bir katılımın gerçekleşebileceğini söyledi.
- 'Vatandaşlarımızın sandığa ilgi göstermesi için çağrılarda bulunuyoruz'
Açıkgöz, katılımın daha yüksek olması için ciddi gayret gösterdiklerine dikkati çekerek, 'Bununla ilgili organizasyonlar yapıyoruz. Vatandaşlarımızın sandığa ilgi göstermesi için çağrılarda bulunuyoruz. İmkanı olmayanlara ulaşım desteği sağlıyoruz. Yaşlı ve hasta vatandaşlarımızla ilgili tedbirler aldık.' ifadelerini kullandı.
Oylamaların aslında 'bir demokrasi şöleni' şeklinde geçmesi gerektiğini vurgulayan Açıkgöz, referandumun Türkiye’nin geleceğini etkileyeceğini ve bu sürece her vatandaşın katılmasını arzu ettiklerini anlattı.
Açıkgöz, oylamadan olumlu bir sonuç beklediğini, bu değişikliğin Türkiye'nin istikrarını artıracağını ve mevcut sistemdeki çift başlılığa son vereceğini dile getirdi.
- 'İki başlılığın muhakkak giderilmesi lazım'
Türkiye'de mevcut durumda cumhurbaşkanının ve başbakanın güçlü yetkilere sahip olduğuna işaret eden Açıkgöz, 'Bu iki başlılığın muhakkak giderilmesi lazım. Sayın Cumhurbaşkanımızın şu anda bu anayasa değişikliğine ihtiyacı yok. Zaten kurduğu parti iktidarda. Asıl Cumhurbaşkanımızdan sonra güçlü bir lider olmadığı zaman Türkiye’yi derleyip toplayacak bir lidere ihtiyaç var. Eğer bu değişikliği yapmazsak, bir de parçalı yapı olduğunu düşünürseniz, şu anki sistemle Türkiye’yi yönetecek bir baş olmayabilir.' şeklinde konuştu.
Açıkgöz, iktidar ve cumhurbaşkanının farklı partilerden olması halinde Türkiye'nin sıkıntılar yaşayabileceğine dikkati çekerek, iki başlılığın halk tarafından seçilen cumhurbaşkanı etrafında yapılanma ve yetkilerin burada toplanmasıyla giderilmesi gerektiğini kaydetti.