'2. Türkiye Arapça Kitap Ve Kültür Günleri'
TYB İstanbul Şubesi Başkanı Bıyıklı: 'Bu fuar, bir anlamda Türkiye'deki Arap kardeşlerimizin kültürel ihtiyaçlarını gidermesine vesile oluyor' 'Biz, ümmetle, ümmetin evlatlarıyla, ortak dilimizi kaybettik. Ortak dilimizi kaybetmekle birlikte, ortak derdimizden uzaklaştık. Birbirimize uzak hale geldik. Bu kültür günleriyle birlikte, tekrar yakınlaşmaya, tekrar öze dönüşe bir çağrı, bir müjde olsun istiyoruz' Lübnanlı yayıncı Beyduni: 'Bana baktığınızda, benim sizden herhangi bir farkım olmadığını göreceksiniz. Ben sizim, siz de bensiniz. Bizim ortak bağımız dinimizdir. Bunu da inşallah sürdürmeye devam edeceğiz'
Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi, İstanbul Sultanahmet Vakfı (İSVA) ve Haşimi Yayınevinin ortaklaşa düzenlediği 'Türkiye Arapça Kitap ve Kültür Günleri', 17 Şubat'ta başlayacak.
Bu yıl ikincisi gerçekleştirilen etkinliğin detayları, Sultanahmet Medresesinde yapılan basın toplantısında paylaşıldı.
TYB İstanbul Şubesi Başkanı Mahmut Bıyıklı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk kez geçen yıl 'Arapça Kitap Fuarı' adıyla Kızlarağası Medresesi'nde düzenlenen etkinliğin, büyük ilgi gördüğünü söyledi.
Bıyıklı, bu yıl katılımcı ve ziyaretçi sayısında artış olacağını belirterek, 22 ülkeden 100 alim ve 50 yayınevinin etkinlik için Türkiye'ye geleceğini dile getirdi.
Türkiye'de Arap nüfusun arttığına dikkati çeken Bıyıklı, 'Arap kardeşlerimizin barınma, beslenme gibi ihtiyaçları, bir şekilde devletimiz tarafından karşılanıyor ama onların kültürel ihtiyaçlarının karşılanması anlamında da devletimizin ve sivil toplumun bazı hareketlerde bulunması gerekiyor. Bu fuar, bir anlamda Türkiye'deki Arap kardeşlerimizin kültürel ihtiyaçlarını gidermesine de vesile oluyor.' diye konuştu.
Mahmut Bıyıklı, Türkiye'yi Arap ülkelerine daha iyi anlatmak istediklerini aktararak, şunları kaydetti:
'Arapça, vahiy, medeniyet, kültür ve sanat dili, ümmetin ortak dili. Biz, ümmetle, ümmetin evlatlarıyla, ortak dilimizi kaybettik. Ortak dilimizi kaybetmekle birlikte, ortak derdimizden uzaklaştık. Birbirimize uzak hale geldik. Bu kültür günleriyle birlikte, tekrar yakınlaşmaya, tekrar öze dönüşe bir çağrı, bir müjde olsun istiyoruz. Bu manada, İslam dünyasından gelecek yazar ve akademisyenler, Türkiye'yi daha yakından tanıyacak.'
- 'Kültür ve ilimde, siyasetin gerisindeyiz'
Basın toplantısında konuşan Haşimi Yayınevi Yayın Yönetmeni Ali Sözer de geçmişten bugüne kadar, İslam coğrafyasında dostluk köprüleri kurulduğunu dile getirdi.
Sözer, Türkiye'de Arapça'nın sadece Araplar tarafından konuşulmadığına işaret ederek, 'Türkiye'de çok önemli kütüphaneler var. Tabii el yazmalarını söylemiyorum. El yazmalarından özellikle bahsedecek olursak, Türkiye el yazma eserler yönünden herhalde İslam dünyasında ilk bir iki ülkeden birisi. Çünkü korunmuş çok önemli eserler var.' ifadelerini kullandı.
Fuarda yer alan kitapların, Müslüman kardeşliğinin bir göstergesi olduğuna vurgu yapan Sözer, 'Maalesef bugün İslam dünyasında siyaseten çok öndeyiz. Maalesefi olmamalı manasında söylemiyorum. Kültür ve ilim olarak, İslam dünyasında siyasetin çok çok gerisindeyiz. Siyasi belki bir slogandır, ön alıcı ve önden gidendir ama eskiden önden giden ilimdi, kültürdü. Gönül yapmaya giderlerdi. Dolayısıyla bu sınırlar, köprüler, eserler ve bu mirası fark etmekle yerine getirilecek.' değerlendirmesini yaptı.
Sultanbeyli Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Birol Polat ise Sultanbeyli'nin, yaklaşık 23 bin mülteciye ev sahipliği yaptığını anlattı.
Polat, kültürel yakınlaşmalara hizmet eden çalışmalara destek verdiklerini belirterek, 'Bakış açımız sadece Ardahan'dan Edirne'ye değil, dünyaya bakış açımız olmalı. Bu fuar, bu manada tüm dünyaya çok ciddi ve anlamlı bir mesajdır.' dedi.
- 'Asırlardır sönmeyen Işığımız: Alimler-Kitaplar'
Lübnanlı yayıncı, Dar'ul Kutubi'l İlmiyye'nin kurucusu Muhammed Ali Beyduni de bu tip kültürel faaliyetlerin bütün İslam ülkelerinde yürütülmesi gerektiğini söyledi.
Beyduni, konuşulan dilin insanlar arasında engel olmaması gerektiğinin altını çizerek, şu ifadeleri kullandı:
'Bana baktığınızda, benim sizden herhangi bir farkım olmadığını göreceksiniz. Ben sizim, siz de bensiniz. Ben 'bu vatanın bir parçasıyım' diyebilirim. İstanbul'da olmaktan son derece mutluyum. Bizim ortak bağımız dinimizdir. Bunu da inşallah sürdürmeye devam edeceğiz. Arapça, Kuran dilidir. Türkçe'den Arapça'ya, Arapça'dan Türkçe'ye daha çok kitap çevirisi yapılmasını temenni ediyorum.'
Toplantıda ayrıca Burkina Fasolu alim Şeyh Abdulaziz Quadrago da bir konuşma yaptı.
Panel, söyleşi, şiir ve şarkı dinletilerinin sunulacağı '2. Türkiye Arapça Kitap ve Kültür Günleri'nde ayrıca, Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbe girişimine direnişe ilişkin Anadolu Ajansı muhabirlerinin fotoğraflarından oluşan bir sergi de yer alacak.
Sultanbeyli Belediyesi, TİKA, TÜGVA ve Beşir Derneği tarafından desteklenen etkinlik, Sultanahmet Medresesi'nde okurlarla buluşacak.
'Asırlardır Sönmeyen Işığımız: Alimler-Kitaplar' temasıyla düzenlenecek '2. Türkiye Arapça Kitap ve Kültür Günleri', 26 Şubat'ta sona erecek.
Kaynak: AA
Bu yıl ikincisi gerçekleştirilen etkinliğin detayları, Sultanahmet Medresesinde yapılan basın toplantısında paylaşıldı.
TYB İstanbul Şubesi Başkanı Mahmut Bıyıklı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk kez geçen yıl 'Arapça Kitap Fuarı' adıyla Kızlarağası Medresesi'nde düzenlenen etkinliğin, büyük ilgi gördüğünü söyledi.
Bıyıklı, bu yıl katılımcı ve ziyaretçi sayısında artış olacağını belirterek, 22 ülkeden 100 alim ve 50 yayınevinin etkinlik için Türkiye'ye geleceğini dile getirdi.
Türkiye'de Arap nüfusun arttığına dikkati çeken Bıyıklı, 'Arap kardeşlerimizin barınma, beslenme gibi ihtiyaçları, bir şekilde devletimiz tarafından karşılanıyor ama onların kültürel ihtiyaçlarının karşılanması anlamında da devletimizin ve sivil toplumun bazı hareketlerde bulunması gerekiyor. Bu fuar, bir anlamda Türkiye'deki Arap kardeşlerimizin kültürel ihtiyaçlarını gidermesine de vesile oluyor.' diye konuştu.
Mahmut Bıyıklı, Türkiye'yi Arap ülkelerine daha iyi anlatmak istediklerini aktararak, şunları kaydetti:
'Arapça, vahiy, medeniyet, kültür ve sanat dili, ümmetin ortak dili. Biz, ümmetle, ümmetin evlatlarıyla, ortak dilimizi kaybettik. Ortak dilimizi kaybetmekle birlikte, ortak derdimizden uzaklaştık. Birbirimize uzak hale geldik. Bu kültür günleriyle birlikte, tekrar yakınlaşmaya, tekrar öze dönüşe bir çağrı, bir müjde olsun istiyoruz. Bu manada, İslam dünyasından gelecek yazar ve akademisyenler, Türkiye'yi daha yakından tanıyacak.'
- 'Kültür ve ilimde, siyasetin gerisindeyiz'
Basın toplantısında konuşan Haşimi Yayınevi Yayın Yönetmeni Ali Sözer de geçmişten bugüne kadar, İslam coğrafyasında dostluk köprüleri kurulduğunu dile getirdi.
Sözer, Türkiye'de Arapça'nın sadece Araplar tarafından konuşulmadığına işaret ederek, 'Türkiye'de çok önemli kütüphaneler var. Tabii el yazmalarını söylemiyorum. El yazmalarından özellikle bahsedecek olursak, Türkiye el yazma eserler yönünden herhalde İslam dünyasında ilk bir iki ülkeden birisi. Çünkü korunmuş çok önemli eserler var.' ifadelerini kullandı.
Fuarda yer alan kitapların, Müslüman kardeşliğinin bir göstergesi olduğuna vurgu yapan Sözer, 'Maalesef bugün İslam dünyasında siyaseten çok öndeyiz. Maalesefi olmamalı manasında söylemiyorum. Kültür ve ilim olarak, İslam dünyasında siyasetin çok çok gerisindeyiz. Siyasi belki bir slogandır, ön alıcı ve önden gidendir ama eskiden önden giden ilimdi, kültürdü. Gönül yapmaya giderlerdi. Dolayısıyla bu sınırlar, köprüler, eserler ve bu mirası fark etmekle yerine getirilecek.' değerlendirmesini yaptı.
Sultanbeyli Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Birol Polat ise Sultanbeyli'nin, yaklaşık 23 bin mülteciye ev sahipliği yaptığını anlattı.
Polat, kültürel yakınlaşmalara hizmet eden çalışmalara destek verdiklerini belirterek, 'Bakış açımız sadece Ardahan'dan Edirne'ye değil, dünyaya bakış açımız olmalı. Bu fuar, bu manada tüm dünyaya çok ciddi ve anlamlı bir mesajdır.' dedi.
- 'Asırlardır sönmeyen Işığımız: Alimler-Kitaplar'
Lübnanlı yayıncı, Dar'ul Kutubi'l İlmiyye'nin kurucusu Muhammed Ali Beyduni de bu tip kültürel faaliyetlerin bütün İslam ülkelerinde yürütülmesi gerektiğini söyledi.
Beyduni, konuşulan dilin insanlar arasında engel olmaması gerektiğinin altını çizerek, şu ifadeleri kullandı:
'Bana baktığınızda, benim sizden herhangi bir farkım olmadığını göreceksiniz. Ben sizim, siz de bensiniz. Ben 'bu vatanın bir parçasıyım' diyebilirim. İstanbul'da olmaktan son derece mutluyum. Bizim ortak bağımız dinimizdir. Bunu da inşallah sürdürmeye devam edeceğiz. Arapça, Kuran dilidir. Türkçe'den Arapça'ya, Arapça'dan Türkçe'ye daha çok kitap çevirisi yapılmasını temenni ediyorum.'
Toplantıda ayrıca Burkina Fasolu alim Şeyh Abdulaziz Quadrago da bir konuşma yaptı.
Panel, söyleşi, şiir ve şarkı dinletilerinin sunulacağı '2. Türkiye Arapça Kitap ve Kültür Günleri'nde ayrıca, Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbe girişimine direnişe ilişkin Anadolu Ajansı muhabirlerinin fotoğraflarından oluşan bir sergi de yer alacak.
Sultanbeyli Belediyesi, TİKA, TÜGVA ve Beşir Derneği tarafından desteklenen etkinlik, Sultanahmet Medresesi'nde okurlarla buluşacak.
'Asırlardır Sönmeyen Işığımız: Alimler-Kitaplar' temasıyla düzenlenecek '2. Türkiye Arapça Kitap ve Kültür Günleri', 26 Şubat'ta sona erecek.