Bilim, Sanayi Ve Teknoloji Bakanı Özlü Aydın'da Açıklaması
“(Yerli otomobil üretimi) Türkiye'nin otomobil projesi sadece teknolojik bir ürün değil, arkasında ticari aklın ve küresel farkındalığın olduğu bir otomobil olacak. Yerli marka otomobilimizin arkasında sanayi 40, dijital teknolojiler, üst düzey yazılımlar olacak. Türkiye'nin otomobili Türk sanayisinin ve girişimciliğimizin vizyonunu genişletecek' 'Türkiye'nin otomobili projesi sadece Türkiye'nin değil, dünyanın otomobili projesi olacak. Bizde bugün uluslararası bir çok şirketin yaptığı gibi dünyanın muhtelif yerlerinde otomobil fabrikaları kurmayı düşüneceğiz. Dolayısıyla bir küresel başarı hedefliyoruz. Ve bu proje aslında küresel başarı gösterebileceğimiz Türkiye'nin güzide projelerinden birisi olacak'
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Türkiye'nin yerli otomobil üretim projesinin sadece ülkenin değil dünyanın otomobili projesi olacağını söyledi.
Özlü, çeşitli ziyaretler için geldiği Aydın’da Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Rektörü Prof. Dr. Cavit Bircan’ı ziyaret ederek bir süre görüştü.
Daha sonra Atatürk Kongre Merkezi’nde düzenlenen "Adnan Menderes Üniversitesi 2017-2018 Akademik Yılı" açılışına katılan Özlü, burada yaptığı konuşmada bir çok üniversitenin açılış törenine isteyerek katıldığını, bakanlığının Türkiye'de bilimsel kapasitenin arttırılması, ve bilgi üretmesi için üniversiteleri desteklemek durumunda olduklarını belirtti.
ADÜ'nün 56 bin öğrenci ve bin 700 akademik personele ulaştığına işaret eden Özlü, bunun başarının önemli bir göstergesi olduğunu ifade etti. Her üniversitenin farklı misyonlar taşıdığına değinen Özlü, "ADÜ gibi tek bir misyon yüklenmiş üniversitelerimiz de var. O misyon size, ismini aldığınız demokrasi şehidimiz Adnan Menderes'ten mirastır. Çünkü Adnan Menderes sadece bir isim değil çok daha fazlasını temsil eden bir değerler bütünüdür. Rahmetli Adnan Menderes'in temsil ettiği şey ülkemize hizmetidir. Bu millet ve devlet için çalışmaktı. Doğru bildiği yoldan canı pahasına geri dönmemekti. O yüzden sizleri sadece kıymetli hocalarım, değerli öğrencilerimiz olarak değil o büyük misyonun taşıyıcılığı olarak görüyorum." ifadesini kullandı.
Bu milletin ilerlemesi, küresel düzeyde bir oyuncu olmasını istemeyenlerin heveslerinin de ne kadar güçlü olduğunu gördüklerini aktaran Özlü, ülkenin üreten beyinleri olarak öğrencilere tarihi bir görevin düştüğünü, o görevin çelme takmak çabalarına inat daha fazla çalışmak ve daha fazla üretmek olduğunu vurguladı.
- "Teknoloji açığı"
Bakan Özlü, yaptıkları hiç bir projeyi sadece ekonomik çerçeveyle sınırlandırmadıklarını dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Çünkü biliyoruz ki bilim, teknoloji ve sanayi sadece kendi alanlarıyla sınırlı değildir. Üreticimiz her birikim ülkemizin kalkınmasına koyduğumuz bir tuğladır. Geliştireceğimiz her teknoloji amaçsız küresel rekabette ülkemizi bir üst basamağa taşıyacaktır. Her sanayi atılımı karşılığını sadece ekonomik refahta değil, başı dik bir ülke olma yolunda da bulacaktır. İçinde bulunduğumuz coğrafya sık sık konuşulan konular bunlar. Türkiye'nin içinde bulunduğu şartlar, güvenlik ve terör sorunları sürekli konuşuyoruz. Bütün bu gelişmeler, olumsuz şartlar ve bu şartları oluşturanların oyunlarını mutlaka bozacağız. Bunu üreterek, katma değer bir marka oluşturarak yapacağız. Tüm bunların yoldu da araştırma, geliştirme, inovasyon ve yüksek teknolojiden geçiyor. Esasen bütçemizin tek bir açığı var teknoloji açığı. Bakın tarımda teknoloji kullanmak durumundayız. Ne yaparsak yapalım teknoloji kullanacağız. Bize üstünlük sağlayacak olan tek alan teknolojidir."
Özlü, Türkiye'nin ekonomisi büyüyen bir ülke olduğuna işaret ederek, "Türkiye ihracatla, yurt içi üretimle büyüyor. Ama yeterli değil. Daha fazla büyüyeceğiz, daha fazla çalışacağız. Çünkü sanayimiz emek yoğun üretimden teknoloji yoğun üretime üniversitemiz sayesinde geçebilecek. Yani sizler üniversitelerimiz bilgi üretirse bu üretilen bilgiden teknoloji ve sanayide katma değer oluşturacağız." ifadesini kullandı.
Teknoloji transferine değinen Özlü, teknoloji ithal etmekle mal ithal etmek arasında bir fark bulunmadığını, bunun para ile satın alındığını bildirdi. Özlü, "Gelişmiş ülkelerin kat ettikleri mesafe incelendiğinde hepsinin ortak bir noktasını görmekteyiz. Bu ortak nokta hepsinin ilerlemesinde teknolojinin ve sanayinin lokomotif bir rol oynamış olmasıdır. Bugün dünyanın en değerli markalarının yüzde 80'i teknoloji şirketleridir. ABD'de en yüksek ciroya sahip olan 500 kurumun yarısından fazlası 2000 yılından sonra kaybolup gitmiştir. Bunun nedeni dijital dönüşüme ve yeni teknolojilere ayak uyduramamış olmalarıdır. " diye konuştu.
- "Dünyanın otomobili projesi"
Bakan Özlü, Sanayide, ekonomide ve bilimde yeni bir paradigma söz konusu olduğunu bilinen bütün kalıpların, kuralların, yöntemlerin değiştiğini oyunun kurallarının yeniden yazıldığına değindi.
Türkiye'nin bu değişimin gerisinde kalamayacağını vurgulayan Özlü, şu görüşlere yer verdi:
"Türkiye ekonomisi ve sanayisi teknolojiyle büyüyecektir. Yani ne kadar teknoloji o kadar kalkınma. Fakat teknoloji üretmek tek başına yeterli değil. Önemli olan teknolojinin arkasına ekonomik ve ticari akıl koymaktır. Bu alanda içtenlikle ifade etmek isterim ki Türkiye'nin otomobil projesi sadece teknolojik bir ürün değil, arkasında ticari aklın ve küresel farkındalığın olduğu bir otomobil olacak. Yerli marka otomobilimizin arkasında sanayi 4-0, dijital teknolojiler, üst düzey yazılımlar olacak. Türkiye'nin otomobili Türk sanayisinin ve girişimciliğimizin vizyonunu genişletecek."
Türkiye'de Türk sanayisine, ekonomisine nasıl ikiye katlarız, nasıl bir kat daha arttırırız diye bir çalışma yaptıklarını belirten Özlü, şunları dile getirdi:
bu çalışmanın sonuçları enteresan. Biz ne yapmalıyız ki Türk sanayisini bu potansiyeli ve kapasitesini ikiye katlayalım. 5 ana sektöre odaklanıp öncelik verirsek önümüzdeki 10 yıl içerisinde Türkiye'nin imalat sanayisinin katma değerini şuanda 150 milyara yakın seviyeden bunun 300 milyar doların üzerine çıkartabiliyoruz. Dolayısıyla odaklanacağız. Her şeyde iyi olamayız. Belli alanlarla daha iyi olacağız. Ve bu odaklandığımız alanlarda küresel başarı göstereceğiz. Zaten Türkiye için değil dünya için üreteceğiz. Bu bakımdan Türkiye'nin otomobili projesi sadece Türkiye'nin değil, dünyanın otomobili projesi olacak. Bizde bugün uluslararası bir çok şirketin yaptığı gibi dünyanın muhtelif yerlerinde otomobil fabrikaları kurmayı düşüneceğiz. Dolayısıyla bir küresel başarı hedefliyoruz. Ve bu proje aslında küresel başarı gösterebileceğimiz Türkiye'nin güzide projelerinden birisi olacak."
Konuşmaların ardından Bakan Özlü, ADÜ kampüsünde yaptırılan Teknokent Binasının açılışını gerçekleştirdi.
Kaynak: AA
Özlü, çeşitli ziyaretler için geldiği Aydın’da Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Rektörü Prof. Dr. Cavit Bircan’ı ziyaret ederek bir süre görüştü.
Daha sonra Atatürk Kongre Merkezi’nde düzenlenen "Adnan Menderes Üniversitesi 2017-2018 Akademik Yılı" açılışına katılan Özlü, burada yaptığı konuşmada bir çok üniversitenin açılış törenine isteyerek katıldığını, bakanlığının Türkiye'de bilimsel kapasitenin arttırılması, ve bilgi üretmesi için üniversiteleri desteklemek durumunda olduklarını belirtti.
ADÜ'nün 56 bin öğrenci ve bin 700 akademik personele ulaştığına işaret eden Özlü, bunun başarının önemli bir göstergesi olduğunu ifade etti. Her üniversitenin farklı misyonlar taşıdığına değinen Özlü, "ADÜ gibi tek bir misyon yüklenmiş üniversitelerimiz de var. O misyon size, ismini aldığınız demokrasi şehidimiz Adnan Menderes'ten mirastır. Çünkü Adnan Menderes sadece bir isim değil çok daha fazlasını temsil eden bir değerler bütünüdür. Rahmetli Adnan Menderes'in temsil ettiği şey ülkemize hizmetidir. Bu millet ve devlet için çalışmaktı. Doğru bildiği yoldan canı pahasına geri dönmemekti. O yüzden sizleri sadece kıymetli hocalarım, değerli öğrencilerimiz olarak değil o büyük misyonun taşıyıcılığı olarak görüyorum." ifadesini kullandı.
Bu milletin ilerlemesi, küresel düzeyde bir oyuncu olmasını istemeyenlerin heveslerinin de ne kadar güçlü olduğunu gördüklerini aktaran Özlü, ülkenin üreten beyinleri olarak öğrencilere tarihi bir görevin düştüğünü, o görevin çelme takmak çabalarına inat daha fazla çalışmak ve daha fazla üretmek olduğunu vurguladı.
- "Teknoloji açığı"
Bakan Özlü, yaptıkları hiç bir projeyi sadece ekonomik çerçeveyle sınırlandırmadıklarını dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Çünkü biliyoruz ki bilim, teknoloji ve sanayi sadece kendi alanlarıyla sınırlı değildir. Üreticimiz her birikim ülkemizin kalkınmasına koyduğumuz bir tuğladır. Geliştireceğimiz her teknoloji amaçsız küresel rekabette ülkemizi bir üst basamağa taşıyacaktır. Her sanayi atılımı karşılığını sadece ekonomik refahta değil, başı dik bir ülke olma yolunda da bulacaktır. İçinde bulunduğumuz coğrafya sık sık konuşulan konular bunlar. Türkiye'nin içinde bulunduğu şartlar, güvenlik ve terör sorunları sürekli konuşuyoruz. Bütün bu gelişmeler, olumsuz şartlar ve bu şartları oluşturanların oyunlarını mutlaka bozacağız. Bunu üreterek, katma değer bir marka oluşturarak yapacağız. Tüm bunların yoldu da araştırma, geliştirme, inovasyon ve yüksek teknolojiden geçiyor. Esasen bütçemizin tek bir açığı var teknoloji açığı. Bakın tarımda teknoloji kullanmak durumundayız. Ne yaparsak yapalım teknoloji kullanacağız. Bize üstünlük sağlayacak olan tek alan teknolojidir."
Özlü, Türkiye'nin ekonomisi büyüyen bir ülke olduğuna işaret ederek, "Türkiye ihracatla, yurt içi üretimle büyüyor. Ama yeterli değil. Daha fazla büyüyeceğiz, daha fazla çalışacağız. Çünkü sanayimiz emek yoğun üretimden teknoloji yoğun üretime üniversitemiz sayesinde geçebilecek. Yani sizler üniversitelerimiz bilgi üretirse bu üretilen bilgiden teknoloji ve sanayide katma değer oluşturacağız." ifadesini kullandı.
Teknoloji transferine değinen Özlü, teknoloji ithal etmekle mal ithal etmek arasında bir fark bulunmadığını, bunun para ile satın alındığını bildirdi. Özlü, "Gelişmiş ülkelerin kat ettikleri mesafe incelendiğinde hepsinin ortak bir noktasını görmekteyiz. Bu ortak nokta hepsinin ilerlemesinde teknolojinin ve sanayinin lokomotif bir rol oynamış olmasıdır. Bugün dünyanın en değerli markalarının yüzde 80'i teknoloji şirketleridir. ABD'de en yüksek ciroya sahip olan 500 kurumun yarısından fazlası 2000 yılından sonra kaybolup gitmiştir. Bunun nedeni dijital dönüşüme ve yeni teknolojilere ayak uyduramamış olmalarıdır. " diye konuştu.
- "Dünyanın otomobili projesi"
Bakan Özlü, Sanayide, ekonomide ve bilimde yeni bir paradigma söz konusu olduğunu bilinen bütün kalıpların, kuralların, yöntemlerin değiştiğini oyunun kurallarının yeniden yazıldığına değindi.
Türkiye'nin bu değişimin gerisinde kalamayacağını vurgulayan Özlü, şu görüşlere yer verdi:
"Türkiye ekonomisi ve sanayisi teknolojiyle büyüyecektir. Yani ne kadar teknoloji o kadar kalkınma. Fakat teknoloji üretmek tek başına yeterli değil. Önemli olan teknolojinin arkasına ekonomik ve ticari akıl koymaktır. Bu alanda içtenlikle ifade etmek isterim ki Türkiye'nin otomobil projesi sadece teknolojik bir ürün değil, arkasında ticari aklın ve küresel farkındalığın olduğu bir otomobil olacak. Yerli marka otomobilimizin arkasında sanayi 4-0, dijital teknolojiler, üst düzey yazılımlar olacak. Türkiye'nin otomobili Türk sanayisinin ve girişimciliğimizin vizyonunu genişletecek."
Türkiye'de Türk sanayisine, ekonomisine nasıl ikiye katlarız, nasıl bir kat daha arttırırız diye bir çalışma yaptıklarını belirten Özlü, şunları dile getirdi:
bu çalışmanın sonuçları enteresan. Biz ne yapmalıyız ki Türk sanayisini bu potansiyeli ve kapasitesini ikiye katlayalım. 5 ana sektöre odaklanıp öncelik verirsek önümüzdeki 10 yıl içerisinde Türkiye'nin imalat sanayisinin katma değerini şuanda 150 milyara yakın seviyeden bunun 300 milyar doların üzerine çıkartabiliyoruz. Dolayısıyla odaklanacağız. Her şeyde iyi olamayız. Belli alanlarla daha iyi olacağız. Ve bu odaklandığımız alanlarda küresel başarı göstereceğiz. Zaten Türkiye için değil dünya için üreteceğiz. Bu bakımdan Türkiye'nin otomobili projesi sadece Türkiye'nin değil, dünyanın otomobili projesi olacak. Bizde bugün uluslararası bir çok şirketin yaptığı gibi dünyanın muhtelif yerlerinde otomobil fabrikaları kurmayı düşüneceğiz. Dolayısıyla bir küresel başarı hedefliyoruz. Ve bu proje aslında küresel başarı gösterebileceğimiz Türkiye'nin güzide projelerinden birisi olacak."
Konuşmaların ardından Bakan Özlü, ADÜ kampüsünde yaptırılan Teknokent Binasının açılışını gerçekleştirdi.