Yer Altının İzlerini Taşıyan Müze Ziyaretçilerini Ağırlıyor
Zonguldak'ta geçen yıl aralık ayında hizmete giren Türkiye'nin ilk taş kömürü müzesine ilgi her geçen gün artıyor Zonguldak Müze Müdürü Aksekili: 'Maden Müzesi, Türkiye'de tek, dünyada sayılı olan yerlerden biri ve güzel bir müze olması nedeniyle ilgi çeken bir yer. Zonguldak ve hatta çevresi için lokomotif görevi görebilecek bir yer burası' '9 ayda 5 bin ziyaretçinin burayı ziyaret etmiş olması ilerisi için umut vadediyor. Belki ileride bir ayda bu sayılara ulaşabileceğimiz dönemler gelecektir'
GÖKHAN YILMAZ - Zonguldak'taki Türkiye'nin ilk taş kömürü müzesi, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığınca, Baştarla Mahallesi'ndeki Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Üzülmez Müessesesi'ne ait eğitim ocağının yanında 2011'de inşa edilen ve 9 Aralık 2016'da Başbakan Binali Yıldırım'ın katıldığı toplu açılış töreniyle ziyarete açılan Maden Müzesi ilgi görüyor.
Kent kültüründe önemli bir yer tutan taş kömürünün yer altındaki üretimine dair koşullarının yansıtıldığı müzede ziyaretçiler, Zonguldak kömür havzasında 1840'tan bu yana üretimde kullanılan kazma, baret, fener, maske, çizme ve haberleşme cihazları ile minyatür maden ocağı tesisini görme şansı buluyor.
Müzeye gelen ziyaretçiler, çalışma koşullarının anlatıldığı polyesterden yapılan işçi heykellerinin yanı sıra harita, resim ve film gibi materyaller, dijital simülasyonlar, kurumun tarihsel dokümanları, iş sağlığı ve güvenliğinde kullanılan malzemeler, kurumun yayınladığı istatistiki bilgilerle kömürün oluşumuyla ilgili görsel ve yazılı materyaller sayesinde madencilik tarihiyle ilgili bilgi sahibi oluyor.
- "Burası yaşayan bir müze"
Zonguldak Müze Müdürü Tahir Aksekili, AA muhabirine yaptığı açıklamada, müzenin Türkiye'deki ilk ve tek maden müzesi olduğunu söyledi.
Müzenin kentin tarihine ışık tuttuğuna dikkati çeken Aksekili, "Zonguldak demek, kömür ve maden demek. Maden de Zonguldak demek. Zonguldak, kömür deyince akla gelen ildir. Türkiye'deki madenciliği anlatırken aynı zamanda kentin kuruluşunu anlatıyoruz." diye konuştu.
Aksekili, insanların müzeyi gezmelerinin ardından olumlu izlenimlerle ayrıldığını belirterek, şöyle devam etti:
"Müzeye girdiklerinde ilk algı, 'Ülkemizde maden müzesi mi varmış?' şeklinde oluyor. Daha sonra, 'Harika bir müzeymiş, ülkemizde böyle bir müzenin olması çok güzel.' diyorlar. Gelen herkesin çok beğendiği bir müze. Bazen duygusal anlara tanıklık edebiliyoruz. Emekli madenciler müzeyi gezdiklerinde, gördükleri karşısında gözyaşlarını tutamayanlar oluyor. Çok mutlu olanlar da oluyor. Burası madeni, madenciyi, kenti ve tarihi anlatan bir müze. O anlamda insanların anıları hala canlı. Bunlara tanıklık etmiş insanlar burayı ziyaret ediyorlar. Bu yüzden burası halen yaşayan bir müze."
İllerin önemli kaynaklarından birisinin de turizm olduğunun altını çizen Aksekili, "Maden Müzesi, Türkiye'de tek, dünyada sayılı olan yerlerden biri ve güzel bir müze olması nedeniyle ilgi çeken bir yer. Zonguldak ve hatta çevresi için lokomotif görevi görebilecek bir yer burası." dedi.
Aksekili, müzenin farklı bölümlerden oluştuğunu belirterek, fuaye bölümünde madenciliğin sosyal yanlarını, diğer bölümlerde ise madenciliğin tarihiyle madencilerin kullandığı malzemelerden kömürün oluşumuna kadar ziyaretçilere bilgi verdiklerini dile getirdi.
Ziyaretçilerin madenciliğin bütün kısmına müzede tanıklık edebildiğini anlatan Aksekili, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Müzede yeni birçok şey planlıyoruz. Bunlar zamana yayılarak yapılacak işler. Burayı kent için bir sosyal yaşam merkezi haline getirme çabasındayız. Sadece bir müze değil, aynı zamanda ailelerin çocuklarıyla vakit geçirebilecekleri, eğlenerek öğrenebilecekleri bir yer haline getirmek için uğraşıyoruz. 9 ayda 5 bin ziyaretçinin burayı ziyaret etmiş olması ilerisi için umut vadediyor. Belki ileride bir ayda bu sayılara ulaşabileceğimiz dönemler gelecektir. Ziyaretçi akınını çok daha yoğun yaşayacağımız dönemler olacaktır."
- "Alın terinin, emeğin, mücadelenin değerini görmüş olduk"
Müzeyi ziyaret eden eski TTK Genel Müdürü Rıfat Dağdelen de madenciliğin yapıldığı yerlerde mutlaka maden müzelerinin olduğunu kaydederek, "Zonguldak'ta bunun olmayışı eksiklikti. Müzenin kurulması çok güzel oldu. Şehre gelen insanlar madeni ve madenle ilgili bir şeyler görme istediklerinde onlara gösterebilecek en güzel yer müzedir. Kente gelen turistler için müzenin çekici bir tarafı vardır." ifadelerini kullandı.
Ziyaretçilerden Fatih Çalgam da müzeyi çok beğendiğini belirterek, madencilerin hangi şartlarda çalıştığını bilmedikleri için merak ettiklerinde müzeyi gezme ihtiyacı hissettiklerini söyledi.
Çalgam, müze sayesinde madencilerin çalışma şartlarını gördüklerini dile getirerek, "Alın terinin, emeğin, mücadelenin değerini görmüş olduk. Gerçekten çok güzel olmuş. Dışarıdan, 'Madenciler yattığı yerden para alıyor.' deniliyor. İşin aslı öyle değilmiş. Onu görmüş olduk. Öyle bir ön yargısı olanlar buraya gelip 'ön yargılarını kırabilirler.' diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.
Kaynak: AA
Kültür ve Turizm Bakanlığınca, Baştarla Mahallesi'ndeki Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Üzülmez Müessesesi'ne ait eğitim ocağının yanında 2011'de inşa edilen ve 9 Aralık 2016'da Başbakan Binali Yıldırım'ın katıldığı toplu açılış töreniyle ziyarete açılan Maden Müzesi ilgi görüyor.
Kent kültüründe önemli bir yer tutan taş kömürünün yer altındaki üretimine dair koşullarının yansıtıldığı müzede ziyaretçiler, Zonguldak kömür havzasında 1840'tan bu yana üretimde kullanılan kazma, baret, fener, maske, çizme ve haberleşme cihazları ile minyatür maden ocağı tesisini görme şansı buluyor.
Müzeye gelen ziyaretçiler, çalışma koşullarının anlatıldığı polyesterden yapılan işçi heykellerinin yanı sıra harita, resim ve film gibi materyaller, dijital simülasyonlar, kurumun tarihsel dokümanları, iş sağlığı ve güvenliğinde kullanılan malzemeler, kurumun yayınladığı istatistiki bilgilerle kömürün oluşumuyla ilgili görsel ve yazılı materyaller sayesinde madencilik tarihiyle ilgili bilgi sahibi oluyor.
- "Burası yaşayan bir müze"
Zonguldak Müze Müdürü Tahir Aksekili, AA muhabirine yaptığı açıklamada, müzenin Türkiye'deki ilk ve tek maden müzesi olduğunu söyledi.
Müzenin kentin tarihine ışık tuttuğuna dikkati çeken Aksekili, "Zonguldak demek, kömür ve maden demek. Maden de Zonguldak demek. Zonguldak, kömür deyince akla gelen ildir. Türkiye'deki madenciliği anlatırken aynı zamanda kentin kuruluşunu anlatıyoruz." diye konuştu.
Aksekili, insanların müzeyi gezmelerinin ardından olumlu izlenimlerle ayrıldığını belirterek, şöyle devam etti:
"Müzeye girdiklerinde ilk algı, 'Ülkemizde maden müzesi mi varmış?' şeklinde oluyor. Daha sonra, 'Harika bir müzeymiş, ülkemizde böyle bir müzenin olması çok güzel.' diyorlar. Gelen herkesin çok beğendiği bir müze. Bazen duygusal anlara tanıklık edebiliyoruz. Emekli madenciler müzeyi gezdiklerinde, gördükleri karşısında gözyaşlarını tutamayanlar oluyor. Çok mutlu olanlar da oluyor. Burası madeni, madenciyi, kenti ve tarihi anlatan bir müze. O anlamda insanların anıları hala canlı. Bunlara tanıklık etmiş insanlar burayı ziyaret ediyorlar. Bu yüzden burası halen yaşayan bir müze."
İllerin önemli kaynaklarından birisinin de turizm olduğunun altını çizen Aksekili, "Maden Müzesi, Türkiye'de tek, dünyada sayılı olan yerlerden biri ve güzel bir müze olması nedeniyle ilgi çeken bir yer. Zonguldak ve hatta çevresi için lokomotif görevi görebilecek bir yer burası." dedi.
Aksekili, müzenin farklı bölümlerden oluştuğunu belirterek, fuaye bölümünde madenciliğin sosyal yanlarını, diğer bölümlerde ise madenciliğin tarihiyle madencilerin kullandığı malzemelerden kömürün oluşumuna kadar ziyaretçilere bilgi verdiklerini dile getirdi.
Ziyaretçilerin madenciliğin bütün kısmına müzede tanıklık edebildiğini anlatan Aksekili, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Müzede yeni birçok şey planlıyoruz. Bunlar zamana yayılarak yapılacak işler. Burayı kent için bir sosyal yaşam merkezi haline getirme çabasındayız. Sadece bir müze değil, aynı zamanda ailelerin çocuklarıyla vakit geçirebilecekleri, eğlenerek öğrenebilecekleri bir yer haline getirmek için uğraşıyoruz. 9 ayda 5 bin ziyaretçinin burayı ziyaret etmiş olması ilerisi için umut vadediyor. Belki ileride bir ayda bu sayılara ulaşabileceğimiz dönemler gelecektir. Ziyaretçi akınını çok daha yoğun yaşayacağımız dönemler olacaktır."
- "Alın terinin, emeğin, mücadelenin değerini görmüş olduk"
Müzeyi ziyaret eden eski TTK Genel Müdürü Rıfat Dağdelen de madenciliğin yapıldığı yerlerde mutlaka maden müzelerinin olduğunu kaydederek, "Zonguldak'ta bunun olmayışı eksiklikti. Müzenin kurulması çok güzel oldu. Şehre gelen insanlar madeni ve madenle ilgili bir şeyler görme istediklerinde onlara gösterebilecek en güzel yer müzedir. Kente gelen turistler için müzenin çekici bir tarafı vardır." ifadelerini kullandı.
Ziyaretçilerden Fatih Çalgam da müzeyi çok beğendiğini belirterek, madencilerin hangi şartlarda çalıştığını bilmedikleri için merak ettiklerinde müzeyi gezme ihtiyacı hissettiklerini söyledi.
Çalgam, müze sayesinde madencilerin çalışma şartlarını gördüklerini dile getirerek, "Alın terinin, emeğin, mücadelenin değerini görmüş olduk. Gerçekten çok güzel olmuş. Dışarıdan, 'Madenciler yattığı yerden para alıyor.' deniliyor. İşin aslı öyle değilmiş. Onu görmüş olduk. Öyle bir ön yargısı olanlar buraya gelip 'ön yargılarını kırabilirler.' diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.