5G Konferansı
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Kavranoğlu: 'Türkiye'nin dönüşmesine, Türkiye'nin bilgi ekonomisine geçmesine telekomünikasyon sektörü öncülük etsin. Operatörlerimizden devletimizin beklediği yerli üretime desteği ve önceliği vermelerini bekliyoruz' 'Türkiye Yatırım Fonu kuruldu, bunun altında bir de Yüksek Teknoloji Yatırım Fonu kurulması lazım' BTK Başkanı Sayan: 'Dünyada 10 milyardan çok nesne internete bağlı. 4 milyardan fazla insan internet kullanıyor. 2017 yılı itibarıyla ülkemizde genişbant abone sayısı 62 milyonu geçti, bunların 52 milyonu da mobil kullanıcı' '2017, 5G teknolojisine yatırımların patlama yapacağı ve özellikle tüketici elektroniği konusunda arka arkaya demoları gözlemleyeceğimiz bir yıl olacak'
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu, 'Türkiye'nin dönüşmesine, Türkiye'nin bilgi ekonomisine geçmesine telekomünikasyon sektörü öncülük etsin. Operatörlerimizden devletimizin beklediği yerli üretime desteği ve önceliği vermelerini bekliyoruz.' dedi.
Ericsson'un düzenlediği ve 5G Türkiye demosunun sunulduğu '5G Konferansı'nda konuşan Kavranoğlu, Türkiye'de teknolojide yaşanan gelişmelere hemen entegre olmak için çalışmalar yapmaya başlayan bir millet olduğunu, 1995'ten beri mobil haberleşme altyapısı kurulması için 100 milyar doları aşan miktarda para harcandığını ifade etti.
Kavranoğlu, 'Maalesef bu kaldıracı Türkiye'nin gelişmesi, kalkınması için kullanmadık, sadece müşteri olduk. Millet olarak bu durumdan çok mağduruz. Devlet olarak da bu sistemin devam etmesine gönlümüz razı değil. Bizim mutlaka bu gidişata son vermemiz lazım. Bu anlayışla devletimiz geçen yıl yapılan 4,5G ihalesinde yerlilik oranını şart koştu.' diye konuştu.
Yerlilik oranlarının tutturulabilmesi amacıyla devlet tarafından yerli üretime verilen desteklere değinen Kavranoğlu, Türkiye'nin artan oranda teknoloji geliştiren, üreten ve artan oranda servislerin üretimine katkıda bulunan bir ülke haline gelmesi konusunda kararlı olduklarını vurguladı.
Hükümet tarafından bugüne kadar yapılan çalışmalarla ilgili bilgi veren Kavranoğlu, Fatih Projesi'ni hizmet alımı modeline çevirdiklerini, bu sayede projedeki her adımın telekom operatörlerinden hizmet alımı haline geleceğini, operatörlerin bu kapsamda çalışmalarını yapması gerektiğini söyledi.
- '5G için de bir yatırım fonu oluşturalım'
Prof. Dr. Davut Kavranoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
'Türkiye'nin dönüşmesine, Türkiye'nin bilgi ekonomisine geçmesine telekomünikasyon sektörü öncülük etsin. Dünyanın en gelişmiş ülkeleri arasına katılmak istiyoruz. Bizim sektörümüzün de dünya ile boy ölçüşen hale gelmesi lazım. Operatörlerimizden devletimizin beklediği yerli üretime desteği ve önceliği vermelerini bekliyoruz, bunun altını çizelim. Türkiye Yatırım Fonu kuruldu, bunun altında bir de Yüksek Teknoloji Yatırım Fonu kurulması lazım. 5G için de bir yatırım fonu oluşturalım. Hep birlikte, bu konuda girişimcilik yapan gençlerimizi ve şirketlerimizi destekleyelim. Bunun faydası yine sektöre dönecektir.
Devletimiz telekomünikasyon sektörünün 4G ve 5G özelliklerini de göz önüne alarak, bazı vergileri ve birtakım konuları gözden geçiriyor. Sanırım, önümüzdeki günlerde bakanlarımız bu konuda size çok güzel müjdeler verecekler. Sektörün önünü açacak, 4G, 5G networkünün kolay ve hızlıca kullanılmasını, yayılmasını sağlayacak konularda birçok kolaylığı devletimiz sağlayacak.'
- '4,5G hizmetinin mobil genişbanta etkisi de süratle artıyor'
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Dr. Ömer Fatih Sayan da dünyada, dünya nüfusundan fazla mobil abonelik bulunduğunu belirterek, 'Dünyada 10 milyardan çok nesne internete bağlı. 4 milyardan fazla insan internet kullanıyor. 2017 yılı itibarıyla ülkemizde genişbant abone sayısı 62 milyonu geçti, bunların 52 milyonu da mobil kullanıcı. Hızla benimsenen 4,5G hizmetinin mobil genişbanta etkisi de süratle artıyor.' şeklinde konuştu.
Türkiye'nin genç ve dinamik nüfusunun teknoloji kullanımına merakının son yıllarda dünya ortalamasının üstüne çıktığını kaydeden Sayan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
'Kullanım konusundaki bu ilerlememizi yerli üretime kanalize etmekte biraz geç kaldık. Şimdi yerli ve milli üretimi her alanda artıracağımız, dünya çapında rekabet içine gireceğimiz bir üretim anlayışı dönemine girdik. Elbette yabancı yatırımın ülkemize gelmesinin ekonomimize katkısı büyük, bunu önemsiyoruz. Ancak biz bu vizyon çerçevesinde sadece bir pazar olmak istemiyoruz. Genç ve dinamik nüfusumuzla iyi bir üretici, iyi bir akılız, teknolojiyi geliştirebiliyoruz. 5G çalışmalarımıza biz çok önceden başladık. Bilgi ve iletişim sektörü birbirine geçmiş sektörlerden oluşuyor ve bu sektörde yerli ve milli üretime çok önem veriyoruz.
2017, 5G teknolojisine yatırımların patlama yapacağı ve özellikle tüketici elektroniği konusunda arka arkaya demoları gözlemleyeceğimiz bir yıl olacak. Şubat ayındaki GSMA'da göreceksiniz 5G dışında bir şey konuşulmayacak. 5G, yalnızca iletişim ve yayıncılık tabanlı kullanılmasının ötesinde endüstri ve üretim noktasında anahtar olacak. Bu nedenle dünyadaki otorite kuruluşların birbiri ve endüstriyel kuruluşlarla daha fazla mesai harcayacağı, iş birliği yapacağı bir yılın başındayız. 5G teknolojisinin ekosistemi önceki teknolojilerden daha geniş ve daha yaygın olacak.'
Sanal gerçeklik, bulut servisler gibi konuların bu yıl önemi artan konulardan olacağını vurgulayan Sayan, 'Siber güvenlik ürünleri noktasında adeta bir tekelleşme söz konusu. Bunun da üstesinden geleceğiz.' dedi.
- 2022'de bağlantılı cihaz sayısının 29 milyara ulaşacağı tahmin ediliyor
Ericsson Türkiye Genel Müdürü Ziya Erdem ise toplantı kapsamında yapılan 5G testiyle ilgili, 'Önümüzdeki 4-5 yıl içerisinde teknolojik gelişmeler bize çağ atlatacak. ABD'deki bir doktor, 5G teknolojisi sayesinde Türkiye'deki hastasını robotlar vasıtasıyla gerçek zamanlı olarak ameliyat edebilecek, şoförsüz araçlar bizleri dilediğimiz yere güvenli bir şekilde bırakacak. Bu gibi örneklerin mümkün olması 5G teknolojisine bağlı. Ericsson, bu test ile birlikte hayatlarımızı değiştirecek bu teknolojiye ilişkin liderliğini, taşınabilir boyuttaki mobil cihaz ile bugünden yapabildiğini kanıtladı.' ifadelerini kullandı.
Toplantıda Ericsson'un en son hazırlanan Mobilite Raporu da açıklandı.
Rapora göre, 2022 yılında 5G kullanıcı sayısının, Türkiye'nin de içinde değerlendirildiği Orta Doğu bölgesinde 20 milyona, tüm dünyada ise 500 milyona yükselmesi, bağlantılı cihaz sayısının da 29 milyara ulaşacağı tahmin ediliyor.
Kaynak: AA
Ericsson'un düzenlediği ve 5G Türkiye demosunun sunulduğu '5G Konferansı'nda konuşan Kavranoğlu, Türkiye'de teknolojide yaşanan gelişmelere hemen entegre olmak için çalışmalar yapmaya başlayan bir millet olduğunu, 1995'ten beri mobil haberleşme altyapısı kurulması için 100 milyar doları aşan miktarda para harcandığını ifade etti.
Kavranoğlu, 'Maalesef bu kaldıracı Türkiye'nin gelişmesi, kalkınması için kullanmadık, sadece müşteri olduk. Millet olarak bu durumdan çok mağduruz. Devlet olarak da bu sistemin devam etmesine gönlümüz razı değil. Bizim mutlaka bu gidişata son vermemiz lazım. Bu anlayışla devletimiz geçen yıl yapılan 4,5G ihalesinde yerlilik oranını şart koştu.' diye konuştu.
Yerlilik oranlarının tutturulabilmesi amacıyla devlet tarafından yerli üretime verilen desteklere değinen Kavranoğlu, Türkiye'nin artan oranda teknoloji geliştiren, üreten ve artan oranda servislerin üretimine katkıda bulunan bir ülke haline gelmesi konusunda kararlı olduklarını vurguladı.
Hükümet tarafından bugüne kadar yapılan çalışmalarla ilgili bilgi veren Kavranoğlu, Fatih Projesi'ni hizmet alımı modeline çevirdiklerini, bu sayede projedeki her adımın telekom operatörlerinden hizmet alımı haline geleceğini, operatörlerin bu kapsamda çalışmalarını yapması gerektiğini söyledi.
- '5G için de bir yatırım fonu oluşturalım'
Prof. Dr. Davut Kavranoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
'Türkiye'nin dönüşmesine, Türkiye'nin bilgi ekonomisine geçmesine telekomünikasyon sektörü öncülük etsin. Dünyanın en gelişmiş ülkeleri arasına katılmak istiyoruz. Bizim sektörümüzün de dünya ile boy ölçüşen hale gelmesi lazım. Operatörlerimizden devletimizin beklediği yerli üretime desteği ve önceliği vermelerini bekliyoruz, bunun altını çizelim. Türkiye Yatırım Fonu kuruldu, bunun altında bir de Yüksek Teknoloji Yatırım Fonu kurulması lazım. 5G için de bir yatırım fonu oluşturalım. Hep birlikte, bu konuda girişimcilik yapan gençlerimizi ve şirketlerimizi destekleyelim. Bunun faydası yine sektöre dönecektir.
Devletimiz telekomünikasyon sektörünün 4G ve 5G özelliklerini de göz önüne alarak, bazı vergileri ve birtakım konuları gözden geçiriyor. Sanırım, önümüzdeki günlerde bakanlarımız bu konuda size çok güzel müjdeler verecekler. Sektörün önünü açacak, 4G, 5G networkünün kolay ve hızlıca kullanılmasını, yayılmasını sağlayacak konularda birçok kolaylığı devletimiz sağlayacak.'
- '4,5G hizmetinin mobil genişbanta etkisi de süratle artıyor'
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Dr. Ömer Fatih Sayan da dünyada, dünya nüfusundan fazla mobil abonelik bulunduğunu belirterek, 'Dünyada 10 milyardan çok nesne internete bağlı. 4 milyardan fazla insan internet kullanıyor. 2017 yılı itibarıyla ülkemizde genişbant abone sayısı 62 milyonu geçti, bunların 52 milyonu da mobil kullanıcı. Hızla benimsenen 4,5G hizmetinin mobil genişbanta etkisi de süratle artıyor.' şeklinde konuştu.
Türkiye'nin genç ve dinamik nüfusunun teknoloji kullanımına merakının son yıllarda dünya ortalamasının üstüne çıktığını kaydeden Sayan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
'Kullanım konusundaki bu ilerlememizi yerli üretime kanalize etmekte biraz geç kaldık. Şimdi yerli ve milli üretimi her alanda artıracağımız, dünya çapında rekabet içine gireceğimiz bir üretim anlayışı dönemine girdik. Elbette yabancı yatırımın ülkemize gelmesinin ekonomimize katkısı büyük, bunu önemsiyoruz. Ancak biz bu vizyon çerçevesinde sadece bir pazar olmak istemiyoruz. Genç ve dinamik nüfusumuzla iyi bir üretici, iyi bir akılız, teknolojiyi geliştirebiliyoruz. 5G çalışmalarımıza biz çok önceden başladık. Bilgi ve iletişim sektörü birbirine geçmiş sektörlerden oluşuyor ve bu sektörde yerli ve milli üretime çok önem veriyoruz.
2017, 5G teknolojisine yatırımların patlama yapacağı ve özellikle tüketici elektroniği konusunda arka arkaya demoları gözlemleyeceğimiz bir yıl olacak. Şubat ayındaki GSMA'da göreceksiniz 5G dışında bir şey konuşulmayacak. 5G, yalnızca iletişim ve yayıncılık tabanlı kullanılmasının ötesinde endüstri ve üretim noktasında anahtar olacak. Bu nedenle dünyadaki otorite kuruluşların birbiri ve endüstriyel kuruluşlarla daha fazla mesai harcayacağı, iş birliği yapacağı bir yılın başındayız. 5G teknolojisinin ekosistemi önceki teknolojilerden daha geniş ve daha yaygın olacak.'
Sanal gerçeklik, bulut servisler gibi konuların bu yıl önemi artan konulardan olacağını vurgulayan Sayan, 'Siber güvenlik ürünleri noktasında adeta bir tekelleşme söz konusu. Bunun da üstesinden geleceğiz.' dedi.
- 2022'de bağlantılı cihaz sayısının 29 milyara ulaşacağı tahmin ediliyor
Ericsson Türkiye Genel Müdürü Ziya Erdem ise toplantı kapsamında yapılan 5G testiyle ilgili, 'Önümüzdeki 4-5 yıl içerisinde teknolojik gelişmeler bize çağ atlatacak. ABD'deki bir doktor, 5G teknolojisi sayesinde Türkiye'deki hastasını robotlar vasıtasıyla gerçek zamanlı olarak ameliyat edebilecek, şoförsüz araçlar bizleri dilediğimiz yere güvenli bir şekilde bırakacak. Bu gibi örneklerin mümkün olması 5G teknolojisine bağlı. Ericsson, bu test ile birlikte hayatlarımızı değiştirecek bu teknolojiye ilişkin liderliğini, taşınabilir boyuttaki mobil cihaz ile bugünden yapabildiğini kanıtladı.' ifadelerini kullandı.
Toplantıda Ericsson'un en son hazırlanan Mobilite Raporu da açıklandı.
Rapora göre, 2022 yılında 5G kullanıcı sayısının, Türkiye'nin de içinde değerlendirildiği Orta Doğu bölgesinde 20 milyona, tüm dünyada ise 500 milyona yükselmesi, bağlantılı cihaz sayısının da 29 milyara ulaşacağı tahmin ediliyor.