'Klinik Araştırmalarda Faz Çalışmaları Ve Etik Kurallar Çalıştayı'
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Çelik: 'Bilimin temeli dürüstlüğe ve erdeme dayanmalıdır. Bilimin amacı evrende doğru bilgiyi, yanlış bilgiden ayırarak onu sistematik şekilde insan ve insanlık yararına sunmaya yönelik olmalıdır. Bu düşüncenin haricindeki her amaç insanlığa mutsuzluk acı, ölüm ve felaket getirir'
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Hasan Ali Çelik, 'Bilimin temeli dürüstlüğe ve erdeme dayanmalıdır. Bilimin amacı evrende doğru bilgiyi, yanlış bilgiden ayırarak onu sistematik şekilde insan ve insanlık yararına sunmaya yönelik olmalıdır. Bu düşüncenin haricindeki her amaç insanlığa mutsuzluk acı, ölüm ve felaket getirir.' dedi.
Türkiye Bilimler Akademisinin (TÜBA), Pendik'te bulunan The Green Park Hotel'de düzenlenen, 'Klinik Araştırmalarda Faz Çalışmaları ve Etik Kurallar Çalıştayı'nda konuşan Çelik, bilimin temel amacı olan bir şeyi aramak, bulmak ve keşfetmenin çok zevkli olduğunu söyledi.
Ülkemizde, bilimin insanlık yararına yapılması ve sürdürülebilmesi adına önemli çalışmalar yürütüldüğünü hatırlatan Çelik, şöyle konuştu:
'Bilimsel, verilere ulaşırken verdiğimiz uğraşta mücadelede nasıl bir yol izleyeceğiz? Her devirde tartışılan bu sorunu cevabı oldukça karmaşıktır. Cevabı bulmaya yönelik bugün yaptığımız çalıştay gibi dünyanın her tarafında çalıştaylar, toplantılar, sempozyumlar yapılmakta ve yapılmaya devam ediyor. Şu hiç bir zaman unutulmamalıdır. Bilimin temeli dürüstlüğe ve erdeme dayanmalıdır. Bilimin amacı evrende doğru bilgiyi, yanlış bilgiden ayırarak onu sistematik şekilde insan ve insanlık yararına sunmaya yönelik olmalıdır. Bu düşüncenin haricindeki her amaç insanlığa mutsuzluk acı, ölüm ve felaket getirir. Yapılan işleri kontrol altına almak için gündemimize aldığımız etik ile neyi amaçlıyoruz. Etik, yanlışa, kötülüğe giden yolları engelleyen toplumsal siyasal ve yönetsel sistemin düzgün işlemesini sağlayan, onun kalitesini arttıran ve pozitif dış sağlığı yüksek, değerler ve davranışlar manzumesidir. Bugün her alanda etik kuralların oluşturulmasına yönelik ciddi çalışmalar yürütülmektedir. Bu çalışmaların temel amacı, etik kültürün geliştirilmesine yönelik bir sistemin, bir iklimin oluşturulması içindir. Yapılan çalışmalarda önemli mesafeler alındığını görüyoruz.'
TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar da Türkiye'nin yenilikçi ekonomiler arasına girmesi için, özellikle ilaç ve sağlıkla ilgili alanlarda da yenilikçi bir düzeye ulaştırılması gerektiğini belirtti.
Özellikle ilaç ve genel olarak sağlık sektöründe büyük bir sermayenin döndüğünü vurgulayan Acar, şunları kaydetti:
'Küresel bir kısım firmalar, yasaları ihlal etme pahasına örtülü ve açık operasyonlara girişebiliyor. Tabii ki bunu kendi tembelliğimize bir gerekçe göstermemeliyiz. Sağlık gibi en temel, en doğal insan hakkı olan alanın, bu denli ticarileşmiş olmasının, tabii birçok sakıncayı da barındırdığı açıktır. Bu konuda özellikle Türkiye gibi bilimi gelişmişlik düzeyinde olmakla birlikte en üst lige çıkmamış ülkelerin, bilim insanlarından, sağlık ve kamu yöneticilerine kadar, çok fazla sorumluluk düşüyor. Bu yüzden klinik araştırmalarda zaman zaman ortaya koyulan düzenleme ve kurallar, akılcı olmayan engelleyici işleve sahip olabiliyor. Bu bakımdan biz her zaman yapmaya çalıştığımız gibi Türkiye'miz için önemli ve öncelikli gördüğümüz bir meseleyi, hiçbir ayrım yapmadan ilgili tüm paydaşların temsil edildiği bu tür etkinliklerle ele alma anlayışımız çerçevesinde çalıştayımıza başlamış bulunuyoruz. Türkiye'nin bilimsel ve topyekun hareket etme zorunluluğuna önemli katkı sağlayacaktır. Çalıştayımız, ülkemize ve insanlığa önemli katkılar sağlayacaktır.'
Türkiye'de klinik araştırmaların ilgili kurallara uygun şekilde yürütülmesine katkı sağlamayı, Türkiye'nin dünyadaki bilimsel etkisinin arttırılmasını, milli ilaç sanayinin gelişmesini, biyobenzer ürün üretimi ve Türkiye'nin uluslararası araştırma fonlarından yararlanma oranının arttırılmasını amaçlayan ve bu anlamda büyük önem taşıyan çalıştay 2 gün sürecek.
SGK, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) ve üniversitelerin yanı sıra, derneklerin de katıldığı çalıştayda, hasta ve kamu farkındalığı, hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, hücresel tedavi ve rejeneratif tıp, biyobenzer ilaçlarla yapılan çalışmalarda etik kurallar, ilaç dışı klinik araştırmalar dahil 12 farklı konunun, yaklaşık 200 bilim insanı ve yöneticinin katılımıyla masaya yatırılacak.
Kaynak: AA
Türkiye Bilimler Akademisinin (TÜBA), Pendik'te bulunan The Green Park Hotel'de düzenlenen, 'Klinik Araştırmalarda Faz Çalışmaları ve Etik Kurallar Çalıştayı'nda konuşan Çelik, bilimin temel amacı olan bir şeyi aramak, bulmak ve keşfetmenin çok zevkli olduğunu söyledi.
Ülkemizde, bilimin insanlık yararına yapılması ve sürdürülebilmesi adına önemli çalışmalar yürütüldüğünü hatırlatan Çelik, şöyle konuştu:
'Bilimsel, verilere ulaşırken verdiğimiz uğraşta mücadelede nasıl bir yol izleyeceğiz? Her devirde tartışılan bu sorunu cevabı oldukça karmaşıktır. Cevabı bulmaya yönelik bugün yaptığımız çalıştay gibi dünyanın her tarafında çalıştaylar, toplantılar, sempozyumlar yapılmakta ve yapılmaya devam ediyor. Şu hiç bir zaman unutulmamalıdır. Bilimin temeli dürüstlüğe ve erdeme dayanmalıdır. Bilimin amacı evrende doğru bilgiyi, yanlış bilgiden ayırarak onu sistematik şekilde insan ve insanlık yararına sunmaya yönelik olmalıdır. Bu düşüncenin haricindeki her amaç insanlığa mutsuzluk acı, ölüm ve felaket getirir. Yapılan işleri kontrol altına almak için gündemimize aldığımız etik ile neyi amaçlıyoruz. Etik, yanlışa, kötülüğe giden yolları engelleyen toplumsal siyasal ve yönetsel sistemin düzgün işlemesini sağlayan, onun kalitesini arttıran ve pozitif dış sağlığı yüksek, değerler ve davranışlar manzumesidir. Bugün her alanda etik kuralların oluşturulmasına yönelik ciddi çalışmalar yürütülmektedir. Bu çalışmaların temel amacı, etik kültürün geliştirilmesine yönelik bir sistemin, bir iklimin oluşturulması içindir. Yapılan çalışmalarda önemli mesafeler alındığını görüyoruz.'
TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar da Türkiye'nin yenilikçi ekonomiler arasına girmesi için, özellikle ilaç ve sağlıkla ilgili alanlarda da yenilikçi bir düzeye ulaştırılması gerektiğini belirtti.
Özellikle ilaç ve genel olarak sağlık sektöründe büyük bir sermayenin döndüğünü vurgulayan Acar, şunları kaydetti:
'Küresel bir kısım firmalar, yasaları ihlal etme pahasına örtülü ve açık operasyonlara girişebiliyor. Tabii ki bunu kendi tembelliğimize bir gerekçe göstermemeliyiz. Sağlık gibi en temel, en doğal insan hakkı olan alanın, bu denli ticarileşmiş olmasının, tabii birçok sakıncayı da barındırdığı açıktır. Bu konuda özellikle Türkiye gibi bilimi gelişmişlik düzeyinde olmakla birlikte en üst lige çıkmamış ülkelerin, bilim insanlarından, sağlık ve kamu yöneticilerine kadar, çok fazla sorumluluk düşüyor. Bu yüzden klinik araştırmalarda zaman zaman ortaya koyulan düzenleme ve kurallar, akılcı olmayan engelleyici işleve sahip olabiliyor. Bu bakımdan biz her zaman yapmaya çalıştığımız gibi Türkiye'miz için önemli ve öncelikli gördüğümüz bir meseleyi, hiçbir ayrım yapmadan ilgili tüm paydaşların temsil edildiği bu tür etkinliklerle ele alma anlayışımız çerçevesinde çalıştayımıza başlamış bulunuyoruz. Türkiye'nin bilimsel ve topyekun hareket etme zorunluluğuna önemli katkı sağlayacaktır. Çalıştayımız, ülkemize ve insanlığa önemli katkılar sağlayacaktır.'
Türkiye'de klinik araştırmaların ilgili kurallara uygun şekilde yürütülmesine katkı sağlamayı, Türkiye'nin dünyadaki bilimsel etkisinin arttırılmasını, milli ilaç sanayinin gelişmesini, biyobenzer ürün üretimi ve Türkiye'nin uluslararası araştırma fonlarından yararlanma oranının arttırılmasını amaçlayan ve bu anlamda büyük önem taşıyan çalıştay 2 gün sürecek.
SGK, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) ve üniversitelerin yanı sıra, derneklerin de katıldığı çalıştayda, hasta ve kamu farkındalığı, hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, hücresel tedavi ve rejeneratif tıp, biyobenzer ilaçlarla yapılan çalışmalarda etik kurallar, ilaç dışı klinik araştırmalar dahil 12 farklı konunun, yaklaşık 200 bilim insanı ve yöneticinin katılımıyla masaya yatırılacak.