Çocuklarının YPG Tarafından Kandırıldığını İddia Eden Aileler Yardım İstedi
Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) tarafından Cerablus’ta esir alınan YPG’lilerin aileleri çocuklarının zorla kandırıldığını iddia ederek yetkililerden yardım istedi.
24 Ağustos’ta başlayan Fırat Kalkanı Harekatı esnasında Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) askerleri tarafından Cerablus’ta esir alınan 3 YPG’linin ailesi çocuklarından haber alabilmek için Carablus’un sınır komşusu olan Gaziantep’in Karkamış ilçesine geldi. Bitlisli, Diyarbakırlı ve Muşlu üç baba çocuklarının farklı tarihlerde örgüte hizmet eden kişi veya kişiler tarafından kandırılarak YPG’ye katıldıklarını düşünüyor. Aileler, “Çocuklarımız doğup büyüdükleri topraklara getirilip Türk adaletine teslim edilsinler” diyor. Aileler, henüz 20’li yaşların başında örgüt tarafından kandırılarak Suriye’ye giden 18 yaşındaki H.A., 20 yaşındaki S.N. ve 24 yaşındaki F.O.’nun YPG’ye katıldığını ÖSO’nun yayınladığı fotoğraflardan gördüklerini ifade etti.
Aileler çocuklarından haber alabilmek için 20 gündür Gaziantep’in Karkamış ilçesinde bekliyor.
“Ne okul kaldı ne de ders, ayağım kaydı baba”
Muş’ta çiftçilikle uğraşan 56 yaşındaki Zeynettin O., oğlunun Edirne’de üniversite okuduğunu belirterek, “Ben çiftçilikle uğraşıyorum. Çocuğum vatanına milletine hizmet etsin diye Muş’tan Edirne’ye okuması için gönderdik. Ailece çocuğumuzun okuması için mücadele verdik. YPG’ye katıldığından bilgim yoktu. Örgüte katılmadan bir hafta önce tavırları dikkatimi çekti. Kendisiyle görüştüğümüzde derslerini sorduğumda ’baba ne okul kaldı ne de ders, benim ayaklarım kaydı. Geri dönüşüm yok. İrtibatımız kesilecek belki yakında ziyaretinize geleceğim’ diyerek telefonu kapattı ve bir daha haber alamadık. Telefon görüşmemizin üstünden 3 yıl geçti. Fırat Kalkanı Harekatı başladıktan sonra ÖSO’nun elinde olduğunu fotoğraflardan gördüm. YPG’nin düşüncesini asla benimsemiyoruz. Çocuklarımızı haince kandırıp örgüte katmışlar. Fotoğrafı görünce dünyam yıkıldı. Muhakkak bir şekilde kandırıldı. Oğlumun bir an evvel Türkiye’ye getirilmesi konusunda devlet büyüklerimizden destek bekliyorum” dedi.
“Kime ne soracağımı bilemiyorum”
18 yaşındaki H.A’nın babası Hacı A. da çocuğunun Diyarbakır Lice’de lise öğrencisi olduğunu belirterek, “Evine bağlı, çalışan aynı zamanda okuluna devam eden bir çocuktu. İleriki yaşamında geçimini besicilikle sürdürmeyi düşünüyordu. Örgüte katılacağını asla aklımızdan geçiremezdik. Bir sabah evden hayvanlara bakmak için çıktı bir daha gelmedi. Son olarak sosyal medyada Özgür Suriye Ordusu’nun yayınladığı fotoğraflardan YPG’ye katıldığını gördük. Benim çocuğumun örgüte katılmak gibi bir düşüncesi de yoktu. Çocuğum evine, annesine, kardeşlerine, işine bağlı bir gençti. Buralara nasıl geldi, kim getirdi sormak istiyorum ama kime soracağım? Çocuğumu görünce iki gün kendime gelemedim. Eğer bilseydim canım pahasına mücadele verirdim. Dokuz aydır çalmadığım kapı kalmadı. Gaziantep Valimiz ile de görüşüp yardım istedik. Başbakanımızdan, Cumhurbaşkanımızdan yardım istiyorum. Çocuğum 18 yaşındaydı bunun araştırmasını değerlendirmesini nasıl yapayım? Ben bunun değerlendirmesini yapamıyorum” şeklinde konuştu.
“YPG’ye katılsın diye yetiştirmedim”
Oğlunun fotoğraflarını internette görerek Gaziantep’in Karkamış ilçesine gelen Ercan N. ise "1 Kasım 2015 akşamı 20 yaşındaki oğlum S.N. evden çıktı, geç saatlere kadar eve gelmediğini görünce çevremizdeki gidebileceği yerleri ve akrabalarımızı aradım. Telefonu kapalıydı. Çocuğum akrabalarımız ve kendi arkadaş çevresi ile vedalaşıp ertesi sabah askere yolcu edecektik. Ben çocuğumu 20 yaşına getirene kadar devletine, vatanına hizmet etsin diye yetiştirdim. Asker olsun diye hazırlamıştım, YPG’ye katılsın diye yetiştirmedim. Biz devlet büyüklerimizden, yetkililerimizden herhangi bir sıkıntı görmediğimiz için, çocuğum da herhangi olumsuz bir duruma maruz kalmadı. Herhangi bir sabıkası da yok. Böyle bir şeye nasıl kalkıştı. Bir anlam veremiyorum. Çocuğumdan o güne kadar bir şey esirgemedim ama çocuğum bana ve çevresine nasıl böyle bir şey yaşattı bir anlam veremiyorum. Herkes çocuğuna sahip çıksın, çocuklar etraflarındaki kişi veya kişilerce kandırılıp gönderiliyorlar. Oğlum 8 ay sonra beni aradı YPG’ye katıldığını söyledi.
Bir baba olarak o an dünyam yıkıldı. Fırat Kalkanı Harekatı’nın ilk günlerinde internet sitesinde yayınlanan bir haberde Özgür Suriye Ordusu tarafından esir alındığını gördüm. Bitlis’ten çıkıp Karkamış’a geldim. Devlet büyüklerimizden yardım istiyorum. Çocuğumu bir an evvel Türkiye’ye getirsinler. Bu süreçte gerek Ankara’da gerekse Gaziantep’te ilgili yerlere gerekli başvuruları da yaptım. Şu an haber bekliyorum. Çocuğumu getirip Türk adaletine teslim etsinler” diye konuştu.
Öte yandan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Gaziantep Valiliği ile iletişim kuran aileler çocuklarının durumuyla ilgili yetkililerden gelecek haberi bekliyor.
Kaynak: İHA
Aileler çocuklarından haber alabilmek için 20 gündür Gaziantep’in Karkamış ilçesinde bekliyor.
“Ne okul kaldı ne de ders, ayağım kaydı baba”
Muş’ta çiftçilikle uğraşan 56 yaşındaki Zeynettin O., oğlunun Edirne’de üniversite okuduğunu belirterek, “Ben çiftçilikle uğraşıyorum. Çocuğum vatanına milletine hizmet etsin diye Muş’tan Edirne’ye okuması için gönderdik. Ailece çocuğumuzun okuması için mücadele verdik. YPG’ye katıldığından bilgim yoktu. Örgüte katılmadan bir hafta önce tavırları dikkatimi çekti. Kendisiyle görüştüğümüzde derslerini sorduğumda ’baba ne okul kaldı ne de ders, benim ayaklarım kaydı. Geri dönüşüm yok. İrtibatımız kesilecek belki yakında ziyaretinize geleceğim’ diyerek telefonu kapattı ve bir daha haber alamadık. Telefon görüşmemizin üstünden 3 yıl geçti. Fırat Kalkanı Harekatı başladıktan sonra ÖSO’nun elinde olduğunu fotoğraflardan gördüm. YPG’nin düşüncesini asla benimsemiyoruz. Çocuklarımızı haince kandırıp örgüte katmışlar. Fotoğrafı görünce dünyam yıkıldı. Muhakkak bir şekilde kandırıldı. Oğlumun bir an evvel Türkiye’ye getirilmesi konusunda devlet büyüklerimizden destek bekliyorum” dedi.
“Kime ne soracağımı bilemiyorum”
18 yaşındaki H.A’nın babası Hacı A. da çocuğunun Diyarbakır Lice’de lise öğrencisi olduğunu belirterek, “Evine bağlı, çalışan aynı zamanda okuluna devam eden bir çocuktu. İleriki yaşamında geçimini besicilikle sürdürmeyi düşünüyordu. Örgüte katılacağını asla aklımızdan geçiremezdik. Bir sabah evden hayvanlara bakmak için çıktı bir daha gelmedi. Son olarak sosyal medyada Özgür Suriye Ordusu’nun yayınladığı fotoğraflardan YPG’ye katıldığını gördük. Benim çocuğumun örgüte katılmak gibi bir düşüncesi de yoktu. Çocuğum evine, annesine, kardeşlerine, işine bağlı bir gençti. Buralara nasıl geldi, kim getirdi sormak istiyorum ama kime soracağım? Çocuğumu görünce iki gün kendime gelemedim. Eğer bilseydim canım pahasına mücadele verirdim. Dokuz aydır çalmadığım kapı kalmadı. Gaziantep Valimiz ile de görüşüp yardım istedik. Başbakanımızdan, Cumhurbaşkanımızdan yardım istiyorum. Çocuğum 18 yaşındaydı bunun araştırmasını değerlendirmesini nasıl yapayım? Ben bunun değerlendirmesini yapamıyorum” şeklinde konuştu.
“YPG’ye katılsın diye yetiştirmedim”
Oğlunun fotoğraflarını internette görerek Gaziantep’in Karkamış ilçesine gelen Ercan N. ise "1 Kasım 2015 akşamı 20 yaşındaki oğlum S.N. evden çıktı, geç saatlere kadar eve gelmediğini görünce çevremizdeki gidebileceği yerleri ve akrabalarımızı aradım. Telefonu kapalıydı. Çocuğum akrabalarımız ve kendi arkadaş çevresi ile vedalaşıp ertesi sabah askere yolcu edecektik. Ben çocuğumu 20 yaşına getirene kadar devletine, vatanına hizmet etsin diye yetiştirdim. Asker olsun diye hazırlamıştım, YPG’ye katılsın diye yetiştirmedim. Biz devlet büyüklerimizden, yetkililerimizden herhangi bir sıkıntı görmediğimiz için, çocuğum da herhangi olumsuz bir duruma maruz kalmadı. Herhangi bir sabıkası da yok. Böyle bir şeye nasıl kalkıştı. Bir anlam veremiyorum. Çocuğumdan o güne kadar bir şey esirgemedim ama çocuğum bana ve çevresine nasıl böyle bir şey yaşattı bir anlam veremiyorum. Herkes çocuğuna sahip çıksın, çocuklar etraflarındaki kişi veya kişilerce kandırılıp gönderiliyorlar. Oğlum 8 ay sonra beni aradı YPG’ye katıldığını söyledi.
Bir baba olarak o an dünyam yıkıldı. Fırat Kalkanı Harekatı’nın ilk günlerinde internet sitesinde yayınlanan bir haberde Özgür Suriye Ordusu tarafından esir alındığını gördüm. Bitlis’ten çıkıp Karkamış’a geldim. Devlet büyüklerimizden yardım istiyorum. Çocuğumu bir an evvel Türkiye’ye getirsinler. Bu süreçte gerek Ankara’da gerekse Gaziantep’te ilgili yerlere gerekli başvuruları da yaptım. Şu an haber bekliyorum. Çocuğumu getirip Türk adaletine teslim etsinler” diye konuştu.
Öte yandan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Gaziantep Valiliği ile iletişim kuran aileler çocuklarının durumuyla ilgili yetkililerden gelecek haberi bekliyor.