Başbakan Yıldırım'dan Dua şiiri
Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti grup toplantısındaki konuşmasına Arif Nihat Asya'nın Dua şiiri ile başladı.
Başbakan Binali Yıldırım, 15 Temmuz darbe girişimi ardından AK Parti'nin ilk grup toplantısını bugün gerçekleştirdi.
Konuşmasına Arif Nihat Asya'nın Dua şiiri ile başlayan Başbakan Yıldırım, duygusal anlar yaşadı.
Yıldırım'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
'Bugün grup toplantımızda grubumuzla birlikte sizlere seslenmek istiyorum. Sizin dedeleriniz Malazgirt'te, Çanakkale'de, Kut'ül Amare'de destanlar yazdılar. Sizin dedeleriniz Kurtuluş Savaşı'nda destanlar yazdılar. 15 Temmuz zaferi de en az bu zaferler kadar büyük ve kutlu bir destandır.
Konuşmasına Arif Nihat Asya'nın Dua şiiri ile başlayan Başbakan Yıldırım, duygusal anlar yaşadı.
Yıldırım'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
'Bugün grup toplantımızda grubumuzla birlikte sizlere seslenmek istiyorum. Sizin dedeleriniz Malazgirt'te, Çanakkale'de, Kut'ül Amare'de destanlar yazdılar. Sizin dedeleriniz Kurtuluş Savaşı'nda destanlar yazdılar. 15 Temmuz zaferi de en az bu zaferler kadar büyük ve kutlu bir destandır.
Siz de dedelerinize layık oldunuz. Siz ecdanın kahramanlık ruhunu tekrar ayağa kaldırdınız. Sizleri gönülden selamlıyorum. Bir kez daha 15 Temmuz demokrasi şehitlerimizi ve Trabzon'da şehit olan polislerimizi rahmetle anıyorum.
Acı çektirebilirler ama bu milleti dize getiremezler. Tankın gücü halkın gücünü yenemedi. Bu millet gücünü tanktan değil halktan almaktadır. Bu kürsüren sizlere hitap edebiliyorsam Bu hiç kuşkusuz aziz şehitlerimizin ve yaralılarımızın sayesindedir. Bugün Meclis'in kapıları açıksa işte aziz milletimizin sokağa çıkan tankların önüne duran kurşunlara kafa atan aziz milletin sayesindedir.
Bütün dünya bu aziz milleti hayranlıkla izledi. Böyle bir milletin evladı olmaktan büyük bir gurur duyuyorum. Sinsice fırsat kollayıp milleti arkasından hançerlemek istediler.
İstisnasız her darbe kötüdür, cinayettir. Ancak, siyasi tarihimizde hiçbir darbe girişimi, 15 Temmuz'daki kadar kötü ve alçakça olmamıştır. Hiçbir darbe, kökü dışarıda, hoca kılıklı bir hain tarafından yönetilmemiştir. Hiçbir darbe, halkına karşı silah çekmemiştir. Hiçbir darbe, havadan halkını bombalamamıştır. Hiçbir darbe TBMM'ye bomba yağdırmamıştır.
Bu darbeciler bunu da yaptılar. Bunların hiçbir kutsalı yok. Bunlar hiçbir durakta beklemezler. Bunların amacı hedefe ulaşmak için her şey mübahtır. Birkaç saat içinde her şeyi bitirip ülkeyi ele geçireceklerdir. Uçak ve silahlarla bu aziz milleti sindirebileceklerini sandılar.
Ancak hata yaptılar. Bu yola kefenle çıkmış bir liderin Recep Tayyip Erdoğan'ın olduğunu hesap edemediler. O gelecek olanlardan, uçağa binmekten, jetlerden korkmadı. Havalimanı üzerinde uçan uçaklardan korkmadı, kefenimi giydim geliyorum dedi. Darbecilerin hesap edemedikleri bir nokta daha vardı. Zoru görünce ceketini bırakıp gidecek bir başbakan da yoktu. Ey FETÖ'nün hainleri siz bizi ne sandınız? Siz bizi korkar siner kaçar mı sandınız?
Bizim Allah'a bir can borcumuz var, ölümü içinde öldürmüş insanlarız. Dün korkmadık, yarın da öbür günde can borcunu teslim edinceye kadar asla korkmayacağız.
Meclis'i bombalayınca üyeleri kaçar sandılar. Ama siz milli iradeyi teslim etmediniz. Ben bu asil direnişte milli egemenliğe millet iradesine sahip çıkan milletvekillerimize hayatlarını ortaya koyarak gazi Meclis'e sahip çıktıkları için teşekkür ediyorum. Bombalar altında Meclis'i çalıştırdığınız için sizi tebrik ediyorum. CHP ve MHP milletvekillerini kutluyorum. Darbe karşı bildiriye imza atan HDP'ye de teşekkür ediyorum.
Milletimizin görmek istediği tablo budur. Kavga edecek az şeyimiz var ama paylaşacak birleşecek çok nedenimiz var. İnşallah bundan böyle birlikte hareket etmek için AK Parti ve hükümet olarak kapılarımızı açık tutacağız.
Bu darbenin kaynağı konusunda zerre kadar tereddüdümüz yok. Kimin tertiplediğini, yönettiğini bütün ayrıntılarıyla biliyoruz. Bu örgütün 80'lerden itibaren TSK içinde yapılanmaya çalıştığını biliyoruz. Diğer kurumlarda olduğu gibi TSK içinde bu yapının önemli bir duruma geldiğini biliyoruz. Neden önlem almadınız diyorlar. Siz neden bizi yalnız bıraktınız.
17-25 Aralık bir darbe girişimi dediğimizde burun kıvrılıyordu. Bu kadroları temizlemek istediğimizde önümüze engeller çıkarılıyordu. FETÖ'nün elemanları gizli eller tarafından korunuyordu. Bugün istisnasız tüm dünya bunların silahlı ve tehlikeli bir örgüt olduğunu bir kez daha gördü.
Terörist başının iadesi içn ABD'ye çağrımızı yaptık dosyamızı gönderdik. Adalet bakanı dosyayı gönderdi. 4 tane dosya gönderildi. Bize kanıt sunun diyorlar. Görünen köy kılavuz ister mi? 11 Eylül'de ikiz kuleler indirildiğinde teröristleri isterken kanıt mı vardı. Bin Ladin için kanıt aramazken şimdi neden ısrarla kanıt istiyorsunuz. Bu haini artık daha fazla korumayın, vazgeçin. Bunun size, insanlığa, İslamiyete faydası yok.
Bu paralel terör örgütü hiçbir ülke için elverişli bir maşa değildir. Boşuna beslemeyin. Jiletle kazır gibi bunların kökünü kazıyacağız. Hiçbir hain ve bölücü terör örgütü bu aziz millete ihanet etme cesaretini gösteremeyecek. Buradan Avrupalı dostlarımıza da seslenmek istiyorum. Darbe karşıtı açıklamaları için teşekkür ediyoruz. Ancak 'ama' diye başlayan cümlelerden hoşlanmadık. Halk sokaklarda bombalandı kurşunlandı. Halkın moralini aşşağı çekecek hiçbir yaklaşımı iyi niyetli olarak görmeyiz.
Kurşun atıyorlarsa gül uzatmamızı mı istiyorsunuz. Darbeden medet uman kim varsa gereken cevabı alacaktır. Kimsenin şüphesi olmasın. Gözlatılar yargılamalar noktasında Türkiye bir hukuk devletidir. Doğru ile yanlış birbirine karşışmayacak. Darbeye karşı geleceğim diye aldığı emri uygulamaktan başka bir görevi olmayan Mehmetçiklere yanlış hareketlerin gereği yapılacak. Bir yanlış diğer bir yanlışla düzeltilecek.
Akşamları nöbet tutuyoruz ama provokasyonlara karşı dikkatli olmalıyız. Gün birlik günüdür. Farklı olmayan tek şeyimiz var, gözlerimizden akan yaş. Gözyaşlarımız aynı renk. Eğer 15 Temmuz darbesi gerçekleşseydi Türkiye bugün karanlık bir dikta ülkesi olacaktı. Ama bu millet darbeyi önledi. Türkiye demokrasiden bir milim bile taviz vermedi, yoluna devam edecek.
Darbecilerin cezalandırılması konusunda vatandaşlarımız rahat olsun. Mevcut olan en ağır cezayı vereceğiz. Mevcut yetmiyorsa gerekli düzenlemeyi yapacağız. Milletimizin talebi başımızın üzerindedir.
Bu darbede Türkiye ağır maliyetler ödememiştir. Darbe girişimi sonrası çok hızlı bir şekilde toparlanacağız. Milletimizin ekonomik bir bedel ödemesine izin vermeyeceğiz. Bütün bankalar açıktır, işlerini yapmaktadır. Türkiye artık normal bir ülke değil, para göndermeyin diye propagandaya başladılar. Ama millet dövizini bozdurup bankalara yatırdı, işte vatanseverlik budur.'