Ramazan Ayında Dinlenen Bedeni Bayramda Bekleyen Tehlike
Ramazan süresince akşam geç saatlerde kurulan dolu dolu iftar sofraları ve birkaç saat ardından gelen sahur ile değişen 11 aylık rutin beslenme alışkanlığı, bayramın girmesiyle psikolojik olarak daha fazla yemek yeme eğilimine dönüşüyor.
Türk Böbrek Vakfı Diyetisyeni Gökçen Efe Aydın, düşen metabolizma hızını bayram ve sonrasında tekrar hızlandırmak için gün içinde ana ve ara öğünleri atlamamak, bol sıvı tüketmek ve fiziksel aktiviteleri arttırmanın uygun olacağını belirtti.
Bayram geleneklerinin olmazsa olmazı bayram kahvaltısının ise metabolizmanın dengesini bozabilecek en önemli etkenlerden olduğunu belirten Diyetisyen Gökçen Efe Aydın, “Yeterli ve dengeli beslenerek sağlığın korunması için güne kahvaltı ile başlamak son derece önemlidir; ancak bir tek kuş sütünün eksik olduğu, hamur işleri ve kızartmaların baş köşede olduğu uzun kahvaltı seremonileri yerine, peynir çeşitleri, yumurta, salatalık, domates gibi sebzeler, yeşillik ve tam buğday ekmeğinin bulunduğu bir kahvaltı oruçtan çıkan bünyeler için daha uygun olacaktır. Ayrıca gün içinde tatlı yenecekse kahvaltıda bal - pekmez gibi tatlılardan kaçınmak yerinde bir davranıştır” dedi.
Aydın, “Ramazan bayramı boyunca, geleneksel olarak verilecek ikramlar doğru şekilde tüketilmediği takdirde kilo alımı kaçınılmaz olur. Bayram boyunca tatlı, çikolata tüketimine dikkat edilmeli, ısrar edilse dahi aşırı yemekten kaçınılmalıdır. Tüketilmek isteniyorsa hamurlu, şerbetli tatlılar yerine daha küçük porsiyonlu sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Bunun yanı sıra Ramazan ayıyla birlikte azalan su tüketimimizi bayramdan itibaren normal seyrine sokmamız gerekir. Uyanır uyanmaz içeceğimiz 1 bardak su uyuyan vücudumuzu da uyandıracaktır. Günlük 2 - 2.5 litre su tüketimi metabolizmamızın hızlı çalışması ve sağlığımız açısından çok önemlidir” dedi.
Diyetisyen Gökçen Efe Aydın, sıcak havalarda porsiyon miktarına dikkat edilerek tüketilen dondurmanın serinlemek için iyi bir alternatif olabileceğini belirterek, “Sade dondurma kalsiyum, fosfor, potasyum açısından iyi bir kaynaktır, 2 top sade dondurma 1 bardak süt ve 1 adet meyve yerine ara öğünlerde tüketilebilir. Bunun yanında yaz aylarında tüketilen meyvelerde hem vitamin, mineral ve enerji kaynağı olması açısından hem de posa içeriğinden dolayı bağırsaklar açısından oldukça faydalıdır. Fakat her kontrolsüz ve aşırı tüketimde olduğu gibi meyveler için de aynı durum geçerlidir. Aşırı tüketim fazla enerji alımına yol açtığından kilo kontrolünü zorlaştırabilir bu sebeple sağlıklı bir birey için günlük 3-4 porsiyon meyve tüketimi yeterli olacaktır. Yine ferahlatıcı özelliğinden dolayı yaz aylarından en çok tüketilen meyvelerin başında gelen karpuz, yüksek su içeriği sayesinde terle atılan sıvının karşılanmasını sağlar fakat içeriğindeki şeker sebebiyle yine aşırı tüketimden kaçınmak gerekir. 200 gram ağırlığındaki kabuksuz (2 parmak kalınlığındaki) karpuz, 1 porsiyon meyveye eşdeğerdir. Karpuzun peynir ile birlikte tüketimi ise oldukça yaygındır. Karpuz ile peyniri birlikte tüketmek de kan şekerinin bir anda yükselimini önleyerek düzenli seyretmesini sağlayacaktır” dedi.
Kaynak: İHA
Bayram geleneklerinin olmazsa olmazı bayram kahvaltısının ise metabolizmanın dengesini bozabilecek en önemli etkenlerden olduğunu belirten Diyetisyen Gökçen Efe Aydın, “Yeterli ve dengeli beslenerek sağlığın korunması için güne kahvaltı ile başlamak son derece önemlidir; ancak bir tek kuş sütünün eksik olduğu, hamur işleri ve kızartmaların baş köşede olduğu uzun kahvaltı seremonileri yerine, peynir çeşitleri, yumurta, salatalık, domates gibi sebzeler, yeşillik ve tam buğday ekmeğinin bulunduğu bir kahvaltı oruçtan çıkan bünyeler için daha uygun olacaktır. Ayrıca gün içinde tatlı yenecekse kahvaltıda bal - pekmez gibi tatlılardan kaçınmak yerinde bir davranıştır” dedi.
Aydın, “Ramazan bayramı boyunca, geleneksel olarak verilecek ikramlar doğru şekilde tüketilmediği takdirde kilo alımı kaçınılmaz olur. Bayram boyunca tatlı, çikolata tüketimine dikkat edilmeli, ısrar edilse dahi aşırı yemekten kaçınılmalıdır. Tüketilmek isteniyorsa hamurlu, şerbetli tatlılar yerine daha küçük porsiyonlu sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Bunun yanı sıra Ramazan ayıyla birlikte azalan su tüketimimizi bayramdan itibaren normal seyrine sokmamız gerekir. Uyanır uyanmaz içeceğimiz 1 bardak su uyuyan vücudumuzu da uyandıracaktır. Günlük 2 - 2.5 litre su tüketimi metabolizmamızın hızlı çalışması ve sağlığımız açısından çok önemlidir” dedi.
Diyetisyen Gökçen Efe Aydın, sıcak havalarda porsiyon miktarına dikkat edilerek tüketilen dondurmanın serinlemek için iyi bir alternatif olabileceğini belirterek, “Sade dondurma kalsiyum, fosfor, potasyum açısından iyi bir kaynaktır, 2 top sade dondurma 1 bardak süt ve 1 adet meyve yerine ara öğünlerde tüketilebilir. Bunun yanında yaz aylarında tüketilen meyvelerde hem vitamin, mineral ve enerji kaynağı olması açısından hem de posa içeriğinden dolayı bağırsaklar açısından oldukça faydalıdır. Fakat her kontrolsüz ve aşırı tüketimde olduğu gibi meyveler için de aynı durum geçerlidir. Aşırı tüketim fazla enerji alımına yol açtığından kilo kontrolünü zorlaştırabilir bu sebeple sağlıklı bir birey için günlük 3-4 porsiyon meyve tüketimi yeterli olacaktır. Yine ferahlatıcı özelliğinden dolayı yaz aylarından en çok tüketilen meyvelerin başında gelen karpuz, yüksek su içeriği sayesinde terle atılan sıvının karşılanmasını sağlar fakat içeriğindeki şeker sebebiyle yine aşırı tüketimden kaçınmak gerekir. 200 gram ağırlığındaki kabuksuz (2 parmak kalınlığındaki) karpuz, 1 porsiyon meyveye eşdeğerdir. Karpuzun peynir ile birlikte tüketimi ise oldukça yaygındır. Karpuz ile peyniri birlikte tüketmek de kan şekerinin bir anda yükselimini önleyerek düzenli seyretmesini sağlayacaktır” dedi.