Çayevinde Sazın 'Bam Teli'ne Vuruyorlar
Türk Halk Müziği sanatçısı Emel Örgün ve eşi tarafından işletilen çayevine isteyenler bağlamasıyla gelip sanatını icra ederek hem dinleyici kitlesine ulaşıyor hem de stresten uzaklaşıyor Sanatçıların 'bam teli'ne vurarak çıkardığı müzik eşliğinde söylenen türkülere, müşteriler de eşlik ediyor Bursa Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı Sanatçısı Örgün: 'Bazı insanlar çok hevesli, türkü ve şarkı söylemek istiyorlar. Bir müzik aleti gördüğü zaman ya da ut gördüğü zaman alıyor onu, açılıyor. Sen de ona eşlik ederek türkü söylüyorsun'
İSMAİL ERSAN - Bursa'da bir çayevi, müziğe yeni başlayan ve sanatlarını topluluk karşısında icra etmek isteyenlere imkan sağlıyor.
Merkez Osmangazi ilçesi Tahtakale Mahallesi'nde Türk Halk Müziği sanatçısı Emel Örgün ve eşinin işlettiği çayevine gelenler, hem bağlama çalıp şarkı söyleme hem de yöresel sanatçıları dinleme imkanı buluyor.
Emel Örgün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, müzikle çok küçük yaşlardan itibaren ilgilendiğini söyledi.
Çocukluğunda kardeşiyle müzik çalışmalarına başladığını ve sanatta beraber ilerlediklerini belirten Örgün, 'Daha sonra konservatuvara gittim. O ise kendine bir ekip kurdu. Zaman zaman yine beraber çalışıyoruz. 20 yıldır da Bursa Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarında çalışıyorum. Müzik merakı genlerden de gelen bir şey. Müzik yeteneği de genetik bir şey.' diye konuştu.
Örgün, işlettikleri çayevinde müzikseverleri sanatla buluşturduklarını vurguladı.
Müziği, çayevine gelenlerle icra edip motivasyon sağlamayı, müziğin güzelliğini ve verdiği duyguları paylaşmayı amaçladıklarını anlatan Örgün, birlikte duygulandıklarını, coştuklarını, eğlendiklerini, ağladıklarını ifade etti.
Bir anlamda deşarj olduklarının, diğer taraftan da gelenekselliği sürdürdüklerinin altını çizen Örgün, 'Gelenekselliği hiç öldürmüyoruz. Buraya amatör sanatçılar da isim yapmış büyük sanatçılar da geliyor. Burada müzikseverleri ve Bursalıları buluşturuyoruz.' dedi.
- 'Müzikle ilgilenenlere kendini geliştirme imkanı sağlıyor'
Emel Örgün, çayevine yoğun bir ilgi olduğuna dikkati çekti.
Müziğe yaslanarak, müzikten bir şeyler alıp ona bir şeyler katarak moral motivasyonu sağladıklarını söyleyen Örgün, şöyle konuştu:
'Bazı insanlar çok hevesli, türkü ve şarkı söylemek istiyorlar. Bir müzik aleti gördüğü zaman ya da ut gördüğü zaman alıyor onu, açılıyor. Sen de ona eşlik ederek türkü söylüyorsun. Bu imkanı her zaman bulamayanlar var ya da yılda bir kere denk gelebiliyor. Bu tarz mekanlarda bu imkanı her zaman bulmak mümkün. Bu mekan, müzikle ilgilenenlere kendini geliştirme imkanı sağlıyor. İnsanlar müzikle daha iyi motive oluyor. Son zamanlarda insanlar sinirli bir yapıya sahip oldu. Zor yaşam koşullarından, şehrin ağır koşullarından dolayı rahatlamak istedikleri bir yer arıyorlar. Bazıları parklarda, yeşil alanlarda bu stresi atıyor. Bazıları da müzikli ortamlarda rahatlıyor. Dolayısıyla burada o stresi atıyorlar. İnsanların morali burada düzeliyor. İnsanlar burada iş stresinden kurtuluyor.'
- 'Neşemizi buluyoruz'
Sanatçı Emel Örgün ile 6 yıl önce hayatını birleştiren Ahmet Kurt ise eşiyle işlettikleri çayevinin herkese açık olduğunu, gelenleri misafir olarak gördüklerini belirtti.
Kurt, amaçlarının insanların iş stresi ve yoğunluğundan dolayı hem streslerini gidermek hem de moral ve motivasyonlarını müzikle oyun oynayarak sağlamak olduğunu anlattı.
Çayevinin müdavimlerinden Ozan Kaymaz da 5 yıldır buraya sürekli geldiğini aktardı.
Bir müzisyen olarak, bu iş yerinin açılacağını duyduğunda çok mutlu olduğunu belirten Kaymaz, 'Buraya gelerek sanatımı icra ediyorum. Güzel arkadaşlıklar ediniyorum.' dedi.
Emel Örgün'ün türkülerini yıllardır dinlediğini ifade eden İbrahim Atasever, kendilerine sağladığı bu imkandan dolayı ona teşekkür etti.
İş stresinden uzaklaşmak için bu çayevini tercih ettiğini vurgulayan Atasever, 'En azından burada bir parça dinlediğimizde neşemizi buluyoruz. Bir haftanın stresini atıyoruz.' ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
Merkez Osmangazi ilçesi Tahtakale Mahallesi'nde Türk Halk Müziği sanatçısı Emel Örgün ve eşinin işlettiği çayevine gelenler, hem bağlama çalıp şarkı söyleme hem de yöresel sanatçıları dinleme imkanı buluyor.
Emel Örgün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, müzikle çok küçük yaşlardan itibaren ilgilendiğini söyledi.
Çocukluğunda kardeşiyle müzik çalışmalarına başladığını ve sanatta beraber ilerlediklerini belirten Örgün, 'Daha sonra konservatuvara gittim. O ise kendine bir ekip kurdu. Zaman zaman yine beraber çalışıyoruz. 20 yıldır da Bursa Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarında çalışıyorum. Müzik merakı genlerden de gelen bir şey. Müzik yeteneği de genetik bir şey.' diye konuştu.
Örgün, işlettikleri çayevinde müzikseverleri sanatla buluşturduklarını vurguladı.
Müziği, çayevine gelenlerle icra edip motivasyon sağlamayı, müziğin güzelliğini ve verdiği duyguları paylaşmayı amaçladıklarını anlatan Örgün, birlikte duygulandıklarını, coştuklarını, eğlendiklerini, ağladıklarını ifade etti.
Bir anlamda deşarj olduklarının, diğer taraftan da gelenekselliği sürdürdüklerinin altını çizen Örgün, 'Gelenekselliği hiç öldürmüyoruz. Buraya amatör sanatçılar da isim yapmış büyük sanatçılar da geliyor. Burada müzikseverleri ve Bursalıları buluşturuyoruz.' dedi.
- 'Müzikle ilgilenenlere kendini geliştirme imkanı sağlıyor'
Emel Örgün, çayevine yoğun bir ilgi olduğuna dikkati çekti.
Müziğe yaslanarak, müzikten bir şeyler alıp ona bir şeyler katarak moral motivasyonu sağladıklarını söyleyen Örgün, şöyle konuştu:
'Bazı insanlar çok hevesli, türkü ve şarkı söylemek istiyorlar. Bir müzik aleti gördüğü zaman ya da ut gördüğü zaman alıyor onu, açılıyor. Sen de ona eşlik ederek türkü söylüyorsun. Bu imkanı her zaman bulamayanlar var ya da yılda bir kere denk gelebiliyor. Bu tarz mekanlarda bu imkanı her zaman bulmak mümkün. Bu mekan, müzikle ilgilenenlere kendini geliştirme imkanı sağlıyor. İnsanlar müzikle daha iyi motive oluyor. Son zamanlarda insanlar sinirli bir yapıya sahip oldu. Zor yaşam koşullarından, şehrin ağır koşullarından dolayı rahatlamak istedikleri bir yer arıyorlar. Bazıları parklarda, yeşil alanlarda bu stresi atıyor. Bazıları da müzikli ortamlarda rahatlıyor. Dolayısıyla burada o stresi atıyorlar. İnsanların morali burada düzeliyor. İnsanlar burada iş stresinden kurtuluyor.'
- 'Neşemizi buluyoruz'
Sanatçı Emel Örgün ile 6 yıl önce hayatını birleştiren Ahmet Kurt ise eşiyle işlettikleri çayevinin herkese açık olduğunu, gelenleri misafir olarak gördüklerini belirtti.
Kurt, amaçlarının insanların iş stresi ve yoğunluğundan dolayı hem streslerini gidermek hem de moral ve motivasyonlarını müzikle oyun oynayarak sağlamak olduğunu anlattı.
Çayevinin müdavimlerinden Ozan Kaymaz da 5 yıldır buraya sürekli geldiğini aktardı.
Bir müzisyen olarak, bu iş yerinin açılacağını duyduğunda çok mutlu olduğunu belirten Kaymaz, 'Buraya gelerek sanatımı icra ediyorum. Güzel arkadaşlıklar ediniyorum.' dedi.
Emel Örgün'ün türkülerini yıllardır dinlediğini ifade eden İbrahim Atasever, kendilerine sağladığı bu imkandan dolayı ona teşekkür etti.
İş stresinden uzaklaşmak için bu çayevini tercih ettiğini vurgulayan Atasever, 'En azından burada bir parça dinlediğimizde neşemizi buluyoruz. Bir haftanın stresini atıyoruz.' ifadesini kullandı.