Aylan Bebeğin Babası Hakkında Suç Duyurusunda Bulunacaklar
Aylan Kurdi isimli Suriyeli göçmen bebeğin ve 4 kişinin ölümüyle ilgili olarak hakim karşısına çıkan iki sanığa 4 yıl 2 ay ceza verildi.
Bodrum’da 2 Eylül 2015 tarihinde Yunanistan’ın Kos Adası’na geçmek isterken bindikleri lastik botun batması sonucu Suriyeli 3 yaşındaki Aylan Kurdi, ağabeyi Galip Kurdi ve annesi Rihan Kurdi’nin de aralarında bulunduğu 5 kişi ölmüştü. Olay sonrasında sahile vuran Aylan bebeğin cansız bedeni dünyada yankı uyandırmıştı. Olayın ardından yapılan operasyonlar sonucunda Suriye uyruklu Muwafaka Alabash ve Asem Alfrhad tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
5 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayın ardından tutuklanan iki sanığın yargılanması sonucunda Muwafaka Alabash ve Asem Alfrhad 4 yıl 2 ay hapsine karar verildi.
BERAATLERİNİ İSTEDİLER
Savcılık iddianamesini dinleyen sanıklardan Asem Alfrhat, kendisinin emanetçi olmadığını, olayın hiçbir şekilde içinde yer almadığını iddia ederek "Mağdurlar beni tanımadıklarını söylediler. Bu nedenle böyle bir suçun bana isnat edilmesini doğru bulmuyorum. Mahkemeye saygılıyım ve beraatimi istiyorum" dedi.
4 kişi tarafından teşhis edilen sanık Mwafaka Alabash ise "Ben para almadım. Parayı alan kişinin yanında oturuyordum kaçmasın diye. Benim tek niyetim karşıya geçmekti. Orada oturmamın nedeni de o kişinin kaçmasını önlemek ve kendi seferimi daha ucuza getirebilmekti. Bütün mağdurlar sorumlu organizatör olarak Abdullah Kurdi’yi işaret ettiler. Ben suçsuzum" ifadelerini kullandı.
ÇOCUĞUNUN TEDAVİSİ İÇİN PARANIN İADESİNİ İSTEDİ
Mwafaka Alabash çocuğunun tedavisi için el koyulan paranın geri iade edilmesini isteyerek, "O para çocuğumun ilaç parasıydı. Şimdi Tarsus’ta bir hastane ile anlaşmışlar. Benim çocuğumu tedavi ettirebilmem için o paraya ihtiyacım var. O benim alın terim, emeğimdir, yarısını da borç aldım" dedi.
"AVRUPA’YA GİTMEK İSTEMİYORUM ARTIK"
Alabash, bir önceki duruşmada Avrupa’ya gitmek istediğini söylemişti. Bugün görülen duruşmada ise Albash ,"Ben Avrupa’ya gitmekten vazgeçtim. Bir Allah’tan bir de sizden yardım istiyorum. Buradan Avrupa’ya kaçmayı düşündüğüm için 6 aydır içeride yatıyorum. Pişmanım" dedi.
Sanıkların son sözlerini dinleyen Mahkeme Başkanı kararı Muwafaka Alabash ve Asem Alfrhad’a açıkladı.
Aylan Kurdi’nin de hayatını kaybettiği tekne faciasından sonra yakalanan iki sanığın göçmen kaçakçılığı suçu sabit görülerek Türk Ceza Kanunu’nun 79/1 B bendi gereğince 5’er yıl hapsine, duruşmadaki iyi halleri, saygılı tavırları ve pişmanlıkları nedeniyle cezanın 1/6 oranında indirilerek 4’er yıl 2’şer ay hapis cezası verilmesine karar verildi.
Sanıkların yattığı 6 aylık hapis cezasının da bu cezadan mahsup edilmesi karara bağlandı.
AYLAN BEBEĞİN BABASI HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAKLAR
Sanık avukatlarından Kemal Ertuğrul, olayın asıl suçlusunun Aylan Kurdi bebeğin babası Abdullah Kurdi olduğunu savunarak, "Yakalanamayan diğer sanıklarla ilgili bu eylemin başkaları tarafından organize edildiği sabit.Fakat bu kişilerin dosyalarda ismi bile yok. Organizatörler içinde olduğu sabit bir tek kişi var o da ölen küçük bebeğin babası. Tekneden kurtulanlar tarafından ifade ediliyor. Aynı zamanda para topladığı, sonuçta da teknenin kaptanlığını yaptığı açıkça deklare edilmiş bir hadise. Ancak küçük çocuğun cesedinin kıyıya vurması, dünyada çok dramatik bir etki arz ettiği için muhtemelen biz daha fazla suça karışmış bir ülke gibi görünmemek adına, hukuken Abdullah Kurdi’yi bu işten apar topar uzaklaştırmış gibi görünmekteyiz" dedi.
Kaynak: İHA
5 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayın ardından tutuklanan iki sanığın yargılanması sonucunda Muwafaka Alabash ve Asem Alfrhad 4 yıl 2 ay hapsine karar verildi.
BERAATLERİNİ İSTEDİLER
Savcılık iddianamesini dinleyen sanıklardan Asem Alfrhat, kendisinin emanetçi olmadığını, olayın hiçbir şekilde içinde yer almadığını iddia ederek "Mağdurlar beni tanımadıklarını söylediler. Bu nedenle böyle bir suçun bana isnat edilmesini doğru bulmuyorum. Mahkemeye saygılıyım ve beraatimi istiyorum" dedi.
4 kişi tarafından teşhis edilen sanık Mwafaka Alabash ise "Ben para almadım. Parayı alan kişinin yanında oturuyordum kaçmasın diye. Benim tek niyetim karşıya geçmekti. Orada oturmamın nedeni de o kişinin kaçmasını önlemek ve kendi seferimi daha ucuza getirebilmekti. Bütün mağdurlar sorumlu organizatör olarak Abdullah Kurdi’yi işaret ettiler. Ben suçsuzum" ifadelerini kullandı.
ÇOCUĞUNUN TEDAVİSİ İÇİN PARANIN İADESİNİ İSTEDİ
Mwafaka Alabash çocuğunun tedavisi için el koyulan paranın geri iade edilmesini isteyerek, "O para çocuğumun ilaç parasıydı. Şimdi Tarsus’ta bir hastane ile anlaşmışlar. Benim çocuğumu tedavi ettirebilmem için o paraya ihtiyacım var. O benim alın terim, emeğimdir, yarısını da borç aldım" dedi.
"AVRUPA’YA GİTMEK İSTEMİYORUM ARTIK"
Alabash, bir önceki duruşmada Avrupa’ya gitmek istediğini söylemişti. Bugün görülen duruşmada ise Albash ,"Ben Avrupa’ya gitmekten vazgeçtim. Bir Allah’tan bir de sizden yardım istiyorum. Buradan Avrupa’ya kaçmayı düşündüğüm için 6 aydır içeride yatıyorum. Pişmanım" dedi.
Sanıkların son sözlerini dinleyen Mahkeme Başkanı kararı Muwafaka Alabash ve Asem Alfrhad’a açıkladı.
Aylan Kurdi’nin de hayatını kaybettiği tekne faciasından sonra yakalanan iki sanığın göçmen kaçakçılığı suçu sabit görülerek Türk Ceza Kanunu’nun 79/1 B bendi gereğince 5’er yıl hapsine, duruşmadaki iyi halleri, saygılı tavırları ve pişmanlıkları nedeniyle cezanın 1/6 oranında indirilerek 4’er yıl 2’şer ay hapis cezası verilmesine karar verildi.
Sanıkların yattığı 6 aylık hapis cezasının da bu cezadan mahsup edilmesi karara bağlandı.
AYLAN BEBEĞİN BABASI HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAKLAR
Sanık avukatlarından Kemal Ertuğrul, olayın asıl suçlusunun Aylan Kurdi bebeğin babası Abdullah Kurdi olduğunu savunarak, "Yakalanamayan diğer sanıklarla ilgili bu eylemin başkaları tarafından organize edildiği sabit.Fakat bu kişilerin dosyalarda ismi bile yok. Organizatörler içinde olduğu sabit bir tek kişi var o da ölen küçük bebeğin babası. Tekneden kurtulanlar tarafından ifade ediliyor. Aynı zamanda para topladığı, sonuçta da teknenin kaptanlığını yaptığı açıkça deklare edilmiş bir hadise. Ancak küçük çocuğun cesedinin kıyıya vurması, dünyada çok dramatik bir etki arz ettiği için muhtemelen biz daha fazla suça karışmış bir ülke gibi görünmemek adına, hukuken Abdullah Kurdi’yi bu işten apar topar uzaklaştırmış gibi görünmekteyiz" dedi.