Odunpazarı'ndan 'Türkiye'yi Neler Bekliyor' Söyleşisi
Odunpazarı Kent Konseyi, Hasan Polat Kültür Merkezi’nde “Türkiye’yi neler bekliyor” adlı bir söyleşi gerçekleştirdi.
Gazeteci - Yazar Levent Gültekin’in konuşmacı olarak katıldığı söyleşide, Türkiye’nin siyasal gündemi masaya yatırıldı. Söyleşiye Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt’un yanı sıra CHP Eskişehir İl Gençlik Kolları Başkanı Deniz Demirbilek, Odunpazarı Belediyesi Meclis üyeleri, Odunpazarı Kent Konseyi Başkanı İsmail Kumru ile çok sayıda vatandaş katıldı.
“Birlikte üretmek zorundayız”
Söyleşi öncesinde konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt, “Umarım farklı bir pencereden Türkiye’ye ve Türkiye’de neler olacağına bakarız. Keyifli bir sohbet olacağını düşünüyorum. Umarım Eskişehir’in ve Odunpazarı’nın Kent Konseyi demokrat ve demokrasiyi içine sindiren insanları çoğaltır. Biz, Türkiye’nin geleceğinden kaygısı olan insanlar, bu noktada birlikte bir şeyler üretmek zorundayız. Bu da bir başlangıç olsun, kent konseyimizin toplantılarının devam edeceğini umuyorum. Değişik renkleri burada bize dinletirlerse çok memnun oluruz” şeklinde konuştu.
Söyleşide konuşan isimlerden biri de Odunpazarı Kent Konseyi Başkanı İsmail Kumru oldu. Kent Konseylerinin bir halk inisiyatifi olduğunu belirten Kumru, “Ayını zamanda halkı aydınlatma gibi bir görevi vardır. Bu günkü toplantının amacı da budur. Kent Konseyleri tarafından düzenlenen bu etkinlikler devam edecek” diye konuştu.
“Farklı insanlarla dertleşir, konuşursak insanlığımızı koruyabiliyoruz”
Başkan Kurt’un konuşmasından sonra söyleşisine başlayan Levent Gültekin, “O kadar çürütücü, o kadar insanlıktan çıkartıcı bir ortam var ki ancak koşarak ayakta kalabiliyoruz. Ancak farklı insanlarla dertleşir, konuşursak insanlığımızı koruyabiliyoruz. O nedenle de buraya geldim" diye konuştu.
Söyleşi boyunca ‘Ne yapacağız’, ‘Niye bu ülke bu hale geldi’, ‘80 milyonluk bir ülke nasıl bu hale gelebilir’, ‘İnsan kalmak ne demek’ sorularına cevap arayan Gültekin, “İnsan dediğimiz ötekiyle kendinden farklı düşünenle diyalog kuran bir varlık. Hayvanlar genellikle kendilerine benzeyenlerle sürüler halinde yaşar. İnsanlar ise ne kadar çok farklı düşünen ile, kendisi gibi görmediğiyle diyalog kurup, dertleşirse, sorunlar üzerinde anlaşırsa o kadar da insanlaşıyor. Biz, şuanda Türkiye’nin gidişatından endişe duyan, çocuklarımıza yaşanılabilir bir ülke bırakma çabası içinde olan, kimsenin inancına, ideolojisine, giyimine, etnik kökenine, mezhebine bakmayan, insana kıymet veren, böyle bir ülkenin kurulmasını isteyenleriz” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
“Birlikte üretmek zorundayız”
Söyleşi öncesinde konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt, “Umarım farklı bir pencereden Türkiye’ye ve Türkiye’de neler olacağına bakarız. Keyifli bir sohbet olacağını düşünüyorum. Umarım Eskişehir’in ve Odunpazarı’nın Kent Konseyi demokrat ve demokrasiyi içine sindiren insanları çoğaltır. Biz, Türkiye’nin geleceğinden kaygısı olan insanlar, bu noktada birlikte bir şeyler üretmek zorundayız. Bu da bir başlangıç olsun, kent konseyimizin toplantılarının devam edeceğini umuyorum. Değişik renkleri burada bize dinletirlerse çok memnun oluruz” şeklinde konuştu.
Söyleşide konuşan isimlerden biri de Odunpazarı Kent Konseyi Başkanı İsmail Kumru oldu. Kent Konseylerinin bir halk inisiyatifi olduğunu belirten Kumru, “Ayını zamanda halkı aydınlatma gibi bir görevi vardır. Bu günkü toplantının amacı da budur. Kent Konseyleri tarafından düzenlenen bu etkinlikler devam edecek” diye konuştu.
“Farklı insanlarla dertleşir, konuşursak insanlığımızı koruyabiliyoruz”
Başkan Kurt’un konuşmasından sonra söyleşisine başlayan Levent Gültekin, “O kadar çürütücü, o kadar insanlıktan çıkartıcı bir ortam var ki ancak koşarak ayakta kalabiliyoruz. Ancak farklı insanlarla dertleşir, konuşursak insanlığımızı koruyabiliyoruz. O nedenle de buraya geldim" diye konuştu.
Söyleşi boyunca ‘Ne yapacağız’, ‘Niye bu ülke bu hale geldi’, ‘80 milyonluk bir ülke nasıl bu hale gelebilir’, ‘İnsan kalmak ne demek’ sorularına cevap arayan Gültekin, “İnsan dediğimiz ötekiyle kendinden farklı düşünenle diyalog kuran bir varlık. Hayvanlar genellikle kendilerine benzeyenlerle sürüler halinde yaşar. İnsanlar ise ne kadar çok farklı düşünen ile, kendisi gibi görmediğiyle diyalog kurup, dertleşirse, sorunlar üzerinde anlaşırsa o kadar da insanlaşıyor. Biz, şuanda Türkiye’nin gidişatından endişe duyan, çocuklarımıza yaşanılabilir bir ülke bırakma çabası içinde olan, kimsenin inancına, ideolojisine, giyimine, etnik kökenine, mezhebine bakmayan, insana kıymet veren, böyle bir ülkenin kurulmasını isteyenleriz” ifadelerini kullandı.