Tarihe Işık Tutan Kilimler Müzede Sergilenecek
Van ve Hakkari yöresinde rengarenk motiflerle dokunan, genç kız ve kadınların duygularını yansıtan halı ve kilimler müzede sergilenecek Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Kulaz: 'Halkımızın kültürünü yansıtan, binlerce yıllık süre içinde günümüze kadar gelen motifleri korumak ve gelecek nesillere aktarmak bizim için önem arz ediyor'.
CEMAL AŞAN - Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) bünyesinde kurulan Türk El Sanatları Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde oluşturulan projeyle geçmişten bugüne halkın yaşam kültürünü ve duygularını yansıtan halı ve kilimlerin müzede sergilenmesi planlanıyor.
YYÜ bünyesinde 1990 yılında kurulan Türk El Sanatları Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde bölgenin en önemli el sanatları arasında yer alan halı ve kilim dokuma kültürünün yeniden canlandırılması amaçlanıyor.
Genç kız ve kadınların duygu, özlem ve sevgilerini yansıtan, rengarenk motiflerle ilmek ilmek dokunan kilimlerin bir araya getirildiği merkez yetkililerince hazırlanan 'Müze Projesi' ile bu kültürün gelecek nesillere aktarılması amaçlanıyor.
Merkezde, yörede dokunan kilimlerle ilgili bilimsel araştırmalar yapılıyor, atölyelerle de genç kızlara bu sanatı öğrenme imkanı sunuluyor.
YYÜ Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanı ve Türk El Sanatları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Mehmet Kulaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, halı ve kilimlerin, kültürlerin tarihini aydınlatan, bilgi veren belge niteliğinde olduğunu söyledi.
- 'Motiflerin dilini çözüyoruz'
Halı ve kilimlere işlenen motiflerin yüzyıllar boyunca kadınların dili olduğuna dikkati çeken Kulaz, kadınların, duygularını motifler aracılığıyla halı ve kilimlere yansıttığını ifade etti.
Kulaz, 'Biz de mümkün olduğunca bu motiflerin dilini çözmeye gayret gösteriyoruz. Her motifin bir anlamı vardır. Her motif bir duyguyu, hissi, kızgınlığı ve sevgiyi dile getiriyor. Halkımızın kültürünü yansıtan, binlerce yıl öncesinden günümüze kadar gelen motifleri korumak ve gelecek nesillere aktarmak bizim için önem arz ediyor' diye konuştu.
Merkezin yöredeki el sanatlarıyla ilgili araştırma yapmak, daha önce yapılan, devam ettirilen ya da kaybolan el sanatlarını tekrar canlandırmak amacıyla kurulduğunu bildiren Kulaz, bu amaçla yıllardır araştırmaların yapıldığını söyledi.
Yürütülen çalışmalar sonucu bölgeye has 160 orijinal dokuma örneğinin merkezde sergilendiğini kaydeden Kulaz, şöyle devam etti:
'Merkezimiz bölgenin en zengin dokuma koleksiyonuna sahip. Gençlere dokuma kültürünü öğreterek iş sahibi olmalarını amaçladık. Sonraki dönemlerde atölyeler oluşturduk ve burada üretimimiz devam etmekte. Burada Van ve Hakkari yöresine ait farklı dokuma örnekleri bulunmakta. Amacımız burayı el sanatları müzesine dönüştürmek. Üniversiteye bağlı el sanatları müzesi kurma projemiz var. Bununla ilgili müracaatlarımız oldu. Amacımız yörenin el sanatlarını, gelenekselliğini ve özünü bozmadan korumaktır.'
Türk El Sanatları Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde gençlere istihdam imkanı da sağladıklarını anlatan Kulaz, kurdukları 5 atölyede 16 kişinin dokuma öğrenerek meslek sahibi olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
YYÜ bünyesinde 1990 yılında kurulan Türk El Sanatları Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde bölgenin en önemli el sanatları arasında yer alan halı ve kilim dokuma kültürünün yeniden canlandırılması amaçlanıyor.
Genç kız ve kadınların duygu, özlem ve sevgilerini yansıtan, rengarenk motiflerle ilmek ilmek dokunan kilimlerin bir araya getirildiği merkez yetkililerince hazırlanan 'Müze Projesi' ile bu kültürün gelecek nesillere aktarılması amaçlanıyor.
Merkezde, yörede dokunan kilimlerle ilgili bilimsel araştırmalar yapılıyor, atölyelerle de genç kızlara bu sanatı öğrenme imkanı sunuluyor.
YYÜ Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanı ve Türk El Sanatları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Mehmet Kulaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, halı ve kilimlerin, kültürlerin tarihini aydınlatan, bilgi veren belge niteliğinde olduğunu söyledi.
- 'Motiflerin dilini çözüyoruz'
Halı ve kilimlere işlenen motiflerin yüzyıllar boyunca kadınların dili olduğuna dikkati çeken Kulaz, kadınların, duygularını motifler aracılığıyla halı ve kilimlere yansıttığını ifade etti.
Kulaz, 'Biz de mümkün olduğunca bu motiflerin dilini çözmeye gayret gösteriyoruz. Her motifin bir anlamı vardır. Her motif bir duyguyu, hissi, kızgınlığı ve sevgiyi dile getiriyor. Halkımızın kültürünü yansıtan, binlerce yıl öncesinden günümüze kadar gelen motifleri korumak ve gelecek nesillere aktarmak bizim için önem arz ediyor' diye konuştu.
Merkezin yöredeki el sanatlarıyla ilgili araştırma yapmak, daha önce yapılan, devam ettirilen ya da kaybolan el sanatlarını tekrar canlandırmak amacıyla kurulduğunu bildiren Kulaz, bu amaçla yıllardır araştırmaların yapıldığını söyledi.
Yürütülen çalışmalar sonucu bölgeye has 160 orijinal dokuma örneğinin merkezde sergilendiğini kaydeden Kulaz, şöyle devam etti:
'Merkezimiz bölgenin en zengin dokuma koleksiyonuna sahip. Gençlere dokuma kültürünü öğreterek iş sahibi olmalarını amaçladık. Sonraki dönemlerde atölyeler oluşturduk ve burada üretimimiz devam etmekte. Burada Van ve Hakkari yöresine ait farklı dokuma örnekleri bulunmakta. Amacımız burayı el sanatları müzesine dönüştürmek. Üniversiteye bağlı el sanatları müzesi kurma projemiz var. Bununla ilgili müracaatlarımız oldu. Amacımız yörenin el sanatlarını, gelenekselliğini ve özünü bozmadan korumaktır.'
Türk El Sanatları Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde gençlere istihdam imkanı da sağladıklarını anlatan Kulaz, kurdukları 5 atölyede 16 kişinin dokuma öğrenerek meslek sahibi olduğunu sözlerine ekledi.