CHP'li Tekin, Genel Sekreterlik Görevini Kamil Okyay Sındır'a Devretti
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Genel Sekreterlik görevini Kamil Okyay Sındır’a devretti.
CHP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, görevini İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin’den devraldı. Genel Merkez’deki devir teslim töreninde ilk önce Sındır ve Tekin birbirlerine çiçek takdim ettiler. Genel Sekreter Sındır, törende şunları kaydetti:
“Bizler sizlerin yükselttiği çıtaya daha yukarı yükseltmek, partimizi iktidara taşımak ama iktidarı biz amaç olarak değil, araç olarak görüp Cumhuriyetimizin bekası için insanımızın iyiliği refahı için tabi ki Cumhuriyetimizin temel ilke ve değerlerine sahip çıkarak ülkemizi, insanımızı yeniden arzu ettiğimiz o aydınlık günlere kavuşturmak adına hepimize önemli görev düşüyor. Halkımızın bizden beklentisi de bu.”
Tekin ise Sındır’a başarılar dileyerek, “CHP’nin bütün koltukları çok anlamlıdır. Ama genel sekreterlik her ne kadar tüzükle değiştirilip farklı bir işleve konulmuş olsa da hepimiz çok iyi biliriz ki CHP’nin Genel Sekreter koltuğu aynı zamanda partinin vicdanıdır, partinin hafızasıdır” diye konuştu.
Türkiye’nin adeta ev hapsine mahkum edilmiş durumda olduğunu söyleyen Tekin, “İçeride ve dışarıda iktidarın aşamayacağı çok ciddi projeler, sorunlar var. CHP olarak biz bu sorumluluğumuzu biliyoruz. Kendi coğrafyanızda kendi topraklarınızda bütün koalisyon ülkelerinin uçakları uçarken bir tek ülkenin uçakları uçamıyor, o da Türkiye Cumhuriyeti. Bu bizi çok yaralayan bir sorundur. İncirlik hava sahasında koalisyon ülkelerinin tamamının uçakları uçarken, kendi ülkemin uçaklarının uçmaması maalesef büyük bir sorundur. Niye bu duruma geldik? ’5 yıldır CHP olarak yanlış dış politikadan vazgeçin, küresel dünyanın enerji beklentisine alet olmayın.’ Bugün geldiğimiz nokta vahim bir olay. İktidar çok sıkışmışta olabilir. İsrail ile dostluk kurmuş olabilir. Bizim CHP olarak milli menfaatlerimize uygun herkesle dost olmalıyız. Hiç kimseyle düşman olmamalıyız. Ama bu dostluktan 4 gün sonra Kudüs ve civarındaki camilerde ezan seslerinin kesilmesi konusunda kendilerine muhafazakarım diyen gazetecilerin suskunluğunu anlamakta zorluk çekiyorum. Hiç kimsenin gücü en kutsal değerlerimiz olan camilerimizin ezan seslerini kesmeye gücü yetmeyecektir. Bu İsrail de olabilir, başka ülke de olabilir” açıklamasında bulundu.
“İNCİRLİK HAVA SAHASINDAKİ UÇAK, KOALİSYON ÜLKELERİNİN UÇAKLARININ TAMAMI PYD İLE PARALEL OLARAK BUNU BÜTÜN DÜNYA BİLİYOR”
Sındır ve Tekin, basın mensuplarının sorularını da cevapladı. Bir gazetecinin Suriye Konferansı’nın toplanacağını hatırlatarak, bu konuda PYD’nin çeşitli alternatiflerle o toplantıya katılacağı ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun da Türkiye’nin PYD varsa boykot ederiz açıklamasını sorması üzerine Tekin, “Bugün BM’nin toplantısını planlayan 2013 yılında CHP Genel Başkanı, Davutoğlu’na gönderdi. Bu öneri CHP’nin önerisidir. CHP’yi ciddiye almış olsalardı bu tür meselelerle karşı karşıya gelmemiş olurduk. Doğrusu İncirlik hava sahasındaki uçak, koalisyon ülkelerinin uçaklarının tamamı PYD ile paralel olarak bunu bütün dünya biliyor. Bütün dünyanın bildiğini Türkiye bilmiyorsa vay bizim halimize. Ben şimdi hükümete sorarım bu İncirlik hava sahasından en son Alman uçakları uçarken kimle koordineliydi, PYD ile. Orada sürece baktığınızda Türkiye buradan her zaman olduğu gibi bertaraf edilmiş gözüküyor. ABD ve Rusya bu konuda çok kararlı. Biden geldi, söyledi.
PYD’nin masaya oturup oturmaması değil ama Türkmenleri oturtabilecekler mi onu çok merak ediyoruz. Çünkü gerçekten hükümet bu konuda çok kararlıydı. Kararlı olup olmadıklarını hep beraber göreceğiz” yanıtını verdi.
“PYD’Yİ VE TÜRKİYE’Yİ MEMNUN EDECEK MASA KURULABİLİR, ONU DA DİKKATLİ TAKİP EDİN”
PYD ile eksik kalan bir şeyi ifade etmek istediğini söyleyen Tekin, “Nasıl çözülür? Dün Çavuşoğlu’nun boykot ederiz ifadesi bana şunu hatırlatıyor. PYD’yi ve Türkiye’yi memnun edecek masa kurulabilir, onu da dikkatli takip edin. Hükümetin nasıl baktığı önemli. Öyle sürekli iç dış politikaları kabadayılıkla götürdüler. Çekiliriz, protesto ederiz” diye konuştu.
“TÜRKİYE’Yİ BUGÜN BÖLGEDE SÖZ SAHİBİ OLMASI GEREKEN BİR ÜLKE KONUMUNDAN UZAKLAŞTIRMIŞ DURUMDA”
Sındır ise aynı soruya şu cevabı verdi:
“Fırat’ın batısı doğusu meselesi bir kırmızı çizgi bölgemiz var dedik. Şimdi bölgeye doğudan değil, batıdan yığınak yapılarak yaklaşılmaya çalışılıyor. Bölgede gerçekten aciz bir duruma düşüyoruz. Bu toplantıya PYD’ye henüz bir davet gitmediğini basından da öğrendik. Bölgenin içerisine sokulduğu bu durum, Türkiye’nin dış politikadaki acziyeti, gerçekten uçaklarımızı kaldıramaz duruma gelmek, Türkiye’yi bugün bölgede söz sahibi olması gereken bir ülke konumundan uzaklaştırmış durumda. Bir yandan Rusya’nın yığınak yaptığını, Suriye ordusunun yığınak yaptığını görüyoruz. Daha dirayetli, daha kararlı bir politikanın izlenmesi gerekiyor.”
“CHP’NİN ALTI OKUNDAN ALINMIŞ BİR SOYAD OLDUĞUNU, BUNU KENDİSİNE BÜYÜK BİR HAKSIZLIK YAPILDIĞINI SÖYLEDİ”
“CHP’li bir milletvekilinin Atatürk resmini indirdiği ile ilgili Kemal Kılıçdaroğlu bir talimat verdi. Olayın araştırılması istendi. Genel sekreter olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Genel Sekreter Sındır, “Hukuka adalete bakışım eğer bir konu hukuken inceleniyorsa bunun üzerine yorum yapmak, hükümlerde bulunmak yanlış olur. Zeynep hanımı çok iyi tanıyorum. Kesinlikle böyle bir şey olamayacağı, soyadının bile Altıok olduğunu, CHP’nin altı okundan alınmış bir soyad olduğunu, kendisine büyük bir haksızlık yapıldığını söyledi.
Kılıçdaroğlu bu konunun araştırılmasını istediyse bu sonuçlar ortaya çıkmadan herhangi bir arkadaşımızın isminin anılması o arkadaşımıza haksızlık olur diye düşünüyorum. Bu konu parti içinde incelensin, Kılıçdaroğlu sonuçları kamuoyu ile paylaşacaktır” yanıtını verdi.
“HİÇBİR CHP’LİNİN BUNU YAPMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR”
İstanbul Milletvekili Tekin ise, “Bugünün meselesi değil. Bir gazetenin haberine dayanıyor. Dedikodudan başka bir şey değildir. Hiçbir CHP’linin bunu yapması mümkün değildir, bizlerin buna tahammül etmesi de mümkün değildir. Bu tamamen asparagas ve iftiranın ötesinde hiçbir şey değildir” dedi.
Kaynak: İHA
“Bizler sizlerin yükselttiği çıtaya daha yukarı yükseltmek, partimizi iktidara taşımak ama iktidarı biz amaç olarak değil, araç olarak görüp Cumhuriyetimizin bekası için insanımızın iyiliği refahı için tabi ki Cumhuriyetimizin temel ilke ve değerlerine sahip çıkarak ülkemizi, insanımızı yeniden arzu ettiğimiz o aydınlık günlere kavuşturmak adına hepimize önemli görev düşüyor. Halkımızın bizden beklentisi de bu.”
Tekin ise Sındır’a başarılar dileyerek, “CHP’nin bütün koltukları çok anlamlıdır. Ama genel sekreterlik her ne kadar tüzükle değiştirilip farklı bir işleve konulmuş olsa da hepimiz çok iyi biliriz ki CHP’nin Genel Sekreter koltuğu aynı zamanda partinin vicdanıdır, partinin hafızasıdır” diye konuştu.
Türkiye’nin adeta ev hapsine mahkum edilmiş durumda olduğunu söyleyen Tekin, “İçeride ve dışarıda iktidarın aşamayacağı çok ciddi projeler, sorunlar var. CHP olarak biz bu sorumluluğumuzu biliyoruz. Kendi coğrafyanızda kendi topraklarınızda bütün koalisyon ülkelerinin uçakları uçarken bir tek ülkenin uçakları uçamıyor, o da Türkiye Cumhuriyeti. Bu bizi çok yaralayan bir sorundur. İncirlik hava sahasında koalisyon ülkelerinin tamamının uçakları uçarken, kendi ülkemin uçaklarının uçmaması maalesef büyük bir sorundur. Niye bu duruma geldik? ’5 yıldır CHP olarak yanlış dış politikadan vazgeçin, küresel dünyanın enerji beklentisine alet olmayın.’ Bugün geldiğimiz nokta vahim bir olay. İktidar çok sıkışmışta olabilir. İsrail ile dostluk kurmuş olabilir. Bizim CHP olarak milli menfaatlerimize uygun herkesle dost olmalıyız. Hiç kimseyle düşman olmamalıyız. Ama bu dostluktan 4 gün sonra Kudüs ve civarındaki camilerde ezan seslerinin kesilmesi konusunda kendilerine muhafazakarım diyen gazetecilerin suskunluğunu anlamakta zorluk çekiyorum. Hiç kimsenin gücü en kutsal değerlerimiz olan camilerimizin ezan seslerini kesmeye gücü yetmeyecektir. Bu İsrail de olabilir, başka ülke de olabilir” açıklamasında bulundu.
“İNCİRLİK HAVA SAHASINDAKİ UÇAK, KOALİSYON ÜLKELERİNİN UÇAKLARININ TAMAMI PYD İLE PARALEL OLARAK BUNU BÜTÜN DÜNYA BİLİYOR”
Sındır ve Tekin, basın mensuplarının sorularını da cevapladı. Bir gazetecinin Suriye Konferansı’nın toplanacağını hatırlatarak, bu konuda PYD’nin çeşitli alternatiflerle o toplantıya katılacağı ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun da Türkiye’nin PYD varsa boykot ederiz açıklamasını sorması üzerine Tekin, “Bugün BM’nin toplantısını planlayan 2013 yılında CHP Genel Başkanı, Davutoğlu’na gönderdi. Bu öneri CHP’nin önerisidir. CHP’yi ciddiye almış olsalardı bu tür meselelerle karşı karşıya gelmemiş olurduk. Doğrusu İncirlik hava sahasındaki uçak, koalisyon ülkelerinin uçaklarının tamamı PYD ile paralel olarak bunu bütün dünya biliyor. Bütün dünyanın bildiğini Türkiye bilmiyorsa vay bizim halimize. Ben şimdi hükümete sorarım bu İncirlik hava sahasından en son Alman uçakları uçarken kimle koordineliydi, PYD ile. Orada sürece baktığınızda Türkiye buradan her zaman olduğu gibi bertaraf edilmiş gözüküyor. ABD ve Rusya bu konuda çok kararlı. Biden geldi, söyledi.
PYD’nin masaya oturup oturmaması değil ama Türkmenleri oturtabilecekler mi onu çok merak ediyoruz. Çünkü gerçekten hükümet bu konuda çok kararlıydı. Kararlı olup olmadıklarını hep beraber göreceğiz” yanıtını verdi.
“PYD’Yİ VE TÜRKİYE’Yİ MEMNUN EDECEK MASA KURULABİLİR, ONU DA DİKKATLİ TAKİP EDİN”
PYD ile eksik kalan bir şeyi ifade etmek istediğini söyleyen Tekin, “Nasıl çözülür? Dün Çavuşoğlu’nun boykot ederiz ifadesi bana şunu hatırlatıyor. PYD’yi ve Türkiye’yi memnun edecek masa kurulabilir, onu da dikkatli takip edin. Hükümetin nasıl baktığı önemli. Öyle sürekli iç dış politikaları kabadayılıkla götürdüler. Çekiliriz, protesto ederiz” diye konuştu.
“TÜRKİYE’Yİ BUGÜN BÖLGEDE SÖZ SAHİBİ OLMASI GEREKEN BİR ÜLKE KONUMUNDAN UZAKLAŞTIRMIŞ DURUMDA”
Sındır ise aynı soruya şu cevabı verdi:
“Fırat’ın batısı doğusu meselesi bir kırmızı çizgi bölgemiz var dedik. Şimdi bölgeye doğudan değil, batıdan yığınak yapılarak yaklaşılmaya çalışılıyor. Bölgede gerçekten aciz bir duruma düşüyoruz. Bu toplantıya PYD’ye henüz bir davet gitmediğini basından da öğrendik. Bölgenin içerisine sokulduğu bu durum, Türkiye’nin dış politikadaki acziyeti, gerçekten uçaklarımızı kaldıramaz duruma gelmek, Türkiye’yi bugün bölgede söz sahibi olması gereken bir ülke konumundan uzaklaştırmış durumda. Bir yandan Rusya’nın yığınak yaptığını, Suriye ordusunun yığınak yaptığını görüyoruz. Daha dirayetli, daha kararlı bir politikanın izlenmesi gerekiyor.”
“CHP’NİN ALTI OKUNDAN ALINMIŞ BİR SOYAD OLDUĞUNU, BUNU KENDİSİNE BÜYÜK BİR HAKSIZLIK YAPILDIĞINI SÖYLEDİ”
“CHP’li bir milletvekilinin Atatürk resmini indirdiği ile ilgili Kemal Kılıçdaroğlu bir talimat verdi. Olayın araştırılması istendi. Genel sekreter olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Genel Sekreter Sındır, “Hukuka adalete bakışım eğer bir konu hukuken inceleniyorsa bunun üzerine yorum yapmak, hükümlerde bulunmak yanlış olur. Zeynep hanımı çok iyi tanıyorum. Kesinlikle böyle bir şey olamayacağı, soyadının bile Altıok olduğunu, CHP’nin altı okundan alınmış bir soyad olduğunu, kendisine büyük bir haksızlık yapıldığını söyledi.
Kılıçdaroğlu bu konunun araştırılmasını istediyse bu sonuçlar ortaya çıkmadan herhangi bir arkadaşımızın isminin anılması o arkadaşımıza haksızlık olur diye düşünüyorum. Bu konu parti içinde incelensin, Kılıçdaroğlu sonuçları kamuoyu ile paylaşacaktır” yanıtını verdi.
“HİÇBİR CHP’LİNİN BUNU YAPMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR”
İstanbul Milletvekili Tekin ise, “Bugünün meselesi değil. Bir gazetenin haberine dayanıyor. Dedikodudan başka bir şey değildir. Hiçbir CHP’linin bunu yapması mümkün değildir, bizlerin buna tahammül etmesi de mümkün değildir. Bu tamamen asparagas ve iftiranın ötesinde hiçbir şey değildir” dedi.