Afyonkarahisar'daki Mühimmat Deposu Patlamasının Davası
Afyonkarahisar'da, 5 Eylül 2012'de 25 askerin şehit olduğu, 8'i asker 11 kişinin yaralandığı mühimmat deposundaki patlamaya ilişkin davanın duruşması Eskişehir'de yapıldı.
Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ndeki duruşmaya, vareste tutuksuz sanıklar Üsteğmen Tuncay Aydın, Albay Veysel Özbay ve Binbaşı Ali Duran katılmadı. Şehitlerin yakınları ile tarafların avukatları duruşma salonunda hazır bulundu.
Şehit yakınlarının avukatlarından Altan Ulutaş, Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından oluşturulan 40 sayfalık bilirkişi heyeti raporunu kabul etmediklerini söyledi.
Söz konusu raporda, patlamaya ilişkin kusurların şehitlerin üzerine atıldığını savunan Ulutaş, şöyle konuştu:
"Bilirkişi raporu özel olarak hazırlanmış, maddi gerçeği ortaya çıkarmıyor. Ayrıca o rapor, olay yerini görmeden hazırlanmıştır. Öte yandan şehit Emre Aydın'ın üzerinde yanık yoktur. Olay yerine başka yerden taşındığını düşünüyoruz. Yine bilirkişi raporunda 16 ton mühimmat patladığı belirtiliyor, bizim tespitimiz ise 21 tondur. Aradaki 5 tonluk farkın araştırılmasını istiyoruz. Olay günü 4 patlama meydana gelmiştir. Elimizde bilimsel veriler mevcuttur. Patlama 2,1 büyüklüğünde de deprem meydana getirmiştir. Konuyla ilgili 3 uzman raporu aldık. Bu raporlar hayati derecede önem arz etmektedir. Maalesef bu raporları şehit aileleri olarak çok zor şartlarda alıyoruz. Kendi imkanlarımızla mesafe katetmeye çalışıyoruz."
Ulutaş, daha sonra uzmanlardan alınan 3 raporu mahkeme heyetine sundu.
Şehit yakınlarının avukatlarından Sevgin Karaca ise bilirkişi raporu için 13 kişiye 67 bin 550 lira verildiğini anlatarak, "Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bir ay gibi kısa bir sürede, incelenmemiş basit bir rapor hazırlanmıştır" dedi.
Duruşmada söz alan şehit er Onur Fikret Dülger'in babası Zekai Fırat Dülger de sanık avukatları tarafından mahkemeye verilen dilekçede, "şehitlere mühimmat konusunda eğitim verildiği" ifadesi bulunduğunu bildirdi. Dülger, şunları kaydetti:
"Benim çocuğum pazar günü teslim oldu, salı günü ise paramparça oldu. O zaman nasıl gerekli eğitim aldıkları söyleniyor? Bu çocukları sizlere bedavadan yedirmeyiz. İnsan bu dilekçeyi yazarken utanır. 'Gerekli eğitimi almışlardır' derken utansınlar. Ayrıca bu bilirkişi heyeti ne yaptı da 67 bin lira aldı? Devletin parası çok tabii. O paraların da geri alınmasını talep ediyorum. Niye bizim istediğimiz bilirkişi heyeti kabul edilmiyor? Aldıkları para haram olsun."
Bunun ardından Dülger, farklı olaylarla alakalı gazete kupürlerini mahkeme heyetine ve salondaki diğer kişilere gösterdi.
Mahkeme Başkanı Binbaşı Ahmet Mithat Acar, bir kez uyarıda bulunduğu Dülger'i, dava dışı konuşmayı sürdürdüğü gerekçesiyle salondan çıkarttı.
Şehit ailesi avukatlarının sanıkların tutuklanması yönündeki talebini reddeden mahkeme heyeti, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
Kaynak: AA
Şehit yakınlarının avukatlarından Altan Ulutaş, Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından oluşturulan 40 sayfalık bilirkişi heyeti raporunu kabul etmediklerini söyledi.
Söz konusu raporda, patlamaya ilişkin kusurların şehitlerin üzerine atıldığını savunan Ulutaş, şöyle konuştu:
"Bilirkişi raporu özel olarak hazırlanmış, maddi gerçeği ortaya çıkarmıyor. Ayrıca o rapor, olay yerini görmeden hazırlanmıştır. Öte yandan şehit Emre Aydın'ın üzerinde yanık yoktur. Olay yerine başka yerden taşındığını düşünüyoruz. Yine bilirkişi raporunda 16 ton mühimmat patladığı belirtiliyor, bizim tespitimiz ise 21 tondur. Aradaki 5 tonluk farkın araştırılmasını istiyoruz. Olay günü 4 patlama meydana gelmiştir. Elimizde bilimsel veriler mevcuttur. Patlama 2,1 büyüklüğünde de deprem meydana getirmiştir. Konuyla ilgili 3 uzman raporu aldık. Bu raporlar hayati derecede önem arz etmektedir. Maalesef bu raporları şehit aileleri olarak çok zor şartlarda alıyoruz. Kendi imkanlarımızla mesafe katetmeye çalışıyoruz."
Ulutaş, daha sonra uzmanlardan alınan 3 raporu mahkeme heyetine sundu.
Şehit yakınlarının avukatlarından Sevgin Karaca ise bilirkişi raporu için 13 kişiye 67 bin 550 lira verildiğini anlatarak, "Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bir ay gibi kısa bir sürede, incelenmemiş basit bir rapor hazırlanmıştır" dedi.
Duruşmada söz alan şehit er Onur Fikret Dülger'in babası Zekai Fırat Dülger de sanık avukatları tarafından mahkemeye verilen dilekçede, "şehitlere mühimmat konusunda eğitim verildiği" ifadesi bulunduğunu bildirdi. Dülger, şunları kaydetti:
"Benim çocuğum pazar günü teslim oldu, salı günü ise paramparça oldu. O zaman nasıl gerekli eğitim aldıkları söyleniyor? Bu çocukları sizlere bedavadan yedirmeyiz. İnsan bu dilekçeyi yazarken utanır. 'Gerekli eğitimi almışlardır' derken utansınlar. Ayrıca bu bilirkişi heyeti ne yaptı da 67 bin lira aldı? Devletin parası çok tabii. O paraların da geri alınmasını talep ediyorum. Niye bizim istediğimiz bilirkişi heyeti kabul edilmiyor? Aldıkları para haram olsun."
Bunun ardından Dülger, farklı olaylarla alakalı gazete kupürlerini mahkeme heyetine ve salondaki diğer kişilere gösterdi.
Mahkeme Başkanı Binbaşı Ahmet Mithat Acar, bir kez uyarıda bulunduğu Dülger'i, dava dışı konuşmayı sürdürdüğü gerekçesiyle salondan çıkarttı.
Şehit ailesi avukatlarının sanıkların tutuklanması yönündeki talebini reddeden mahkeme heyeti, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.